Arama

Gladyatörler - Tek Mesaj #2

DrAm3vLH - avatarı
DrAm3vLH
Ziyaretçi
11 Mayıs 2007       Mesaj #2
DrAm3vLH - avatarı
Ziyaretçi
Gladyatörlerin dünyasına gezi

Turan GÜLTEKİN

arsivimageaspx?picid42802Kültür Bakanı İstemihan Talay geçen hafta İzmir, Selçuk Müzesi'nde Efes Gladyatörleri Sergisi açtı. Sergi, Efes kazılarını sürdüren Avusturya Arkeoloji Enstitüsü ile Avusturya Bilimler Akademisi'nin ortak çalışmasının ürünü.

Avusturya Arkeoloji Enstitüsü, 1991-1995 arasında Efes Stadyumu'nun yanında kutsal yol Damianus Stoası'nın üzerinde yaptığı kazılar sırasında gladyatör mezarları buldu. Sergilenenler işte bu mezarlardan çıkan buluntular. 120 gladyatör mezarından çıkarılan kemikleri bilim adamları inceledi. Sahiplerinin hangi tür silahla öldürüldükleri, ölümcül darbeyi nerelerinden aldıkları belirlendi. İskeletlerin orijinalleri, silahların benzerleri yapıldı. Selçuk Müzesi'nde yeni açılan iki sergi salonundan birindeki Efes Gladyatörleri Sergisi, zamanının ölüm makinelerinin yaşamına ışık tutuyor. Kan kırmızısı duvar Efesli gladyatörlerin dünyasına açılan kapının girişini temsil ediyor. İstemeseler de kendilerini çeken kapıdan geçip kanla boyanmış dünyaya girenler gladyatörlerin kökeni, gelişimi, eğitimi, karanlık ve kasvetli soyunma odaları, geri dönüşün olmadığı arenalar hatta dövüş sonuçları hakkında ayrıntılı bilgiye sahip oluyorlar. Aydınlığa açılan arena kapısından seyredilebilen dövüş sahnelerinin yeraldığı similasyonlar arenadaki amansız dövüşü, çığlıkları, tezahüratlarıyla sergiyi gezenleri çağlar öncesine götürüyor. Yıl sonuna kadar Selçuk Müzesi'nde açık kalacak olan Efes Gladyatörleri Sergisi daha sonra Avusturya'ya gidecek.

DÖNEMİN KAHRAMANLARI

Gladyatörler, zamanlarının ölüm makineleriydi ama halk tarafından çok sevilirlerdi. Esir olmalarına rağmen toplumda askerlerden sonra en prestijli insanlardı. Efesliler'in tıklım tıklım doldurduğu arenada baş parmaklar ölümü işaret için aşağı döndüğünde, ayakta olan ve elindeki ölümcül silahı yerdekine saplayan kişi bir anda herkesin sevgilisi oluveriyordu. Haklarındaki efsaneler kulaktan kulağa dolaşırdı. En ünlülerinden Crescens kadınları ağına düşüren bir kazanova, Celadius ise genç kızların sevgilisiydi.

VAZGEÇİLMEZ EĞLENCE

Efesliler'in gladyatör dövüşlerini Etrüskler'den aldıkları rivayet edilir. M.Ö. 1. yüzyıldan 4. yüzyıla kadar süren gladyatör dövüşleri başlarda cenaze törenlerinin bir etkinliği olarak tezahür etti. Zamanla dini karakterinden sıyrılıp bir halk eğlencesine, politik ya da milli gösterilerin vazgeçilmez parçasına dönüştü. Bilinen ilk gladyatör dövüşünü Romalı General Lucullus M.Ö. 69'ta düzenlendi. Sonraları zengiliği ile ünlü aileler kendilerine gladyatör okulları kurdu. Efes'teki en ünlü gladyatör okulu Vedius Ailesi'nin Şirince yolu üzerinde kurduğu okuldu. Bu okullarda savaş esirleri, köleler ve mahkumlar gladyatör olarak eğitilip, dövüştürülüyordu. Gladyatörler tahta silahlarla eğitim alır, kas yapısının güçlenmesi için bol proteinli yiyeceklerle beslenirdi. Dövüş zamanı geldiğinde ‘‘Yakılacağımıza, zincire vurulacağımıza, yenileceğimize ve demirle öldürüleceğimize yemin ederiz'' diye andiçer arenaya salınırlardı.

AYAKTA KALAN ÖZGÜR

Gladyatörler kimi zaman karşılarında kendileri gibi bir köle kimi zaman ise azgın bir aslan ya da ayı bulurdu. Sonuç ise genellikle ölüm olurdu. Dövüş sonunda üç kez ayakta kalan gladyatör usta sınıfına geçer, beş kez ayakta kalan ise özgürlüğüne kavuşma hakkını elde ederdi. Ancak gladyatörlerden pek azı özgürlüğü tercih edip okullardan ayrılırdı. Okullarda kalanlar ise ordunun en gözde subaylarını eğitirlerdi.

ÖNCE DÖVÜŞ DERSİ

Öğretmenlik rütbesine yükselmiş usta bir gladyatör iki öğrencisine kavga etmeyi öğretiyor. Öğretmen sopayla hamlenin nasıl yapılacağını anlatıyor. Gladyatörler yaklaşık dört yıl süren eğitimlerini tahtadan yapılmış silahlarla tamamlar, arenaya çıkmadan kısa bir süre önce gerçek silahlarla tanışırlardı. Antrenmanı anlatan bir başka kabartmada, gladyatörün karşısındaki kişiye yaklaşma şekli gösteriliyor. Gladyatörlerin eğitimleri aşama aşama gerçekleştirilirdi. Her silah, her duruş şekli için ayrı bir eğitim verilirdi. Sürekli olarak proteinli gıdalarla beslenen gladyatörler kas yığını ve sonra da ölüm makinasına dönerdi.

ÖLÜME MAHKUM EDİLEN GLADYATÖRLER

İlk gladyatörler herhangi bir suçtan dolayı ölüme mahkum edilen suçlulardı. Suçlu oldukları boyunlarına takılan bir halatla anlatılırdı. Arenadaki ilk dövüşten sağ çıkan mahkum, gladyatör okuluna alınır eğitilirdi. Salonun iç bölümünde bulunan bu kabartma ölüme mahkum edilmiş iki gladyatörü arenada dövüş sırasında gösteriyor (sağda). Gladyatör dövüşlerinin karşıtları da vardı. İstemeyenler anfi tiyatroda yapılan dövüşleri çeşitli şekillerde protesto ederlerdi. Protestolarını toplu bir dövüşü anlatan bir kabartmayı tahrip ederek bile gösterdiler.

MİLASLI KALİTOS

13 mermer kabartmadan biri. Sergilenmek üzere Milas'tan getirildi. Kabartmanın çevresindeki sekiz halka Kalitos'un Milas arenasında sekiz dövüş yaptığını anlatıyor. Gladius ustasıymış, sağ ayağını ileride tutarak dövüşürmüş, miğferi ise sergiye sembol olmuş.

13 DÖVÜŞ KAZANDI

Efes'te toplam 13 dövüşü kazanan bir gladyatörü anlatan bir kabartma. Gladyatörün yanında bulunan palmiye yaprağı galibiyeti simgeliyor. Galibiyeti simgeleyen halkalar kabartmanın içerisinde yer kalmadığı için çerçeve dışına çizilmiş. Dövüşlerin yılda iki kez yapıldığını düşünürsek, bu gladyatörün çok uzun yıllar yaşadığı sonucuna varabiliriz. Ancak kemikler üzerinde yapılan incelemeler en uzun yaşayan gladyatörün bile 35'inde hayatını kaybettiğini ortaya koyuyor.

İŞTE ÖLDÜRÜCÜ DARBE

Efes Antik Kenti'nde bulunan gladyatör mezarlığından çıkarılan kemikler, kemik bilimcileri tarafından incelendikten sonra hangi tür silahla öldürüldükleri belirlendi. Yapılan simülasyonlarla da kemiğin yeri ve darbenin şekli gösterildi. Kafatasından aldığı öldürücü darbeyle hayatını kaybeden bir gladyatörün simülasyonu. Dört uçlu silah ile diz kapağından aldığı darbenin ardından yere yıkılan gladyatör rakibinin öldürücü darbelerine karşılık veremedi. Arenayı çevreleyen tirübünlerde bulunan halk başparmaklarını aşağıya doğru eğdi. Yere yığılan gladyatörün affedilmediği anlamına gelen bu hareketin sonu ölüm. Eğer parmaklar yukarı kalkarsa yenilen gladyatör affedilir ve tedaviye alınırdı.

HER AMACA BAŞKA BİR SİLAH

Efes'te bulunan kabartmalardan esinlenerek gerçeğe uygun olarak yapılan silahlar dövüşlerin ne kadar öldürücü olduğunu gösteriyor. Her amaca göre bir silah bulunuyor. Gladyatörün elindeki gladio rakibininin zırhını delecek güçte değilse, ucu kıvrık olan silahı kullanarak zırhın altından rakibini yaralamaya çalışırdı. Silahlar ziyaretçilerin dokunabilmesi için salonun ortasında sergileniyor.