Arama

Dünya Kentleri: Dubai - Tek Mesaj #1

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
21 Mart 2007       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Dubai

Ad:  Dubai1.jpg
Gösterim: 6582
Boyut:  84.2 KB

Arapça DUBAYY, Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE; eskiden Ateşkes Kıyısı) oluşturan emirliklerden biri.

Federasyon içinde gerek nüfus, gerekse yüzölçümü (3.900 km2) bakımından ikinci büyük emirliktir. Kabaca dikdörtgen biçimindedir ve Basra Körfezinde 72 km uzunluğunda kıyısı vardır. Federasyonun en büyük kenti olan başkent Dubai, ülkenin kuzeydoğusunda, küçük bir dere üzerindedir. Nüfusun yüzde 90’ından fazlası başkentte ve yakınındaki gelişmekte olan bölgelerde yaşar. Emirlik güneyde ve batıda Abu Dabi, doğu ve kuzeydoğuda Şerce (eş-Şarika) emirlikleriyle çevrilidir. Ayrıca, 40 km kadar uzaktaki Hatta Vadisinde bulunan küçük Hacereyn topraklan da Dubai’ye aittir.

Dubai kentine 1799’dan başlayarak yerleşikliği bilinmektedir. 1820’de, Dubai şeyhi Ingiltere’nin desteklediği Genel Banş Antlaşmasını imzaladı, ama bölge 1833’e değin görünüşte Abu Dabi’ye bağlı kaldı. O yıl, çoğu inci avcısı olan Beni Yas’lı Âl bu Felasa kabilesi halkı bir rekabet kavgası sonucunda Abu Dabi’den aynldı ve bir direnişle karşılaşmadan Dubai kentini ele geçirdi. Bundan sonra Dubai, yerel ölçülere göre güçlü bir devlet haline geldi ve önceki yöneticileriyle sık sık arası açıldı. Kavasim korsanlan Dubai’yi ele geçirmeye çalıştılarsa da, kentin yöneticileri komşu şeyhlikleri birbirine karşı kullanarak bağımsızlıklarını korudular. Dubai öteki emirliklerin yanı sıra Britanya ile 1835’te bir deniz antlaşması, 1853’te de Denizlerde Kalıcı Ateşkes Antla$ması’nı imzaladı. Dış ilişkileri 1892’deki Özel Ayncalık Antlaşması ile İngiltere’nin denetimine verildi. Ingiltere, Ateşkes Kıyısı için oluşturduğu siyasal vekilliğini 1954’te Şerce kentinden Dubai kentine taşıdı. İngiltere’nin Basra Körfezini bırakmasından (1971) sonra Dubai, BAE’ nin önde gelen kurucu üyelerinden biri oldu.

Dubai şeyhleri komşularının pek çoğundan farklı olarak uzun süre ticareti özendirmişlerdi. Dubai kenti 20. yüzyılın başlarında önemli bir limandı. Başta Hintliler olmak üzere pek çok yabancı tüccar buraya yerleşmişti. 1930’lara değin inci ihracatı ile tanınan Dubai, kıyısında kurulu olduğu derenin öbür yakasında bulunan ikiz kenti ve ticaret merkezi Deyre ile birlikte, Batı ürünleri ithalatında bölgenin başlıca limanı durumuna geldi. Körfez rupisinin devalüasyonundan (1966) sonra Dubai, bugünkü Katar bağımsız devleti ile birlikte yeni para birimi Katar / Dubai Riyali’ni kabul etti; 1973’te de ulusal para birimi olarak dirhemi kullanan öteki emirliklere katıldı. Bugün Dubai’ de altın ticareti serbesttir ve altın ithalatının yasak olduğu Hindistan’a yönelik canlı bir külçe altın kaçakçılığı vardır.

1966’da denizde petrol çıkarma ayrıcalığı tanınmış olan Dubai kentinin yaklaşık 120 km doğusunda, Basra Körfezindeki Feth’in (Fetih ya da Fette) açıklarında petrol bulundu 1970’lerde burada deniz tabanına, her biri 50 bin varil alan üç tane 20 katlı denizaltı deposu yerleştirildi. Ters dönmüş şampanya kadehine benzedikleri için bunlara yaygın olarak Dubai’nin Üç Piramidi denir. Tahmini petrol rezervleri komşusu Abu Dabi’ninkinin yüzde 5’inden daha az olmakla birlikte, petrol geliri Dubai’yi, tiçaretten gelen servetiyle birlikte çok zengin bir devlet durumuna getirmiştir. 1970’lerin sonunda Dubai kenti yakınında bir alüminyum tasfiye fırını ve bununla bağlantılı bir doğal gaz damıtıcısı inşa edilmiştir. Kentin modem oteller, postaneler, radyo ve televizyon istasyonları, hastaneler ve uluslararası bir havaalanı ile tümüyle modern bir görünümü vardır. BAE’deki banka ve sigorta şirketlerinin çoğunun merkezi buradadır. 1972’de emirin adını taşıyan yeni Port Reşid limanı açılmış, 1979’da büyük bir tanker rıhtımı tamamlanmıştır. Dubai asfalt yollarla Resü’l-Hayme ve Abu Dabi kentlerine bağlanır. Nüfus (1989 tah.) kent, 585.189; (1985) emirlik, 419.104.
kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 25 Şubat 2017 01:52