Arama

Çocuk ve Televizyon

Güncelleme: 12 Aralık 2008 Gösterim: 16.906 Cevap: 2
HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
29 Kasım 2008       Mesaj #1
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Çocuk ve Televizyon


Sponsorlu Bağlantılar
Televizyonda şiddet görüntülerini izleyen çocukların, bunları hayatın çok normal ve kabul edilebilir bir parçası olarak algıladıkları belirtildi.

Araştırma sonuçlarına göre, şiddet içeren programlar aynı zamanda çocuğu bağırıp çağırmaya, zor kullanmaya ve kavgaya yöneltebiliyor. Ayrıca bu programlar çocuğun dış dünyayı vahşi, korkunç bir yer olarak algılamasına neden olabiliyor. Diğer yandan, televizyonun eğitimi destekleyici, rahatlatıcı, eğlendirici, yaşadığımız dünyada olup bitenlerin farkında olmamızı sağlayıcı işlevleri de bulunuyor. Düşündürücü olan, aynı aracın kontrolsüz kullanımda kişiyi pasifize etmesi, amaçsız bir şekilde karşısına bağlanması, zaman öldürmeye neden olması, tüketimi kışkırtması ve şiddeti evimize taşıması.

Araştırma sonuçları, çocuk ne kadar şiddet görüntüsü izlerse, bunları hayatın çok normal ve kabul edilebilir bir parçası olarak algıladığını gösteriyor. Şiddet içeren programlar, aynı zamanda çocuğu bağırıp çağırmaya, zor kullanmaya, kavgaya ve çocuğun dış dünyayı vahşi, korkunç bir yer olarak algılamasına neden olabiliyor.

Uzmanların özellikle dikkat çektikleri ayrım noktası, çocuğun yetişkin insanın minyatür bir örneği olmadığı. Zira, enformasyon edinme yöntemleri çocuğun yaşına ve gelişim evrelerinin seyrine göre farklılıklar gösteriyor. Örneğin, 2-5 yaşları arasındaki çocuk taklitçi olma özelliği taşıyor. Bu nedenle de televizyonda gördüğü şiddet içerikli sahneleri kendince oynamaya ve uygulamaya çalışması son derece normal.

ÖNEMLİ OLAN ÇOCUKLARI UYGUN PROGRAMLARI SEYRETMELERİ İÇİN YÖNLENDİRMEK

Uzmanlar, ailelerin bu yaşlardaki çocuklarının taklit ettiği olumsuz davranışlarının bir süre sonra kendi davranışları haline geldiğinden sıkça yakındıklarını bildiriyor. Aslında taklit, öğrenme süreci ve yöntemlerinin çok normal bir parçası. Aile çocuğun hangi programları izlediğini denetlediği ve olumlu yönlendirdiği sürece, taklit son derece zararsız. Uzmanlara göre 8 yaşındaki bir çocuk, televizyonda ve gerçek yaşamda gerçekleşenler arasındaki farkı ayırt edebilecek durumdadır. Yine pozitif olarak bakıldığında, televizyonun aslında kocaman ve heyecan verici bir dünyaya açıldığı görülebiliyor.

Yeryüzündeki milyonlarca insanın eğitimi düşünüldüğünde, televizyon tartışmasız bir eğitim aracı aynı zamanda. Çocuklarımıza sosyal bazı davranışları, paylaşmayı, uzlaşmayı öğreten pek çok eğitici programın varlığını yok sayamayız. Zaten uzmanlara göre önemli olan da çocuklarımıza televizyon seyrettirmemek değil, onları doğru ve uygun programları seyretmeleri için yönlendirmek.

Uzmanlar, televizyonun tuzağına düşmemek için uyulması gereken 5 kuralı ise şöyle sıralıyor:

- Akşamları eve gelir gelmez televizyonu açmayın: "Çamaşır, bulaşık, yemek gibi yapılması gereken birçok tatsız işin altında boğuluyor olsanız bile, çocuğunuzu siz bunlarla meşgulken televizyondan başka bir uğraşla ilgilenmesi için yönlendirin. Televizyonun önünde sakin oturmaktansa, bırakın daha fazla kirleten ya da dağıtan diğer aktivitelerle ilgilensin."

- Eve birçok televizyon yerleştirmeyin: "Yatak odasına televizyon koymak, kendi kendinize kurduğunuz bir tuzak olacaktır. Yatakta televizyon seyretmek çok konforludur, fakat en ufak bir yorgunlukta bir elde kumanda diğer elde abur cubur yiyeceklerle son derece sağlıksız bir yaşam şekli edinmenize neden olur. Yemek esnasında televizyonun açık olması ise ailedeki tüm iletişimi kesmenin en emin yoludur!"

- Çocuk bakıcısının çocuğunuzu televizyon karşısında oyalamasına izin vermeyin: "Çocuğunuzu resim yapma, oyun hamurlarıyla şekiller oluşturma gibi başka tür uğraşlarla meşgul etmesi için bakıcıya önerilerde bulunun. Hikayeler anlatan kaset dinlemesi de çocuğunuzun düşselliğini televizyondan çok daha fazla özgür bırakacaktır. Eğer çocuk bakıcısına güveniniz yoksa, uzaktan kumandayı saklayın."

- Çocuğunuzun televizyonu tek başına açmasına, ne var ne yok bakmasına ve kanal değiştirmesine izin vermeyin: "Çocuğunuzun televizyon seyredip seyretmemesine, programın ya da çizgi filmin ona uygun olup olmadığına siz karar verin. Küçük yaşlarda konsantrasyonu bozma kaynağı olan zapping yapmaktan kaçının. Gerekirse ve eğer televizyonunuz kablolu yayınları alıyorsa, kendisine zararı olmayan kanallarda gezmesi için çocuğunuza birkaç dakika izin verin. Çocuğunuz yanlışlıkla kanlı olayların olduğu bir sahneye denk geldiyse, televizyonu hemen kapatmak ya da aceleyle kanalı değiştirmek yerine, onda şok etkisi oluşturan şey üzerine birkaç kelime edin. Böylece onu paniğe kapıldığı bir durumun etkisinden kurtarmış olursunuz."

- Çocuğunuzu uzun bir süre televizyon karşısında yalnız bırakmayın: "Tam tersine, bilinçli ve eleştiren bir televizyon izleyicisine yavaş yavaş dönüşmesini ona öğretmek için yanında kalmaya çalışın. 6-7 yaşına doğru onun çizgi filmlerden başka şeyler izlemesine izin verdiğinizde bazı temel bilgileri açıklayın. Örneğin, ona filmle gerçeği ayırt etmesini öğretin; 'Birbirleriyle kavga edenler aslında rol yapıyor', 'Bütün bunlar aslında sana akşamları okuduğum masallar gibi gerçek olmayan şeyler, örneğin gördüğün bu kan aslında ketçap' gibi."
Eleftheria - avatarı
Eleftheria
Ziyaretçi
1 Aralık 2008       Mesaj #2
Eleftheria - avatarı
Ziyaretçi
Televizyon ve Çocuk

Sponsorlu Bağlantılar



Televizyon günümüzün en önemli iletişim araçları arasında yer almaktadır. Eğitici, öğretici olmasının yanı sıra, eğlendirici özelliğiyle de ilgi çekmektedir. Televizyonun etkileri nasıl ve ne derecede kullanıldığı ile ilişkilidir. Önemli olan televizyonun seyredilmemesi değildir. Anne-babanın çocuğa kısa süreli ve denetimli televizyon izletmesi, doğru ve uygun programlar seçerek çocuğu bu programları izlemesi için yönlendirmesi çok önemlidir.
Çocuğa Olumlu Televizyon İzleme Alışkanlığı Kazandırmak İçin Yapılabilecekler
Çocuğun televizyon karşısında geçirdiği süre günde en fazla 1-2 saati aşmamalıdır. Çocuk üç yaşından küçükse izleme süresi 20 dakikayı geçmemesi daha uygundur.
Anne-baba çocuğun televizyon izlemesi konusunda bir plan yapmalıdır. Bu planda çocukla bir günde kaç saat, bir haftada kaç gün, hangi programları izleyeceği konularında birlikte karar almalıdır.
Televizyon planlanan programa uygun olarak açılmalı, program bittiğinde kapatılarak, çocukla program hakkında konuşulmalıdır. Bu yaklaşım çocuğun izlediklerinden daha çok faydalanmasına yardımcı olacaktır.
Anne-baba televizyonu çocukla birlikte seyretmelidir. Çocuğu bilinçli bir televizyon izleyicisi yapmak için, programın içeriği ile ilgili bazı temel bilgileri verip, çocuğun sorduğu sorulara cevap vermelidir.
Çocuğa izlediğinin yalnızca bir film, hikaye olduğu anlatılmalıdır. Örneğin: Süpermen'in gerçekte uçmadığı, rol gereği uçtuğu söylenmelidir.
Anne-baba çocuğun televizyon seyredip, seyretmemesine programın ya da çizgi filmin çocuğa uygun olup, olmadığına kendileri karar vermelidir. Çocuk için uygun olmayan programı neden izlememesi gerektiği çocuğa açıklanmalıdır.
Sürekli kanal değiştirmek küçük yaştaki çocuğun konsantrasyonunu bozduğu için anne-baba, çocuğun sürekli kanal değiştirmemesine dikkat etmeli, kendileri de bu davranışı yapmaktan kaçınmalıdır.
Televizyon ortak seyredilebilecek bir odaya konulmalıdır. Evdeki diğer odalara televizyon (özellikle yatak odasına) konulmamasına dikkat edilmelidir. Televizyon konulan odadaki eşyalar televizyonu merkez yapmayacak şekilde düzenlenmelidir.
Çocuğa televizyon seyrettirilmesi veya seyrettirilmemesi ödül ya da ceza olarak kullanılmamalıdır.
Anne ev işeriyle uğraşırken çocuğu televizyondan başka uğraşlarla ilgilenmesi için yönlendirmelidir.
Anne-baba çocuğun televizyon seyretmesi yerine, arkadaşlarıyla bir araya gelmesi, oyun oynaması, resim yapması, spor yapması, kitap okuması, şarkı söylemesi gibi ev içi ve ev dışı aktiviteleri desteklemelidir. Çocuk bu aktivitelere yönlendiğinde övülmeli, taktir edilmelidir.
Anne-baba televizyonu, çocuğun uslu durması, ağlamaması için kullanmamalıdır.
Anne-baba çocuğun reklamlarda görüp, istediği ancak ona uygun olmayan maddelerin neden alınamayacağını çocuğa anlatmalıdır.
Anne-baba çocuğa ne şekilde televizyon seyretmesi gerektiği konusunda açıklama yapmalı, sürekli yüz üstü ya da çok yakından izlemesinin sağlığa zararlı olacağını anlatmalıdır.
Anne-baba televizyon seyretme konusunda fikir birliğiyle hareket ederek, tutarlı olmalıdır.
Anne-baba televizyon seyretmek yerine kitap okuyarak, müzik dinleyerek, spor yaparak bir hobi ile ilgilenerek, çocuğa bu konuda iyi bir örnek olmalıdır.
Uygun Olarak İzletilmeyen Televizyonun Çocuk Üzerindeki Olumsuz Etkileri
Televizyon çocuğu şiddete yöneltebilir. Çocuk şiddeti günlük yaşamın bir parçası olarak kabullenebilir. Problem çözmede şiddeti çözüm yolu olarak kullanabilir.
Televizyondaki programların bir çoğunda konuşma dili sıkça yanlış, argo ve yabancı kelimelere özentili olarak kullanıldığı için, çocuğun dil gelişimi olumsuz etkilenebilir.
Çocuk televizyonu tek başına izlediğinde, televizyonun sunduğu her şeyi gerçekmiş gibi kabul edebilir. Televizyona soru soramadığı için bu durum çocuğun bir süre sonra düşünmesini, eleştirmesini engelleyebilir.
Çocuğun aşırı televizyon izlemesi, kitap okuma, spor yapma, müzik dinleme, resim yapma, arkadaşlarıyla oyun oynama gibi olumlu faaliyetlerden, hatta yemek yemekten bile alıkoyabilir.
Çocuğun televizyon karşısında uzun süre kalması, çevreyle ilgisini azaltabilir, konuşmasında gecikmeye neden olabilir.
Çocuğun televizyon karşısında uzun süre kalması, yatma saatini geciktirip, çocuğun uyku problemi yaşamasına sebep olabilir.
Çocuğun televizyon karşısında uzun süre kalması, hareketsizleşmesi sonucunda şişmanlamasına ve sürekli yorgunluk hissetmesine neden olabilir.
Uzun süre yere yüzükoyun yatıp, dirseklerini yere dayayarak kıpırdamadan televizyon seyreden çocuk, eklem rahatsızlıklarına yakalanabilir.
Tüketime ve para harcamaya özendiren reklamlar, çocuğun reklamda gördüğü yiyecekleri, oyuncakları istemesine neden olabilir. Bu istekler, aileye ekonomik açıdan zarar verebilir.
Çocuğun zihinsel, duygusal ve sosyal gelişiminde önemli bir etkiye sahip olan televizyonun denetimli olarak seyrettirilmesinin olumlu, gelişi güzel seyrettirilmesinin ise olumsuz etkileri vardır. Özellikle anne-baba televizyon seyretme konusunda çocuğa iyi bir model olmalıdır. Anne-baba sürekli televizyon izleme yerine, çocukla ilgilenir, ona sevgisini gösterirse, çocukla aralarındaki bağın güçlenmesini sağlayacaktır.

HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
12 Aralık 2008       Mesaj #3
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
"Çocukların TV izlemesi sınırlanmalı"


cocuktvizekut


Uzmanlar uyarıyor: "Şiddet içeren diziler çocukları saldırganlaştırır"

Gaziantep Üniversitesi (GAZÜ) Eğitim Fakültesi Rehberlik ve Psikolojik Danışma Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Zeynep Hamamcı, şiddet içeren dizi, haber ve çizgi film izleyen çocuklarda model alma yoluyla saldırgan davranışlar ve şiddet eğilimi ortaya çıkabileceğini söyledi.

Doç. Dr. Hamamcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, televizyonun çocuklar üzerindeki etkisinin diğer yaş gruplarına göre daha fazla olduğunu belirtti.

Televizyonun çocuklar için önemli bir taklit kaynağı olduğunu, çocukların televizyonda gördüğü modellerin davranışlarını taklit ederek değerlerini içselleştirebileceğini ifade eden Doç. Dr. Hamamcı, şöyle konuştu:

''Özellikle şiddet içeren dizi, haber ve çizgi filmleri izleyen çocuklarda model alma yoluyla saldırgan davranışlar ve şiddet eğilimi ortaya çıkabilir. Uzun süre televizyon karşısında kalmak çocuğun sosyalleşmesini ve yaratıcılığını olumsuz yönde etkileyebilir.''

Doç. Dr. Hamamcı, özellikle okul öncesi yaş grubundaki çocukların canlı ve cansızı ayırt etmekte zorlanabileceğini belirterek, televizyondaki, gerçek ve canlı olmayan bazı tiplemelerin çocuğu korkutarak onu olumsuz yönde etkileyebildiğini dile getirdi.

Günümüzde televizyonun her evde bulunduğu ve hayatın çok önemli bir parçası olduğu düşünüldüğünde ailelerin çocukları için bu konuda daha duyarlı olması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Hamamcı, çocukların bu olumsuz etkilerden korunulabileceğini bildirdi.

BİLİNÇLİ KULLANMAK ÖNEMLİ

Doç. Dr. Hamamcı, televizyonun bilinçli kullanıldığında önemli bir bilgi kaynağı olduğunun unutulmaması gerektiğini vurguladı. Çocuklara yaş gruplarına uygun eğitsel programlar izletilebileceğini ifade eden Doç. Dr. Hamamcı, şunları anlattı:

''Yaş gruplarına uygun eğitsel programlar izleyen çocukların zihinsel gelişimleri desteklenebilir. Eğitsel programlar çocukların gelişimine katkıda bulunabilir. Ancak bu konuda da aileye büyük görev düşüyor. Aileler çocuklarını sadece belirledikleri program saatlerinde televizyon izlemesine izin vermeli.''

Doç. Dr. Hamamcı, anne ve babaların çocuklarını oyalanmaları için ya da başka sebeplerle uzun süre televizyon karşısında bırakmaması, çocukların televizyon izledikleri saatlerin sınırlandırılması gerektiğini ifade etti.

Çocukların televizyon izlemek yerine kitap okuma, boyama ya da resim yapma gibi etkinliklere yönlendirilebileceğini dile getiren Doç. Dr. Hamamcı, ailelerin çocukların izleyeceği, haber, dizi, film ya da çizgi filmlerde seçici olması gerektiğini kaydetti.



Benzer Konular

12 Haziran 2016 / A.Arda Moda
1 Ekim 2012 / Misafir Cevaplanmış
5 Aralık 2013 / Misafir Cevaplanmış