Arama

Asya, Avrupa, Afrika, Okyanusya ve Amerika kıtalarının mimarisi nasıldır?

Güncelleme: 4 Ocak 2010 Gösterim: 5.608 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
4 Ocak 2010       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Asya Avrupa Afrika Okyanusya Güney ve Kuzey Amerikanın Ev tipleri , mimarisi nasıldır bulamıyorum ödev acil yardım!!!!
Sponsorlu Bağlantılar
fadedliver - avatarı
fadedliver
Ziyaretçi
4 Ocak 2010       Mesaj #2
fadedliver - avatarı
Ziyaretçi
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

Asya Avrupa Afrika Okyanusya Güney ve Kuzey Amerikanın Ev tipleri , mimarisi nasıldır bulamıyorum ödev acil yardım!!!!

Avrupa Mimarisi (Architecture of Europe)

Sponsorlu Bağlantılar

Bu terim, Avrupa bütünleşmesi çerçevesinde ortak çıkarların birlikte tartışılarak çözümlerin üretildiği AB kurumlarının tümünü kapsamaktadır. Avrupa Mimarisi, AB kurumlarının yanı sıra, AB ile ilgili örgütlenmeleri, Kurucu Antlaşmaları ve geleneksel ilişkileri de içine alan geniş bir kavramdır.
Avrupa Mimarisinin temeli büyük ölçüde Avrupa Birliğini kuran Maastricht Antlaşmasına dayanır. Bu Antlaşma, ABnin üç sütun üzerinde yükseleceğini öngörmüştür: Bunlar Avrupa Topluluğu, Ortak Dışişleri ve Güvenlik Politikası (ODGP) ve Adalet ve İçişleri Alanlarında İşbirliğidir (AİAİ). İkinci ve üçüncü sütunlar (Ortak Dışişleri ve Güvenlik Politikası ile Adalet ve İçişleri Alanlarında İşbirliği) Avrupa Topluluğu kurumlarınca, yani Avrupa Zirvesi, Bakanlar Konseyi, Komisyon, Avrupa Parlamentosu vb. tarafından ele alınırlar. Ancak karar alma süreci hükümetlerarası görüşmeler aracılığıyla hayata geçer ve kararlar oybirliğiyle alınır.


Kaynak: ikv.org.tr

Modern ve güncel sanatın önemli işlerinin sergilendiği Guggenheim Müzesi ev sahipliği yaptığı sergiler kadar mimarisi ile de dikkat çeker. Giriş ücreti çok pahalı olduğu için (genel giriş $20, öğrenci girişi $15) müzeye ilk birkaç seferim otoparkı andıran, spiral bir şekilde yükselen binanın lobisi ile sınırlı kalmıştır. Dairesel lobinin ortasında durduğunuzda tüm katları görebilir, tamamen camdan oluşan tavandan süzülen ışığın keyfini sürebilirsiniz.

128743092rdjjvl fs
50. kuruluş yılında müze, mimarı Frank Lloyd Wright’a (1867-1959) yer veriyor. Yarım yumurtayı andıran mimarisi, sokak hizasından taşan ön cephesi ile New York’a yabancı birinin bile kolayca farkedeceği bina, modern Amerika’nın mimarı Wright’ın en son ve belki de en bilinir işi. Wright’ın tüm hayatına ve eserlerine genel bir bakış sunmayı amaçlayan sergide ise Guggenheim Müzesi’nin plan ve eskizleri serginin son durağı olarak konumlandırılmış. Müze, Wright’ın tüm ideal ve prensiplerini biraraya getiren bir mihenk taşı olsa da, yaşayacak 15 yılı daha olsa tüm Amerika’yı yeniden inşa etmeyi arzulayan mimarını anlamada önceki işleri, tasarladığı konut ve ofis binaları, kilise ve üniversiteler çok daha büyük önem taşımaktadır.
10030915 ff104060af
19. yüzyılın sonunda, Amerikan İç Savaşı’nın hemen ertesinde doğan Wright’ın annesi oğlu daha doğmadan önce onun “güzel binalar inşa edeceğini” öngörmüştür. 20 yaşında bir mimar olarak Chicago’ya yerleşen Wright mimaride ilk deneylerine kendisinin ve dostlarının evlerini tasarlayarak başlamıştır. Endüstriyel Devrim ve İç Savaş sonrası ev hayatındaki dengelerin değişeceğine, teknolojinin gelişmesi ile kadınların daha az ev içinde vakit geçireceğine inanan Wright sosyal hayattaki bu değişimleri yaşam alanlarının tasarımına yansıtmayı amaçlamıştır. Guggenheim Müzesi’ndeki serginin ana başlığı, “Frank Lloyd Wright: İçeriden Dışarıya”, Wright’ın iç mekan ile dış mekan arasındaki organik bağa olan inancını yansıtır. Wright tasarladığı evlerde bodrum, çatı gibi kademeleri gereksiz bulmuş yere yakın ve kurulduğu alana yayılan, bahçeye birçok noktadan bağlı yaşam alanları yaratmıştır. Amerika’nın ortabatısının geniş ve düzlük coğrafyasından etkilenerek tasarlanan bu evlere “Yayla Evi” anlamına gelen “Prairie Houses” adı verilir.
untitled 1
a2 frank lloyd wright robie house chicago 1
Wright Amerikan mimarisini şekillendirmeye “Usonian” evleri ile devam etti. Usonia yeniden oluşan moden Amerika toplumu için verilen bir isimdi. Madison, Wisconsin’daki Herbert Jacobs’ın evi bu türün en güzel örneklerindendir. Wright’ın dostu, gazeteci Herbert Jacobs Wright’a evini tasarlaması için $5,000 önermiştir. Düşüncelerini hayata geçirmek için bunun çok iyi bir fırsat olduğunu düşünen Wright evi tasarlarken “işlevsellik formu oluşturur” prensibine bağlı kalmıştır. Yalnızca gerekli olan yaşam alanlarına yer ayıran Wright kalorifer boruları kullanmamak adına evin tabanını sıcak su boruları ile döşemiştir. Doğa ile içiçe olmayı amaçlayan yapıda ana madde olarak ahşap kullanılmış, yere kadar inen paneller ile gün ışığının her daim içeri girmesi hesaplanımıştır.
gug 309x450
jacobshouse exterior1
jacobshouse interior
Bir yandan kamu binaları üzerinde çalışan Wright’ın en etkileyici işlerinden biri Buffalo, New York’ta 1904 yılında inşa edilen, 800 kişinin çalıştığı Larkin Sabuk Şirketi binasıdır. Sipariş üzerine üretim yapan, posta yoluyla siparişi yaygınlaştıran, ev hanımlarını satış elemanı olarak işe alan şirket 1875 yılında kurulmuş, 1929 Büyük Buhranı’ndan sonra iflas etmiştir. Endüstriyel Devrim’in girişimci ruhunu temsil eden John D Larkin’in şirketi, kurumsal kültürün de doğum yerlerindendir. Wright ise şirketin bu özelliklerini öne çıkartan, çalışanların gelmekten zevk aldığı, gurur duyduğu bir mekan yaratmak istemiş ve Larkin Yönetim Binası’nı inşa etmiştir. 1950 yılında yıkılan binanın dışarıdan görüntüleri kapalı ve karanlık bir izlenim yaratır. Bunun nedeni Wright’ın endüstriyel bir bölgede kurulan binayı dışarının gürültü ve kirliliğinden soyutlama isteğidir. İç tasarım ise aydınlık, ferahtır. Mahkeme salonun andıran düzeni ile eşitlik duygusu uyandırır. Wright Lapkin Binası ile klima sistemi, renkli cam, montelenmiş çalışma masası gibi birçok yeniliğe öncülük etmiştir.

larkin soap company
murals inside wright larkin1
inside larking admin
Son olarak Wright’ın şehir hayatına karşı duyduğu hoşnutsuzluğun üzerinde durmak isterim. New York gibi şehirleri fazla dolu ve hırsın sembolü olarak gören Wright, şehir hayatında para dışında birşeyin olmadığını, bu yüzden de şehir mimarisinde fikir veya yaratıcılık aranamayacağını savunur. Wright’ın şehirler için gerçekleşmemiş birçok ütopik projesi vardı. Bu projelerden belki en etkileyicisi Bağdat şehri için tasarladığı masalsı şehir planıdır. 1957 yılında bir opera salonu tasarlaması için Bağdad’a davet edilen Wright, hayalgücüne engel olmamış opera salonunun yanında bir üniversite, müze ve çeşitli binalar da tasarlamıştır. Bağdat planlarında Wright’ın çocukluğunda fazlasıyla etkilendiği 1001 Gece Masalları’nın ve dinsel göndermelerin yeri büyüktür. Proje 1958 Irak Devrimi sebebiyle rafa kaldırılmıştır.

iq u1
Şehirler yerine yaygın mekanları tercih eden Wright’ın ikametgahlarından biri Arizona çölü idi. İlk defa bir proje için Arizon çölüne yerleşen Wright, 1929 yılında Ocatillo Çöl Kampını tasarlamış, ardından şimdiki Frank Lloyd Wright Vakfı’nın ve Mimarlık Okulu’nun bulunduğu Taliesin West’i kurmuştur. Yaşamında kışlık ev olarak kullandığı Taliesin West görülmeye değer bir mekan.

twest air
az
cid 1139449968 p1010470
Fotoğraflar için kaynak:


Benzer Konular

6 Ocak 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
8 Kasım 2014 / Misafir Soru-Cevap