Arama

Gazanfer Bilge

Güncelleme: 24 Ağustos 2011 Gösterim: 17.433 Cevap: 1
DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
6 Ocak 2009       Mesaj #1
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
Gazanfer Bilge1923 Yılında Karamürsel’de dünyaya geldi. 17 yaşında güreşe başladı.
1953’ de güreşi bıraktı. Ticaret'le uğraşan Bilge Karamürsel'e büyük bir spor okulu açtı.
Sponsorlu Bağlantılar
Eşi Yıldız Hanım'la evli olan Gazanfer Bilge 1 çocuk babasıydı.1942'de kasımpaşa kulübüne girdi, 1946'da milli oldu,1946 yılı Stockholm İSVEÇ de Serbest stil 62 Kg da Avrupa da 1. oldu ve 1948 yılı Londra Olimpiyatlarında Serbest stil 62 Kg da 1. hastalığı nedeniyle 1949'da ara verdiği güreşe 1952'de yeniden başlayarak gene milli takıma girdi, aynı yıl güreşi bıraktı. kırkpınar ağalığı da yaptı.Güreş ve otobüs firmasıyla isim yapmış. her ikisindede çok hızlı davranmış ve zirveye çıkmış olan adam. güreşçilik yıllarında en iyi güreşçilerden biri olarak anılmış, otobüs camiasında ise hırsı ve inatçılığı ile tanınmıştır. şimdi ise çok tatlı, tonton bir dede olmuş, bütün imkanlarını eğitime ve çocuk güreşçilere harcıyor. bence türkiye'nin gurur kaynaklarından birisidir.
Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi'nde karaciğer rahatsızlığı nedeniyle tedavi gören Bilge, 85 yaşında hayatını kaybetti (20 Nisan 2008). Gazanfer Bilge'nin cenazesinin Kocaeli'nin Karamürsel İlçesine bağlı Dereköy Beldesi'nde defnedildi.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen asla_asla_deme; 24 Ağustos 2011 15:19 Sebep: Sayfa Düzeni
Biyografi Konusu: Gazanfer Bilge nereli hayatı kimdir.
DreamLiKe - avatarı
DreamLiKe
Ziyaretçi
7 Ocak 2009       Mesaj #2
DreamLiKe - avatarı
Ziyaretçi
Cahilliği tuş eden şampiyon: Gazanfer Bilge

Sponsorlu Bağlantılar
gbilge48a

80 yaşını da deviren şampiyonumuz Bilge, yalnızca geçmişteki parlak zaferlerini yad ederek yaşamıyor. Yılların yorgunluğunu bir yana bırakıp hayır maratonunda da etap etap şampiyonluğa koşuyor. Bilge, bu ülkeden kazandığını, sağlığında avuç avuç yine bu ülke insanına dağıtıyor.
Çocukluğumda Karamürselde yalnızca beş sınıflı bir ilkokul vardı. Öğrenimimi tamamlayamadım. Dünya ve olimpiyat şampiyonu olarak ülkeme gurur yaşattım. Türkiye?nin en büyük işadamları arasında vergi rekortmeni oldum. ?Devlet Üstün Hizmet Madalyası? ile ödüllendirildim. Dünya Fair Play Ödülü?ne layık görüldüm. Memleketimizin ufku geniş gençlere ihtiyacı var. Üniversitesi bile olan Karamürsel?de olgunlaşmak şimdi daha kolay. Beni örnek alın, milletinize faydalı olmaya çalışın. Yardımsever olun. İşte bu yol, cennetin yolu.?
Bu sözler, eski olimpiyat şampiyonu (Londra 1948) Gazanfer Bilge?ye ait. 80 yaşını da deviren şampiyonumuz, yalnızca geçmişteki parlak zaferlerini yad ederek yaşamıyor. Yılların yorgunluğunu bir yana bırakıp hayır maratonunda da etap etap şampiyonluğa koşuyor. Bilge, bu ülkeden kazandığını, sağlığında avuç avuç yine bu ülke insanına dağıtıyor. 17 Ağustos depreminden ağır yaralı çıkan Karamürsel?i adeta yeniden imar ettiren Gazanfer Bilge, hizmet ve hayır halkasına, Kocaeli Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu ile Meslek Yüksek Okulu?nu ekliyor.

Diplomasız şampiyongbilge48

Eski şampiyon, hayat okulundan yıldızlı pekiyi ile mezun olmuştu; ama ilkokul diploması dahi olmaması içinde ukde olarak kalmıştı. İşte bu ezikliğini de yaptırdığı okullarda binlerce öğrenciye diploma dağıtarak yeniyordu. Gazanfer Bilge, Karamürsel?de dünyaya gelmişti. İlkokul üçüncü sınıftayken babasını kaybetti. Annesi, henüz küçük bir çocuk olan Gazanfer?i aile bütçesine de yardımcı olsun gayesiyle, hem okuyacağı, hem de para kazanacağı Gölcük Donanması?ndaki? Çıraklık Sanat Okulu?na yazdırdı. Babası belediye reisi idi; ama hayat öyle bir değişmişti ki yetimliğin acısı tüm tazeliğini korurken Gölcük?e gitme mecburiyetinde kalmıştı. Bağları, bahçeleri, evleri vardı; ama paraları yoktu. Çıraklık Okulu?ndayken 2. Dünya Savaşı başlayınca, küçük Gazanfer bahriyeli olarak askere alındı. Bilge, bu sefer de diploma alma mutluluğu yaşayamadı. Genç Gazanfer, diplomasızlığının acısını hep içine attı. Şimdi, yaptırdığı okulların diploma törenlerine davet edildiğinde koşarak gidiyor ve gençlerle beraber o coşkuyu yürekten yaşıyor.
Literatüre geçen Bilge Sarması
Gazanfer Bilge, askerlik yıllarında Güreş Milli Takımı?na seçildi. Türkiye, o tarihe kadar serbest güreşte hiç madalya alamamıştı. Bilge, yağlı güreş ve karakucakta bildiği oyunlarla Avrupa (1946, Stockholm) ve olimpiyat (1948 Londra) şampiyonu olarak ülkemize büyük bir gurur yaşattı. Ayrıca, güreş literatürüne geçmeyi başardı. İsveç?te yazılan bir güreş kitabı, şampiyonumuzun kendine has sarma ve künde oyunlarına ?Bilge Sarması? ve ?Bilge Kündesi? adlarını koydu. Sonradan iş hayatına atılan Gazanfer Bilge, otobüs işletmeciliğinde de önemli başarılar sağladı. Ucuz tarifeler ile halkın gönlünde bir kez daha şampiyon olan Bilge, gazileri bedava taşımayı sürdürüyor. Darülaceze?ye sürekli yardım yapan, fakir çocukları sünnet ettiren, özürlü vatandaşları giydiren, Zeynep Kamil Hastanesi?ne küvezler alan, Karamürsel Devlet Hastanesi?ne diyaliz cihazları bağlayan Bilge, Cumhurbaşkanlığı tarafından ?Devlet Üstün Hizmet Madalyası? ile taltif edildi. 5 kez Kırkpınar ağalığı da yapan Bilge, Karamürsel?de uluslararası yağlı güreş turnuvası düzenlemeye hazırlanıyordu ki 17 Ağustos depremi oldu. Güreş sahasını da deprem evlerine tahsis etti.
Fair Play Konseyi Karamürsel?de
Gazanfer Bilge?nin örnek davranışları bunlarla sınırlı değil. Karamürsel Dereköy?deki deniz manzaralı 85 dönüm araziyi eğitim ve hayır kurumlarına bağışlayan şampiyon, kurulmakta olan Gazanfer Bilge Mahallesi?ne ilkokul, cami, belediye binası, spor tesisleri, kimsesizler yurdu, işitme engelliler okulu, yüksek öğrenim yurdu ve bilgisayar laboratuvarı yaptırdı. Ayrıca, mahalledeki sokak ve caddelere şampiyon sporcuların isimleri verildi.
Bilge, son olarak, Kocaeli Üniversitesi?ne Spor Yüksek Okulu ve Gazanfer Bilge Meslek Yüksek Okulu inşaatı için 6 dönümlük arsasını bağışladı. Bu arsa üzerindeki tesisleri de bağış olarak inşa ettirecek. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi, işte bu hayırları nedeniyle 2002 Fair Play Ödülü?nü Gazanfer Bilge?ye verdi ve 2003 Dünya Fair Play Ödülü?ne aday gösterdi. Ve bu ödül de Lozan?daki Olimpiyat Müzesi Konferans Salonu?nda büyük bir merasimle Gazanfer Bilge?ye takdim edildi. Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) Başkanı Jacques Rogge, şimdiye kadar hiçbir olimpiyat şampiyonunun spor hayatı dışındaki etkinliklerde Gazanfer Bilge kadar başarılı olmadığını söyledi. IOC Fair Play Konseyi de 2004 yılındaki olağan toplantısını Karamürsel?de yapma kararı aldı
Parayla, şohrete doyanlar millete ihanet ediyor
Ülkemize olimpiyatlarda serbest güreşte ilk altın madalyayı kazandıran Gazanfer Bilge, Atina oyunları öncesi sporcularımıza hem öğüt verdi hem de sitem etti. Sporcularımızın yetenekli olduklarını; ancak paraya ve şöhrete doydukları için erken yorulduklarını belirten Bilge, dopingin ne demek olduğunu ise sporu bıraktıktan sonra öğrendiğini söyledi. 1948 oyunlarında arkadaşlarıyla 6 tane altın madalya alan efsane güreşçi, o yıllardaki olimpiyatların Türkiye açısından çok önemli olduğunu dile getirdi. "1950'li yıllarda Avrupalıların güreşte büyük bir üstünlüğü vardı. Üstelik olimpiyatlarda şampiyon olmayı bırakın Türk sporcusunun başarı elde etmesi hayal gibi gelirdi insanlarımıza." diyen büyük usta, şu çarpıcı açıklamalarda bulundu: "Başta olimpiyatlar olmak üzere uluslararası diğer turnuvalara hazırlanırken sık sık 'Allah'ım eğer olimpiyatlarda başarı elde edemeyeceksem ülkemde sakatlanayım.' diye dua ederdim.''
Londra Olimpiyatları'ndaki havayı hiç unutamayacağını belirten Gazanfer Bilge, o günleri şu şözlerle dile getirdi: "Yüzlerce devletten yüz binlerce insanının bir araya geldiği bu büyük organizasyonda milletlerin birbirlerine karşı büyük bir üstünlük mücadelesi vardı. Yaşanan bu rekabet ortamında bizler, ay-yıldızlı formayla aldığımız madalyalar ile Türk bayrağını olimpiyat stadyumunda taşımaktan büyük gurur duyardık. Adeta göğsümüz bir kat daha kabarırdı."
Şampiyonluk bizi kibirlendirmezdi
Şampiyon olduklarında hiç gurur ve kibre kapılmadan memleketlerine döndüklerini belirten efsane güreşçi, "Bizde amatör ruhu vardı. Pırıl pırıldık. Arkamızda milletimizin dualarının olduğu bilincinde hareket eder, onlara karşı yüzümüz ak olsun şampiyon olalım derdik.'' diye konuştu. 81 yaşındaki efsane güreşçi, şimdiki sporcuların ise kendilerini çok beğendiklerini bunun da kısa sürede olumsuz etkilerini gördüklerini ifade etti. Üç olimpiyat madalyası alabilecek durumda iken Burhan Felek'in kendilerini profesyonel ilan etmesi sonucu 1948'den sonraki olimpiyatlarda yer alamadığını belirten Bilge, o günleri şu sözlerle özetledi: "1952 Oyunları'na gittik. Tüm dünya bizden çekiniyordu. Hepimiz altın madalyanın en büyük favorileriydik. Fakat Burhan Felek'in yanlış tutumu bizim spordan uzaklaşmamıza sebep oldu."
Başarılarının zirveye çıktığı 29 yaşında sporu bırakan Bilge'ye Amerika ve Rusya başta olmak üzere pek çok ülkeden antrenörlük teklifini gelir; ancak o, memleket sevdası yüzünden gelen tüm teklifleri geri çevirir. Olimpiyat şampiyonluğunun büyük bir gurur olduğunu dile getiren Bilge, olimpiyat madalyası ile ilgili duygularını dile getirken, "5 dünya şampiyonluğu olan sporcular bir olimpiyat madalyam olsaydı da hiç dünya şampiyonluğum olmasaydı diye sık sık bana dert yanarlardı." açıklamasını yaptı.
2004 Atina'da Türkiye'yi temsil edecek sporcularımızı değerlendiren Bilge, çoğunu yetenekli bulduğunu belirtirken, şu çarpıcı açıklamayı yaptı: "Şu an paraya pula doyan sporcu eğlence mekanlarında şampiyonluklarına yakışmayan hareketlerle yeteneklerini harcıyorlar. Her şeyden önemlisi bu millete ihanet ediyorlar. Kendilerini bir hiç uğruna heba ediyorlar.'' Efsane şampiyonun şu anda en dertli olduğu branş güreş. Ülkemizin en çok altın madalya kazandığı ata sporunda seçmelerin adil bir şekilde yapılmadığını ifade eden Bilge, Yaşar Doğu, Celal Atik, Nasuh Akar gibi arkadaşıyla güreşin önünü açtıklarını lakin şimdiki sporcuların haksız şekilde himaye edildiğini vurguluyor. Ve şöyle devam ediyor: "Dünya şampiyonuymuş, şöyle iyi güreşirmiş, böyle tutarmış demeden herkesi Türkiye Şampiyonası'na sokarlardı. Kazanan yurtdışına giderdi. Şu an bunlar yapılmıyor. Adamı olan milli takıma rahatlıkla giriyor.'' Süreyya Ayhan'la patlak veren dopingin adını dahi sporu bıraktıktan sonra öğrendiğini belirten büyük usta, 81 yaşını devirmesine rağmen hâlâ sağlıklı olmasını doğal bir yaşam sürmesine bağlıyor.
Kendi adına güreş teknikleri bulunan efsane isim, olimpiyatlara gidecek güreşçilerin başarılı olacağına inandığını belirterek, minderdeki madalya umutlarımıza biraz da sitem ediyor: "Şimdiki sporcular yeni teknik ve taktik uygulamakta zorlanıyor. Biz yüzü koyun yatan güreşçiyi adam saymazdık."
Gazanfer Bilge kimdir? gbilge48a
1948 olimpiyatlarında altın madalya kazanan 4 güreşçimizden tek yaşayanı. (Gazanfer Bilge, Nasuh Akar, Celâl Atik ve Yaşar Doğu) Türkiye'ye serbest güreşte ilk altın madalyayı kazandırdı. 1946 Avrupa Şampiyonası'nda ve 1948 olimpiyatlarında tüm rakiplerini tuş ederek şampiyon oldu. Güreş hayatı boyunca yenilgi yüzü görmedi. 29 yaşında güreşi bıraktı. İsveç'te son zamanlarda yazılan "Güreşte Oyunlar" adlı kitapta sarma ve künde oyunlarından Bilge Sarması ve Bilge Kündesi diye bahsediliyor. Katıldığımız olimpiyatlarda kazandığımız en fazla madalya sayısı 1948 oyunlarına ait. Nurullah KAYA-ZAMAN

Gazanfer Bilge'nin hizmetleri bitmedi!
Diplomasını alamadan askere gitmek zorunda kalan Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu güreşçi Gazanfer Bilge, eğitime yaptığı katkıyla Karamürsel'in Dereköy beldesini adeta spor ve eğitim merkezi haline getirdi
Tahir Turan Eroğlu - AA

Beldenin belediye hizmet binasını, camisini, sağlık ocağı ve spor tesislerini yaptıran Bilge, beldeye kendi ismini taşıyan bir ilköğretim okulunun yanı sıra işitme engelliler okulu, Kocaeli Üniversitesi için Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu ile Meslek Yüksekokulu, kimsesiz çocuklar yuvası, bilgisayar laboratuvarı, elsanatları kurs merkezi ve yüksek öğrenim öğrenci yurdu gibi eğitim merkezleri kazandırdı.

Gazanfer Bilge yaptığı açıklamada, Dereköy beldesinin eğitim ve spor beldesi olacağını, beldede her gün bir spor aktivitesi yapılacağını belirtti.

Son olarak Dereköy'deki meslek yüksek okullarında görev yapacak öğretim görevlileri için ev ve gelen misafirlerin barınma ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla konuk evi yapımı için 30 dönüm arazi bağışladığını, bu araziyle birlikte bugüne kadar eğitim için toplam 130 dönüm arazi bağışlamış olduğunu belirten Bilge, beldenin sahil düzenlemesini yaptırdığını, belediyenin de kendisi için bir müze yaptıracağını söyledi.

-''ERKEN TERHİS OLAMAMAM ZORUMA GİTTİ''-
Bilge, 4 yıl askerlik yaptığını, eğitimlilerin erken terhis olmasının zoruna gittiğini ve bu nedenle eğitime büyük önem verdiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
''O dönem zoruma giden şeyler oldu. Terhis zamanı geldi, bizimle başlayanlar bizden önce terhis oldu. Niye diye sorduk? Onların orta mektepli olduğunu, memur yapacaklarını söylediler. Bu benim gücüme gitti. Okurken sanat mektebine girmiştim, diploma alamadan askere aldılar. Bir diplomam var, o da Kocaeli Üniversitesi'nin verdiği diploma (Fahri Doktor Belgesi). Türkiye'de o dönemler Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu yetişmiyordu. Askerlikten sonra, Celal Atik ve Yaşar Doğu ile bu müsabakalara katıldık. Türk gücünü gittiğimiz ülkelere tanıttık, 'Türk gibi kuvvetli' laflarını söylettik, gittiğimiz ülkelerde İstiklal Marşı'nı okuttuk.''

-12 BİN LİRAYA ALDIĞI İKİ MİNİBÜSLE TİCARET YAŞANTISI-
Yaşar Doğu, Celal Atik ve kendisinin 'Üç Silahşor' diye anıldığını anımsatan Bilge, bu alanda da vatan görevlerini yaptıklarını, daha sonra dünya şampiyonu güreşçiler yetiştirerek görevlerine devam ettiklerini bildirdi.

Bilge, daha sonra 12 bin liraya aldığı iki minibüsle ticarete atıldığını ve Karamürsel-Yalova arasında yolcu taşıdığını dile getirerek, şöyle devam etti: ''Daha sonra Gazanfer Bilge otobüs firmasını kurdum, onun da 'imparatorluğunu' oluşturdum. Şimdi mekteplerle uğraşıyorum. Otobüs firmasında imparatorluk kurdum, şimdi de mekteplerin imparatorluğunu kurmaya çalışıyorum. Sporcu, hoca yetiştireceğim. Akıllı insanlar, sıhhatli insanlar yetiştirmek gerekiyor. Anneye babaya hayırlı, devlete hayırlı insanlar yetiştiriyoruz. O yetmiyormuş gibi askere gittiklerinde hepsi komando oluyor. Bundan iyisini benim gibi kim yapıyor? Gençliğe tek mesajım var. Beni takip etsinler, benim yaptıklarımı yapmaya çalışsınlar.''

Karaciğer kanseri olduğunu ve doktorların çalışmasını yasakladığını ifade eden Bilge, ''Doktor bana 'çalışmayacaksın' dedi. Ben de 'ölünceye kadar çalışacağım, şehit olacağım' dedim. 85 yaşındayım, 85 yaşındaki insanlar emekli olup evlerine çekiliyorlar. Ben hem karaciğer hastasıyım, hem çalışıyorum. Kendilerini bırakıyorlar, benden önce ölüp gidiyorlar'' diye konuştu.

-''KASIMPAŞA'DA YETİŞTİM, TÜRK BAYRAĞINI GÖNDERE ÇEKTİM''-
Beldede kendi isminde bir mahalle bulunan Bilge, her sokak ve caddeye dünya ve olimpiyat şampiyonu güreşçilerin isimlerini koydurduğuna değinerek, şöyle devam etti:
''Memleketin bayrağını göndere çektiren Olimpiyat Şampiyonlarının isimlerini caddelere verdirdim. Sen de ol olimpiyat şampiyonu, seninkini de verelim. Bu kadirşinaslıktır. Yetiştiğim yer Kasımpaşa Spor Kulübü. Kasımpaşa Kulübü örnek kulüptür, Paşa kulübüdür. O kulüpte erkek, babayiğit insanlar vardı. Kötü adam yoktu, herkes kabadayıydı, kötüleri kovardı. Şimdi Kasımpaşa'nın lafını yapıyorlar. Ben Kasımpaşa'da yetiştim, Türk Bayrağını göndere çektim. Kasımpaşa, üç tane olimpiyat şampiyonu, bir tane ikinci çıkarttı. Bu namımı, bu şerefimi Kasımpaşa'ya borçluyum. Oraya da borcumu ödeyeceğim. Vatanıma borcumu ödersem, oraya da ödemiş olacağım.''

Gazanfer Bilge Sadece 5 dersliği bulunan Karamürsel'in tek ilkokulunda okudu. 17 yaşında güreşe başladı. 1946 yılında Stockholm-İsveç'de serbest stil 62 kiloda Avrupa şampiyonluğu ve 1948'de Londra Olimpiyatlarında Serbest stil 62 kiloda birinciliği bulunuyor.

1953 yılında güreşi bırakarak ticarete atıldı. Yaptığı hayırlar ve hizmetler nedeniyle 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü, 6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk ve 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından ''Üstün Hizmet Madalyası'' ile ödüllendirildi. Son olarak Olimpiyat Komitesi tarafından ''Dünya Fair Play Şeref Ödülü''ne layık görülen ilk Türk oldu.


Son düzenleyen asla_asla_deme; 24 Ağustos 2011 15:19 Sebep: Sayfa Düzeni

Benzer Konular

22 Aralık 2011 / kompetankedi Siyaset tr
3 Ağustos 2012 / *TeoDora* Felsefe tr
8 Temmuz 2009 / KisukE UraharA Sinema tr
5 Mayıs 2012 / ThinkerBeLL Sinema tr
5 Şubat 2010 / Daisy-BT X-Sözlük