Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
14:50, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Perşembe, 09 Mayıs 2024 - 14:50
Arama
MaviKaranlık Forum
Aruz Vezni
-
Tek Mesaj #2
Misafir
Ziyaretçi
17 Aralık 2006
Mesaj
#2
Ziyaretçi
ARUZ ÖLÇÜSÜ
1-
Aruz ölçüsünde heceler açık (kısa), kapalı (uzun) ve medli hece olmak üzere üçe ayrılır.
2-
Başlıca tef‘ileler şunlardır: Fa‘ (-), Fe ul (. -),Fa‘ lün (- -), Fe i lün (. . -),Fâ i lün (- . -), Fe û lün (. - -), Mef û lü (- - .), Fe i lâ tün (. . - -), Fâ i lâ tün (- . - -), Fâ i lâ tü (- . - .), Me fâ i lün (. - . -), Me fâ î lün (. - - -), Me fâ î lü (. - - .), Müf te i lün (- . . -), Müs tef i lün (- - . -), Mü te fâ i lün (. . - . -)... Burada tef‘ilelerle parantez içindeki hecelerinin değerlerinin aynı olduğuna dikkat ediniz.
3-
Aruz vezninde tef‘ileler heceleri bölebilir. Hece ölçüsündeki gibi okuyuşta tef‘ilelerde durgu yapılmaz.
4-
Aruz vezninde hecelerin kısalığı ve uzunluğu esas olduğu için bazı Türkçe kelimeler kısa olduğu halde vezin gereği uzun okunur; buna imale denir. İmale kısa heceyi uzun yapar. Arapça ve Farsça kelimelerdeki bazı uzun seslerin vezin gereği kısa okunmasına da zihaf denir. Zihaf ise imalenin tersine uzun heceyi kısa yapmayı sağlar. Hece ölçüsünde böyle bir mesele yoktur. Türk edebiyatında imale çok sayıda bulunmakla beraber zihaf kusuru hoş karşılanmadığı için çok az yapılmıştır.
5-
Farsça tamlama eki olan “-i” ile “ve” anlamındaki “ü, vü” bağlacı vezin gereği uzun da kısa da olabilir.
6-
Medli heceler hafif bir “i, ı” sesi varmış gibi okunur. Bahâr kelimesi bahâr[ı], eşkden kelimesi ise eşk[i]den şeklinde söylenmelidir.
7-
Feilâtün / Feilâtün / Feilâtün / Feilün kalıbıyla yazılan şiirlerde ilk tef‘ile bazı mısralarda Fâilâtün, son tef‘ile ise Fa‘lün olabilir. Bu sadece bu kalıba özgü bir durumdur. Bu kalıpla yazılan şiirlerde başta imale yapmaya gerek yoktur. Farklı tef‘ile parantez içinde hemen altında gösterilir.
8-
Türkçe kelimelerle aruz veznindeki başarı Muallim Naci ile başlamış olup Türk aruzu Tevfik Fikret, Yahya Kemal Beyatlı ve Mehmet Âkif Ersoy tarafından gerçekleştirilmiştir. Hatta Mehmet Âkif o kadar başarılı olmuştur ki bir çok kişi İstiklâl Marşı'nın hece ölçüsüyle yazıldığını zanneder. Oysa bu marş aruzun “Fe i lâ tün / Fe i lâ tün /Fe i lâ tün /Fe i lün” kalıbıyla yazılmıştır.
9-
Aruzla yazılan bir şiirin hece sayısı bazan eşit olabilir. Mısralardaki açık kapalı dizilişinin aynı olması o şiirin aruzla yazıldığın gösterir.
Cânı cânânı bütün vârımı alsın da Hüdâ 15 hece
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ 15 hece
10-
Sessiz bir harfle biten kelime vezin gereği açık olması gerekirse, kendinden sonra sesli ile başlayan bir hece varsa birinci kelimenin sonundaki harf, ikinci kelimenin ilk hecesine ulanır. Buna ulama denir. Ulama kapalı heceyi açık yapar. Ulama genellikle yapılır; fakat her zaman yapılmak mecburiyetinde değildir.
11-
Servet-i Fünun edebiyatçıları bir şiirde değişik aruz kalıpları kullanmak suretiyle serbest vezne zemin hazırlamışlardır. Cenap Şahabetin'in “Elhân-ı Şita” adlı şiiri bu şekilde yazılmıştır. Bu şiirdeki bazı mısralar Feilâtün / Mefâilün / Feilün, bazı mısralar ise Mef‘ûlü / Mefâîlü / Mefâîlü / Feûlün kalıbıyla yazılmıştır.
12-
Bir şiirin vezni en az iki mısradan hareket ederek bulunabilir. Tek mısraa bakarak vezin bulunmaz.
13-
Mısralardaki imale ve zihaf kusuru olan heceleri altı çizilerek belirtilmiştir.
14-
Bir şiirin vezni bulunurken şu işlemler yapılır:
a)
Veznini bulacağımız mısraların hecelerindeki uzun seslilere dikkat ederek yazmalıyız.
b)
Önce mısralardaki hecelerin açık mı kapalı mı oldukları tespit edilir.
c)
Medli hece olup olmayacağı özellikle kontrol edilmelidir. Bu ihmal edilirse bir mısradaki hece değeri eksik çıkar. Mısralardaki heceler sayılarak medli hece olup olmadığı konusunda bir ipucu yakalayabiliriz.
d)
Hecelerin açık kapalı değerleri karşılıklı kontrol edilir. Önce imkân varsa ulama, yoksa imale yapılır. Zihaf çok az bulunduğu için en sonra o ihtimal düşünülür.
e)
Hecelerin karşılaştırılması yapıldıktan sonra açık kapalı değerleri çizgi ve nokta şeklinde ayrı bir yere geçilir. Mısra sayısına göre tef‘ile sayısı tahmin edilmeye başlanır. İlk tef‘ile en az heceden oluşur. Genelde az heceli Fa’, Fe i lün, Fâ i lün gibi tef‘ileler sonda bulunur.
f)
Yazılan aruz kalıbı ile işaretler arasında uyum olmasına dikkat etmelidir.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 14:50
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...