Arama

Kımız

Güncelleme: 24 Kasım 2012 Gösterim: 5.378 Cevap: 2
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
4 Aralık 2006       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Süt asidi ve alkol fermantasyonu sonucu meydana gelen, kefire benzeyen ve ortalama % 2 alkol ihtivâ eden sütten bir içki.
Süt şekerince zengin olan kısrak sütünden îmâl edilen kımız, beyazımsı bir sıvıdır. Çok eski bir târihi vardır. İlk olarak Orta Asya’da Türkistan ve Moğolistan taraflarında yaşayan kavimlerce içilmiştir. Müslümanlıktan önce Türkler arasında yaygın olarak kullanıldığı söylenmektedir. Sarhoş edici olması sebebiyle İslâmiyetin haram kılması, Müslüman Türklerin kımızı terk etmesine sebeb oldu.
Sponsorlu Bağlantılar
topluluğunun faaliyeti sonucunda meydana gelir. Bu topluluk süt asidi Kımız, benzeri süt ürünleri gibi, belirli bir mikroorganizmabakterileri (Lactobacillus bulgaricus, streptococcus) ve mayalardan (torula kumys) ibârettir. Bu mikroorganizmalar aşılandıkları sütte süt şekerine etki yaparak asit, alkol ve CO2 çıkarırlar. Açık kaplarda yapıldığı için îmâl sırasında CO2’nin çoğu uçar. Alkol miktârı kefirden çoktur. Asit ikisinde de aynıdır.
Kımızda albumin ve kazein parçalanması olur. Pepton miktârı kefirdekinin 10 misli kadardır. Kazein çok ufak parçacıklar hâlindedir. Bunun sebebi iyi ve sık karıştırmadır. Kokusu yayık altını veya ekşi peynir suyunu andırır. Çalkalanınca köpürür.
Kımızın bileşimi, yapıldığı hammaddeye, işleniş şekline göre az çok farklılık gösterir. Laktik asit ve alkol miktârına göre çeşitli tiplerde işlenir. Zayıf, normal ve sert kımızlardaki asit ve alkol durumu şöyledir:
Zayıf kımız tipi, Laktik asit (%) = 0.7, Etil alkol (%) = 1.0
Normal kımız tipi, Laktik asit (%) = 1.1, Etil alkol (%) = 1.8
Sert kımız tipi, Laktik asit (%) = 1.8, Etil alkol (%) = 2.5

Kımız hakkında birçok propaganda yapılmıştır. Bu yüzden bir zamanlar rağbet görmüş, fakat yoğurt rekâbeti karşısında önemini çok yerde kaybetmiştir. Hâlen buna değer veren ülkelerin başında Rusya gelmektedir. Hammadde ihtiyacını karşılamak için çok sayıda hara bulunmakta ve sırf bu iş için yaklaşık 250 bin civârında kısrak yetistirilmektedir



Kısrak sütünün mayalanması (fermantasyon) ile elde edilen ve içerisinde % 1-3 oranında alkol bulunan ekşi, içindeki Karbondioksit (Co2) sebebiyle gazoz tadında olduğu bildirilen bir Türk içkisi.
Türklerin Orta Asya'da göçebelik devirlerinde kullandıkları, günümüzde dahi Türkistan ve Moğolistan taraflarında bolca tüketilen bu içki türü sonradan Sibirya, Kafkasya ve oradan da Avrupa'ya geçmiştir.
Eski Türklerin bu içkiyi, özellikle âyinlerde, düğün ve eğlencelerde çok kullandıkları nakledilmektedir. Hatta Kazakların "ölü aşı" adı verilen bir âdet gereği kımızı ölünün mezarına döktükleri bilinmektedir. "...Cahil, dinden habersiz Kazaklar kendileri gibi cahil mollalarla beraber "ölü aşı" yedikten sonra, gidip Kur'an okuturlar ve aştan kalan artıkları ve kımızı ölünün mezarına dökerlermiş" "(Abdulkadir İnan, Eski Türk Dini Tarihi, Kültür Bakanlığı Yayınları, İstanbul, 1976, s.154).
Orta Asya'dan göçler sonucu Anadolu'ya gelerek İslâmiyeti kabul eden Türklerin kımız içme geleneklerini sürdürdükleri görülür. Gerek Selçuklu devletlerinde ve gerekse Osmanlı Devletinin merkezî devlet sistemine geçişine kadar padişahların verdiği toy (ziyafet, yemekli eğlence) şölenlerinde bolca kullanılan kımız, son olarak İstanbul'un fethini müteakip Fatih tarafından Sultanahmet'te Tekfur Sarayında verilen toyla geleneğini yitirdi.
Kımız yapmak için ekşi hamur mayasına benzeyen ve çok defa kurutularak saklanan bir mayadan yararlanılır. Bu mayanın içinde çeşitli laktik asit bakterileri vardır.
Mayalanma 20°-30° arasında tulumlar içerisinde veya açık kaplarda yapılır. Kımızda, yapıldığı sütun yağlı maddeleri ve mayalanmamış az miktarda süt şekeri bulunur. Kokusu ekşi peynir suyunu andırır.
Kımızda taze veya eskimiş olmasına göre değişen miktarlarda alkol ve laktik asit bulunur.
En hafif kımızda % 1 alkol, % 0,5 laktik asit,
En sert kımızda: % 3 alkol, % 1,5 laktik asit bulunur.
Yapımında deve ve eşek sütü de kullanılan kımız, Rusya'da halk sağlığı yönünden faydalı olduğu gerekçesiyle yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu ülkede kımız hammaddesi olan sütü temin etmek için önemli miktarda kısrak yetiştirilmektedir.
Kımız ve diğer içkiler: İslâm Dini, ismi ne olursa olsun, bütün alkollü içkileri yasaklamış, çoğu sarhoşluk veren içkilerin azını da haram kılmıştır. "Ey inananlar, şarap, kumar, dikili taşlar (putlar) (üzerine yazılar yazılmış) şans okları (çekmek ve bunlara göre hareket etmek), şeytan işi birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz"(el-Maide 5/90).
Bu âyetteki hamr (şarap) kelimesinin tefsirini yapan Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Her sarhoşluk veren (içki) "hamr" dır ve her sarhoşluk veren (içki) haramdır" (Müslim, Eşribe, 73-75; Buhâri, Edeb, 80, Ahkâm, 22, Meğâzi, 60; Ebu Davud, Eşribe, 57).
İbn Ömer (r.a.)'in rivayete göre Hz. Ömer, Hz. Peygamber'in minberinde bir hutbe okudu ve şöyle dedi: "Hamrı yasaklayan âyet indiğinde "hamr" üzüm, hurma, buğday, arpa ve baldan yapılıyordu. "Hamr aklı gideren şeydir" (Buhari, Eşribe, 5; Müslim, Tefsir, 32).
Bu rivayette hem "hamr"ın tanımı yapılıyor hem de, yapıldığı maddelere göre çeşitleri sayılıyor. O halde çeşitli maddelerden "hamr" yapmak mümkün olduğuna göre, ismi ne olursa olsun, çok içildiğinde sarhoşluk veren her içki haramdır. Kımız da bira gibi çok içildiğinde sarhoşluk veren içkilerden olduğu için, içilmesi, alınıp satılması, imal edilmesi, taşınması, ikram edilmesi yasak olan içkiler kapsamına girer (Buhari, Eşribe).
Eski Türklerin merasim ve ayinlerinde sarhoş olununcaya kadar kımız içildiği bilindiğine göre bu içki sarhoşluk vericidir ve dolayısıyla içilmesi de yasaktır.
Hurma, kuru üzüm, incir vb. maddelerden yapıldığı halde sarhoşluk vermediği için mübah olan tatlı içecekler de vardır: Bunlar mayalanmadıkları sürece haram olmazlar. Az kaynatılmış hurma ve kuru üzüm suyu olan "nebîz" bunlardandır.
Hz. Aişe şöyle demiştir: "Biz Peygamber (s.a.s) için, altında delik olan, yukarısından da bir yere asılan Meri bir kap içinde "nebîz" yapardı ki Sabah yaptığımız nebîzi akşam içer, akşam yaptığımızı sabah içerdi."
Başka bir rivayette, kuru üzümden nebîz yapılırdı. Peygamber (s.a.s), sabah-akşam onu içerdi. Üçüncü günü akşamı tadında ve kokusunda bir değişme olmuşsa onu döktürürdü (Tâc, III, 146) buyurulmuştur.
Bu rivayetlerden anlaşıldığına göre "nebîz" ve diğer meyvelerden yapılan benzeri içecekler, ekşitilmeden içilen meyve sularıdır. Sarhoşluk vermedikleri için de mübahtır.




yetiştirilmektedir. Kımız, Türkün ulu atalar yurdu Uluğ Türkistan Türkleri'nin en meşhur ve en makbul millî içeceklerinden birisidir; diğerleri su ve ayrandır.
Yapımı îskitler'den (M.Ö. 700-300) bu yana bilinen bu millî Türk içeceği, safkan kısrak (at) sütünün mayalandırılmasıyla yapılır. Biz Anadolu Türklerince pek tanınmayan, aksine Türkistan Türkler'ince de meşhur bir içecek olarak tüketilen kımız îngiltere, Kaliforniya ve Rusya'da da tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Buralarda kımızla tedavi hastaneleri kurulmuştur. Kimyagerler, A-B-C vitaminleriyle zengin olan orta ekşilikteki (60-80) 1 litre kımızda 500 kalorinin olduğunu tespit etmişlerdir ki, ayrıca 17 gr. yağ, 22 gr. belok da vardır. îçindeki süt asidinin, insan vücudunu zehirleyen barsak mikroplarını da zararsız hale getirdiği ilmen müşahade edilmiştir.
Günde en az 1 litre içmek kaydıyla yemek aralannda veya yemekten 2 saat önce içilmesi tavsiye edilen bu içkimiz hakkında Dr.Poznikov: "Kımız insanı besler, sağlamlaştırır ve tazeler" demiştir. Bilhassa tüberküloz, halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, mide ülseri, gastiritis, hazımsızlık, kansızhk, bronşit ve vereme çare olan bu içeceğimizin tıp bilimince de kullanıldığı bir gerçektir. Rusya'daki Samara şehrinde, 1858 yılında, kimyager N.P.Poznikov'un gayretiyle, kımızla tedavi hastanesinin açıldığı Rus resmî kaynaklarınca belirtilmiştir. Bizatihî tavsiyelerime uyan bir dost üzerinde de kımızın tedavi edici hususiyetini gördüm.
Büyük Türk filozofu Ziya Gökalp'ın tasvip ve tensibiyle Talat Paşa tarafından, 1913 yılında Uluğ Türkistan'ı tenvir için gönderilen, 'kalbim Türklüğün muhabbet ateşiyle yanıyordu' diyen muallim A.Kemal ÎLKUL'un "Türkistan ve Çin yollarında unutulmayan hatıralar" namındaki eserini bana hediye eden, 1902 Kazan doğumlu (0-3.8.1982) Tatar Türk'ü Öktem Cayık Beye (7 yıl gibi bir zaman dostluğumuz olan ve şu anda Mevlana şehri Konya'da medfun bu Türk aşığını bu vesileyle rahmetle anıyorum). Kımız hakkında ne buyurursunuz? şeklinde sualime: "Bu yaşımı ve bu diriliğimi önce Allah'a, sonra da kımıza borçluyum" demişti.
Aynı suali bir tarih ve din bilimcisi Burhaneddin Semerkandı Beye de sordum. Bu büyük gazi de, husüsî şivesiyle: "Muhtelif rahatsızlıklara karşı en müessir bir ilaç; insana enerji verir, bedeni kuvvetlendirir. Kan yapar." dedikten sonra "içilmesinde dinimizce de bir mahzur yoktur" cevabını vermişti.
Kımızın % 1,2 nisbetinde alkol ihtiva etmesi, haram içeceklerin dışında kalmasına sebeptir. Peygamberimiz: "sekir veren her içki haramdır" diye hükmünü bildirmiştir. Enes ibn-i Malik Hazretlerine de Fukka'nın hükmünü sormuşlar, O da: "sekir (sarhoşluk) vermedikçe içmekte günah yoktur." demiş. Hazreti Ömer: "Allah'u Teala hamrı haram kıldı. (Bugün) hamr şu beş şeyden yapılıyor ki; üzüm, hurma, buğday, arpa, baldır. Hamr, akıl ve şuuru karıştıran, kendi halinde bırakmayan (sekir veren) içkidir" demiştir.
Bu cihetle şıra, boza ve bu arada kımız sekir verecek şekilde tahammür (mayalanma, ekşime) etmedikçe içilmesi helaldir.

Not: Kımız'm dinî cihetiyle alakah kısmı için, büyük TÜRK hadis alımi Kamil Miras'm tercüme ettigt Sahih-i Buhart'nin 12. Cildindeki 1890-1894 numarah hadis izahlan okunmalıdır.

buz perisi - avatarı
buz perisi
VIP Lethe
24 Kasım 2012       Mesaj #2
buz perisi - avatarı
VIP Lethe
Kımız
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Eski bir Türk içkisi. Kısrak sütünün özel bir biçimde mayalanmasıyla elde edilir. Az alkollü ve ekşi bir içkidir. En çok Türkistan, Kafkasya, Sibirya ve Moğolistan'da yapılmakta, yapımında ayrıca deve ve eşek sütü de kullanılmaktadır.

In science we trust.
ölmez fenerli - avatarı
ölmez fenerli
Ziyaretçi
24 Kasım 2012       Mesaj #3
ölmez fenerli - avatarı
Ziyaretçi
Kımız Nedir?
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Kımız (Orta Asya)
Kımız (Kırgızca: kымыз), kısrak sütünün fermante edilmesiyle elde edilen geleneksel içecek. Orta Asya bozkırlarında yaşayan Kırgız, Başkırt, Kazak, Yakut ve Özbek gibi Türk halkları ve Moğollar arasında bugün de önemli bir içecektir. Süt şekerince zengin olan kısrak sütünden îmâl edilen kımız, beyazımsı bir sıvıdır. Çok eski bir târihi vardır. İlk olarak Orta Asya’da Türkistan ve Moğolistan taraflarında yaşayan kavimlerce içilmiştir.
Kımız, benzeri süt ürünleri gibi, belirli bir mikroorganizma topluluğunun faaliyeti sonucunda meydana gelir. Bu topluluk süt asidi bakterileri (Lactobacillus bulgaricus, streptococcus) ve mayalardan (torula kumys) ibârettir. Bu mikroorganizmalar aşılandıkları sütte süt şekerine etki yaparak asit, alkol ve CO2 çıkarırlar. Açık kaplarda yapıldığı için îmâl sırasında CO2’nin çoğu uçar. Alkol miktârı kefirden çoktur. Asit ikisinde de aynıdır. Ayrıca insana güç verici bir etkisi vardır.
Kımızda albumin ve kazein parçalanması olur. Pepton miktârı kefirdekinin 10 misli kadardır. Kazein çok ufak parçacıklar hâlindedir. Bunun sebebi iyi ve sık karıştırmadır. Kokusu yayık ayranı veya ekşi peynir suyunu andırır. Çalkalanınca köpürür.
Kımızın bileşimi, yapıldığı hammaddeye, işleniş şekline göre az çok farklılık gösterir. Laktik asit ve alkol miktârına göre çeşitli tiplerde işlenir. Zayıf, normal ve sert kımızlardaki asit ve alkol durumu şöyledir:
Zayıf kımız tipi, Laktik asit (%) = 0.7, Etil alkol (%) = 1.0
Normal kımız tipi, Laktik asit (%) = 1.1, Etil alkol (%) = 1.8
Sert kımız tipi, Laktik asit (%) = 1.8, Etil alkol (%) = 2.5
Kımız hakkında birçok propaganda yapılmıştır. Bu yüzden bir zamanlar rağbet görmüş, fakat yoğurt rekâbeti karşısında önemini çok yerde kaybetmiştir. Hâlen buna değer veren ülkelerin başında Rusya gelmektedir. Hammadde ihtiyacını karşılamak için çok sayıda hara bulunmakta ve sırf bu iş için yaklaşık 250 bin civârında kısrak yetiştirilmektedir.

Benzer Konular

24 Mayıs 2008 / Gabriella X-Sözlük