Ziyaretçi
Mesleki etik kurallari
Sponsorlu Baglantilar
mutluluk gibi sözcükleri kavram yapısına kavuşturduğu için ETİK’in kurucusu sayılır.
Etik neyin yapılması gerektiğini, hangi eylemin iyi olduğunu, neyin yaşama anlam
kazandırdığını gösterir. Özetle; etik, ahlak fenomeni üzerine derinliğine düşünme, yani
felsefe yapmadır. Birtakım kuralları normları “normatif etik” ortaya koyar. İyi davranışlarda
bulunabilmek iyi işler yapabilmek için eylemlerimizi uydurduğumuz kurallara da
“uygulamalı (pratik) etik” denilmektedir.
Etiğin kaynağını ve temelini araştıran da “kuramsal (teorik) etik” tir. Pratik ve teorik
etik karşılıklı etkilerle birbirine bağlı olduğundan Etiği birbirinden ayırmak yerine, bir bütün
olarak ele almak doğrudur. Buna karşılık iyi ve kötü, kişilere, toplumlara ve çağlara göre
değişmektedir.
Toplumsal yapı içinde yer alan öznelerin çeşitli büyüklüklerde ve çeşitli sosyal çevrim
içindeki ilişkilerinde eğer bir sosyal davranış kuralı konuyor ve ona uyulması genel bir
kabule ulaşıyorsa, bu davranış kuralı bir sosyal davranış ilkesi ve kuralıdır. Eğer bu sosyal
davranış kuralı bir olgu olmaktan öte bir ideal niteliği taşıyorsa, herkesin özlediği veya
ulaşmayı istediği bir kural niteliği kazanıyorsa, o zaman bu toplumsal yapı kuralı etik
niteliğine kavuşmaktadır.
Etik kavramı daha çok özel gruplar için geliştirilmiş belirli davranış, kural ve normları
içerir. Etiğin kökenleri arasında hem kendi isteklerimiz, kendi beklentilerimiz, kendi
doyumumuz yer alacak, hem de toplumun “iyi-doğru-uygun” buldukları önem taşıyacaktır.
Toplumsal kurumların değer yargıları da “etiğin toplumsal kökenleri”ni temsil eder. Bu
anlamda aile, avukatlık, din, okul, iş, komşuluk, ticaret, insanlık, meslek, siyaset, hekimlik,
medya, basın, sermaye piyasasının(vb. kurumların) etik kurallarından, etik anlayışından söz
eder.
Bir eylem değerlendirilirken ilk basamak, onun ahlaki değerlerle çelişip
çelişmediğidir. Dolayısı ile bir insandan öncelikli beklenen, etik kurallara uymasıdır. Çünkü
topluluk içinde yaşayan insanın, diğer insanlara tüm topluma bu kurallara uymayı daha
baştan taahhüt etmesi söz konusudur. Bir toplumun üyesi olmanın ilk koşulu, var olan ahlaki
çerçeveyi kabul etmektir.
Etik, toplumun bakış açısını dikkate alarak bireylerin uygun olmayan davranışlarını
belirler. Etik ilkeler yıllarca süren tartışmalar sonunda ortaya çıkar. Yasal düzenlemeler
genellikle etik tartışmalardan sonra gerçekleşir. Yani belli konuya ilişkin etik tartışmalar
başlayıp, dikkatler bu konu üzerinde odaklaştıktan sonra, etik sorunlara yol açan konuların
çözümünü sağlayan yasalar düzenlenir.
Toplumsal yaşam içerisinde kişilerin topluma, toplumun da kişilere karşı uyması
gereken birtakım ahlaki kurallar vardır. Bu kurallar genel olarak şu başlıklar altında
toplanabilir. Toplumun bütün üyelerine saygılı olmak, farklı kültürlere ve düşüncelere karşı
hoşgörü, kişilerin eşitliğinin kabul edilmesi, kaynakların adil olarak dağıtılması vb.
Ortak etik kurallar(değerler):
- Doğruluk, dürüstlük
- Güvenilir olma
- Sadakat
- Adalet
- Başkalarına yardım etme 7
- Başkalarına saygı gösterme
- Vatandaşlık sorumluluğuna sahip olma
- Yalan söylememe
- Başkasının hakkını yememe
- Karşısındakinin güç durumundan yararlanmama
- Acısı olanın acısını paylaşma
- Dayanışma
- Bireylerin eşitliğinin kabul edilmesi
- Kaynakların adil dağıtılması
- Mükemmeliyeti arama vb.