Arama

Kompozisyon çalışması nasıl yapılır, örnek verir misiniz? - Sayfa 18

En İyi Cevap Var Güncelleme: 20 Mart 2016 Gösterim: 154.670 Cevap: 245
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Kasım 2012       Mesaj #171
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Giriş bölümü: Verilen bir konuyu açıklayabilmek için önce açıklanması gereken düşünce bulunur ve bu düşünce giriş bölümünde belirtilir. Giriş bölümü kompozisyonun en kısa bölümlerinden biridir. Bu bölümde sadece açıklanması gereken düşünce belirtilir. Bu bölümde örnek verilmez ve açıklama yapılmaz. Kısa ve öz bilgi verilmelidir. Ayrıca giriş cümlelerinde noktalama işaretlerine de dikkat edilmelidir.
Gelişme bölümü : Gelişme bölümünde, giriş bölümünde belirtilen düşünce geniş bir şekilde açıklanır. Bu bölümde örnek verilmesi gerekiyorsa örnek verilir. Ancak örneğin diye başlanılmaz, örneğin sözcüğü kullanılmaz. Verilen örnek birden fazla olmamalıdır. Gelişme bölümü bir paragraftan fazla olabilir. 1.paragrafta anlatılan konunun devamı gibidir ama daha geniş ve açıklayıcı bir şekilde olmalıdır.
Sponsorlu Bağlantılar
Sonuç bölümü : Sonuç bölümünde, giriş ve gelişmenin ortak düşüncesi yani ana düşünce yazılır. Bu bölüm yazılı anlatımın diğer kısa bölümünden biridir. Bu bölümde de dikkat edilmesi gereken önemli özellik fazla ayrıntıya girmemektir.Yine kısa ve öz olmalıdır

Not: Kompozisyonda sadece 3 bölüm olmak zorunda değildir. Birden fazla gelişme bölümüde olabilir. Ancak en az 3 paragraftan oluşmak zorundadır.

Kaynak: Kompozisyon çalışması nasıl yapılır, örnek verir misiniz?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
28 Kasım 2012       Mesaj #172
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
kompozisyon nasıl yazılır arkadaş
Sponsorlu Bağlantılar
sade - avatarı
sade
VIP hazan
28 Kasım 2012       Mesaj #173
sade - avatarı
VIP hazan
Ortaokul ve lise öğrencilerinin cidden zorlandıkları bir dert olmuş durumda kompozisyon yazmak. Bu yazı iyi bir kompozisyon yazmak isteyenler için faydalı olacağı kanaatindeyim. Yazıda kompozisyon yazmanın ipuçlarından , kompozisyon bölümlerinden ve dikkat edilmesi gerekenlerden örnekler vererek bahsedeceğim.

Kompozisyon yazmaya başlamadan önce iki üç dakika gibi kısa bir vakti hangi konu hakkında yazacağımızı düşünerek geçirmeliyiz. Öyle ki bilmediğimiz bir konu hakkında yazmak hem yazının akışını hemde kalitesini oldukça düşürür. Bunun için iyi bildiğimiz konularda yazmalıyız ve konumuzu da bu yönde seçmeliyiz. Daha sonra kompozisyonun bölümlerini belirlememiz gerek bu bölümlerin özelliklerini yazının devamında bulacaksınız ama önce o bölümlerde nelere değineceğiz yazmakhangi konulardan hangi sırayla bahsedeceğiz bunları tasarlamamız gerek. Ki unutmayın ki bu ayırdığınız dakikalar sizin çok daha güzel akıcı bir kompozisyon çıkarmanızda oldukça büyük etkilere sahip olacaktır. Anlamanız açısından küçük bir örnekle pekiştirelim durumu. Örneğin Atatürk ile ilgili bir kompozisyon yazıldığını varsayalım. Ben Atarük neden dünyanın gelmiş geçmiş en büyük liderlerinden birisi olduğu sorusunu kendime sorduğumda pek çok farklı cevaba ulaşırım ve bu cevapları sizlerle bu yazımda paylaşmak istiyorum. Bu yazımızın amacını yani giriş bölümünü oluşturur. Sonra yani gelişme bölümünde ise kim Atatürk hakkında neler söylemiş , Atatürk’ün liderlik vasıfları nelermiş , hangi kişisel özellikleri varmış , dünya liderleri arasında en büyük kabul edilmesi hakkında ifadeler nelermiş bunlardan bahsediyoruz. Sonuç kısmında ise Atatürk’ün lider özelliğini ortaya çıkaran bir ifade ile kompozisyonun tamamlanması gerek. “Şu yüzdendir..” anlamında birşey olması gerek sonuç kısmında. Bu bölümler olmazsa kompozisyon amacına ulaşmaz ama yine öncesinde o konu hakkında bilgi sahibi olmaz ise yazar yine yazıyı tamamlama olasılığı mümkün olmayacaktır. Güzel bir kompozisyonu bu şekilde tamamamlamamız gerekir. İşin ayrtıntılarına göz atılım bir de ..

Kompozisyon Yazarken Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar

Okumak: Başarılı bir kompozisyon yazmanın yolu okumaktır. Okuma, kişiye düşünce zenginliği, sözcük zenginliği ve anlatma yeteneği kazandırır. İnsanın hayal dünyası, bildiği sözcüklerle sınırlıdır. Ne kadar geniş sözcük dağarcığına sahipseniz, hayal dünyanız o kadar geniş olur. Ayrıca okuyarak bir yazıya nasıl başlandığını, yazının nasıl geliştirilip sonlandığını görmüş olursunuz.

Dilin Kurallarını Bilmek: Yazı dilinin kendine özgü ilkeleri vardır. Konuştuğumuz gibi yazamayız. Yazarken dil bilgisi kurallarını göz ardı etmemeliyiz. Sözcüklerin anlam inceliğine dikkat edilmeden kullanılması dil yanlışlığına yol açar. Ayrıca dilimizi zenginleştiren deyimlere ve atasözlerine hâkim olmak, sözcüklerin gerçek ve mecaz anlamlarını bilmek yazarken bizlere güç verecektir.

Gereksiz Sözcük Kullanmama: Bir önceki maddeyle de ilgili olan önemli bir problem de gereksiz sözcük kullanımıdır. Gereksiz sözcük kullanmak bir anlatım kusurudur. Bu yüzden, yazarken gereksiz sözcük kullanımından uzak durmalıyız.Yazarken mümkün olduğu kadar kısa cümleler kurun. Cümlelerinizi bağlaçlarla veya fiilimsilerle uzatmayın. Çünkü uzun cümlelerde, anlatmak istediğiniz düşünceyi toparlamanız güçleşir.

Düşünmek: Uzun uzadıya araştırmak anlamına gelen düşünmek, yalnızca insanlara özgü bir özelliktir.İyi konuşup yazmak için mutlaka düşünmek gerekir. Yazmaya başlamadan önce konu üzerinde düşünmelisiniz.

Kompozisyon Hangi Bölümlerden Oluşur?

Başlık: Yazının en kısa özetidir. Başlığı okuyan okurun yazı hakkında genel bir fikir edinebilmesi gereklidir. Başlık seçimi bu doğrultuda yapılmalıdır.

Giriş: Bu kısımda konunun amacı belirtilmeli konuda bahsedeceğiniz şeylere değinilmelidir. Giriş ana fikiri yansıtacak bir kaç kelimeden oluşur. Ancak. çünkü, fakat gibi bağlayıcı ögeler bu kısımda kullanılmaz.

Gelişme: Ortaya konulan düşüncelerin anlatılacağı, verilerle destekleneceği bölümdür. Bir kaç paragraftan oluşabilir. Örneğin düşüncemizi bir kaç yönden savunacaksak bunları ayrı paragraflarda ele alabiliriz. Benzetmeden, tanık göstermeden yararlanılabilir. Gelişme bölümünde anlatılan her şey mutlaka birbirleriyle bağlantılı şeyler olmalıdır. Gelişme bölümünün sonlarına doğru düşüncenin kanıtlanması, açıklanması yavaş yavaş bitirilmelidir ayrıca “tüm bunlara ek olarak” gibi kalıplar kullanılabilir.

Sonuç: Sonuç bölümü kompozisyonun en can alıcı bölümüdür. Yazılanlar, savunulan düşünceler toparlanmalı bir sonuç cümlesiyle birbirlerine bağlanmalıdır.”Toparlayacak olursak” , “Özetleyecek olursak” gibi kalıplar kullanılabilir. Bir hikayeye ya da atasözüne bağlayarak da kompozisyon bitirilebilir. Ancak en can alıcı bitirmelerden biri de yazının giriş bölümüne gönderme yapmaktır



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Aralık 2012       Mesaj #174
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Giriş Bölümünün Özellikleri : Giriş bölümünde konu ve konuya bakış açısı belirtilir.
Giriş Cümlesi:
Kısa ve ilgi çekici bir cümledir.
Bağlayıcı öğelerle başlanmaz. (Çünkü, Mesela gibi...)
Yazıda ele alınacak konuyu tanıtır; yazarın konuya nasıl bir yaklaşım getireceğini sezdirir.
Genelden özele (tümden gelim) yazılmış paragraflarda, paragrafın giriş cümlesi aynı zamanda paragrafın ana düşüncesidir.
Tanımlama, açıklama, soru cümlesi biçiminde kurulabilir.

Gelişme Bölümünün Özellikleri :
Gelişme bölümü:
Konuyu açıklayan, ana düşüncenin ortaya çıkmasına katkıda bulunan yardımcı düşünceleri içerir.
Konu, bu bölümde açılır. Bunun için de örneklerden benzerliklerden, karşıtlıklardan, tanık göstermelerden yararlanılır.
Ayrıntılar, gelişme cümlelerinde birbirini tamamlayarak, birbirine, bağlayıcı öğelerle bağlanarak sıralanır.
Gelişme bölümündeki paragraflardan her biri, dil ve düşünce yönünden kendisinden önceki ve sonraki paragrafa bağlıdır.
Tüme varım yöntemiyle yazılan yazılarda ana düşünce, gelişme cümlelerinden biri olabilir.

Sonuç Bölümünün Özellikleri:
Sonuç bölümü, belli bir bakış açısı doğrultusunda geliştirilen konunun açıklandığı, amaçlanan sonuca ulaştırıldığı, konunun bir yargıya bağlandığı bölümdür.

Sonuç Bölümü:
Dil ve düşünce yönünden kendinden önceki paragrafa bağlıdır.
Kısa bir biçimde kurulan bu bölüm, toparlayıcı ve özet niteliğinde olan bağlayıcı öğelerle (kısaca, özetle, denilebilir ki) başlayabilir.
Tüme varım yöntemiyle yazılmış yazılarda, ana düşünce bu bölümdedir.
Öykü, roman, anı gibi türlerde anlatılan olayın bitiş durumunu içerir.

Yazıda Başlık :
Bir yazıya verilen ada başlık denir.
Başlık, bir yazının neyi anlattığını, ya da bu yazının yazılma gerekçesini sezdirecek bir özellik gösterir. Kısaca konuyu tanıtan, ana düşünceyi birkaç sözcükle yansıtan sözdür. Başka bir deyişle başlık; konu - ana düşünce uyumunu yansıtan bir özellik gösterir.
"Bu yazıya en uygun başlık hangisi olabilir?" Şeklindeki sorularda, bu açıklamalar dikkate alınarak başlık saptanmalıdır.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Aralık 2012       Mesaj #175
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
İnsanlar arasında din, dil, ırk, renk, yaş ve cinsiyet ayırımı yapmaksızın sevgi, saygı, dostluk duygularını geliştirmek, insanın insan olmak haysiyeti ile sahip olması gereken hakların tamamına İnsan Hakları denir.
İnsan hakları, kişiyi kendi özüyle yaşatacak olan kurallardır. Bir insanın, başka bir insana hükmetmesi, onu ezmesi insan onuruyla bağdaşmayan ve kabul edilemeyecek bir davranıştır. Bu tür ayırımların yapıldığı toplumlarda kavga, çatışma, isyan eksik olmamıştır. İnsanlar arasında hak, eşitlik, adalet, özgürlük düşüncesi yaygınlaştıkça bu konuyla ilgili mücadeleler de artmıştır.
İnsanlara insan oldukları için sahip olmaları gereken bir takım hakların bulunduğu fikri ilk kez İngiltere’den ortaya atıldı. 19. Yüzyılda Amerika ve diğer bir çok ülkelere yayılan bu fikir akımından sonra 1789 Fransız İhtilali Avrupa’da insan haklarının kabul edilmesini ve uygulanmasını sağlamıştır.
Amerikan Cumhurbaşkanı Roosvelt ile İngiliz Başkanı Churcill tarafından imzalanıp duyurulan Atlantik Beyannamesinde insan hakları genişletildi. Bu beyannamede insanlara millet, inanç, ırk ayırımı gözetmeksizin herkes için eşit haklar konmuş ve yasaların korumasına verilmiştir.
24 Ekim 1945’te kurulan Birleşmiş Milletler Örgütü’nün öncelikle amacı dünyada barışı ve güvenliği sağlamaktı. 10 Aralık 1948 tarihinde Birleşmiş Milletler Örgütü “İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi”ni kabul ve ilan etti.
Günümüzdeki İnsan Hakları Beyannamesi 30 maddeden oluşmuştur. Bu beyanname insana değer veren, özgürlük, eşitlik tanıyan bir duyurudur.

sana misafir
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Aralık 2012       Mesaj #176
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
lütfen örnek 1 kompozisyon yazar mısınız?
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Aralık 2012       Mesaj #177
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
arkadaşlar suraya herhangi bir konulu kompozisyon yazarmısınız çok lazım sınav için 5 aralıkta sınavım var Msn Sad
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
5 Aralık 2012       Mesaj #178
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
yaaa bana türkçe sınavında çıkabilecek kompozisyon örnekleri lazım ben 6.sınıftayım acaba benden büyük abi veya ablalarım bana bir kaç örnek verebilirmi lütfen ! acil sınav yarın Teşekkürler
adile - avatarı
adile
Ziyaretçi
5 Aralık 2012       Mesaj #179
adile - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

cumhuriyet ile ilgili kompoziyon yazıcam lütfen yardımcı olurmusunuz

MİNİCİK BİR KALPTE CUMHURİYETİ ARIYORUM İşte, en sonunda aldım avucumun içine yaramazı. Yüreği nasıl da çırpıyor bu minicik kuşun. Tak tik, tak tik, tak tik, tak tik… Elimi gagalamaya çalışıyor şimdi de. Belli ki dayanamadı esarete. Hükümdarlığıma karşı koyuyor ve mavi göklerdeki özgürlüğünü istiyor. Kanat çırpmak engin denizlerin üstünde ,istediği yere gidebilmek hem de istediği zaman. Hissedebiliyordum tüm bunları bu küçücük kalbin çırpınışında. Aniden açtım avucumu, önce şaşkınlıktan durakladı sonra uçtu gitti. İnsanlar da aynı o kuş gibi, özgürlük istiyorlar, tek başlarına karar vermek; yöneticilerini, geleceklerini kendileri seçmek istiyorlar. Düşüncelerini açıklayabilmek, ideallerine uygun eğitim görmek istiyorlar. Ve yüzyıllar buyunca benimsedikleri pek çok rejim ve onların yönetim biçimleri insanları baskı altında tutuyor. İnsanların yaşam koşullarını iyileştirecek, onları geliştirecek her şeyi yasaklıyor. Yüzyıllar boyunca bu baskılara boyun eğen, yapılan zulümlere ses çıkarmayan insanoğlu, içine atar pek çok şeyi. Ta ki bardağı taşıran son damlaya kadar. Fransız İhtilâli bu damlanın en büyük sonucudur. Ve bu tarihten sonra yeni bir yönetim biçiminin değeri artmıştır. Halk merkezci bu yönetim halen herkesin bildiği en iyi yönetim biçimidir. Cumhuriyet! Halkın egemenliğine dayalı yönetim biçimi. Şimdiye kadar ki en mükemmel biçim. Çünkü insan düşüncesini, özgürlüğünü ve yaşayış biçimini kısıtlamayan rejim. Her şey halkın elinde; halk yöneticisini kendi seçiyor ve bu seçimi hiçbir baskı altında kalmadan yapıyor. Türkiye’de 80. yılı Cumhuriyet’in. Her sene olduğu gibi bir 29 Ekim daha coşkuyla; bağıra, çağıra, “Cumhuriyet!” nârâları atarak kutlanacaktır elbette. Aksini görmedim henüz ama nedense hiç yeterli gelmiyor bunlar. Önemli olanın bilinçli bireyler yetiştirmek olduğuna inanıyorum. Cumhuriyetin ayakta kalabilmesi için başkasının düşüncesini kopya eden insanlar yerine; kendi düşünebilen, bu düşündüklerinin doğru olup olmadığını sorgulayabilen, körü körüne hiçbir şeye bağlanmayan insanlar yetiştirebilmek önemli olan. 80 yılın sonucunun nereye gittiğini göremeyen, doğruyu yanlışı ayırt edemeyen, kendini geliştirmek bir yana geri geri adımlar atmayı kör sayan bir millet olması olumlu düşünmeme engel oluyor çoğu zaman. Bütün bu olumsuzluklara rağmen, ufacık bir kıpırtı bile görsem mutlu oluyorum, insanlarım adına. “Belki,” diyorum “zamanla yerleşecek ve her alanda en iyi şekilde uygulanacak cumhuriyet.” Atatürk’ün olağan üstü çabalarıyla elde ettiğimiz şimdiki cumhuriyetimizi korumak bizlerin elinde. Unutmayalım ki bu cumhuriyet ancak bizim çaba ve uğraşlarımızla ilerler. Kötü sonuçların sorumlusunu aramasın milletim. Tüm olumsuzlukların sorumlusu

Yazının devamı için tıklayın >> : http://www.2013mersin.net/cumhuriyet-bayrami-ile-ilgili-kompozisyon.htmlMsn Grin
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
6 Aralık 2012       Mesaj #180
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır toprak eğer uğruna ölen varsa vatandır ile ilgili kompozisyon

Benzer Konular

19 Ocak 2010 / Ziyaretçi Cevaplanmış
25 Ekim 2011 / Misafir Cevaplanmış
14 Mart 2012 / Misafir Cevaplanmış
20 Ekim 2017 / Giya Cevaplanmış
27 Aralık 2011 / Misafir Cevaplanmış