Arama

Kimya nedir?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 27 Şubat 2013 Gösterim: 6.121 Cevap: 2
Azzuro - avatarı
Azzuro
Ziyaretçi
26 Şubat 2013       Mesaj #1
Azzuro - avatarı
Ziyaretçi
Kimyayı kısaca açıklarmısınız nolurrr ! <3
EN İYİ CEVABI _Yağmur_ verdi
Alıntı
Azzuro adlı kullanıcıdan alıntı

Kimyayı kısaca açıklarmısınız nolurrr ! <3

KİMYA NEDİR?
Atomları, element ya da bileşik haldeki maddelerin yapısını, bileşimini ve özelliklerini, uğradıkları dönüşümleri, bu dönüşümler sırasında açığa çıkardıkları ya da soğurdukları enerji ve entropiyi inceleyen bilim dalıdır.
Sponsorlu Bağlantılar

Kimya bilimi sınırsız denecek sayıda çok bileşiğin incelenmesini kapsar ve bu konudaki bilgi ve etkinlikleri sistemli hale getirmek amacıyla birbiriyle ilgili bileşikleri, sistemleri, yöntemleri ve amaçlarını gruplayan bir çok alt dala ayrılır.

Analitik Kimya: Kimya biliminin belirli bir maddenin kimyasal bileşenlerinin yada bileşenlerden bir bölümünün niteliğinin ve niceliğinin belirlenmesini inceleyen koludur.

Biyokimya: Canlı organizmalarda bulunan kimyasalları, kimyasal reaksiyonları ve etkileşimlerini inceler. Biyokimya; organik kimya, tıbbi kimya, nörokimya, moleküler biyoloji ve genetik ile yakından ilgilidir.

İnorganik Kimya: İnorganik (karbon, hidrojen dışı) bileşiklerin tepkimeleri ve özellikleri ile ilgilenen kimyanın alt disiplinidir.

Fiziko-kimya: Fiziko-kimya kimyasal sistemlerin ve oluşumların enetji ve dinamikleri ile ilgili değişimleri izleyen alt disiplindir. Kimyasal termodinamik, kimyasal kinetik, elektrokimya, istatistik, mekanik ve spektroskopi alanlarını kapsar.

Organik Kimya: Karbon kimyası da denir. Hidrojen, oksijen, azot, fosfor, klor gibi elementlerin karbon ile yaptığı bileşikleri inceler.

Nükleer Kimya: Atomaltı taneciklerin atomu nasıl oluşturduklarını inceleyen alt disiplinidir.

Farmosötik Kimya: Kimya ile eczacılığın kesiştiği noktadaki etken madde dizaynı, organik sentez ve ilaç geliştirmekle ilgili alt bilim dalıdır.

Teorik Kimya: Kimya biliminin teorik sebep sonuç ilişkilerinin temellerini inceleyen alt bilimidir.

Supramoleküler Kimya: Moleküller arasındaki ve molekül içindeki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır.

Jeokimya: Yerküredeki doğal kimyasal olayları inceleyen bilim dalıdır.

Polimer Kimyası: Polimer çok sayıda molekülün kimyasal bağlar ile düzenli bir şekilde bağlanarak oluşturduğu yüksek molakül ağırlıklı bileşiklerdir. Polimer kimyası ise bu moleküllerin yapısı ve reaksiyonlarını inceler.

Agrokimya:Tarım bilimlerindeki kimyasal uygulamaları kapsar.

Gıda kimyası:Besin maddelerinin kimyasal yapılarını ve organizmadaki işlevlerini inceler.

Çevre Kimyası:Kimyasal maddelerin yol açtığı çevre kirlenmesini ve önlenmesini konu alır.

Tekstil Kimyası:Boyar maddelerin elyaf boyamacılığında kullanılmasına geniş yer verir.

Tıbbi(Medikal) Kimya:Kimyasal maddelerin hastalıkların tedavisinde kullanılmasını ve tedavi mekanizmasınıkonu alan yeni bir bilim dalıdır

Foto Kimya:Işığın atom ve bileşiklerle etkileşimini inceleyen bilim dalı

Termokimya:Kimya biliminin bir alt dalı olup ilgi alanı kimyasal reaksiyonların ısı ile olan ilişkileridir.

Elektrokimya:Kimya biliminin bir alt disiplini olup elektronik bir iletken(metal,grafit veya yarı iletken) ile iyonik bir iletken(elektrolit)arayüzeyinde gerçekleşen reaksiyonları inceler.


_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
27 Şubat 2013       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Alıntı
Azzuro adlı kullanıcıdan alıntı

Kimyayı kısaca açıklarmısınız nolurrr ! <3

KİMYA NEDİR?
Atomları, element ya da bileşik haldeki maddelerin yapısını, bileşimini ve özelliklerini, uğradıkları dönüşümleri, bu dönüşümler sırasında açığa çıkardıkları ya da soğurdukları enerji ve entropiyi inceleyen bilim dalıdır.
Sponsorlu Bağlantılar

Kimya bilimi sınırsız denecek sayıda çok bileşiğin incelenmesini kapsar ve bu konudaki bilgi ve etkinlikleri sistemli hale getirmek amacıyla birbiriyle ilgili bileşikleri, sistemleri, yöntemleri ve amaçlarını gruplayan bir çok alt dala ayrılır.

Analitik Kimya: Kimya biliminin belirli bir maddenin kimyasal bileşenlerinin yada bileşenlerden bir bölümünün niteliğinin ve niceliğinin belirlenmesini inceleyen koludur.

Biyokimya: Canlı organizmalarda bulunan kimyasalları, kimyasal reaksiyonları ve etkileşimlerini inceler. Biyokimya; organik kimya, tıbbi kimya, nörokimya, moleküler biyoloji ve genetik ile yakından ilgilidir.

İnorganik Kimya: İnorganik (karbon, hidrojen dışı) bileşiklerin tepkimeleri ve özellikleri ile ilgilenen kimyanın alt disiplinidir.

Fiziko-kimya: Fiziko-kimya kimyasal sistemlerin ve oluşumların enetji ve dinamikleri ile ilgili değişimleri izleyen alt disiplindir. Kimyasal termodinamik, kimyasal kinetik, elektrokimya, istatistik, mekanik ve spektroskopi alanlarını kapsar.

Organik Kimya: Karbon kimyası da denir. Hidrojen, oksijen, azot, fosfor, klor gibi elementlerin karbon ile yaptığı bileşikleri inceler.

Nükleer Kimya: Atomaltı taneciklerin atomu nasıl oluşturduklarını inceleyen alt disiplinidir.

Farmosötik Kimya: Kimya ile eczacılığın kesiştiği noktadaki etken madde dizaynı, organik sentez ve ilaç geliştirmekle ilgili alt bilim dalıdır.

Teorik Kimya: Kimya biliminin teorik sebep sonuç ilişkilerinin temellerini inceleyen alt bilimidir.

Supramoleküler Kimya: Moleküller arasındaki ve molekül içindeki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır.

Jeokimya: Yerküredeki doğal kimyasal olayları inceleyen bilim dalıdır.

Polimer Kimyası: Polimer çok sayıda molekülün kimyasal bağlar ile düzenli bir şekilde bağlanarak oluşturduğu yüksek molakül ağırlıklı bileşiklerdir. Polimer kimyası ise bu moleküllerin yapısı ve reaksiyonlarını inceler.

Agrokimya:Tarım bilimlerindeki kimyasal uygulamaları kapsar.

Gıda kimyası:Besin maddelerinin kimyasal yapılarını ve organizmadaki işlevlerini inceler.

Çevre Kimyası:Kimyasal maddelerin yol açtığı çevre kirlenmesini ve önlenmesini konu alır.

Tekstil Kimyası:Boyar maddelerin elyaf boyamacılığında kullanılmasına geniş yer verir.

Tıbbi(Medikal) Kimya:Kimyasal maddelerin hastalıkların tedavisinde kullanılmasını ve tedavi mekanizmasınıkonu alan yeni bir bilim dalıdır

Foto Kimya:Işığın atom ve bileşiklerle etkileşimini inceleyen bilim dalı

Termokimya:Kimya biliminin bir alt dalı olup ilgi alanı kimyasal reaksiyonların ısı ile olan ilişkileridir.

Elektrokimya:Kimya biliminin bir alt disiplini olup elektronik bir iletken(metal,grafit veya yarı iletken) ile iyonik bir iletken(elektrolit)arayüzeyinde gerçekleşen reaksiyonları inceler.


"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
plum - avatarı
plum
Ziyaretçi
27 Şubat 2013       Mesaj #3
plum - avatarı
Ziyaretçi
Kimya Nedir ? (Özet) : Maddenin özelliklerini, yapisini, ayri ayri maddeler arasindaki ilgi ve değişmeleri inceleyerek, bu değişmelerin bağli olduğu kanun ve kurallardan söz eden bilim.
Kimya üzerindeki bilimsel düşünce, ilkin roger bacon (1214-1294) ile başlar.

Kimya, genel olarak, inorganik cisimleri inceleyen inorganik kimya, organik cisimleri inceleyen organik kimya olmak üzere iki büyük şubeye ayrilir. Yazının sonunda bu iki şubeyi tek tek anlatacağız.

Kimya Nedir ? (Detay) : Maddelerin yapılarıyla, özellikleriyle, geçirdikleri değişimler ve bu değişimler sırasındaki enerji alışverişleriyle ilgilenen bilim dalına kimya denir. Kimya sözcüğü Eski Mısır dilinde ‘Dünya’ anlamına gelen‘kem’ sözcüğünden türemiştir. Doğada bulunan ya da yapay olarak üretilen her madde, bazı temel maddelerin birleşiminden oluşur. Bu maddelere element denir.Örneğin hidrojen, oksijen, karbon vedemir birer elementtir. Doğada 94 çeşit element vardır. Bütün maddeler elementlerin değişik oranlarda birleşmesiyle oluşur ve bunlara ‘bileşik’ denir. Örneğin su bir bileşiktir: Hidrojen ve oksijenin birleşmesiyle oluşur. 94 elementin değişikoranlarda birleşmesiyle oluşan bileşiklerin sayısı sekiz milyonun üzerindedir. Pişirme, fermentasyon, cam yapımıve metalurji uygarlığın şafağındanberi yapılagelen kimyasal uygulamalardır. Günümüzde vinil, Teflon, sıvı kristaller, yarı iletkenler ve süper iletkenler kimya uygulamalarının geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Özellikle 20. yüzyılda kimya alanında çok büyük gelişmeler oldu. Ne var ki kimya bir zamanlar,hem de çok uzak olmayan bir geçmişte, büyünün ve batıl inançların egemenliğinde olan biruğraştı. Bu uğraşa simya denirdi.

Kimyanın Alt Dalları
Atomları, element ya da bileşik haldeki maddelerin yapısını, bileşimini ve özelliklerini, uğradıkları dönüşümleri, bu dönüşümler sırasında açığa çıkardıkları ya da soğurdukları enerji ve entropiyi inceleyen bilim dalıdır.

Kimya bilimi sınırsız denecek sayıda çok bileşiğin incelenmesini kapsar ve bu konudaki bilgi ve etkinlikleri sistemli hale getirmek amacıyla birbiriyle ilgili bileşikleri, sistemleri, yöntemleri ve amaçlarını gruplayan bir çok alt dala ayrılır.

Analitik Kimya: Kimya biliminin belirli bir maddenin kimyasal bileşenlerinin yada bileşenlerden bir bölümünün niteliğinin ve niceliğinin belirlenmesini inceleyen koludur.
Biyokimya: Canlı organizmalarda bulunan kimyasalları, kimyasal reaksiyonları ve etkileşimlerini inceler. Biyokimya; organik kimya, tıbbi kimya, nörokimya, moleküler biyoloji ve genetik ile yakından ilgilidir.
İnorganik Kimya: İnorganik (karbon, hidrojen dışı) bileşiklerin tepkimeleri ve özellikleri ile ilgilenen kimyanın alt disiplinidir.
Fiziko-kimya: Fiziko-kimya kimyasal sistemlerin ve oluşumların enetji ve dinamikleri ile ilgili değişimleri izleyen alt disiplindir. Kimyasal termodinamik, kimyasal kinetik, elektrokimya, istatistik, mekanik ve spektroskopi alanlarını kapsar.
Organik Kimya: Karbon kimyası da denir. Hidrojen, oksijen, azot, fosfor, klor gibi elementlerin karbon ile yaptığı bileşikleri inceler.
Nükleer Kimya: Atomaltı taneciklerin atomu nasıl oluşturduklarını inceleyen alt disiplinidir.
Farmosötik Kimya: Kimya ile eczacılığın kesiştiği noktadaki etken madde dizaynı, organik sentez ve ilaç geliştirmekle ilgili alt bilim dalıdır.
Teorik Kimya: Kimya biliminin teorik sebep sonuç ilişkilerinin temellerini inceleyen alt bilimidir.
Supramoleküler Kimya: Moleküller arasındaki ve molekül içindeki etkileşimleri inceleyen bilim dalıdır.
Jeokimya: Yerküredeki doğal kimyasal olayları inceleyen bilim dalıdır.
Polimer Kimyası: Polimer çok sayıda molekülün kimyasal bağlar ile düzenli bir şekilde bağlanarak oluşturduğu yüksek molakül ağırlıklı bileşiklerdir. Polimer kimyası ise bu moleküllerin yapısı ve reaksiyonlarını inceler.
Agrokimya: Tarım bilimlerindeki kimyasal uygulamaları kapsar.
Gıda kimyası: Besin maddelerinin kimyasal yapılarını ve organizmadaki işlevlerini inceler.
Çevre Kimyası: Kimyasal maddelerin yol açtığı çevre kirlenmesini ve önlenmesini konu alır.
Tekstil Kimyası: Boyar maddelerin elyaf boyamacılığında kullanılmasına geniş yer verir.
Tıbbi(Medikal) Kimya: Kimyasal maddelerin hastalıkların tedavisinde kullanılmasını ve tedavi mekanizmasınıkonu alan yeni bir bilim dalıdır
Foto Kimya: Işığın atom ve bileşiklerle etkileşimini inceleyen bilim dalı
Termokimya: Kimya biliminin bir alt dalı olup ilgi alanı kimyasal reaksiyonların ısı ile olan ilişkileridir.
Elektrokimya: Kimya biliminin bir alt disiplini olup elektronik bir iletken(metal,grafit veya yarı iletken) ile iyonik bir iletken(elektrolit)arayüzeyinde gerçekleşen reaksiyonları inceler.

Simya Nedir ?
Modern kimyanın 200 yıl kadar önce doğduğu söylenebilir. Ama onu oluşturan, doğmasını sağlayan bilgi ve deneyim birikimi yaklaşık 5000 yıllıktır. Kimya, tarihsel olarak simyadan evrilerek ortaya çıkmıştır. Kimyanın doğuşuna kadar geçen binlerce yıl boyunca maddelerin özellikleriyle ve birbirleriyle olan etkileşimleriyle ilgilenenler hep simyacılar olmuştur. Tıpkı günümüz kimyacıları gibi simyacılar da zamanlarının büyük bir bölümünü laboratuvarlarında geçirirdi. Ama onlar, kimyacılar gibi maddeler arasındaki ilişkilerin nasıl olduğunu, değişimlerin neden ortaya çıktığını anlamaya çalışmazdı.

Simyacıların başlıca uğraşı, sıradan maddeleri daha değerli maddelere dönüştürmenin yollarını bulmaktı. Her simyacının düşlerini süsleyen maddelerin başında da ‘felsefe taşı’ (ya da ‘felsefeci taşı’) olarak bilinen, büyülü bir taşı elde etmek gelirdi. Bu taşın, taşıdığı güç sayesinde bakır, kalay, demir ya da kurşun gibi sıradan metalleri altına dönüştürdüğüne inanılırdı. Bunun yanında bazı simyacılar da yaşamlarını her türlü hastalığı iyileştirdiğine, sonsuz gençlik ve ölümsüzlük verdiğine inanılan ‘yaşam suyu’nu (el iksir ya da ab-ı hayat)
aramaya adamıştı. Çin’den Hindistan’a, Ortadoğu’dan Avrupa’ya kadar bütün simyacıların başlıca uğraşları bunlardı.

Simyayla uğraşanların doğaya ve onu oluşturan maddelere bakışları çok farklıydı. Onların da kendilerine özgü ama bilimsel olmayan bazı kuramları vardı. Örneğin dört temel elemente inanırlardı. Bunlar hava, toprak, ateş ve suydu. Onlara göre yeryüzündeki bütün maddeler bu dört temel elementin değişik oranlardaki karışımından oluşmuştu. Bunun yanında bu elementlerin taşıdığı bazı temel özellikler de vardı: soğukluk, kuruluk, sıcaklık ve ıslaklık. Her element bu dört temel özellikten ikisini taşırdı. Ateş sıcaklık ve kuruluközelliklerini taşırdı. Toprak kuru ve soğuktu; hava sıcak ve ıslaktı; su da ıslak ve soğuktu.
Kuşkusuz simyacıların felsefe taşını ya da yaşam suyunu elde etmek için denediği hiçbir yöntem sonuç vermedi. Ama binlerce yıl boyunca binlerce simyacının bu umarsız çabası sırasında insanların yararına birçok madde bulundu, çeşitli aletler geliştirildi ve yöntemler ortaya çıktı. Doğanın gerçek yapıtaşı olan elementlere ilişkin büyük bir bilgi birikimi oluştu. Modern kimyanın temelleri yavaş yavaş atıldı. Zamanla simyanın büyü temelli boş inanışları, etkisini yitirmeye başladı. Simya çalışmaları 1400’lü yıllarda doruğa ulaştıktan sonra insanlar simya kuramlarına olan inançlarını yitirmeye başladılar. Özellikle Rönesansla birlikte doğayı anlamak için dikkatli gözlemler, özenli ölçümler ve birtakım deneyler yapan bazı insanlar ortaya çıktı. Bunlar çalışmalarında büyü ya da simyaya başvurmuyordu. Bu tür çalışmalar giderek yaygınlaştı, matbaa sayesinde de kitaplarla paylaşılmaya ve iyice yayılmaya başladı.

Her şeye rağmen simya 1600’lü yılların sonuna kadar kimyayla birlikte varlığını sürdürdü. Birçok bilim insanı doğayı ve insanı bilimsel olarak ele almadan önce bir süre simyayla uğraştı.

Simyacılar, Felsefe Taşı denen düşsel bir taşın, metalleri altına dönüştürme gücü olduğuna inanırdı.

Birçok simyacının temel amacı sıradan metallerden altın elde etmekti. Bunun için sıra dışı deneyler yapmaktan çeknmezlerdi. Örneğin Hamburglu simyacı Henrig Brand bu amaçla 1669’da aslan idrarıyla
yüzlerce deney yapmıştı. Ona göre bu soylu hayvanın idrarında altın bulunmalıydı. Brand aylar süren çabasının sonunda kuşkusuz altın elde edemedi ama parlayan yeni bir madde buldu. Ona ‘ışık taşıyan’ anlamına gelen Yunanca ‘fosfor’ adını verdi. Simyacılar yeryüzündeki bütün maddelerin dört temel elementten oluştuğuna inanırdı. Bunlar ateş, toprak, hava ve suydu.

Organik bileşikleri inceleyen ilim dalıdır. Organik bileşikler C bileşikleridir. Bununla beraber CO, CO2 ile bunların türevleri, H2CO3 organik bileşik sayılmaz. XIX. yy kadar organik bileşiklerin sentezi yapılamamış bunlar sadece canlı organizmalardan elde edilmiştir.1828 yılında alman kimyacı F. WÖHLER (1800–1882) amonyum siyanatı ısıtarak organik bir bileşik olana üreyi elde etti.

Organik bileşikleri inceleyen ilim dalıdır. Organik bileşikler C bileşikleridir. Bununla beraber CO, CO2 ile bunların türevleri, H2CO3 organik bileşik sayılmaz.

XIX. yy kadar organik bileşiklerin sentezi yapılamamış bunlar sadece canlı organizmalardan elde edilmiştir.1828 yılında alman kimyacı F. WÖHLER (1800–1882) amonyum siyanatı ısıtarak organik bir bileşik olana üreyi elde etti. O zamana kadar üre sadece hayvan idrarından elde edilebiliyordu. Daha sonraları Kolbe elementlerinden asetik asiti, Berthelot metan gazı ve formik asiti sentez etmiştir. İsveçli kimyacı Berzelius’un önerisi ile organik maddelerle ilgilenen kimya dalına organik kimya adı verildi.

kaynak
Son düzenleyen _Yağmur_; 1 Mart 2013 12:00

Benzer Konular

18 Aralık 2013 / Misafir Soru-Cevap
24 Eylül 2011 / Misafir Soru-Cevap
29 Ağustos 2012 / Annabeth X-Sözlük