Arama

Allah inancı nedir?

Güncelleme: 28 Ekim 2013 Gösterim: 2.533 Cevap: 1
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
24 Ekim 2013       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Allah inancı nedir?
Allah nerdedir?
Sponsorlu Bağlantılar
Biz neyiz?
Heulwen - avatarı
Heulwen
VIP VIP Üye
28 Ekim 2013       Mesaj #2
Heulwen - avatarı
VIP VIP Üye
Allah (ﺍﷲ)
MsXLabs.Org & Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

Allah (Arapça: ﺍﷲ (yardım·bilgi)), İslam ve diğer Arapça konuşan Ortadoğu orijinli İbrahimi dinlerde tek; zıddı, benzeri ve ortağı olmayan yaratıcının adıdır. "Allah" adı, Tanrı’nın özel adı kabul edilir. Allah ismini aynı anlamda Mizrahi Yahudiler, Bahailer, doğuda yaşayan Ortodoks ve Katolik Hıristiyanlar da kullanırlar.[1] Müslümanlar, Allah lâfzının ardından Celle Celaluhu (C.C.) veya Teâla (Yüce) gibi övücü sözler kullanırlar.


Etimolojisi

Allah sözcüğünün el-ilah ya da el-laha kelimelerinin hecelerinin zaman içerisinde kaynaşması ile türemiş olması mümkündür.[2] Sözcüğün orijini konusunda daha farklı açıklama ve yaklaşımlar da bulunmaktadır.[İng Wikipedia El [3]] [4]
Arapça ile akraba olan dillerde de ilah kelimesi benzer şekillerde seslendirilir; İbranice tanrı anlamına gelen Eloah אלה, Keldanice Alaha laha ya da Aramice Elāhā, Süryanice Alāhā vb.


İslam'da Allah inancı

Tek ve benzersiz Allah inancı İslam'ın temeli ve İslami inanışın esasını oluşturur. Kur'an'da Allah, Allah inancı ve Allah'ın sıfatları geniş olarak işlenmiş, din bilginleri Allah'ın isimleri ve sıfatlarını tanımlamışlardır. Kur'an'da "Allah" lafzı toplam 2699 kere geçmektedir. En kısa surelerden İhlas Suresi, İslami Allah inancının esaslarını konu alır: "De ki, Allah tek ve benzersizdir. Allah'ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Doğmamış ve doğrulmamıştır. O'nun dengi, misli olmadığı gibi zıddı da mevcut değildir."
Allah'ın sıfatları kelamcılar arasında uzun tartışmalara konu olmuştur. Kelamcılar Allah'ın mahiyetinin bilinemeyeceğini, ne olmadığının ise bilinebileceğini ifade ederler. Buna göre Allah'ın benzeri olmadığı gibi, zıddı da yoktur. İslam inancında bu sebeple “iyilikler Allah'tan bilindiği gibi kötülükler de Allah'tandır” denilir.
Kelam ilminde antropomorfizm (tanrının insana benzetilmesi) Müşebbihe olarak tanımlanır ve kesinlikle İslam dışı kabul edilerek reddedilir.[5] Tevrat’taki "Yakup ile güreşe tutuşan Tanrı" (Hoşea 12:3) ve Hıristiyanlık üçlemesindeki "Baba Tanrı" figürü şiddetle eleştirilir. Kelamcılar Kur'an ve kudsi hadisler gibi İslami kaynaklarda kullanılan “Allah’ın eli” Allah’ın yüzü” " Allah'ın arş (dipnot) (taht) üzerinde oturması" (Taha-5 ve Araf 54) "insanın Rahman suretinde yaratılması" [6][7] gibi ifadelerle Allah'ın işitmesi, görmesi gibi ifadeleri mecaz veya mahiyeti bilinemeyen ifadeler olarak tanımlarlar.[8] Allah'ın esma-ül hüsna’da geçen Mütekebbir (kibirlenen), Sabur (Sabreden), Müntakim (intikam alan) gibi bazı isimleri ise antropomorfizm açısından oldukça zorlayıcıdır.


Allah'ın varlığı

Allah'ın varlığı, sıfatları ve bunların akla yatkın delillerle izah ve ispatı İslam Dini'nin başlangıcını ve temelini oluşturur.
Kur'an; insan, insan ve kainatın yaratılışı, ruhi ve fiziksel özellikleri, insanların birbirleri ile ilişkileri, hayvanlar, kainattaki düzen, nimetler, vicdan, duanın kabulü, ve insan'ın kalbinde hissedip bildiği yaratıcıya olan ihtiyacı gibi örneklerle Allah'ın varlığını işler.
İslami teologlar Kur'an ve hadislerden yararlanarak kendi akli deneyimleriyle Allah'ın varlığı ile ilgili bazı delilleri saymışlardır;
  • Hudus delili
  • Nizam delili
  • İmkan delili
  • İlm-i evvel delili
  • Kabul-u amme delili
  • İbda delili
  • İhtira delili
  • Burhan-i Inni (Eserden muessire)
  • Burhan-i Limmi (Muessirden esere)
  • Burhan-i Temanu
  • Burhan-i Telazum


Allah'ın birliği

Zati sıfatlardan olan vahdaniyyet, İslami literatürde, Hıristiyanlıkla ilgili en bariz farklılığı oluşturması nedeniyle, önemli yer tutar. İhlas suresinde formüle edilen şekliyle, Allah birdir (sayı olarak - vahidiyyet), ve benzersizdir. (mahiyyet-i nefs-ül emriyesi itibariyle - ehadiyyet).

Allah'ın isimleri

“Allah’ın isimleri”, "Allah'ın 99 ismi", El Esmâ ül Hüsnâ / En Güzel İsimler), Kur’an ve Hadislerde Allah’a izafe edilen fiil veya sıfatlardan türetilmiş veya doğrudan Allah'ı ifade amacıyla kullanılmış olan isimlerdir. Sayıları 99’la sınırlı olmamasına rağmen İslami mistisizmde meşhur olan 99 tanesi bir araya getirilerek çeşitli ritüel ve dualarda kullanılır.[9]
İslam toplumunda Allah’ın isimleri bu 99 isimden ibaret değildir. Bunların dışında Hüda, Hazreti Yezdan, Çalab gibi isimler de Allah’ için kullanılırlar. İsimlerin bir kısmı Arapça dışından gelen Muarreb isimlerdir; Rahman, Hüda (Hadi isminin kaynağı), Aziz (Aziz ve Muiz isminin kaynağı) vb.[10]
İhlas suresinde geçen ve Allah’ı anlatmak için kullanılan Ahad, Samed kelimeleriyle diğer surelerde geçen Aziz, Rahman gibi isimler ise islam öncesi dönemde Ortadoğu ve komşuluklarında tapınılagelmekte olan bazı tanrılara verilmiş olan isimlerin aynısı veya yakın fonetiğe sahip olmaları dolayısıyla tektanrıcılık açısından eleştirilen isimlerdir.
Muazzez İlmiye Çığ bir örnekle bunun tek tanrıcılığa giden yolda gerçekleştirilen değişimlerden birisi olduğunu kaydeder.

Allah'ın sıfatları

İslam teolojisinde Allah inancı, Allah'ın mahiyyet-i nefs-ül emriyesişeklinde ifade edilen vücudu veya varlığı, şuunatolarak ifade edilen fiilleri, isimleri, sıfatları ile zengin biçimde ele alınmıştır. İslamda Allah inanışı temelde benzer olsa da, diğer tek tanrılı (monoteist) dinlerle bazı farklılıklar gösterir.
İslam inancına göre Allah'ın kendisi bilinmez, Allah'ı bilmek, sıfatlarını bilmekle olur. Mezheplere göre farklılık arzetmekle beraber, Allah'ın sıfatları uluhiyetin ayrılmaz gereği olarak kabul edilen zati ve subuti sıfatlardan oluşur;
  • Zati sıfatlar

Allah'tan başkasında kemaliyle olmadığına yahut sadece Allah'ta kemaliyle mevcut olduğuna inanılan ve noksan izafe edilemeyecek sıfatlardır. Varlığının vacib (şart) olması (vücud, İbn-i Sina'ya ait tabirle (vâcibülvücûd), ezeli oluşu (kıdem), bâki oluşu (beka), tek ilah oluşu (Vahdaniyyet), varlıklarına benzememesi (Muhalefetun lil havadis), hiçbir şeye ihtiyacı olmaması, kendi nefsi ile kaim olmasi (Kıyam bi nefsihi).
  • Subuti sıfatlar

Allah'ın mahiyyet-i nefs-ül emriyesinde sabit ve daimi olan, ancak yaratıcıda var olan sıfatları anlaması amacıyla, insana ve diğer canlılara, şuur sahiplerinin idrakine Allah'ın sıfatlarının tecelli ederek gösterilmesi anlamında Allah tarafından verildiğine inanılan sıfatlardır. Hayat sahibi oluşu, İlim sahibi oluşu, işitmesi (Semi), görmesi (basar), irade etmesi, bir şeyi dilemesi (İrade), gücünün yetmesi (kudret), söz söylemesi (Kelam) olarak sıralanabilir.
Yaratma (Tekvin) sıfatı da subuti sıfatlardan kabul edilmiştir, zira Allah'ın yaratması irade etmesi ile olur, yaratmamayı irade etmesi Uluhiyetine noksan getirmez.

Benzer Konular

7 Ocak 2012 / Ziyaretçi Soru-Cevap
26 Ekim 2011 / Misafir Cevaplanmış
10 Mart 2012 / Misafir Cevaplanmış
3 Ocak 2012 / Misafir Soru-Cevap