Arama

Normanlar

Güncelleme: 18 Mart 2009 Gösterim: 7.478 Cevap: 1
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
18 Mart 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Normanlar

Sponsorlu Bağlantılar
IX. yy ve X. yy’da kuzeybatı Avrupa’yı kasıp kavuran İskandinavyalı işgalciler.
Daha sonra İngiltere’ye ve Normandiya’ya yerleşen Normanlar XI. yy’da da Sicilya’ya ve Doğu’ya kaydılar. İskandinavya’da V. yy’dan başlayarak bir dinginlik ve gelişme (Vendell uygarlığı) dönemi başladı; daha sonra VIII. yy’ın bitimine doğru İskandinavyalılar yeniden Avrupa’ya saldırılara giriştiler.


Norman Yayılması: Vikingler ve Varegler
Normanlar (Kuzey adamları) ya da Vikingler (İskandinavyalıların kendilerine taktıkları ad) terimleri, birbirine komşu ama, yayılma alanları, nedenleri ve amaçları farklı olan üç halk için kullanılır: İsveçliler; Danimarkalılar; Norveçliler.
İsveçliler bütün çabalarını Baltık’ta yoğunlaştırarak, Varegler adı altında bir uçtan öbür uca Rus topraklarına ve Asya’ya kadar sızdılar. Danimarkalılar çoğunlukla Doğu İngiltere’de ve Galya’da etkili oldular. Daha serüven düşkünü olan Norveçlilerse okyanusa açıldılar, İzlanda, Grönland, hatta Newfoundland’ı buldular. Batı dünyası İskandinav yayılmasının bilincine, 793′te Lindisfarne İskoç manastırının Norveçliler tarafından yakılıp yıkılması sırasında vardı. Gerçekte, VII. yy’dan başlayarak güney Baltık kıyılarında İsveç ve Danimarka’nın ticaret acenteleri açılmıştı, VIII. yy’da da İngiltere’nin kuzeydoğusuyla İskandinavya arasında ticari alışverişler başlamıştı. Ama VIII. yy’ın sonlarında, yayılma hareketi birdenbire hızlandı: Çeteler İngiltere, İrlanda ve Galya’yı yağmaladılar; 860′ta Varegler Bizans’a kadar ulaştılar; Faeröerne adalarına, İzlanda’ya ayak bastılar. İngiltere’de ve İzlanda’da birkaç yerleşme merkezi kuruldu.
Yarım yüzyıllık bir aradan sonra 980′de ikinci bir fetih evresi başladı ve 1030′a kadar sürdü; Hemen hemen fethedilmiş olan İngiltere, Büyük Knud’un imparatorluğuna katıldı; Grönland ve Newfoundland’a ulaşıldı. Daha sonra, İskandinavya’dan başlayan seferler giderek yavaşladı ve ardı kesildi.
Büyük denizciler olan Vikingler, yolculuk yapa yapa denizcilik sanatını geliştirdiler. Normanlar, 300 ile 1000 kişilik gruplar halinde yolculuk eden kurnaz, gözüpek ve şiddet yanlısı insanlardı.
İskandinavya’da ortaya çıkarılmış olan mezartaşlarına bakılacak olursa Normanları Batı dünyasına altın, çeşitli ganimetler, süs eşyaları, vb. çekmiştir; bunları ele geçirebilmek için bu savaşçı insanlar birbiri ardı sıra üç yöntem izlediler: Zengin ve büyük manastırlara düzenlenen yağma akınları; haraç toplama amacıyla yağmalama ya da yangın çıkarma tehditleri; bir ülkeye sürekli olarak yerleşip zenginliklerinden yararlanma.


Normanların Yayılma Nedenleri
Herşeye karşın Normanlar her yerde aynı davranışlarda bulunmadılar; belgelerin yetersizliği yüzünden pek belirlenemeyen yayılma nedenleri çeşitlilik gösterir. Bireyci olan Norveçliler girişimlerini, yağmadan çok spor amacıyla gerçekleştiriyorlardı;yasadışı kişilerin hangi düzeyde olurlarsa olsunlar sürgüne gönderilmesi, bu insanları serüvene sürükledi. Sözgelimi Grönland, bir sürgün olan Kızıl Erik tarafından bulundu. Öte yandan, nüfusun aşırı yoğun olduğu tek İskandinav ülkesi Norveç’ti. Bütün bu girişimlerin amacı özellikle yerleşme kolonileri (İzlanda, Grönland) kurmak için topraklar aramaktı. Çok erken tarihlerde, İsveçliler Baltık kıyısındaki ticaret acentelerinden hareketle, Rusya ırmakları boyunca ticaret yaptılar. Bu arada yağmalamayı da ihmal etmeyen bu insanlar, çok kısa sürede Batı ile Doğu arasındaki bu büyük alışveriş yolunun işletilmesinden sağlayacakları yararların bilincine vardılar.

Danimarkalıların yayılmasıysa yöntemli bir biçimde sefer düzenleyen güçlü bir monarşi iktidarının kendini kabul ettirmesiyle gerçekleşti; kuzey denizlerindeki çeşitli ticaret yollarını bir ağ halinde birleştiren bu insanlar, çok geniş bir deniz imparatorluğu kurmaya giriştiler; İngiltere’yle ortaklaşa denetimi de XI. yy. başlarında Büyük Knud döneminde sağlandı.


Norman İstilalarına Tepkiler
Birçok krallığa ayrılmış olan bir İngiltere, gerileme halinde ve parçalanmış bir Karolenj İmparatorluğu’yla karşı karşıya gelen Normanlar, durumdan yararlandılar. Önce Batı dünyası paniğe kapıldı: Yönetici düzeyindeki seçkin tabakadan olan görevliler istifa ettiler (sözgelimi Kel Charles yeni yaptırmış olduğu tahkimli Pitres köprüsünü savunacak kimse bulamadı); genel bir gevşeklik ve ilgisizlik başgösterdi (herkes kurtuluşu kaçmakta bulmuştu). Bu moral açısından çökme döneminden sonra IX. yy’ın son yirmi otuz yılında bir tepki doğdu: Artık Norman tehlikesine karşı önlem alınmaya başlanmıştı. Yeni yetişen bir yüksek görevliler kuşağı (Güçlü Robert, 871′den 899′a kadar İngiltere kralı olan Büyük Alfred), Normanların zayıf noktalarını bulup (özellikle uzun bir kuşatmayı yönetememeleri) bundan yararlanmayı bildi.
Alfred, surlar ağıyla İngiltere’nin güneybatı kesimini korudu ve sürekli bir donanmayı her zaman için hazır bulundurdu. Fransa’da şatolar, tahkimli köprüler yaptırıldı. Köln’de, Beauvais’de, Bergues’de, vb’nde kent duvarları inşa ettirildi. Flandre’da kontlar kıyı kesimini bir dizi tahkimli köprüyle donattılar. Bütün bu derme çatma yapılar, güvenliğin belli bir yerde sağlanmasına yetiyordu. Normanlar bundan böyle, 885′teki Paris kuşatmasında olduğu gibi durduruldu, püskürtüldü ve bozguna uğratıldı. Ama Normanlar gene de, bazı bölgelerde kesin olarak yerleştiler. Bundan sonra da barışçı ilişkiler kuruldu. 911′de Charles III Saint-Clairsur-Epte’te bir çete reisi olan Rollon’la karşılaştı ve kendisine, feodal bağlılık sözleşmesi karşılığında, Normandiya’yı verdi. İskandinavyalıların X. yy’da Hıristiyanlığı benimsemeleri ortalığın yatışmasını sağladı. Norman istilalarından çeşitli izler kaldı; bunlar arasında kasabaların, manastırların yıkılması, yağmalamalar, vb’yle ilgili olanlar sayılabilir. Ama tarihsel evrimde bir kopukluk olmadı. Kentler kısa zamanda toparlanıp kalkındılar; yeni ticaret eksenleri oluşturulup işletildi; Flandre, Normandiya Baltık bölgeleri bu ticari yenilenmeden yararlandılar. Toplumsal ve siyasal alanlarda, istilalar Karolenj İmparatorluğu’nun parçalanma sürecini hızlandırdı (ama başlatmadı), yeni bir aristokrasinin doğmasına ortam hazırladı ve yöresel güçlerin gelişmesini sağladı. Savunma, özellikle yöresel düzeyde örgütlendi ve Normanların direnmesinden ülke sahibi prensler yararlandı. Feodal örgütlenme İskandinav istilalarına direnmek için en iyi yapı olarak belirdi.


Normanların Başarısı
Bin yılı dolaylarında ortalık yatıştı: İskandinav devletleri örgütlendi; öte yandan yeni topraklara yerleşen Normanlar, yerli halklara karışıp kaynaştı. Bununla birlikte, XI. yy’in ikinci yarısında yeni bir Norman yayılması başladı: Ama bu hareket İskandinavyalılardan değil de düklük Normanlarından kaynaklanıyordu; artık bu Normanlar çok tanrılı olmaktan çıkıp Hıristiyanlığı benimsemişlerdi. 1066′da Danimarkalılar ve Anglosaksonların elinde bulunan İngiltere, dük Fatih William tarafından fethedildi; Güney İtalya’da, daha sonra da Sicilya’da XII. yy’ın başlarında güçlü bir Norman krallığı kuruldu. Öte yandan, Normanlar, Galya’ya ve İskoçya’ya da girdiler; İspanya’daki Reconquista hareketine başlangıç yıllarında katıldılar; Bizans’a saldırdılar ve Birinci Haçlı Seferi’nden yararlanarak Antakya prensliğini kurdular. İngiltere’nin titizlikte hazırlanmış ve yöntemli bir biçimde sürdürülen fethiyle Güney İtalya’ya Norman paralı asker gruplarının düzensiz bir biçimde yerleşmesi uzun süre birbirine karşıt olgular olarak gösterilmiştir. Ama aslında değişik koşul ve özelliklerin ardında söz konusu başarılarda, birleştirilmiş, bütünlenmiş bir girişimin sonuçlanmasını görme olanağı vardır.
Normanlar askeri alandaki etkililik ve başarılarım her yerde kabul ettirdiler: Bunun nedenleri arasında süvarilerin üstünlüğü, paralı askerlerin hemen bulundukları yerde hizmete alınmaları, kara ve deniz kuvvetleri arasında tam bir eşgüdümün sağlanmış olması, Fatih William ve Robert Guiscard gibi savaş önderleri yetiştirmiş olmaları sayılabilir. İngiltere, Güney İtalya ve Yunanistan’da Normanlar, girişimlerini Roma Kilisesi’nin bayrağı altında topladılar: Kutsal savaş düşüncesini de ilk olarak Normanlar işledi, Kilise de bu düşünceyi benimsedi. Sicilya’da olduğu gibi İngiltere’de de Normanlar güçlü devletler kurdular; daha önce var olan kurumları son derece aşamalanmış feodal bir yapı içinde biçimlendirdiler.




BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
18 Mart 2009       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
NORMANLAR
Alm. die Normannen, Fr. les Normands, İng. The Normans.
Sponsorlu Bağlantılar

normanlar1ct1

Vikingler olarak da tanınan Avrupalı eski bir kavim. Kuzey insanları, mânâsındadır. İskandinavya bölgesinde yaşarlardı. Sekizinci yüzyılda Avrupa kıtasını istilâ etmek istemeleriyle, târih sahnesine çıktılar. Denizci bir kavim olup yağmacılıklarıyla tanınırlar.
Normanlar, Danimarka, İsveç, Norveç ülkelerinin bulunduğu İskandinavya’da, sekizinci yüzyıla kadar oturdular. Bu yüzyılda, iklim şartları, nüfusun artması, siyasî ve iktisadî sebeplerle güneye açıldılar. Denizci bir kavim olduklarından, devirlerine göre üstün bir gemi yapma tekniğine sâhiptiler. Okyanusa da açıldılar. İzlanda Adasını keşf edip, Grönland’da sömürge kolonileri kurdular.
Avrupa kıtasına açılan Normanlar, batı Avrupa kıyılarına, Akdeniz’e ve Rusya içlerine yayıldılar. Onuncu yüzyılda, Hıristiyan kültürüne dâhil oldular. Nehir yoluyla, gâyet ustalıkla hareket eden Normanlar, Rusya’yı geçip, Karadeniz’e kadar geldiler. Karma barbar kavimlerinden meydana gelen Rusların birleşmesine yardımcı oldular. Onuncu yüzyılda Fransa’nın Normandiya bölgesinde koloni, 911’de de düklük kurdular. Normandiya’da devamlı genişleyerek, İngiltere’ye geçtiler. On birinci yüzyılda İngiltere’ye hâkim olan Normanlar, Akdeniz’den Orta Doğuya kadar yayıldılar. Güney Avrupa’daki limanların gelişmesinde hizmetleri geçti. Haçlı Seferlerine katıldılar. Güney İtalya’ya da hâkim oldular. Dağıldıkları bölgelere göre nüfusları çok az olan Normanlar, ancak koloni kuracak kadar kalabalıktılar. Bu yüzden hâkim oldukları bölgenin nüfûsu içinde eriyip giden Normanlara, 13. yüzyıldan sonra rastlanılamaz oldu. Normanlar, coğrafi yer adı olarak kullanılan Normandiya adından başka kendilerinden eser bırakmamışlardır.

Normanların fethettiği yerler

300px Normannen


Normanlar
, M.S. 912 yılından itibaren Normandiya'ya yerleşen Frenk ve İskandinav karışımı halk. Normanların soyundan gelen halk halen Fransa'nın Normandiya bölgesinde yaşamaktadır. [1]
Normanlar XI. yy.da Batı Avrupa'da ve Akdeniz'de hakim askerî güç olmuşlardır. 1066 yılında İngiltere'yi istila etmişlerdir.
Normanların Vikingler ile karıştırılmamaları gerekir. Normanlar Viking soyundan gelen İskandinav kökenli bir halktır ancak komşuları olan Cermen kökenli Frenk halkalarıyla karışarak yeni bir kültür oluşturmuşlardır. Zamanla Hristiyanlık dinine geçmişlerdir. Günümüzde konuşulan Normanca, Fransızcaya oldukça benzer bir dildir.

İngiltere'nin fethi

İngiltere'nin Normanlar tarafından fethi 1066 yılındaki Hastings Savaşı ile başlamıştır. I. William (Fatih William), İngiltere'nin ilk Norman kralıdır. Normanların egemenliği İngiltere tarihini, kültürünü ve dilini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir.
Bu olay İskandinav halkları ile yakın ilişkiler içerisinde olan İngilizlerin Avrupa aristokrasisi ile tanışmasına yol açmıştır. Bu sayede İngiltere Avrupa'nın en güçlü monarşilerinden birine sahip olmuş, geleneksel İngiliz yönetiminde kral ve aristokrasinin lehine köklü değişiklikler meydana gelmiştir.
Fransa ile İngiltere arasında sıkı bir rekabet başlamış, bunun etkileri günümüze kadar görülmüştür. İngiltere'nin Normanlar tarafından fethi, aynı zamanda İngiltere'nin son fethidir.

Quo vadis?