Arama

Kenyon Martin

Güncelleme: 26 Kasım 2015 Gösterim: 3.332 Cevap: 1
INIFERNO - avatarı
INIFERNO
Ziyaretçi
14 Kasım 2006       Mesaj #1
INIFERNO - avatarı
Ziyaretçi
Adı: Kenyon Martin

Sponsorlu Bağlantılar
Boy: 6' 9"

Kilo: 234 lbs.

Pozisyon: Forward

Doğum Yeri: Saginaw, MI

Doğum Tarihi: Aralık 30, 1977

Kolej: Cincinnati '00

NBA Takımı: Denver Nuggets

Kenyon Martin 30 Aralık 1977’de Saginaw Michi gan’da Lydia Moore ve Paul Boby’nin çocuğu olarak dünyaya geldi. Kenyon çocuklu ğunu ise Güney Dallas yakınların daki Oak Cliff’ de geçirdi.

Kenyon’a birisi sataştığı zaman onu bu durumdan kurtaran ve dayılanan çocukları döven çoğunlukla büyük ablası Tamara olmaktaymış. Merak edenler için bugün Martin’in göğsünün üzerinde bulunan “Bad Ass Yellow Boy” dövmesi o günlere bir gönderme niteliği taşımaktadır. Martin’e çocukluk günleri sorulduğunda gayet kibar bir cevap alıyoruz: “Ben pısırık çocukluk günlerimden bu yana çok değiştim. Benimle o zamanlar uğraşan herkese -nazik bir el hareketiyle birlikte- alın bunu diyorum!!” Kimilerine göre bugün Kenyon’ın yaptığı sportmenlik dışı fauller bile çocukluğu ile doğrudan ilgili. Martin’in hoş bir çocukluk geçirmediği kesin ama a-sosyal bir karakterden bir NBA yıldızına dönüşmek kolay olmasa gerek. İşte bu noktada sporun insan hayatındaki etkisi daha da belirgin bir hal almakta. Pısırık bir gencin sadece birkaç yıl içinde NBA efsanesi Oscar Robertson’ın NCAA rekorlarına göz dikmesini herhalde başka türlü açıklayamayız.

Sade bir savunmacıdan, NBA draft’ında bir numaradan seçilmeye uzanan yol;
Kenyon Martin, Cincinati Üniversitesi’ne ilk geldiği günlerde atletik özelliklerini ön plana çıkaran, fena savunma yapmayan ama çok sınırlı hücum yetenekleri olan bir oyuncuydu. Freshman sezonunda (1996-97) ancak üç maça ilk beşte başlayan Martin, sahaya çıktığı 22 maçta 2.8 sayı, 3.4 ribaund ve 0.4 asist ortalamasıyla oynamıştı. Üstelik %31 gibi rezalet ötesi bir serbest atış yüzdesiyle tam anlamıyla vasat bir bench oyuncusu profili vermekteydi ki NCAA takımlarında gayet bol miktarda bu tarz oyunculardan bulunmaktadır. Tabii O sezon Cincinati Bearcats’in tüm sezon öncesi (pre-season) anketlerinde bir numara olarak gösterildiğini de hesaba katarsak böyle bir kadroda kendisine yer bulmasının da bir freshman için oldukça zor olduğunu da göz ardı etmemeliyiz. O sezon Cincinati, Conference USA (C-USA) şampiyonluğunu kazanmasına rağmen NCAA turnuvasında büyük bir hayal kırıklığıyla evine geri dönecekti. Takımdaki yıldız son sınıf öğrencilerinin yıl sonunda mezun olmasıyla eski Yeşil Çam filmlerindeki meşhur “Bugün assolist gelmedi. Bari sen çık da bir-iki şarkıyla şu müşterileri oyala” tarzı bir fırsat yakalayan Kenyon, 1997-98 sezonunda eline geçen bu fırsatı gerçekten iyi kullandı. Atletik özelliklerini ve acı kuvvetini oyuna daha çok yansıtan Martin, bir anda rakip takımların en çok çekindiği savunmacılardan biri haline gelmişti. Oynadığı 30 maçın hepsine ilk beşte başlayan Kenyon, ortalamalarını 9.9 sayı, 8.9 ribaund ve 2.8 blok’a yükseltti. Sezon boyunca en çok akıllarda kalan performansını ise DePaul karşısında 24 sayı, 23 ribaund ve 10 blok ile oynadığı maçta sergiledi. Böylelikle 31 yıl sonra ilk kez bir UC (University of Cincinati) oyuncusu triple-double yapıyordu. Martin’in yükselen performansıyla beraber Cincinati, bir kez daha hem C-USA’de regular sezon hem de C-USA turnuvası şampiyonluğuna ulaştı. Martin de C-USA turnuvası MVP ödülünün yanı sıra konferansın en iyi savunmacısı ödülünü kucaklıyordu. 98-99 sezonuna üst üste 15 galibiyet alarak başlayan Cincinati Bear Cats, ard arda gelen 4. C-USA şampiyonluğuna ulaşıyordu. Kenyon ise bir yıl önceki istatistiklerine yakın bir performans ortaya koyup 10.1 sayı ve 6.9 ribaund ile oynayarak College Hoops Insider tarafından yılın en iyi savunmacısı olarak ödüllendirilmiş, Basketball News tarafından yılın en iyi savunma ve Associated Press tarafından da All-American ilk beşine seçilmişti. Artık o NCAA’in en iyi savunmacılarından biri kabul edilen, vasatın üzerinde bir oyuncuydu. Ama NCAA’deki son sezonunda öyle bir sıçrama gerçekleştirdi ki tüm Amerika artık onun Kolejlerdeki en iyi oyuncu olduğu konusunda hem fikir hale geldi.

Eskiden her maça çıktığımda Tanrıya lütfen bana faul yapmasınlar diye dua ederdim. Öyle ki hakemler bana yapılan bir faulü çalmadığı zaman bile sesimi çıkartmıyordum. Ama bu sezon çalınmayan faullere bayağı sinirlenmeye başladım!!- Kenyon Martin-

DerMarr Johnson (Atlanta Hawks takımında oynamakta ama sezon öncesi bir trafik kazasında boynunu kırdı ve sezonu açamadan kapadı!) ve Steve Logan (Golden State tarafından bu yıl 30. sıradan seçilmesine rağmen Warriors'ın guard bolluğu dolayısıyla kendisine kadroda yer bulmadı.) gibi güçlü bir back court’la desteklenen Martin, ilk kez hücumda daha evvel hiç yapmadığı şeyleri yapmaya başlamıştı. Orta mesafe şutları artmış, çembere daha korkusuzca ve daha çok yüklenmeye başlamış hatta ilk kez üç sayılık atışlarında bile isabet bulmuştu. Hatta ilk üç sezonundaki %48’lik ortalama serbest atış yüzdesi bile %68’e çıkmıştı; “Eskiden her maça çıktığımda Tanrıya lütfen bana faul yapmasınlar diye dua ederdim. Öyle ki hakemler bana yapılan bir faulü çalmadığı zaman bile sesimi çıkartmıyordum. Ama bu sezon çalınmayan faullere bayağı sinirlenmeye başladım!!”

Yükselen Yetenek

İnanılmaz savunma becerilerinin yanına eklediği patlayıcı hücum gücüyle Martin, (18.9 sayı, 9.7 ribaund, 3.5 blok!) Cincinati’nin rakiplerini ezip geçmesini sağlıyordu. Bu arada Tulane karşısında da 28 sayı, 13 ribaund ve 10 blok ile kariyerinin ikinci triple-double’ına imza atmıştı. Tüm basın drafta ilk sırada seçilmesi beklenilen yıldız power forvet’in peşindeydi ve daha da önemlisi herkes onun nasıl kısıtlı hücum yeteneklerini bir sezon içerisinde bu kadar çok geliştirdiğini merak ediyordu. Martin’in cevabı ise çalışmanın bir sporcu için ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktaydı; “Sadece benden istenileni yaptım. Bob, geçtiğimiz sezonun sonunda bana gelecek sezon daha çok sayı atıp atamayacağımı, buna kapasitemin olup olmadığını sordu. Ben de tüm yaz hücum hareketlerim üzerinde çalıştım, her gün saatlerce şut attım ve sanırım hücum yönümü geliştirmeyi başardım. Çünkü bunu yapamayacağını düşünseydi Bob’ın benden böyle bir şey istemeyeceğini biliyordum. Onu hayal kırıklığına uğratamazdım.” Daha evvel ki başarısız NCAA turnuvası maceralarından sonra bu kez Cincinati taraftarları en azından final four bekliyorlardı. Sonuçta Amerika’nın en dominant front court oyuncusu Bearcats’teydi. Ama tüm hayaller Kenyon Martin’in C-USA turnuvasında sağ bacağını kırmasıyla son bulacaktı. Martin’siz UC ancak ikinci tura kadar yükselerek şampiyonluk bekledikleri turnuvadan elleri boş bir şekilde geri dönüyordu. Martin ise üzüntüden kahrolmuş bir biçimde evinde dinlenmekteydi; “Ameliyattan çıktığım zaman her şeyin bittiğinin farkındaydım. İsyan etmek istiyordum. Niye böyle bitmişti. Bu şekilde bitemezdi, bitmemeliydi!! Arkadaşlarım sahada her şeyiyle savaşırken ben evimdeki rahat koltuğuma uzanmış onları seyrediyordum hem de bana en çok ihtiyaç duydukları anda. Kendimi sanki onlara ihanet etmiş gibi hissettim. Bacağım kırık da olsa bir şekilde onların yanında, sahada mücadele ediyor olmalıydım!!” diyerek benchde alçılı ayağı ile arkadaşlarına destek verdi.

Arkadaşlarım sahada her şeyiyle savaşırken ben evimdeki rahat koltuğuma uzanmış onları seyrediyordum hem de bana en çok ihtiyaç duydukları anda. Kendimi sanki onlara ihanet etmiş gibi hissettim. Bacağım kırık da olsa bir şekilde onların yanında, sahada mücadele ediyor olmalıydım!!-Kenyon Martin-



Oscar Robertson’dan sonra UC tarihinin en iyi oyuncusu

Sezon sonunda Kenyon, NCAA’deki tüm ödülleri silip süpürerek Naismith, Wooden, Associated Press, Sporting News, NABC ve Amerikan Ulusal Basketbol Yazarları Birliği yılın oyuncusu ödüllerini kazandı. Bildiğiniz üzere Oscar “Big O” Robertson, NCAA ve NBA tarihinin gelmiş geçmiş en büyük oyuncularından biridir. Cincinati Üniversitesi’ni tarihinde ilk kez NCAA turnuvasına ve Final Four’a taşıyan Robertson, kolej kariyerinde tutturduğu 33.8 sayı ortalamasıyla ( NCAA tarihinin en iyi 3. sayı ortalaması) 3 kez yılın oyuncusu ödülüne ulaşmış, NBA kariyerinde ise 1971’de Milwaukee’yi şampiyonluğa taşımış, 6 kez NBA asist kralı olmuş ve NBA’in en büyük skorerleri arasına da adını yazdırmıştır. Amerikan Ulusal Basketbol Yazarları Birliği yılın oyuncusu ödülünü en son kazanan Cincinati oyuncusunun Oscar Robertson olması sanırım bu ödülün ne kadar zor kazanıldığını ve Kenyon Martin’in de kendisini hangi ölçüde geliştirdiğinin kanıtıdır. Martin’in bu ödülü kazanmasından sonra Robertson’ın yorumu şu olmuştur: “40 yıl sonra bu ödül ilk kez bir UC oyuncusuna gitti ve bu onuru bir başka Bearcat ile paylaşmak kişisel olarak bana çok şey ifade ediyor.” Ayrıca Martin kolej kariyerinde kullandığı 875 şutun 513’ünde isabet bularak %58 şut yüzdesiyle Oscar Robertson’ın önünde okul rekorunu elinde bulundurmakta. Martin’in elinde tuttuğu ve şu an için kırılmasına imkansız gözüyle bakılan bir diğer rekor ise 292 blokla Cincinati tarihinin en çok blok yapan oyuncusu olması.



Millenyumun Bir Numarası!!

Hidayet’in Sacramento tarafından 16. sıradan seçilerek göğsümüzü kabarttığı 2000 Draft’ına genel olarak baktığımız zaman gerçekten çok sayıda yıldız adayla karşılaşmamıştık. Bu yüzden Kenyon Martin’in birinci sıra için rakibi yok denecek kadar azdı. Dolayısıyla ilk sıradan seçilmesi neredeyse hiç kimse için sürpriz olmadı. C-USA tarihinin en başarılı koçu Bob Huggins’in draftla ilgili değerlendirmesi ise şu şekildeydi: “Kenyon, hak ettiği sıradan seçildi. O benim yetiştirdiğim en iyi oyuncuydu. Ayrıca Dallaslı bu genç adam kadar kendisini geliştiren başka birisini de görmedim. Takıma katıldığında iyi bir savunmacı ve ribauntçuydu ama hücum yeteneklerini çok geliştirdi.
Son düzenleyen Safi; 26 Kasım 2015 00:20
Biyografi Konusu: Kenyon Martin nereli hayatı kimdir.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
26 Kasım 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Kenyon Martin

Sponsorlu Bağlantılar


Ad:  Kenyon Martin.jpg
Gösterim: 268
Boyut:  81.8 KB


Benzer Konular

26 Temmuz 2012 / _KleopatrA_ Felsefe ww
3 Ağustos 2010 / Alvarez Ocean Sinema ww
7 Ekim 2015 / Safi Sanat ww
7 Mayıs 2010 / LaSalle Edebiyat ww
31 Ağustos 2011 / CenneT-ul Meva Spor ww