Arama

Hafızamı kuvvetlendirmek için ne yapmalıyım?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 5 Haziran 2012 Gösterim: 6.710 Cevap: 9
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
25 Ocak 2009       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
unutkanlığım ve toparlayamamam bazen denge bozukluluğu için ne yapmalıyım ve hafıza zayıflılığı içiin ne yapmalıyım
EN İYİ CEVABI fadedliver verdi
Uzmanlara göre 40 lı yaşlarına gelen herkeste hafızayla ilgili ufak tefek sorunlar kendini göstermeye başlıyor. Bunlar da hayatınızda birçok aksaklığı beraberinde getiriyor. Ancak doktorlar çocukların, yetişkinlerin, hatta yaşlıların bile hafızalarını kuvvetlendirmesinin mümkün olduğunu söylüyor.

Sponsorlu Bağlantılar
ABD nin en saygın bilim dergilerinden New Scientist e göre yaşınız kaç olursa olsun beyni genç tutmak ve unutkanlığın önüne geçmek mümkün. Dergi, hafızayı korumaya yardımcı olacak tavsiyeleri derledi

Elbette bunun için doğru beslenmek ve birkaç ipucuna önem vermek gerekiyor. Bilim dergisi New Scientist in İngiltere ve ABD deki ünlü doktorlara danışarak hazırladığı tavsiyelerden bazıları şöyle:

Sınav öncesi uyuyun

1. Gece yalnızca 3 saat uyumuş bir kişinin düşünce kabiliyeti, yasal olarak sarhoş olan bir kişiyle aynıdır. Gün içinde öğrendiğiniz her şey uyurken beyninizde işleniyor. Araştırmalar yeni bir bilgisayar oyununu 2 saat oynayıp uyuyan bir kişinin kalktığında, birçok hileyi öğrendiğini gösteriyor. Aynı sonuç sınava hazırlanan kişilerde de görülüyor.

Müzik eğitimi alın

2. Araştırmalar müzik eğitimi alan 6-8 yaş arasındaki çocukların IQ sunun yaşıtlarına göre 2-3 puan arttığını gösteriyor. Ayrıca düzenli olarak Mozart dinleyen kişilerin, diğer çeşit müzik dinleyenlere göre hafıza testlerinde daha başarılı oldukları görüldü. Bu sonuçlar Mozart bestelerinin kompleks yapısına bağlanıyor.

Yarım saat yürüyün

3. Haftada 3 kez yarım saat yürümek hafızayı güçlendiriyor. Düzenli egzersiz yapan çocukların sınavlardaki ve hafıza testlerindeki başarısının yüzde 15 arttığı görülüyor. Bunun nedeni beyne bol oksijen gitmesine bağlanıyor. Ayrıca egzersiz sırasında salgılanan hormonlar yeni beyin hücreleri yapılmasını tetikliyor.

Sigara ve alkol yok

4. ABD deki Nötre Dame Rahibe Okulu nda kalan rahibelerin yaşı 75-107 arasında değişiyor. Bunların birkaçı dışında ise hiçbirinde Alzheimer ya da diğer yaşlılık hastalıkları görülmüyor. Bu kadınların ortak özelliği ise portakal suyu, fasulye gibi gıdalarda bulunan folat vitamininden bol bol almaları. Sakin bir hayat sürmeleri ve sigara ile içkiden uzak durmaları da hafızalarını korumalarına yardımcı oluyor.

Konsantre olun

5. Uzmanlara göre konsantre olacağım diye düşünmek bile o sırada yapılan işe yoğunlaşmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca gün içinde 1-2 fincan kahve içmek de beyni şarj ediyor. Ancak daha fazlası kişiyi yorup tam tersi etki yaratabiliyor.
kaynak


Unutmak! Hangimizin başına gelmiyor ki… Stres altında çalışan herkes mutlaka zaman zaman unutkanlık yaşıyor. Bu çok doğal bir olay. Fakat çoğumuz, böyle durumları belirgin yaşadığında, hemen, Acaba hafızamda bir sorun mu var? endişesine kapılıyoruz. Oysa gerçek olan, bazı ender rahatsızlıklar dışında, unutkanlığın yaşanılan günlük stresten kaynaklandığı. Fakat unutkanlığımızı bazı küçük alıştırmalarla giderebiliriz. Uzmanlar, aşağıdaki 10 değişik alıştırmanın, çeşitli zamanlarda ve çeşitli ortamlarda uygulanabileceğini, düzenli yapıldığında ise çok güzel sonuçlar alınabileceğini belirtiyor.

Ters El Alıştırması: Sağ elinizi kullanıyorsanız, biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın veya çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine karıştırın. Kalemi ters elinizle tutun. Biraz üreticiliğinizi kullanın ve daha neleri tersten yapabileceğinizi bulun. Tabii bulduklarınızı da hemen deneyin. Sonuç olarak, rutin alışkanlıklarınızı kırar ve beyninizin kullanmadığınız diğer yarısını da harekete geçirmiş olursunuz.

Çocuk Oyunu Alıştırması: İşe veya alışverişe giderken, tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Çiçek açan ağacın kokusunu keşfetmeye çalışın. Fırında satılan taze ekmeklerin kokularını algılamaya çalışın. Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin. Caddede duyduğunuz sesleri ayrıştırın. Yanınızdan geçen insanların tek tek konuşmalarını dinleyin. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kısacası, duyularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyninizin kapasitesini arttırırsınız. Eğer bu yaptıklarınızdan zevk alır ve insan veya olayları detaylı algılamayı sürdürürseniz, hafızanız her zaman canlı kalmaya devam eder. Duyu organlarınızın ne kadar fazlasını kullanırsanız, unutmak istemedikleriniz o kadar sağlam kalır.

Harf Alıştırması: Elinize bir gazete ve bir fosforlu kalem alın. Sırasıyla paragrafları okuyun ve çift yazılmış harflerin üzerini çizin. Örneğin, çift t ve m lerin üzerini işaretleyin. Bir sonraki aşamada, kelime içinde birden fazla geçen harflerin üzerini çizin. Alıştırmayı yaparken, kelimelerin üzerinde fazla düşünmeyin ve hemen işaretleyin. Böylelikle konsantrasyon gücünüzün ne kadar uyarıldığını hemen hissedeceksiniz. Başarılı olma isteğiniz ve aldığınız zevk zihnin canlanmasını arttırır.

Polisiye Alıştırması: Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım? gibi, genellikle polisiye romanlarında veya filmlerinde sorulan soruları kendinize yöneltin. Ve tabii cevaplamayı da unutmayın. Bu alıştırma sonucunda yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirebilirsiniz. Ayrıca kısa hafızanızı da harekete geçirmiş olursunuz.

Yürüyüş Alıştırması: Asker yürüyüşü gibi olduğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda, önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu esnada o kadar esnek hareket edin ki, bacağınızı indirirken, kolunuz başınızın üzerine gelecek kadar yükselmeli. Bu hareketleri birkaç kez tekrarlayın. Bunu yaparken sadece kan dolaşımınız hızlanmaz, aynı zamanda koordinasyon yeteneğiniz de artar. Böyle çaprazlama hareketlerle beyninizin her iki tarafını kullanmış olursunuz.

Ressam Alıştırması: Burnunuzun ucunda bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla havaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Kendinizi Leonardo da Vinci veya sevdiğiniz bir başka ressamın yerine koyun. Bu çizim hareketleri, yorgun zihninizi hemen canlandırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi etkili biçimde yok eder.

Ajan Alıştırması: Bu alıştırmayı daha çok sokakta yapacaksınız. Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına bakın ve plakadaki harflerden kelimeler, hatta cümleler türetmeye çalışın. Böylece, sadece sıkışık trafiğin eğlenerek çabuk geçmesini sağlamaz, aynı zamanda kelime hazinenizi geliştirir ve beyninizi canlandırırsınız. Bu alıştırma, acil plaka ezberlemeniz gerektiği durumlarda çok işinize yarayabilir.

Resim alıştırması: Bu alıştırmayla alışveriş listelerini çok kolay ezberleyebilir, hafızanızı güçlendirebilirsiniz. Bunun için kalem kağıt alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yonca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı kaldırmış bir fil, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, iki deniz feneri ve bir saat çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembolleri sayılara göre ezberleyin. Örneğin, mum biri, kuğu ikiyi, kaktüs üçü ifade ediyor. Bu sıralamaya hakim olduğunuzda, sembollere aklınızda tutmanız gereken bir listeyi koyabilirsiniz. Eğer bu bir alışveriş listesiyse, mumun süt şişesinin üzerinde durduğunu, kuğunun boynunda portakal filesinin asılı olduğunu hayal edebilirsiniz. Bu alıştırmayla, zihninizde listeler oluşturmayı daha kolay başarırsınız.

Otobiyografi Alıştırması: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Burada, işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipinin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabii sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de. Ayrıca sınıfınızın penceresinden neler göründüğünüzü de hayalinizde canlandırmaya çalışın. Bu alıştırmayla, kişilerle ilgili hafızanızı harekete geçirirsiniz.

Hipnoz Alıştırması: Özellikle stresli anlarınızda veya kaygıya kapıldığınızda olumlu kelimelerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedeflerinize daha kolay ulaşmanızı sağlarsınız. Eğer önemli bir görüşmeden önce, hafızanızın sizi yarı yolda bırakacağından korkuyorsanız, her gün gözlerinizi kapatarak kendi kendinize tekrarlayacağınız bir cümle belirleyin. Örneğin, Benim için gerekli olan her şeyi biliyorum ve çok sakinim cümlesini tekrarlayabilirsiniz. Bu alıştırmada önemli olan, bunu her gün uygulamanız.
kaynak
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
25 Ocak 2009       Mesaj #2
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Uzmanlara göre 40 lı yaşlarına gelen herkeste hafızayla ilgili ufak tefek sorunlar kendini göstermeye başlıyor. Bunlar da hayatınızda birçok aksaklığı beraberinde getiriyor. Ancak doktorlar çocukların, yetişkinlerin, hatta yaşlıların bile hafızalarını kuvvetlendirmesinin mümkün olduğunu söylüyor.

Sponsorlu Bağlantılar
ABD nin en saygın bilim dergilerinden New Scientist e göre yaşınız kaç olursa olsun beyni genç tutmak ve unutkanlığın önüne geçmek mümkün. Dergi, hafızayı korumaya yardımcı olacak tavsiyeleri derledi

Elbette bunun için doğru beslenmek ve birkaç ipucuna önem vermek gerekiyor. Bilim dergisi New Scientist in İngiltere ve ABD deki ünlü doktorlara danışarak hazırladığı tavsiyelerden bazıları şöyle:

Sınav öncesi uyuyun

1. Gece yalnızca 3 saat uyumuş bir kişinin düşünce kabiliyeti, yasal olarak sarhoş olan bir kişiyle aynıdır. Gün içinde öğrendiğiniz her şey uyurken beyninizde işleniyor. Araştırmalar yeni bir bilgisayar oyununu 2 saat oynayıp uyuyan bir kişinin kalktığında, birçok hileyi öğrendiğini gösteriyor. Aynı sonuç sınava hazırlanan kişilerde de görülüyor.

Müzik eğitimi alın

2. Araştırmalar müzik eğitimi alan 6-8 yaş arasındaki çocukların IQ sunun yaşıtlarına göre 2-3 puan arttığını gösteriyor. Ayrıca düzenli olarak Mozart dinleyen kişilerin, diğer çeşit müzik dinleyenlere göre hafıza testlerinde daha başarılı oldukları görüldü. Bu sonuçlar Mozart bestelerinin kompleks yapısına bağlanıyor.

Yarım saat yürüyün

3. Haftada 3 kez yarım saat yürümek hafızayı güçlendiriyor. Düzenli egzersiz yapan çocukların sınavlardaki ve hafıza testlerindeki başarısının yüzde 15 arttığı görülüyor. Bunun nedeni beyne bol oksijen gitmesine bağlanıyor. Ayrıca egzersiz sırasında salgılanan hormonlar yeni beyin hücreleri yapılmasını tetikliyor.

Sigara ve alkol yok

4. ABD deki Nötre Dame Rahibe Okulu nda kalan rahibelerin yaşı 75-107 arasında değişiyor. Bunların birkaçı dışında ise hiçbirinde Alzheimer ya da diğer yaşlılık hastalıkları görülmüyor. Bu kadınların ortak özelliği ise portakal suyu, fasulye gibi gıdalarda bulunan folat vitamininden bol bol almaları. Sakin bir hayat sürmeleri ve sigara ile içkiden uzak durmaları da hafızalarını korumalarına yardımcı oluyor.

Konsantre olun

5. Uzmanlara göre konsantre olacağım diye düşünmek bile o sırada yapılan işe yoğunlaşmayı kolaylaştırıyor. Ayrıca gün içinde 1-2 fincan kahve içmek de beyni şarj ediyor. Ancak daha fazlası kişiyi yorup tam tersi etki yaratabiliyor.
kaynak


Unutmak! Hangimizin başına gelmiyor ki… Stres altında çalışan herkes mutlaka zaman zaman unutkanlık yaşıyor. Bu çok doğal bir olay. Fakat çoğumuz, böyle durumları belirgin yaşadığında, hemen, Acaba hafızamda bir sorun mu var? endişesine kapılıyoruz. Oysa gerçek olan, bazı ender rahatsızlıklar dışında, unutkanlığın yaşanılan günlük stresten kaynaklandığı. Fakat unutkanlığımızı bazı küçük alıştırmalarla giderebiliriz. Uzmanlar, aşağıdaki 10 değişik alıştırmanın, çeşitli zamanlarda ve çeşitli ortamlarda uygulanabileceğini, düzenli yapıldığında ise çok güzel sonuçlar alınabileceğini belirtiyor.

Ters El Alıştırması: Sağ elinizi kullanıyorsanız, biraz da sol elinizi çalıştırmaya başlayın. Saçlarınızı sol elinizle tarayın veya çayınızı kaşıkla alışık olduğunuz yönün tersine karıştırın. Kalemi ters elinizle tutun. Biraz üreticiliğinizi kullanın ve daha neleri tersten yapabileceğinizi bulun. Tabii bulduklarınızı da hemen deneyin. Sonuç olarak, rutin alışkanlıklarınızı kırar ve beyninizin kullanmadığınız diğer yarısını da harekete geçirmiş olursunuz.

Çocuk Oyunu Alıştırması: İşe veya alışverişe giderken, tıpkı bir çocuk gibi merak içinde bütün duyularınızı harekete geçirin. Bakın, dokunun, dinleyin, koklayın. Çiçek açan ağacın kokusunu keşfetmeye çalışın. Fırında satılan taze ekmeklerin kokularını algılamaya çalışın. Yürüdüğünüz zeminin özelliklerini hissedin. Caddede duyduğunuz sesleri ayrıştırın. Yanınızdan geçen insanların tek tek konuşmalarını dinleyin. Evinizde gözlerinizi kapatarak bir yerlere ulaşmaya çalışın. Kısacası, duyularınızı alışık olmadığınız tarzda kullanın. Bu şekilde çok ender yaptığınız bağlantıları canlandırır, beyninizin kapasitesini arttırırsınız. Eğer bu yaptıklarınızdan zevk alır ve insan veya olayları detaylı algılamayı sürdürürseniz, hafızanız her zaman canlı kalmaya devam eder. Duyu organlarınızın ne kadar fazlasını kullanırsanız, unutmak istemedikleriniz o kadar sağlam kalır.

Harf Alıştırması: Elinize bir gazete ve bir fosforlu kalem alın. Sırasıyla paragrafları okuyun ve çift yazılmış harflerin üzerini çizin. Örneğin, çift t ve m lerin üzerini işaretleyin. Bir sonraki aşamada, kelime içinde birden fazla geçen harflerin üzerini çizin. Alıştırmayı yaparken, kelimelerin üzerinde fazla düşünmeyin ve hemen işaretleyin. Böylelikle konsantrasyon gücünüzün ne kadar uyarıldığını hemen hissedeceksiniz. Başarılı olma isteğiniz ve aldığınız zevk zihnin canlanmasını arttırır.

Polisiye Alıştırması: Dün akşam şu saatte ne yaptım, neredeydim, iki saat önce ne yaptım? gibi, genellikle polisiye romanlarında veya filmlerinde sorulan soruları kendinize yöneltin. Ve tabii cevaplamayı da unutmayın. Bu alıştırma sonucunda yaptıklarınıza karşı dikkatinizi geliştirebilirsiniz. Ayrıca kısa hafızanızı da harekete geçirmiş olursunuz.

Yürüyüş Alıştırması: Asker yürüyüşü gibi olduğunuz yerde hareket edin. Sol bacağınızı her kaldırdığınızda, önce sağ elinizle, sonra sol elinizle dizinize dokunun. Bu esnada o kadar esnek hareket edin ki, bacağınızı indirirken, kolunuz başınızın üzerine gelecek kadar yükselmeli. Bu hareketleri birkaç kez tekrarlayın. Bunu yaparken sadece kan dolaşımınız hızlanmaz, aynı zamanda koordinasyon yeteneğiniz de artar. Böyle çaprazlama hareketlerle beyninizin her iki tarafını kullanmış olursunuz.

Ressam Alıştırması: Burnunuzun ucunda bir fırça olduğunu hayal edin. Bununla havaya en sevdiğiniz renkte yatay bir sekiz çizin. Bu hareketi gevşek ve dengeli yapın. Kendinizi Leonardo da Vinci veya sevdiğiniz bir başka ressamın yerine koyun. Bu çizim hareketleri, yorgun zihninizi hemen canlandırır. Aynı zamanda beyni bloke eden stresi etkili biçimde yok eder.

Ajan Alıştırması: Bu alıştırmayı daha çok sokakta yapacaksınız. Çevrenizde bulunan arabaların plakalarına bakın ve plakadaki harflerden kelimeler, hatta cümleler türetmeye çalışın. Böylece, sadece sıkışık trafiğin eğlenerek çabuk geçmesini sağlamaz, aynı zamanda kelime hazinenizi geliştirir ve beyninizi canlandırırsınız. Bu alıştırma, acil plaka ezberlemeniz gerektiği durumlarda çok işinize yarayabilir.

Resim alıştırması: Bu alıştırmayla alışveriş listelerini çok kolay ezberleyebilir, hafızanızı güçlendirebilirsiniz. Bunun için kalem kağıt alın ve kağıdın üzerine bir tane mum, bir kuğu, üç kollu bir kaktüs, üç yapraklı bir yonca, beş parmaklı bir el, hortumunu yukarı kaldırmış bir fil, sola dalgalanan bir bayrak, saatli bir yumurta, sapının üzerinde duran bir pipo, davul yanında duran bir adam, iki deniz feneri ve bir saat çizin. Her resim bir sayıyı sembolize ediyor. Ardından sembolleri sayılara göre ezberleyin. Örneğin, mum biri, kuğu ikiyi, kaktüs üçü ifade ediyor. Bu sıralamaya hakim olduğunuzda, sembollere aklınızda tutmanız gereken bir listeyi koyabilirsiniz. Eğer bu bir alışveriş listesiyse, mumun süt şişesinin üzerinde durduğunu, kuğunun boynunda portakal filesinin asılı olduğunu hayal edebilirsiniz. Bu alıştırmayla, zihninizde listeler oluşturmayı daha kolay başarırsınız.

Otobiyografi Alıştırması: Düşünün ki hayat hikayenizi tekrar yazmanız gerekiyor. Burada, işe gittiğiniz ilkokuldan başlayabilirsiniz. Bunun için en yakın arkadaşınızın kim, tipinin nasıl olduğunu hatırlamanız gerekiyor. Tabii sınıfınızın düzenini, görüntüsünü de. Ayrıca sınıfınızın penceresinden neler göründüğünüzü de hayalinizde canlandırmaya çalışın. Bu alıştırmayla, kişilerle ilgili hafızanızı harekete geçirirsiniz.

Hipnoz Alıştırması: Özellikle stresli anlarınızda veya kaygıya kapıldığınızda olumlu kelimelerden destek almaya bakın. Bunlarla olumsuz düşüncelerinizi yok eder, hedeflerinize daha kolay ulaşmanızı sağlarsınız. Eğer önemli bir görüşmeden önce, hafızanızın sizi yarı yolda bırakacağından korkuyorsanız, her gün gözlerinizi kapatarak kendi kendinize tekrarlayacağınız bir cümle belirleyin. Örneğin, Benim için gerekli olan her şeyi biliyorum ve çok sakinim cümlesini tekrarlayabilirsiniz. Bu alıştırmada önemli olan, bunu her gün uygulamanız.
kaynak
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
20 Mart 2010       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı

ressam olmak icin ne yapmali


Ressam olmak istiyorum insanların resimlerini yapmak gibi resimyapmak istiyorum
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
23 Mart 2010       Mesaj #4
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ben şimdi 8-a okuyorum ressam olmak istiyorum ama olmuyo ne yapmalıyım
biruni - avatarı
biruni
VIP Önce Sağlık
23 Mart 2010       Mesaj #5
biruni - avatarı
VIP Önce Sağlık
hafıza; stresten sebep kayba uğrayabilir.
stresinizin olup olmadığına karar verip, stresi azaltmayı deneyiniz.

illede hafızam güçlü olsun diyorsanız Gingo Biloba bitkisel destek kendinize sağlayabilirsiniz.
Düşüncene katılmam şart değil, düşünceni anlatman için savaşırım...
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
14 Haziran 2010       Mesaj #6
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
ne yazıyım
hastayım
gencim
mutsuzum
yaşıtlarım mutlu
ben acı çekiyorum
benim hafızam çok hızlıydı ama başka şeyler düşünmekten beynim salak oldu bana yardım edin yaşamak istemiyorum
28 yaşındayım
yaşamak istemiyorum
The Unique - avatarı
The Unique
Kayıtlı Üye
14 Haziran 2010       Mesaj #7
The Unique - avatarı
Kayıtlı Üye
İlgini çeken kitaplar oku
Bulmaca çöz
Satranç oyna
v.s
v.s...
Bir bildiğim varsa hiç bir şey bilmediğimdir. (:
Chalcy - avatarı
Chalcy
Ziyaretçi
14 Haziran 2010       Mesaj #8
Chalcy - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

ne yazıyım
hastayım
gencim
mutsuzum
yaşıtlarım mutlu
ben acı çekiyorum
benim hafızam çok hızlıydı ama başka şeyler düşünmekten beynim salak oldu bana yardım edin yaşamak istemiyorum
28 yaşındayım
yaşamak istemiyorum


Bu şekilde olumsuz düşünmek yerine hafızaya iyi gelen ve hafızayı güçlendiren balık yağını tavsiye ediyorum.......
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Haziran 2012       Mesaj #9
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Hafıza binevi doğuştan gelen bir yetenekdir. Kiminin hafızası çok kuvvetli kiminin ki ise orta derecede iyidir. Bir insanda en güçlü hafıza 1-6- yaş arası olduğu söyleniyor. Hafızayı geliştirmek ve onu korumak istiyorsanız size şu örnekle bir açıklamada bulunayım: Hiç bir konuda büyükbabanıza 70 yaşlarda ninenize danıştınızmı. Danıştığınız zaman size şu cevabı verdiler mi? ''Yavrum biz yaşlandık kafamız almazki'' diyen olmuştur muhakkak. Peki madem öyle neden bir olay olduğunda televizyonlarda yaşlı profesörlere danışıyorlar. Onlarda yaşlı ama kafaları zehir gibi çalışıyor. Onlar hayatının yarısını okumaya adanmışlar. Beyin öyle bişeyki bunu geliştirebilmek için okumak gerekiyor. Sakın şu konuya deyinmeyin ben çok okursam artık kafam şişer patlar diye. Bu yanlış. Beyin, ne kadar çok okursan o kadar çok genç ve dinç kalır. Çok sistesli bir hayat sinirli bir ortam unutkanlığa yok açar. Sinir hapları kullanıyorsanız hafızam niye zayıfladı diye kendinize sormayın. Bu gibi ilaçlar unutkanlığa yol açar. Hayattan bıkmış umursamaz bir tavrınız varsa eğer unutkanlık yapar. Bunu önlemenin yolu dua dır.
taklım - avatarı
taklım
Ziyaretçi
5 Haziran 2012       Mesaj #10
taklım - avatarı
Ziyaretçi
Temel Hafiza Geliştirme Teknikleri


Temel Hafiza Geliştirme Teknikleri

Akrostiş Tekniği

Bir bilginin hatırda tutulabilmesi için, ilgili kelimelerin baş harflerinden oluşan kelime ya da anlamsız harfler grubuna akrostiş denir.

Sırasıyla, Dünya'nın en uzun nehirleri:

Mississippi
A
Nil
İ
Sarıırmak
A

Sırasıyla, Türkiye'nin en uzun nehirleri:

Kızılırmak
A
Fırat
E
Sakarya

Bu sistemde, verilen kelimeler arasında sırasıyla, çarpıcı, ilginç, olağanüstü bağlantılar kurularak, kelimelerin sırayla hatırlanması sağlanabilir. Bu sistem,10-15 kelimeye kadar rahatlıkla kullanılabilir.

Çoğumuzun sırasıyla hatırlayamayacağı 12 burcu, bu sistemle rahatlıkla hatırımızda tutabiliriz. Önce 12 burcu sırayla yazalım:

1. Koç 2. Boğa 3. İkizler 4. Yengeç 5. Aslan 6. Başak
7. Terazi 8. Akrep 9. Yay 10. Oğlak 11. Kova 12. Balık

Önce yukarıdaki 12 burcu bakmadan sırasıyla saymaya çalışın. Yalnızca sol beyni kullanarak bunları sırasıyla saymanın oldukça zor olduğunu göreceksiniz.

Şimdi de bunları, sağ beyin fonksiyonlarını kullanarak bir hikâyeyle hatırlama yolunu deneyelim:

""Bir koç merada otlamaktadır. Meraya bir boğa gelir. Koç boğaya kızar ve bir tos vurur. Neye uğradığını şaşıran boğa, öfke ve şaşkınlıkla etrafına bakınırken orada dolaşmakta olan ikizleri görür, onlara saldırır. Korkuyla kaçan ikizler yakındaki bir göle düşerler.

Gölde, ikizlerden birinin ayağını bir yengeç ısırır. O da, yengeci tuttuğu gibi can havliyle sahile fırlatır. Sahile fırlatılan yengeç, oradan geçmekte olan bir aslanın üstüne düşer ve bu defa da onu ısırır. Neye uğradığını şaşıran aslan başakların arasına dalar. Can acısıyla, pençesiyle başaklardan büyük bir tutam koparır ve önüne çıkan bir terazinin kefesine savurur. Terazinin öbür kefesinde ise bir akrep vardır.

Başaklar hızla terazinin kefesine savrulunca, akrep fırlayıp, yayını germekte olan bir avcının ayakları dibine düşer ve onu sokar. Avcı kontrolü kaybeder, gayri ihtiyari ok yaydan çıkar ve ileride otlayan bir oğlağa saplanır. Vurulan oğlak, o acıyla koşarken bir kovaya çarpıp devirir. Kovanın içinde bir balık vardır. Devrilen kovayla birlikte balık da kovadan dışarı fırlar.""

Hayal Gücü ve Çağrışım Tekniği

Hayâl gücü ve çağrışım yoluyla bilgileri hafızaya alırken dikkat edilmesi gereken noktaları şöylece sıralayabiliriz:

1. Çarpıcı hayâller kurun. Mümkün olduğu kadar olağanüstü, tuhaf, esprili olsun.

2. Oluşturduğunuz hayâllere hareket verin. Çünkü beyin, hareketli cisimleri durgun cisimlerden daha çok hatırlar.

3. Kesinlikle, aklınıza ilk gelen hayâli kurun. Uzun boylu düşünüp kendinizi zorlamayın. Bilinçaltı, bazen bilinçten daha seridir.

4. Hayâl ettiğiniz görüntüyü gözünüzün önüne getirin. Bu görüntü, olabildiğince belirgin ve ayrıntılı olsun.

5. Abartın. Yâni, hayalinizdeki görüntülerde boy, sayı ve hızları iyice abartın. Sayıları artırın, boyları büyütün ya da küçültün.

6. Yerine koyma ilkesini uygulayın. Yâni, ilişkilendirdiğiniz kavramlardan birini diğerinin yerine koyun. Diş macununun yerine peynir koymak gibi.

7. Arada ilişki kurun. Beyin, objeleri birbirine bağlayarak hatırlar.

Hatırlamak istediğiniz bir şeyi, zâten bildiğiniz bir şeyle bağlantılandırarak çarpıcı bir hayâl ürettiğinizde, bellek tekniklerinin çok daha iyi sonuç vereceğini göreceksiniz.

8. Lütfen, daima olumlu düşünün. Kendinizi rahat bırakın, gevşeyin. Asla baskı altında hissetmeyin. Çünkü stres, bellek gücünüzü olumsuz yönde etkiler.

9. Kayıt kanalı çok olsun. Hayâllerinizi sadece görmekle yetinmemelisiniz. Onları diğer duyu kanallarınızla da kuvvetlendirmelisiniz. Yani, o hayâlin hem görüntüsünü görmeli, hem sesini duymalı, mümkünse hem kokusunu, hem de tadını algılamalı ve dokunmalısınız. Kayıt kanalı ne kadar çok olursa, kalıcılık da o kadar güçlü olacaktır.

10. Unsurları, bilgileri, şekilleri belli bir sıraya koyun. Bu, çağrışım yoluyla anımsamayı kolaylaştırır.

11. Renklendirin. Kurulan hayâllerde en önemli unsurlardan biri renktir. Ne kadar çok ve canlı renkler kullanırsanız o kadar iyi olur. Sadece renkleri kullanmak bile belleğinizi % 50 güçlendirecektir. Bu onbir maddeyi şöyle bir akrostişle ifade edebiliriz:

Çok Hayâl Kur

1. Çarpıcı hayâller kurun.

2. Oluşturduğunuz hayâlleri hareketlendirin.

3. Kesinlikle, aklınıza ilk gelen hayâli kurun.

4. Hayâl ettiğiniz görüntüyü gözünüzün önüne getirin.

5. Abartın. Yâni, sayıları artırın, boyları büyütün, ya da küçültün.

6. Yerine koyma ilkesini uygulayın.

7. Arada ilişki kurun; böylece çağrışım yoluyla hatırlamanız mümkün olur.

8. Lütfen, daima olumlu düşünün.

9. Kayıt kanalı çok olsun.

10. Unsurları, bilgileri, şekilleri belli bir sıraya koyun.

11. Renklendirin.

Beş Duyuyu Kullanma Tekniği

Soyut ya da somut bir şeyi hafızanıza alırken duyularınızı kullanmak o şeyin en güzel bir şekilde hafızanızda kalmasına sebep olur. Örneğin hafızanıza alacağınız nesne bir karpuz olsun; önce onu herşeyi ile görmeye çalışın, sonra karpuzun kesilirken çıkardığı sesi duymaya çalışın, kokusunu duyun ve tadını hissedin. Elinize alın ve karpuza dokunun.

Kullandığınız her duyu organı o nesnenin, hafızanıza daha derin bir şekilde nakşolmasına sebep olacaktır. Sevgi gibi soyut bir kelimeyi hafızanıza almak ve yoğunlaşmak istediğinizde ise önce o kelimeyi somutlaştırın. Örneğin, sevgi size kıpkırmızı bir kalbi hatırlatabilir."

Fonetik Alfabe Yöntemi "Bu yöntemde, rakamların okunuşlarındaki sessiz harfler kullanılarak bir fonetik hafıza alfabesi oluşturuluyor.

Bu sistemi oluştururken dikkat edeceğimiz birkaç husus var:

1. Rakamların okunuşlarındaki sessiz harfleri kullanarak bir fonetik hafıza alfabesi oluşturuyoruz.

2. Fonetik alfabeyi oluştururken sesli harf kullanmıyoruz.

3. Kullandığımız harfleri tekrar kullanmıyoruz.

4. Üç tane joker harfimiz var: R-H-Ğ. Temeli oluştururken joker harfleri de kullanmıyoruz.

5. Ayrıca, bir rakam için kullandığımız sessiz harfi, başka bir rakam için kullanmıyoruz.

Rakamlar Ve Karşılıkları

1. BİR: BİRdeki sesli harfi çıkardığımızda B ve R kalıyor. Joker olan R'yi de çıkardığımızda geriye B kalıyor. B ile P ağızdan çıkış itibariyle birbirine yakın harflerdir. BİRin simgesi olarak B ve P'yi alıyoruz.

2. İKİ: İKİdeki sesli harfleri çıkardığımızda, İKİnin fonetik alfabemizdeki karşılığı olarak K harfi kalıyor.

3. ÜÇ: ÜÇteki sessiz harf Ç'dir. Ağızdan çıkış itibariyle Ç'ye benzedikleri için, ÜÇün simgeleri olarak Ç ile beraber C-Ş-J harflerini alıyoruz.

4. DÖRT: DÖRT kelimesindeki sesli harfi ve joker harf olan R'yi çıkardığımızda geriye, sembol olarak D-T harfleri kalıyor.

5. BEŞ: BEŞ kelimesinde, sesli harfi ve daha önce kullandığımız B Ş harflerini atıyor ve ""Ne kaldı?"" diye soruyoruz. Sorumuz aynı zamanda cevabı da içinde taşıyor ve BEŞin sembolü N oluyor.

6. ALTI: Sesli harfleri ve daha önce kullanılan T harfini attığımız da ALTInın sembolü olarak karşımıza L harfi çıkmaktadır.

7. YEDİ: Sesli harfleri çıkardığımızda geride Y harfi kalıyor. YEDİ nin sembolü olarak Y'yi ve ağızdan çıkışı Y'ye benzeyen G'yi alıyoruz.

8. SEKİZ: SEKİZ kelimesindeki sesli harfleri ve kullanılan harfi çıkardığımızda, geriye, sembol olarak S-Z harfleri kalıyor.

9. DOKUZ: Kuralları uyguladığımız zaman DOKUZ kelimesinden geriye hiçbir harf kalmıyor. Yalnız, DOKUZ: kelimesi, etini yemediğimiz bir hayvanı çağrıştırıyor. Aradaki tek farklı harf ise M'dir. DOKUZ un sembolü olarak M'yi alıyoruz.

0. SIFIR: SIFIR kelimesindeki sesli harfleri, joker harfi ve kullanılan harfi çıkardığımızda geriye F kalır. Ağızdan çıkış olarak F'ye benzeyen V'yi de ekliyor ve SIFIR için sembol olarak F ve V'yi alıyoruz.

Bu durumda, fonetik alfabemizde, rakamların karşılığı olan temel harf tablomuzu şöyle yazabiliriz:

1. BİR (B-P))

2. İKİ Msn Lips

3. ÜÇ (Ç-Ş-C-J)

4. DÖRT (D-T)

5. BEŞ Msn Down

6. ALTI Msn Heart

7. YEDİ (Y-G)

8. SEKİZ (S-Z)

9. DOKUZ (M)

0. SIFIR (F-V)

Şimdi, bu tablonun temel hafıza sisteminde nasıl kullanıldığını ele alalım.

1 rakamını temsil eden harf B veya P'dir. O zaman, Temel Hafıza Sistemi'nde 1'i temsil edecek olan kelimemiz B veya P ile başlayacaktır.

2 rakamını temsil eden harf K olduğuna göre, 2 rakamını temsil edecek olan kelime K ile başlayacaktır.

3 rakamını temsil edecek olan kelime, Ç-C-Ş-J harflerinden biriyle başlayacaktır.

Bu şekilde devam ederek 10 numaraya geldiğimizde iki rakamla karşılaşırız: l ve 0. ""1'in sembolü neydi?"" ""B veya P""; ""0'ın sembolü neydi?"" ""F veya V"". O zaman, 1'in yerine B veya P'yi, 0'ın yerine ise F veya V'yi koyarak uygun bir kelime bulmalıyız. Gerektiğinde, yardımcı olarak joker harfleri de kullanabiliriz.

Başka bir örnek verelim. Sayımız 16 olsun. 1'in sembolü B veya P, 6'nın sembolü ise L'dir. P*L harflerinin ortasındaki kutuya bir sesli harf koyarak anlamlı bir kelime üretelim. Bu kutuya ""İ"" harfini koyduğumuzda 16'nın karşılığı olarak PİL diyebiliriz.

Son bir örnek verelim: Sayımız 66 olsun. 6 rakamını temsil eden harf L olduğuna göre L* L* 'deki boş kutulara ""A"" ve ""E"" harflerini koyarak, 66'ya LALE diyebiliriz.

İsimleri Hatırlamak

Bir ismi hatırlamakla ilgili olarak hafızayı ilgilendiren ilk kural şudur:

Biriyle tanışırken, o kişinin ismini iyice duyduğunuzdan emin olun. İsimlerine gösterdiğiniz ilgi insanları memnun eder. Zira, birçok insan için dünyadaki en güzel sözcük kendi ismidir. Bu yüzden, iyi duymadığınız bir ismin tekrarlanmasını istemekten çekinmeyin. Bu tekrar, isme daha çok yoğunlaşmanızı sağlar.

Daha sonra, tanıştığınız kişiye isminin manâsını sorun. Tanışma faslından sonra karşınızdaki insanla sohbet ederken, konuşma sırasında onun ismini kullanın.

Arada sırada, öğrendiğiniz bu yeni ismi içinizden tekrarlayın.

son basamak ise, vedalaşırken, tanıştığımız kişiye ismiyle hitap etmektir

İşitsel hafızayla, ilgili söylediklerimizi toparlayacak olursak;

• Dinle.

• Tekrarlat.

• Manâsını sor.

• Konuşurken kullan.

• İçinden tekrarla.

• Vedalaşırken kullan.

Bildiğimiz bir anlamı olan isimleri akılda tutmak kolaydır.

Manâsını bilmediğimiz ancak bize birşeyler hatırlatan isimlerde de yine bir kolaylık vardır.

Mükremin'i Mükremin Abi ile, Sadri'yi İbrahim Sadri ile, Süleyman'ı Süleyman Demirel ile hatırlayabilirsiniz.

Bildiğimiz bir anlamı olmayan isimlerden biriyle karşılaştığınız zaman yapacağınız ilk şey, size o ismi çağrıştıracak, sizin için bir anlam ifade eden yeni bir deyim veya sözcük bulmaktır.(Hayrettin = "hayır yapan" kişi )

Bir ismi işittiğinizde aklınıza ilk gelen çağrışımı bulun ve bunu kullanın. Daha sonra yapacağınız şey, bu çağrışımla karşınızdaki insanın yüzü arasında bir ilişki kurmaktır. Bu ilişki için alın, burun, kulaklar, gözler, dudaklar, çene, yüzdeki sivilceler sizin için abartılı örnekler oluşturabilirler.

Karşınızdaki insanın yüzünde dikkat çekici bir özellik ararken, ayrıca o insanın yüzüne ve ismine de konsantre olmuş olursunuz.

Örneğin, Ahsen isimli çatık kaşlı bir bayanla tanıştığınızda bu bayanın önüne gelen herkesi payladığını ve bunu yaparken de ""Ah seni seni!"" dediğini akıl gözünüzle görün. O insanla tekrar karşılaştığınızda onun çatık kaşlarını görünce ismini rahatça hatırlarsınız.

Örnekler

Fuat Sünger (Öğretmen): Fuat kelimesini Fırat ile çağrıştırabilir, saçlarını da süngere benzetebilir, Fuat Bey'in Fırat Nehri'nden sünger çıkardığını hayâl edebiliriz.

Ayşe Kaya: Ayşe'yi kaşe ile çağrıştırıyoruz. Ayşe'nin çok geniş olan alnına bir kaya ile kaşe bastığımızı düşünebiliriz.

Rakam-Şekil Sistemi

Bu sistemde 1'den 10'a kadar rakamlar, şekil itibariyle benzediği bazı şeylerle özdeşleştirilir.

Rakam - Şekil İlişkisi

1. KALEM

2. KUĞU

3. MARTI: Martının kanatları

4. YELKENLİ

5. ELDİVEN

6. ÇENGEL

7. UÇURUM

8. GÖZLÜK

9. BALON

10. AYAK - TOP: Ayak 1 , top 0 , İkisi yan yana 10

Beynin Potansiyeli

Uzmanlar, normal insanların mevcut beyin kapasitelerinin çok azını, bazı uzmanlar ancak %1 kadarını kullanabildiğini söylemektedirler. Bu durumda beynimizi, kullanılmayan, yaklaşık % 99 kapasitesiyle beraber, uyuyan bir deve benzetmek yanlış olmasa gerek. Demek geride, kullanılmayı bekleyen muazzam bir kapasite var.

Peki, beyin potansiyelinin neden bu kadar azı kullanılmaktadır?

Bunun temel sebeplerinin başında, beynin nasıl çalıştığının, yakın zamanlara kadar bilinememesi geliyor. Yani, zihinsel yeteneğimizle ilgili sorunlar, beynin kapasite eksikliğinden değil, onu nasıl kullanacağımızı bilmeyişimizden kaynaklanıyor.

İşte hafıza eğitiminin amacı, bu âtıl potansiyeli harekete geçirmek ve geliştirmek için yardımcı olmaktır.

Büyük âlim İbni Sina çocukluk yıllarında matematik dersinde başarısız olur ve medreseden kaçar. Gide gide bir kuyunun başına varır. Kuyudan kovayla su çekmek için eğildiğinde, kuyunun ağzını çevreleyen taşlar üzerindeki ip izlerini görür. İp, gide gele, o sert taşlar üzerinde izler bırakmıştır. Bu, küçük İbni Sina'yı derin düşüncelere götürür ve:

"Bu yumuşacık ip, gide gele gide gele bu sert taş üzerinde bu izleri yaparsa, ben de azimle çalışırsam, matematiği başarırım." der ve o kuyunun başından tekrar derslerinin başına döner. Böylece, bildiğimiz İbni Sina ortaya çıkar.
Çalışmak, özellikle sistemli çalışmak zekâyı, hafızayı açtığı gibi, tembellik de köreltir.

Tarihte "inanılmaz" denilebilecek hafızalar var. Bunlardan birisi olan Dominic O'Brien hafıza sistemlerini öğrendiğinde, para kazanmak için bir yol arar ve maalesef bu bilgi ve beceriyi çok kötü bir yolda kullanır. Her akşam bir kumarhaneye giderek 21 diye bilinen Black Jack adlı oyunu oynamaya başlar.

Bu oyunda kâğıt takip etmek son derece önemli olduğundan, bütün kâğıtları hafızasına alan ve hangi kâğıdın kullanıldığını bilen Dominic O'Brien her akşam büyük paralar kazanmaya başlar. Ancak, onun bu yeteneğini keşfeden kumarhane sahipleri onun kumarhanelerine girmesini yasaklarlar. Dominic O'Brien için tek bir seçenek kalır: Hafıza eğitimi vermek ve müthiş hafıza gösterileri yapmak. O da bunu yapar ve bu sayede çok zengin olur.

Melik Safi Duyar ise, hafıza konusunda, ülkemizden yetişen bir dünya şampiyonudur. Kendisi sadece bir dünya şampiyonu olmakla kalmamış, bu sistemin ülkemizde yayılmasına önderlik etmiştir.

Ayrıca, Tony Buzan'ın "Dehânın El Kitabı" adlı eserinde kısaca belirttiği gibi, büyük bir hadis âlimi olan İmam Buharı 300.000 hadisi, haber zinciri ile beraber ezberlemiştir ki, bu yaklaşık 21 milyon kelime eder.

Bir arkadaşı, Buhari'yi şöyle anlatıyor: "Buhari, işittiklerini, küçük yaşına rağmen yazmıyor, ezberliyordu. Basra'da bizimle beraber hadis âlimlerini dolaşırdı; biz yazardık, fakat o yazmazdı. Biz de ona, yazmamasının sebebini sorar dururduk. Aradan onaltı gün geçmişti ki bize, 'Artık bana sataşmakta çok oldunuz. Yazdıklarınızı getirip gösterin bakalım.' dedi. Getirdik. Hepsini ezberden okuyuverdi."

Buhari'nin bir hadisi ezberlemesi için, bir defa işitmesi veya okuması yetiyordu.

Bu şahsiyetten, çok çarpıcı bir örnek daha verelim: Buhari'nin Bağdat'a bir gidişinde, oradaki bir kısım hadis âlimleri ve hukukçular, onu sınava çekip bilgisini ve hafıza gücünü ölçmek isterler.

Bu maksatla 100 hadis seçerler ve bu hadislerin metinleriyle haber zincirlerini birbirine karıştırırlar. Sonra bu hadisleri on kişiye, onar onar dağıtırlar. Buhari'nin bulunduğu bir topluluk içinde, bu on kişiden her biri, elindeki on hadis ve haber zincirini, sırasıyla tek tek İmam Buhari'ye sorar. O da hepsine, verilen bilgiler yanlış olduğu için, "Böyle bir hadis bilmiyorum" diye cevap verir. Bu durumda, insanların, özellikle onu müşkil duruma düşürmek isteyenlerin hâllerini tahmin edersiniz. Böylece 100 soru da biter.

Bundan sonra Buhari, ilk şahsa döner ve "Senin birinci hadisin şöyle, haber zinciri de şöyle" diyerek onu düzeltir. Sonra ikinci hadise geçer, onu da aynı şekilde düzeltir. Böylece, 100 hadisi de, metni ve haber zincirleriyle beraber düzelterek, hiçbir kişiyi ve sırayı şaşırmadan, hepsini de tam ve doğru olarak söyler.

Benzer Konular

7 Şubat 2017 / uykusuzxD Tıp Bilimleri
2 Ağustos 2015 / takıntılı Soru-Cevap
21 Mayıs 2016 / Ziyaretçi Cevaplanmış
3 Mart 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap
23 Eylül 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap