Türkiye'de Heykeltıraşlık ve Türk Heykelciliği
Eski Türklerde heykelciliğin
resim sanatıyla birlikte geliştiği görülür. Buda dinine bağlı yabancı heykeltıraşların etkisinde kalmakla birlikte Türkler bu tasviri sanata yeni bir
gerçeklik anlayışı da getirdiler. Kızıl'da bulunan ve alçıdan yapılmış bir erkek heykeli bu anlayışın güzel bir örneğidir. Sorçuk yıkıntıları arasında kuvvetli bir
üsluplaşma örneği olan
at ve fil heykellerine de rastlanmıştır.
Türkler İslamiyeti kabul ettikten sonra
heykellerin put sayılması düşüncesiyle söz konusu sanat tümüyle ortadan kalkmıştır. Ama Selçuklular ve Osmanlı Türkleri
taş ve tahta oymacılığı alanında üstün eserler vermekten geri kalmadılar.
Türkiye'de modern heykel sanatı,
Güzel Sanatlar Akademisi'nin açılmasıyla başlar. Bu okuldan çıkan ve sonradan görgülerini artırmak için Avrupa'ya özellikle Fransa'ya giden sanatçılar yeni Türk heykel sanatının öncüleri oldular. Bu noktada merhum
İhsan Bey'in, Ratip Aşir'in isimleri anılmaya değer. Türk heykelciliği henüz beklenen ulusal karakterini bulmuş olmamakla birlikte bu yolda büyük adımlarla ilerlemektedir.
Kaynak: AnaBritannica