Arama

Osmanlı Kurumları - Sancak Beyi

Güncelleme: 10 Nisan 2013 Gösterim: 5.640 Cevap: 2
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Mart 2010       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Sancak Beyi
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar


Sancak Beyi, Osmanlı Devleti'nde yönetici. Imparatorluğun sınır bölgelerinde üst düzeyde yönetici
Sancak = bayrak: Sınır noktalari sancaklar (bayraklar) ile, belirlenir, işaretlenir, sancaği (bayrağı) korumakla görevli idarecilere Sancak Beyi ismi verilirdi.
Sancak Beyi fransızcada MARKÎ (marquis) rütbesine tekabül eder. Marquis fransızca marquer (işaretlemek, belirlemek) eyleminden türetilmiş bir kelimedir.
Osmanlı idaresinde bulunan idari ve askeri yapılanmada Beylerbeyliklerden sonra gelen Sancakları yöneten kişidir.
Sancak Beyi savaş zamanı emri altındaki tımarlı sipahiler ile Beylerbeyi'nin emri altına girerdi.
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
7 Nisan 2010       Mesaj #2
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Kelime olarak birçok mânâya gelen "Sancak", Osmanli tasra teskilatinda kazalarin birlesmesiyle tesekkül eden ve sancakbeyi denilen görevli tarafindan yönetilen idarî birimin adidir. XV. yüzyilda yaygin bir sekilde kullanilan sancak terimi, özellikle XVI. asirda idarî bir birim olarak Osmanli kanunnâmelerinde yer aldigi ve hazirlanan "Tahrir Defterleri"nde her birinin, kendine has ayri ayri kanunnâmelerinin bulundugu görülmektedir.

Sponsorlu Bağlantılar
Bir tug sahibi olan sancakbeylerinin haslari vardi. Bunlar, bir harp vukuunda sancagi dahilindeki timarli sipahilerin toplanma mahalli olan yerlerde (Rumeli'de Isakçi ovasi) toplanmasini saglayip beylerbeyinin komutasi altinda harbe götürmekle mükelleftiler. Ayrica bunlar, mintikalarindaki serbest timar yerlerinden baska, idareleri altindaki sancaklarin hem idarî, hem askerî, hem de asayis islerinden sorumlu idiler. Keza bunlar, kalpazanlikla mücadele etmek, özel görev için gelen devlet memurlarina yardimci olmak ve görevlerinde kendilerine kolaylik saglamak gibi vazifelerle de yükümlü idiler. Sancaktaki suçlularin cezalandirilmasi da sancakbeylerine verilmisti. Nitekim kanunnâmede "tutulan kimesneyi sancakbeyi suçuna göre hakkindan gele" denilmektedir. Buna karsilik sancakbeyleri idarelerinde bulunan sancakta islenen cürümlerin vergilerinin tamamini veya bir kismini alirlardi. Bazi sancaklarda da "Çift resmi" ve "Resm-i arûsâne" gibi vergilerden paylari vardi.

Sancakbeylerinin dereceleri, sahip olduklan has gelirine göre tayin edilirdi. Kanunnâmelerde belirtildigi gibi bunlara dörtyüz bin akçaya kadar has verilmekteydi. Ogullarina ise otuz bin akçalik zeamet baglanirdi. Sancakbeyleri protokolda bütün agalarin üstünde bir yere sahiptiler. Devlet merkezindeki yeniçeri agasi, nisanci, mir-i alem gibi hizmet sahipleri, sancak beyi olurlarsa besyüz veya dörtyüz bin ile tayin edilirlerdi.
MsXLabs.org & OT

Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
bekirr - avatarı
bekirr
VIP VIP Üye
10 Nisan 2013       Mesaj #3
bekirr - avatarı
VIP VIP Üye
Sancakbeyi kimdir? Görev ve yetkileri nelerdir?

Sancakbeyleri bir tuğludur. Rütbesi mirmiran ve sancakları "paşalık" olanlara iki tuğ verilirdi. Eyâlet teşkilatında "mirli¬va" unvanını haizdir. Sancakbeyi beş ilâ on kazalık yerin mu¬tasarrıfı ve tımarlı sipahisinin de kumandanı olduğundan "üme¬ra" sınıfından sayılır. Bunlar sancaklarmdaki davaları dinler¬ler, icrâ-yi ahkâm-ı Şeriat ederlerdi. Memur oldukları sancakta "hıfz ü hırâset-i1 râiyyet ve zabt ü rabt ve def-i mezâlim ve umûr-i seyf ve siyâset'le memur" idiler. Kuruluş ve yükselme dönemlerinde bazı sancakbeyliklerine deneyim kazanmak için şehzadeler de atanırdı.
Fatih Kanunnâmesi'nde Dîvân'dan bahsolunurken san- cakbeylikleri hakkında ahkam konulmuştur: "Sofa-i Dîvân-ı Ali'de oturmak beylerbeyilerin yoludur ve beylerbeyiler vüzera altına, defterdarlar, Kazaskerler altına otururlar. Sancakbeyleri taşrada otururlar."
Sancakbeyleri, gönderildikleri sancakların önemine göre dir¬likleri farklı idi. "Dirliği dört yüz bin akçaya varan sancakbeyi Beylerbeyi olurdu.Ve sancakbeyleri, beylerbeyiler gibi altmış bin akça ile tekaütlük hakkına sahiptiler. Vezirlerle diğer devlet er¬kânı gibi sancakbeyi oğullarına otuz bin akça zeamet verilirdi.2
Sancakbeyleri'nin Dîvân'a gelirken giyecekleri elbise, yan¬larındaki hademe, oturacakları yer ve Padişahın huzuruna gir¬işleri Beylerbeyileri gibidir.3 Ancak Huzur'da kalamazlar. Huzura ne suretle girecekleri de kanunnâmede gösterilmiştir.4 Sancakbeyleri teşrifat'ta beylerbeyilerden sonra fakat kendilerine "tabü ve a'lem" verildiği için kuzat'tan önce gelirler.3 Sancak¬beyleri, vezaretsiz beylerbeyiler gibi infisallerinden sonra bü¬tün salahiyyetleri kalkardı. Sancakbeyliği en az iki yüz bin akça ile tevcih olunur, gayretleri görülürse hasları arttırılırdı.6
Kaptanpaşa Eyâleti'nin sancakbeylerine "deryabeyi" deni¬lir. Bunlar kendi sancaklarmdaki zeamet ve tımar sahipleriy¬le birlikte, 1-3 gemi donatarak donanmayla sefere katılırlardı.

1-Saklama ve koruma.
2-Fatih Kanunnâmesi.
3-Fatih Kanunnâmesi'nde Sancak beylerine yazılacak elkabı bile tavin edilmiştir: "Kıd vet-ül-ümera'il-kiram sahih'ül-iz ve'l ihtişam el-mulı- tass-ı bi-mezid-i inâyet'il-melîk'il-allâm."
4-Sancak beyleri hil'at ve destbus için Dîvan-ı Hümâyûna gelmek lazım gelse mücevveze ve çatma kapaniçe üst giyerler ve orta raht ve orta abavi ve çifte gümüş zincirli ata binerler, iki şatır bir mataracı ve bir tüfekçi istihdam ederler. Sair hüddam istihdam etmekte hemen Bev- lerbeyiler gibidir, eğer vus'ati var ise. Dîvan-ı Hümâyûna geldikle¬rinde Hazine semtinde otururlar ve taam mahallinde kapıcılar matbah-ı amireden taam getirip it'anı olunurlar. Hazine önitnde hil'at giydikten sonra destbus için Arz odasına vüzera-vi izanım akaplernıce giderler ve lıuznr-ı Hümâyûn'da takbil-i zemin ettikten sonra asla tevakkuf etmeyip çıkarlar, doğru kendi evlerine azimet ederler." Tevkiî Kanunnâmesi.
5-"Sancak beyleri ahkamda Beylerbeylerden sonra ve kuzattan mu¬kaddem yazılır. Kanun-ı kadim budur. Zira Sancak beyleri mutasarrıf oldukları sancaklarında tabi ü a'lem sahibi valilerdir." Tevkî'i Ka¬nunnâmesi.
6-Aynî Ali Efendi, Kavânin-i Al-i Osman der Mezâmin-i Defter-i Dîvan.



kaynak: 99 soruda Osmanlı

Benzer Konular

26 Mayıs 2011 / virtuecat Osmanlı İmparatorluğu
24 Temmuz 2012 / Misafir Taslak Konular
11 Haziran 2013 / Misafir Taslak Konular
19 Haziran 2011 / Misafir Taslak Konular
20 Ağustos 2009 / Misafir Taslak Konular