Arama

Camiler - Selimiye Camii

Güncelleme: 11 Eylül 2012 Gösterim: 7.350 Cevap: 4
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
29 Şubat 2008       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Selimiye Camii

Sponsorlu Bağlantılar
II. Selim'in emri üzerine Mimar Sinan tarafından Kıbrıs'ın fethiyle elde edilen ganimetlerle eski sarayın Baltacılar koğuşunun bulunduğu yerde yapılan cami. 1568 - 1575 yıllarında tamamlanan Selimiye Camii Osmanlı-Türk mimarisinin en büyük eseridir. Üçer şerefeli dört minaresi vardır. Her minarenin yüksekliği 79,89 m.'dir. Kubbesi 31,28 m. çapında olan Selimiye Camii'nin harim tarafındaki minarelerin şerefelerine ayrı merdivenlerden çıkılabilmektedir.

Osmanlı hükümdarı II. Selim tarafından Mimar Sinan'a yaptırılan Selimiye Camii, Edirne'de, şehrin en yüksek noktasında Yıldırım Bayezıt'ın yaptırdığı Baltacılar Koğuşu'nun kalıntıları üzerine yapılmıştır. Yapımına 1569'da başlanmış ve 1575'de tamamlanmıştır. Osmanlı-Türk sanatının en muhteşem eseridir. Mimar Sinan, Selimiye için "ustalığımın eseri" demiştir. Açık havalarda Rodop Dağları'ndan ve Uzunköprü'nün Süleymaniye Köyü'nden görülebilmektedir.

Selimiye'de daha önceki hiçbir camide, Ayasofya'da, Bizans eserinde ve antik çağ mabetlerinde görülmemiş bir teknik kullanılmıştır. Daha önceki kubbeli yapılarda, asıl kubbe kademeli yarım kubbelerin üzerinde yükselmesine rağmen, Selimiye Camii tek bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbe, 8 filayağına dayanan bir kasnak üzerine oturtulmuştur. Kasnak, filayaklarına kemerlerle bağlıdır. Kubbenin çapı 33,28 metre, yüksekliği 15,86 metredir. Sinan, bu şekilde örttüğü iç mekana verdiği genişlik ve ferahlıkla birlikte mekanın bir kerede kolayca anlaşılmasını sağlar. Kubbe aynı zamanda camiinin dış görünüşünün ana hatlarını da belirler.

edirne selimiye camii wwwselimiyecamiicom popup 29

Selimiye'nin herbiri 70,89 metre yüksekliğinde, kalem gibi incecik 4 minaresi vardır. Minareler üçer şerefelidir. İki minaresinde şerefelerin üçüne giden yol ayrıdır. Bu minarelerden aynı anda üç şerefeye de birbirini görmeden üç kişi çıkabilir. Öndeki iki minarenin taş oymaları çukur, ortadaki minarelerin oymaları ise kabarıktır. Minarelerin kubbeye yakın olması, camiyi göğe doğru uzanıyormuş gibi gösteren bir görünüş güzelliği sağlar. Diğer camilerde ise minareler açığa yapılmış ve yapı genişlemiştir.
Caminin mermer, çini ve hat işçilikleri de önemlidir. Yapının içi İznik çinileriyle süslüdür. Büyük kubbenin tam altındaki hünkar mahfili, 12 mermer sütunludur ve 2 metre yüksekliktedir. Çinilerin bir kısmı 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında, Rus generali Skobelef tarafından sökülerek Moskova'ya götürülmüştür.
Yapının, kuzeye, güneye ve avluya açılan 3 kapısı vardır. İç avlu, revaklar ve kubbelerle süslüdür. Avlunun ortasında mermerden özenle işlenmiş bir şadırvan vardır. Dış avluda ise sıbyan mektebi, darül kurra, darül hadis, medrese ve imaret bulunmaktadır. Sıbyan mektebi günümüzde çocuk kütüphanesi, medrese ise müze olarak kullanılmaktadır. Geçmişte cami meşalelerle aydınlatılmakta idi. Meşalelerden çıkan is, hava akımı yaratmak üzere özel olarak yapılan bir delikten dışarı çıkmaktaydı.

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
BiRuMuT - avatarı
BiRuMuT
Ziyaretçi
1 Kasım 2009       Mesaj #2
BiRuMuT - avatarı
Ziyaretçi
Selimiye Camii

Sponsorlu Bağlantılar
Selimiye Camii gerek Mimar Sinan'ın gerek Osmanlı mimarisinin en önemli baş yapıtlarından biridir. Caminin kapısındaki kitabeye göre yapımına 1568 (Hicri:976) yılında başlanmıştır.Bir tepe üzerinde bulunan Selimiye'de daha önceki hiçbir camide, ya da antik çağ mabedinde görülmemiş bir teknik kullanılmıştır. Daha önceki kubbeli yapılarda, asıl kubbe kademeli yarım kubbelerin üzerinde yükselmesine rağmen, Selimiye Camii 43,25 metre yüksekliğinde, 31,25 metre çapında, tek bir kubbe ile örtülmüştür. Kubbe 8 sütuna dayanan bir kasnak üzerine oturtulmuştur. Kasnak, filayaklarına 6 metre genişliğinde kemerlerle bağlıdır. Sinan, bu şekilde örttüğü iç mekana verdiği genişlik ve ferahlıkla birlikte mekanın bir kerede kolayca anlaşılmasını sağlar. Kubbe aynı zamanda camiinin dış görünüşünün ana hatlarını da belirler.


Caminin dört köşesinde bulunan her biri üç şerefeli 380 santimetre çapındaki minareler 70,89 metre yüksekliğindedir. Minarelerin alem dahil yükseklikleri bazı kaynaklara göre 84, bazılarına göreyse 85 metredir. Cümle kapısının iki yakınındaki minarelerin şerefelerine üç ayrı merdivenden çıkılır. Diğer iki minare tek merdivenlidir. Öndeki iki minarenin taş oymaları çukur, ortadaki minarelerin oymaları ise kabarıktır. Minarelerin kubbeye yakın olması, camiyi göğe doğru uzanıyormuş gibi gösterir.Bu caminin en büyük özelliği Edirne'nin her tarafından görülmesidir.


Caminin mermer, çini ve hat işçilikleri de önemlidir. Yapının içi İznik çinisiyle süslüdür. Büyük kubbenin tam altındaki hünkar mahfili, 12 mermer sütunludur ve 2 metre yüksekliktedir. Çinilerin bir kısmı 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşında, Rus generali Skobelef tarafından sökülerek Moskova'ya götürülmüştür.


Yapının, kuzeye, güneye ve avluya açılan 3 kapısı vardır. İç avlu, revaklar ve kubbelerle süslüdür. Avlunun ortasında mermerden özenle işlenmiş bir şadırvan vardır. Dış avluda ise sıbyan mektebi, darül kurra, darül hadis, medrese ve imaret bulunmaktadır. Sıbyan mektebi günümüzde çocuk kütüphanesi, medrese ise müze olarak kullanılmaktadır. Geçmişte cami meşalelerle aydınlatılmakta idi. Meşalelerden çıkan is, hava akımı oluşturmak üzere özel olarak yapılan bir delikten dışarı çıkmaktaydı.



ytft

hln

Vikipedi,Özgür Ansiklopedi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
17 Aralık 2009       Mesaj #3
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Selimiye Camii
MsXLabs.org & Temel Britannica

Mimar Sinan'ın 80 yaşında yarattığı ve "ustalık eserim" diye nitelediği yapıttır. Bu cami Osmanlı-Türk mimarlık tarihinin olduğu kadar dünya mimarlık tarihinin de başyapıtlanndandır. II. Selim tarafından Edirne'de yaptırılan bu anıtsal yapı 1569-75 yıllan arasında tamamlanmıştır.
Edirne'nin ve Osmanlı Devleti'nin simgesi olan cami, kentin merkezinde, eskiden Sarı bayır ve Kavak Meydanı denilen yerdedir. Burada daha önce Yıldınm Bayezid'in bir sarayı bulunmaktaydı. Mimar Sinan camiye ilişkin yazdığı tezkerede yabancı mimarların Ayasofya'nın kubbesi kadar büyük bir kubbenin İslam dünyasındaki yapılarda olmadığını öne sürerek öğündüklerini söyler. O büyüklükte bir kubbeyi oturtmanın çok güç olduğunu ileri sürmelerinin kendini etkilediğini ve çok üzdüğünü, ama sonunda Ayasofya'nın kubbesinden daha büyük bir kubbeyi gerçekleştirdiğinden söz eder. Bu özelliğinden başka çok uzaklardan göze çarpan dört minaresiyle de dikkati çeken bu yapı Mimar Sinan'ın aynı zamanda şehircilikte de uzman olduğunu gösterir.
Mimarlık tarihine, kapladığı yer bakımından en geniş cami diye geçen Selimiye Camisi yapı olarak 1.575 m2'lik bir alanı kaplar. Duvarları kesme taştan yapılmıştır. Duvarlarla çevrili bir avlunun ortasında yer alan cami,
yaklaşık 40 metre boyunda, 60 metre eninde bir ibadet yeri ile buna kuzeyden bitişen, hemen hemen aynı ölçülerde bir şadırvanlı avludan oluşur. Bu avlunun çevresi üstü örtülü, önü açık olan ve revak ya da sundurma denen yapılarla çevrilidir. İbadet yerine bitişik olan revaklar caminin son cemaat yerini oluşturur. Bu revakian örten kubbeler öbür revakian örtenlerden daha büyük ve yüksektir. Avlunun ortasında 16 köşeli, üzeri açık bir şadırvan vardır.
Selimiye Camisi içeriden yüksekliği 41,25 metre olan 31,22 metre çapındaki kubbesiyle dikkati çeker. Bu büyük kubbe, 6 metre genişliğindeki kemerlerle birbirine bağlanan ve fil ayağı denen dev sütunlar üzerine oturur. İki tanesi kıble duvarına bitişik olan fil ayaklarının öteki altı tanesi ikişer ikişer doğu, kuzey ve batı duvarlarının önünde yer alır. Böylece ibadet yerinin içinde tek ve büyük kubbeyle birlikte görkemli bir bütünlük sağlanmıştır. Mihrabın yer aldığı çıkıntılı bölümün üzeri yarım kubbe ile örtülmüştür. Yapıyı kubbenin eteklerindeki 32 küçük pencere ile caminin dört yüzünde yer alan ve üst üste altı sıra oluşturan pencereler aydınlatır.
Caminin 70,89 metre yüksekliğinde, üçer şerefeli dört minaresi vardır. Bu minarelerden giriş yönünde bulunan iki tanesinde şerefelere tek merdivenle çıkılır. Öbür iki minarede ise üç şerefeye ayrı ayrı çıkan üç merdiven vardır.
Selimiye Camisi'nin mimari özellikleri kadar ilgi çeken bir başka yanı da taş, mermer, çini, ahşap, sedef gibi değişik malzemelerin kullanıldığı süslemeleridir. Caminin mihrap ve minberi mermer işçiliğinin başyapıtların dandır. İçeride, tam ortadaki müezzin mahfili 12 mermer sütun üzerine oturtulmuştur. Altında küçük bir mermer havuz vardır. Kubbe ve yanm kubbeler ise son derece canlı, özgün kalem işiyle bezenmiştir. Mihrap, minber, hünkâr mahfili, kadınlar mahfilinin duvarları ve öteki duvarlar İznik çinileriyle kaplanmıştır. Bu çiniler sır altı tekniğiyle yapılmıştır;
Selimiye Camisi cami, medrese, hamam, türbe, imaret gibi birçok binadan oluşan ve külliye denen yapılar topluluğunun bir parçasıdır. Mimar Sinan külliyenin öbür yapılarının boyutlarını küçük tutarak tüm dikkatlerin cami üzerinde toplanmasını sağlamıştır. Bugün Edirne Müzesi'nin bir bölümünün yer aldığı medreseler dış avlunun güney kenarının köşelerinde ve caminin kıble duvarının önündedir. Külliyenin son yapısı olan arasta (çarşı) sonradan III. Murad döneminde, Selimiye'ye gelir getirmesi amacıyla vakıf olarak yaptırılmıştır. Arastada karşılıklı iki sıra halinde dizilmiş 124 dükkân vardır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
20 Aralık 2010       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Selimiye Camii
MsXLabs.org & İslam Ansiklopedisi

Türkiye'nin Avrupa kıtasındaki topraklarında, eski başkent Edirne'­de bulunan Selimiye Camii, eşsiz bir sanat harikasıdır. Osmanlı-Türk sa­natının en muhteşem eseridir. Mina­relerin en zarifi, kubbelerina en yü­cesi, çinilerin en güzeli Selimiye'dedir.
Cami, Edirne'nin en yüksek nok­tasında Yıldırım Bayezid'in yaptırdı­ğı sarayın Baltacılar koğuşunun ka­lıntıları üzerinde yapılmıştır. Berrak havalarda, tâ Rodop dağlarından ve Uzunköprü'nün Süleymaniye köyün­den görünmektedir. Yunanistan'dan trenle, asfalttan otobüsle Edirne'ye doğru gelenler, uzaktan Selimiye'nin dört minaresini iki olarak görürler. Bu yolculuğu ilk defa yapanlar uzun zaman gözlerini ondan ayıramaz, öy­le çekici, öyle büyüleyicidir ki, onun yanında başka her yapı adeta silinir, her güzellik gölgede kalır.
Büyük Türk mimarı koca Sinan'­ın şaheseri olan Selimiye'nin yapımı­na 1569'da başlandı ve 1575'te ta­mamlandı. Kanuni'nin oğlu II. Selim tarafından yaptırıldığı için adına "Selimiye" denmiştir.
Birbirinden güzel camiler yapan Koca Sinan, Selimiye için, "ustalığı­nın eseri" der. İstanbul'daki Şehza­de Camii'ni çıraklığının, Süleymani­ye Camii'ni kalfalığının "eseri sayar.
Koca Sinan bu eserinde, daha ön­ce yapılan hiç bir camide, Ayasofya dahil hiç bir Bizans eserinde ve antik çağ mabedlerinde görülmeyen bir us­talık göstermiş, çok önemli bir mi­marlık meselesini halletmiştir. Bu me­sele, koca camiyi tek bir kubbe ile ört­müş olmasıdır.
Daha önceki yapılarda, esas kub­be, kademeli yarım kubbelerin üzerin­de yükselirdi. Sinan, Selimiye Camii'nde kubbeyi, 8 filayağına dayanan bir kasnak üzerine oturtmuştur. Kas­nak fîlayaklarına kemerlerle bağlıdır. Ayasofya'nın kubbesinden daha ge­niş olan kubbenin çapı 33.28 metre­dir. Kubbenin kendi yüksekliği de 15.86 metredir ve bu yükseklik Ayasofya'nınkinden daha fazladır. Kub­be yüksek tutularak dayanak duvar­larının bina içine alınması ve onun bir kısmı haline getirilmesi, estetik görü­nüş güzelliğini de, sağlamlığım da artırmıştır. Ayasofya'nın ilk kubbesi basık olduğu için depremde yıkılmış, Sinan'ın hiçbir eseri depremden zarar görmemiştir. Ayasofya kubbesi basık olduğu için kalın dayanak duvarlan yapılmış, bu da dış görünüşü biraz kabalaştırmıştır.
Selimiye'de görünüş güzelliğini arttıran bir husus da minarelerin kub­beye yakınlığıdır. Selimiye'nin mina­releri onu göğe doğru iyice yükseliyor-muş gibi, havaya doğru uzanıyormuş gibi gösterir. Öteki camilerde ise, mi­nareler açığa yapılmış ve yapı geniş­lemiştir.

Üç ayrı yol
Selimiye'nin minareleri, Delhi'de­ki Kutbeddin Aybek Camii'nin 13 metre yükseklikteki minaresinden sonra dünyanın en yüksek minarele­ridir. Fakat Kutbeddin Camii tama­men yıkılmıştır. Minaresinin taban çapı da 14 metredir. Selimiye'nin her biri 70.89 m. yükseklikteki dört mi­naresi ise kalem gibi inceciktir. Mina­reler üçer şerefelidir. İki minaresinde şerefelerin her birine giden yol ayrı­dır. Bu minarelerden birine aynı za­manda çıkmak isteyen üç ziyaretçi, birbirini görmeden birinci, ikinci ve üçüncü şerefeye ulaşırlar, öndeki iki minarenin taş oymaları çukur, orta­daki minarelerin oymaları ise kaba­rıktır.
Selimiye'nin minarelerine, başka hiçbir minareye verilmeyen "dişi" ve "erkek" sıfatları da verilmiştir. Ön-dekilere "dişi minareler" arkadakile­re ise, "erkek minareler" denir. Bu şekildeki bir sıfat ve ayrım, eski Türk ananesine göre, kadınlara öncelik ve­rilmesinden kadının öne geçirilmesin­den ileri geliyor.

Çinileri
Selimiye Camii'nin içi İznik çini-leriyle süslüdür. Büyük kubbenin tam altına düşen büyük mahfil, 12 mer­mer sütunlu ve 2 metre yükseklikte­dir. Hünkâr mahfilinin sol tarafta bu­lunan çini süslemeleri bir şaheserdir.
Çinilerin bir kısmı 1877-1878 Osmanlı-Rus harbinde, Rus generali Skobelef tarafından söktürülerek Moskova'ya götürülmüştür. Bugün bu eksik çinilerin yerleri boya ile kaplıdır.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
11 Eylül 2012       Mesaj #5
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Selimiye Camii
MsXLabs.Org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

II. Selim tarafından, Edirne'de Mimar Sinan'a yaptırılan (1568-1574) cami. Mimar Sinan'ın 80 yaşındayken yaptığı ve "ustalık eserim" diye nitelendirdiği Selimiye Camii, Edirne'nin en yüksek tepesinde yer alır. İç bölümüyle 1.575 m2, tümüyle 2.475 m2'lik bir alanı kaplar. Kesme taştan yapılan Selimiye Camii, yerden yüksekliği 43,28 m., çapı 31,28 m. olan kubbesiyle ilgi çeker. Bu bakımdan, yine Mimar Sinan'ın "bu kubbenin Ayasofya kubbesinden altı zira kaddim ve dört zira derinliğin ziyade eyledim" deyişiyle, Bizans mimarîsinin aşılmasının örneği olarak gösterilir.

Selimiye'nin kubbesi, 6 m. genişliğindeki kemerlerle birbirine bağlanan 8 büyük filayağına oturur. Köşelerde dört, mihrap yönünde bir yarım kubbe, ana kubbeyi destekler. Kubbe kasnağındaki 32 küçük pencereyle, yüzlerdeki üst üste 6 dizi hâlindeki çok sayıda pencere, yapıyı aydınlatır. Önünde 18 kubbe ve 16 sütunla çevrili revak yer alır. Ortada zarif bir mermer şadırvan vardır. Son cemaat yeri, kalın, yuvarlak 6 sütun üzerine 5 kubbelidir. Selimiye Camii'nin 3,80 m. çapında, 70,89 m. yüksekliğinde ve üçer şerefeli 4 minaresi vardır. Ana cephesindeki şerefelere tek yolla, öbür iki minarenin şerefelerineyse ayrı ayrı yollardan çıkılır. İçi İznik çinileriyle süslü olan cami, Osmanlı mimarîsinin ve dünyanın sayılı başyapıtlarındandır.
Sen sadece aynasin...

Benzer Konular

20 Kasım 2008 / gülistan Cevaplanmış
29 Ekim 2009 / Daisy-BT Mimarlık
17 Temmuz 2011 / AndThe_BlackSky Mimarlık
16 Eylül 2013 / _EKSELANS_ Mimarlık
3 Ekim 2013 / _EKSELANS_ Mimarlık