Organon kitabının içeriği nedir?
Ziyaretçi
Organon'un içeriği nedir ???
.Bölümleri şunlardır
Sponsorlu Baglantilar
.İkinci analitikler
.Sofistik deliller
.Topikler
.Önermeler
.Kategoriler
Hahnemann İyileştirme Sanatının Organon’u kitabının 54.paragrafında der ki:
“Allopati birçok hastalığı tedavi etmeyi üstlenir, ancak bu yol yanlışlıklar içindedir. Allopati insanlık varolduğundan beri çeşitli formlarda uygulanmaktadır, Bunlara da “tedavi sistemleri” denir. Bu sistemlerin her biri zaman zaman diğerinin yerine geçerek, hatta bazen birbirine zıt düşerek uygulanır. Bir öncekine zıt olan ve yeni keşfedilen sistemleri de bir isim altında toplayarak “rasyonel tedavi” derler. Bu tedavi sistemlerini bulan her mucit sağlıklı insana ve hastaya ait herşeyi bildiklerini düşünerek böbürlenir ve kendinin bu konuda son derece becerikli olduğuna inanır. Daha sonra da hangi zararlı maddenin hasta olan insandan çıkarılması ve bunu hastayı iyileştirmek için hangi yoldan yapılması gerektiğine karar verir. Bunu da doğayı hiçbir şekilde sorgulamadan, hiçbir tecrübeyi önyargısız olarak dikkate almadan yaparlar. Hastalıkların da kişilerde her zaman aynı şekilde tezahür ettiğini ileri sürerler. Tüm bunlara dayanarak hastalıkları isimlendirip sınıflandırır, farklı tedavi sistemleri oluştururlar. Tahmini etkilerine göre ilaçları yazar (çok sayıda ilaç bilimi kitaplarına bakınız) ve bunlardan hastalıkların iyileşmesini beklerler.”
Hahnemann iyileştirmeyi hastayı sağlığına kavuşturmak olarak ilk paragrafında tanımlamıştır. Bu tanımlama hipokrattan beri açık bir şekilde bilinir. Sağlığına kavuşmak bütüncül bir kavramdır. Hastanın hekime başvurduğunda olan bazı şikayetlerinin tedavi edilmesi değildir. Hahnemann allopatların palyatif (kısmi) tedavi yaptığını çok açık biçimde Organon’da kanıtlar ve anlatır. Allopatlar günümüz ilaç reçetelerini yazan hekimliğidir. Ben yazılarımda daha yumuşak bir yaklaşımla klasik hekimler olarak tanımlayacağım.
Palyatif tedavi hastanın şikayetlerini geçirmektir. Ağrısını kesmek, bulantısını geçirmek, antibiyotikle enfeksiyon bulgularını (ateş, akıntı, iltihap) yoketmek, adet düzensizliği varsa dışarıdan verilen hormonla adet görmesini sağlamak gibi sayısız örnek verilebilir. Allopatik ilaç tedavisinde hastanın şikayetleri geçmiştir ancak sağlığına ne kadar kavuştuğu sorgulanmalıdır. Tedavi ettiğimiz hastanın sonraki yaşamı boyunca ne kadar sağlıklı olduğu da bizi ilgilendirmelidir.
Hahnemann yine Organon’da allopatların tedavisini (onlara eski hekimler de der) “ Bu hekimler sadece hastanın gönlünü almak uğruna bu tedavileri yaparlar” olarak açıklamıştır. Hatta Organon’u anlayarak okuduğunuzda ve aude sapere (aklımızı özgürleştire cesareti) yapabildiğinizde çok doğru olduğunu anladığınız bir yorumu daha vardır ki bazılarınıza çok katı gelebilir “Allopatik tedavi uzun vadede hastanın ölümünü kolaylaştırır” der.
Hahnemann allopatlar için eski hekimler diyor ancak 200 yıldır halen eski hekimlerin tedavi sistemi tıp alanının hakimi olarak devam ediyor. Ancak bu deha, değerli bilim adamı gelecek yüzyıllara hakim olacak üretim-tüketim sistemini ve en tepesinde yer alacak olan ilaç tröstünü hesaba katamazdı.
Günümüz büyük homeopatlarından Dr. Dario Spinedi Organon Türkçe baskısı için yazdığı önsözünde, hocası büyük homeopat ve en büyük Organon uzmanlarından biri olan Dr Künzli’nin Organon için yazdığı bir önsözü olduğu gibi tekrarlamıştır, ben de buradan bir bölümü size aktarıyorum:
“1790 yılında Hahnemann meşhur olan cinchona denemesini yapmıştı. Bu deneme ona her gerçek iyileşmenin temelinde var olan kanunu sezmesini sağladı. O tarihten sonra yaşamı yeni bir anlam kazandı. O günden sonra uygulamalar ve uğraşlarını aralıksız gözlemlemeye ve araştırmaya adadı, tecrübelerini ve bunları kanıtlayan malzemeleri topladı.
Birçok yayından sonra 1810 yılında, 20 senelik araştırmalarının özeti olan eseri ‘rasyonel iyileştirme biliminin Organon’u’ yayınladı. Muhteşem yapısı ile similia similibus curentur (benzer benzeri ile tedavi edilsin) tedavi kanunu açığa çıkarıyor.
Nihayet her gerçek iyileşmenin temelinde var olan ve tam şifa için gerekli olan kanun bulunmuştu.
Nihayet hastalıkları iyileştirme gibi zor bir konu netliğe kavuştu.
Kitap o zamanın çağdaş tıp camiasında daha önce neredeyse hiç bir kitabın yapmadığı kadar etki yaptı. Bu başarı 6 ayrı baskı, 16 ayrı dile çevrilmiş olması ve toplam 115 kez yinelenen basımından kolayca anlaşılır.
Diğer büyük buluşlarda olduğu gibi, örneğin Galileo’nun dünya devinimi veya Harvey’in dolaşım sistemi gibi, Hahnemann’ın bu tezleri de ilk önce birçok kişi tarafından hor görüldü ve ciddiye alınmadı. Çok az kişi onların önemini kavrayabildi. Bugünkü homeopati artık Hahnemann’ı takip ediyor. Almanya’nın en önemli hekimlerinden biri idi, belki en büyüğü idi. İmajı on senelerce süren tartışmalardan, anlayışsızlık ve yanlış anlaşılmalardan karalanmıştı.
Ancak bugünlerde artık karşı koyanların son derece üstünde ve her konuda ne kadar haklı olduğu anlaşılmaya başlanıyor.”
Organon’u üç yıl önce keşfettim. Homeopatinin varlığını 8 yıl önce klasik hekimlikten istifa edip nöral terapi ile başlayan entegratif ve regülasyon tıbbı eğitimim sürecimle öğrenmiştim. Yurtdışında eğitimini alacağımı düşünürken İstanbul’da eğitim başlamıştı. Meğer İzmir’de değerli Organon hocam Rita Kaya’nın önderliğinde uzun yıllar önce eğitimler başlamış ve sürüyormuş. İzmir’deki grup Organon’u Türkçeye kazandırarak çok saygın bir görevi yerine getirmiştir. Yirmi yılı geçen meslek hayatımın son 7 yılında reçete yazmıyorum. İyileştirmenin hastayı çok iyi dinleyip değerlendirerek, şikayetlerin kaynağını bularak çok daha etkili, zararsız ve kolay olabildiğini gördüm. 3 yıl önce Organon’u okududuktan sonra söyleyebilirim ki ‘Yaşadığım ve mesleğimi icra ettiğim sürece hiçbir güç bana hastamı tedavi için klasik ilaç reçeteleri yazdıramaz.’
Hahnemann allopatlar için eski hekimler diyor ancak 200 yıldır halen eski hekimlerin tedavi sistemi tıp alanının hakimi olarak devam ediyor.
