1 . Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum:
"Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı."- Y. K. Karaosmanoğlu.
2 . Olağanüstü durum.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
keramet buyurdunuz (veya keramette bulundunuz) kerameti kendinden menkul keramette bulunmak
Birleşik Sözler
Peygamberlerin ve Allah dostlarının göstermiş oldukları mucizevi olayların tümüne keramet deniyordur.Kerametin diğer adı da mucizedir bir nevi.Günümüzde Allah dostları, evliyalar tarafından gösterilen birçok keramet gözlenmiştir!
Tasavvufa göre Allah'ın veli kullarına ermişlere verdiği olağanüstü güç. Bu anlayışa göre peygamberler mucize veliler keramet gösterir. İslam'da nakli olarak sadece peygamberlerin mucize gösterebildikleri geçer ve peygamberlerin aslında doğaüstü bir olayı kendi iradelerince gerçekleştiremeyecekleri bunun zaman zaman ibret zaman zamansa farklı amaçlarla Allah tarafından onlar üzerine bahşedildiğine inanılır.
Kerametler sufiler tarafından ikiye ayrılmıştır: Keramet-i Kevni Keramet-i Hakiki. Keramet-i Kevni'ye aşağıda yer alan listedekiler gösterilebilir. Keramet-i Hakiki ise ilim ahlâk mârifet ile ilgili olağanüstü durumlardır..
Tasavvufta çoğunluğun görüşüne göre maddi keramet kısa zamanda uzaklara gidip gelmek su üzerinde yürümek açlık çekmemek gibi hallerdir. Manevi keramet kulların durumunu değiştirebilmektir. Veliler açıkça keramet göstermez.
Veli olmadığı halde bir eylemi kerametmiş gibi göstermek üzerine kerameti kendinden menkul deyimi türemiştir.
Kerametlerden ve inanışlardan bir kısmını Pertev Naili Boratav bir listede toplamıştır:
-Kişi veya topluluğu tehlikeli bir durumdan kurtarma.
Evliyâ'dan (Allah'ın veli kullarından) sâdır olan (ortaya çıkan) olağanüstü hallerdir. Su üzerinde seccade atıp namaz kılmak, bazı gizli şeylerden (örneğin insanın içinden geçenleri) haber vermek gibi. Evliya için zaman ve mekâna göre birçok keramet söz konusudur.
Ehl-i Sünnet inancına göre evliyanın kerameti haktır, doğrudur. Fakat evliya için keramet hiçbir zaman hedef değildir. Bir yere, bir mertebeye ulaşmak için bir vasıta da değildir. Keramet, evliyanın Allah yolunda aldığı mesafenin bir sonucu olarak Bazen kendiliğinden zuhur eder (ortaya çıkar). Tasavvufun edeblerinden biri de evliyanın kerametim gizlemesidir. Göstermeye çalışma-masıdır. Kerameti amaç hâline getiren bir velinin artık Allah yolunda ulaşabileceği bir makam veya mertebe yoktur.
Belirtildiğine göre keramet Allah'ın evliyayı denemesidir. Kerameti son nokta sanan evliya her şeyi kaybetmiş demektir. Ama kendinden zuhur eden keramete aldırmayıp esas gaye olan Allah'a yaklaşmaya çalışan ise evliyanın makbul olanıdır.