Arama

Atilla İlhan - Tek Mesaj #1

M.u.R.a.T - avatarı
M.u.R.a.T
Ziyaretçi
24 Şubat 2007       Mesaj #1
M.u.R.a.T - avatarı
Ziyaretçi
Ad:  atilla ilhan.jpg
Gösterim: 1958
Boyut:  71.9 KB

Attilâ İlhan


(d. 15 Haziran 1925, Menemen)
Şair, romancı, gazeteci, deneme, eleştiri ve senaryo yazarı. Çeşitli türlerdeki yapıtlarıyla Cumhuriyet sonrası Türk edebiyatında kendine özgü bir yer edinmiştir.

İzmir’de Karşıyaka Cumhuriyet İlkokulu’ nu ve Karşıyaka Ortaokulu’nu bitirdi. Atatürk Lisesi’ndeki öğrenciliği sırasında Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 141. maddesine aykırı davrandığı gerekçesiyle tutuklandı ve okuldan uzaklaştırıldı (1941). Danıştay kararıyla öğrenimini sürdürme hakkını kazanarak İstanbul’da Işık Lisesi’ni bitirdi (1946). İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini yarıda bıraktı (1949). 1949-65 arasında, aralıklarla altı yıl Paris’te yaşadı. Ali Kaptanoğlu takma adıyla senaryolar yazdı. Demokrat İzmir gazetesinin genel yayın müdürlüğünü üstlendi ve başyazılarını yazdı. Ankara’da Bilgi Yayınevi’nin danışmanlığını yaptı (1973-79). Vatan gazetesinde sinema eleştirileri, Yeni Ortam, Dünya, Milliyet ve Söz gazetelerinde köşe yazıları yazdı. Yelken, Sanat Olayı ve Cönk dergilerini yönetti.

İlk şiiri “Balıkçı Türküsü”nü 1941’de Yeni Edebiyat dergisinde yayımlayan Attilâ İlhan, daha sonra Nevin Yıldız takma adıyla İstanbul, Beteroğlu takma adıyla Yücel dergilerinde göründü. 1946 CHP Şiir Yarışması’nda “Cebbaroğlu Mehemmed” adlı şiiriyle birincilik ödülünü kazanınca ünü kısa sürede yayıldı. Sonraki yıllarda Genç Nesil, Fikirler, Varlık, Aile, Yirminci Asır, Seçilmiş Hikâyeler Dergisi, Kaynak, Ufuklar, Mavi, Yeditepe, Dost, Yelken, Ataç, Yön, Milliyet Sanat, Sanat Olayı gibi dergilerde şiir, deneme ve eleştirileriyle edebiyat dünyasının önde gelen adları arasında yer aldı. Garip akımına ve İkinci Yeni şiirine karşı çıktı ve Mavi dergisinde yayımladığı yazılarla Mavi ya da Maviciler olarak bilinen toplumsal gerçekçilik akımını başlattı. Şiire yeni bir söz düzeni, taşkın bir anlatım ve kendine özgü bir duyarlık getiren yapıtlarıyla adından söz ettirdi. 1950’lerin ortalarında, başlangıçta bağlandığı Nâzım Hikmet çizgisini ve halk şiirinin biçimsel özelliklerini bırakarak daha karmaşık bir duyarlılığa yöneldi.

Eleştirilerinde ise, hemen her zaman toplumsal gerçekçiliğe bağlı kaldı. Sisler Bulvarı (1954, 1991), Yağmur Kaçağı (1955, 1991) ve Ben Sana Mecburum (1960, 1988) adlı yapıtlarıyla yalnızca genç şairleri değil, bütün bir genç kuşağı etkiledi. Yasak Sevişmek (1968, 1991) ve Elde Var Hüzün (1982) gibi sonraki yapıtlarında, divan şiirinden ve şarkılardan da yararlandı. İlk romanları Sokaktaki Adam (1953, 1982) ve Zenciler Birbirine Benzemez'den (1957, 1987) sonra romanlarında giderek tarihsel boyutlara yer vermeye başladı. Özellikle bu tür yapıtlarında, öz Türkçeye karşı çıktı. Yakın tarihin gerçek ve ortalama tiplerini ele alarak siyasal ve ideolojik mücadelelerin arkasındaki insani durumu görmeye çalıştı.

ÖBÜR ÖNEMLİ YAPITLARI. Şiir. Duvar (1948, 1990), Belâ Çiçeği (1962, 1991), Korkunun Krallığı (1987). Roman. Kurtlar Sofrası (1963-64; 2 cilt, 1982), Bıçağın Ucu (1973,1981), Yaraya Tuz Basmak (1978, 1982), Fena Halde Leman (1980, 1985), Dersaadette Sabah Ezanları (1982, 1988), Haco Hanım Vay (1984). Gezi, deneme ve eleştiri. Abbas Yolcu (1959), Hangi Sol (1971, 1980), Hangi Batı (1972, 1982), Faşizmin Ayak Sesleri (1975), Hangi Seks (1976, 1982), Hangi Sağ (1980), Gerçekçilik Savaşı (1980), Hangi Atatürk (1981), Batının Deli Gömleği (1982), İkinci Yeni Savaşı (1983), Sağım Solum Sobe (1985), Yanlış Kadınlar Yanlış Erkekler (1985), Ulusal Kültür Savaşı (1986).

Kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen perlina; 7 Mayıs 2017 17:47