Arama

Bruksizm (Diş Gıcırdatma)

Güncelleme: 2 Ekim 2012 Gösterim: 6.183 Cevap: 4
virtuecat - avatarı
virtuecat
Ziyaretçi
4 Aralık 2006       Mesaj #1
virtuecat - avatarı
Ziyaretçi
Diş Sıkma ve Gıcırdıtma (Bruksizm)
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar

Bruksizm, uyku sırasında dişleri sıkmak, gıcırdatmak ve çeneyi kenetlemektir. Bu normal olmayan bir durumdur ve oldukça rahatsız edici bir ses ortaya çıkar. Uyku sırasındaki diş gıcırdatma o kadar sesli olur ki, kişi uyanıkken aynı sesi çıkaramaz. Çağımızın hastalığı olan stresin, diş gıcırdatmanın en önemli nedeni olduğu düşünülmektedir.

Diş gıcırdatmanın şiddeti ve sıklığı, dişlerimize zarar verecek boyutlara ulaşabilir. Sürekli birbirine sürtünen dişlerin mineleri zarar görür ve dişlerin boyları kısalır. Köklerinde basınçtan dolayı kistik oluşumlar olur. Dişi, çene kemiğine bağlayan bağlarda gevşemeler olur ve bu yüzden dişlerde sallanmalar başlar.

Diş eti dokuları da zarar görür. Dokunulduğunda kanar ve gitgide koyu renkli bir görünüm alırlar. Ayrıca çene eklemindeki kıkırdak dokudaki tahribat yüzünden eklem şikayetleri ortaya çıkar. Eklem şikayetlerini oluşturan sebeplerden biri de sürtünme ile kısalan diş boylarıdır. Diş boylarının kısalması belirgin hale gelince hastanın dış görünümünü de etkiler.

Dişlerini sadece kenetleyen, sürtmeyen kişiler de vardır. Böyle kişilerde ses olayı yoktur fakat yine dişler ve diş dokuları üzerinde oluşan rahatsızlıklar ortaya çıkar.

Diş gıcırdatma ve diş sıkma işlemi sadece gece değil, stresli durumlara göre gündüz içinde geçerlidir. Kişi, olayı gündüz yapıyorsa gece de mutlaka yapıyordur. Sabah kalkıldığında eklemlerde, çiğneme kaslarında, baş ve boyuna yayılan ağrı, yorgunluk, yutkunma güçlüğü, dişlerde ağrı veya hassasiyet olması bruksizmin etkileridir.

Çözümü, stresi ortadan kaldırmak veya dişleri korumaya almaktır. Dişlerin korunması için; ağza, kişiye özel yapılan, silikon esaslı maddeden yapılmış bir gece plağı takılması tavsiye edilir. Bu koruyucu sayesinde şikayetlerin azaldığı ve tamamen ortadan kalktığı gözlemlenmiştir.


Son düzenleyen Daisy-BT; 11 Ekim 2009 14:11
_PaPiLLoN_ - avatarı
_PaPiLLoN_
Ziyaretçi
24 Temmuz 2007       Mesaj #2
_PaPiLLoN_ - avatarı
Ziyaretçi
Stres uykuda da peşimizi bırakmıyor
ABD’de her üç kişiden birinde görülen diş gıcırdatma oranı Türkiye’de bu kadar yüksek olmasa da stresin artmasına bağlı olarak her geçen gün yükselmekte.
Sponsorlu Bağlantılar
İSTANBUL - Anadolu Sağlık Merkezi’nden Diş Hekimi Özge Sönmez, diş gıcırdatma ve diş sıkmanın yol açabileceği sorunlara dikkat çekti.

Diş sıkma ya da gıcırdatma neden kaynaklanır?
Diş sıkmanın ya da gıcırtmanın 3 ana nedeni vardır:
- Dental (dişle ilgili) nedenler; yüksek veya olması gerekenden düşük seviyede yapılmış dolgu ve protezler.
- Psikofizyolojik nedenler; duygusal gerilim
- Anatomik farklılıklar; çene ekleminin konumunu değiştiren cerrahi işemler (yirmi yaş diş çekimleri vs.)

Diş gıcırdatma daha çok kimlerde görülür?
Diş gıcırdatma veya sıkma, toplumda oldukça yaygın bir şekilde görülür. ABD’de her üç kişiden birinde görülen diş gıcırdatma oranı Türkiye’de bu kadar yüksek olmasa da stresin artmasına bağlı olarak her geçen gün yükselmekte...
Diş sıkma veye gıcırdatmaya, A tipi kişilik dediğimiz mükemmelliyetçi kişilerde daha çok rastlanır.

Belirtileri nelerdir?
Subjektive olarak en bariz semptomu ağrıdır. Diş sıkmanın (Bruksizm) başlattığı ağrı myogen yani kas kaynaklıdır. Bu ağrı, çiğneme kaslarındaki spazmlara bağlı olarak ortaya çıkar. İkinci belirti, çene fonksiyonlarında kısıtlılıktır. Bir diğer belirti de ağzı açma kapama sırasında çıkan çene eklemi sesleridir. Bu semptomların tümü her hastada görülmeyebilir. Bazı hastalarda ise tümü görülebilir. İleri derecedeki diş gıcırdatma vakalarında ise dişlerin çiğneme yüzeylerinde meydana gelen aşınmalar da önemli bir bulgudur.
Diş sıkma sonucu ortaya çıkan eklem yer değiştirmeleri Manyetik Rezonans ya da CT yardımı ile anlaşılabilir.

Nasıl tedavi edilir?
Diş gıcırdatma veya sıkma problemi yaşayan kişilerin oklüzal splint kullanması önerilir. Isırma plağı olarak da adlandırılan koruyucu bir plağın geceleri uyurken takılması ile gerçekleştirilir. Teşhise yardımcı ve tedaviyi yönlendiren bir uygulama olan oklüzal splint, tedavi edici değildir.
Diş sıkma ve gıcırdatma alışkanlıkları dişsel kaynaklı da (yüksek dolgu ve protezler gibi) olabilir. Bu dental faktörlerin sorunu başlatıp başlatmadığını test etmek amacı ile splint yapılır. Splintler kas spazmını çözerek ,diş arklarına gelen ve gelecek olan aşırı kuvvetleri minumuma indirerek tanıya yardımcı olurlar. Bunların yanı sıra alt çeneye yeni bir konum vererek sorunları olan eklem -kas sistemini rahatlatırlar. Dişsel kaynaklı diş gıcırdatma ve sıkmada hatalı dental işlemler düzeltilerek bu alışkanlık ortadan kaldırılabilir.
Stres kaynaklı alışkanlıkların tedavisinde de oklüzal splint yapımı, kas gevşetici ilaçların yanı sıra psikolojik tedavi de mutlaka gerekmektedir.
Diş gıcırdatma ve sıkma sonucu çene eklemindeki deformasyona bağlı olarak, cerrahi tedaviler de gerçekleştirilmektedir.

Diş gıcırdatma ağız ve dişte hangi sorunlara yol açar?
Diş gıcırdatmanın dişler üzerinde meydana getirdiği en büyük değişiklik, diş yüzeyi aşınmalarıdır. Bazı hastalar, sabah kalktıklarında ağızlarında kum olduğu hissine kapıldıklarını ifade ederler. Bu,aşınmış diş parçacıklarından kaynaklanmaktadır. Dişlerin aşınmaları sonucu, hastanın dikey boyutunda (burun-çene ucu arasındaki mesafe) azalma olmakta, bu da estetik sorunlara yol açmaktadır. Bundan daha önemlisi diş yüzeyi aşınmaları sonucu dişin siniri açığa çıkabilmektedir.
Diş gıcırdatma veya diş sıkma sonucu çiğneme kaslarında oluşan gerilemeye bağlı olarak ağrı da meydana gelir. Çene ekleminden gelen sesler diş gıcırdatma ve sıkma alışkanlıkları sonucu ortaya çıkan eklem deformasyonuna bağlıdır. Açma-kapama, çiğneme gibi fonksiyonel hareketlerde kısıtlılık da bu alışkanlıklar sonucunda ortaya çıkar.

Tedavi edilmezse ne gibi sonuçlara yol açar?
Dişlerdeki aşınmalar sonucu dikey boyutta azalma, diş siniri, çene eklemi ve çiğneme kaslarında ağrı, fonksiyon kısıtlılığı, çene kilitlenmesi (daha çok stress kaynaklıdır), ileri vakalarda ise ameliyat gerektirecek eklem deformasyonları oluşabilir.


HerHangiBiri - avatarı
HerHangiBiri
Ziyaretçi
20 Kasım 2008       Mesaj #3
HerHangiBiri - avatarı
Ziyaretçi
Çocuklarda Bruksizm (Diş Sıkma ve Gıcırdatma)
Bruksizm (diş sıkma ve gıcırdatma), çiğneme kaslarının ritmik kasılmaları sonucu meydana gelen ve bazı durumlarda hafif bir sesin de eşlik ettiği bir rahatsızlıktır. Bruksizmi olan çocuk genellikle bu durumun farkında değildir. İstemdışı gerçekleşen bir alışkanlık olduğu için de durduramaz. Bazı çocuklar ise, ebeveynlerin dikkatini çekmek için bu alışkanlığı sürdürürler. Bruksizm esnasında nabızda, tansiyonda ve nefes almada değişiklikler olabilir. Bu rahatsızlık genellikle uyku sırasında oluşmakla birlikte, gün içinde de görülebilir. Etyolojisi bilinmemektedir. Ancak; stres, dişlerin birbirleriyle iyi temas etmemesi, alerjiler ve uyku pozisyonu ile ilişkili olduğunu gösteren çalışmalar dişhekimliği literatüründe mevcuttur. Buna ilave olarak A tipi kişilik özelliği gösteren, yani strese yatkın kişilerde daha sık görüldüğü bilinmektedir. A.B.D.?de populasyonun %5-15?inde bruksizm vardır. Bunun da %50?si çocuklarda görülür. Aileden geçiş olabileceğine dair istatistikler mevcuttur. 394 Türk çocuğunda (yaşları 9?14) yapılan bir araştırmaya göre karışık dişlenme dönemindeki bruksizm ve diğer oral parafonksiyonların, ilerki yaşlarda temporomandibular eklem disfonksiyonlarına sebep olduğu istatistiksel olarak kanıtlanmıştır.

Bruksizm; genellikle çocuklarda patolojik belirtiler göstermediğinden dolayı, tanı koymak oldukça zordur. Ebeveynlerin, çocuğu uyku sırasında gözlemlemeleri ya da duydukları diş gıcırdatma seslerinden rahatsız olmaları sonucu farkedilir. Bazı kişiler bu sesin ?kara tahtaya yanlışlıkla sürtülen tırnak? sesinden daha rahatsız edici olduğunu ifade eder. Bebeklerde bruksizmin, süt dişleri karşılıklı olarak sürdükten sonra bunların temas ettirilmeye çalışılması sonucunda oluştuğu düşünülmektedir. Ayrıca, çıkan sesin bebeklerin hoşuna gidip bu alışkanlığı ilerletmesi sonucu olduğu, aynı şekilde daimi dişlere geçiş yaşı olan 5?7 yaş civarında da bu alışkanlığın, karşılıklı süren yeni dişleri temas ettirme isteğiyle arttığı bildirilmiştir. Ebeveynler, çocuklarında bu alışkanlığı fark ederlerse, gözlem altında tutup ne zamanlar olduğunu saptamalı ve bir dişhekimine danışmalıdır. Çocuğa bu alışkanlığı bırakması konusunda ısrarcı olunmamalıdır. Çünkü bazen ebeveynlerin koşullandırmaları çocukta olumsuz davranışlar yaratabilir ya da anne ve babanın dikkatini çekmek amacıyla bu durumu kullanıp, inat geliştirdiği için, bu alışkanlık kırılamaz bir hale gelebilir. İyi haber; bruksizmin çoğu zaman hiçbir şey yapılmadan ve herhangi bir zarar bırakmadan geçecek bir alışkanlık olmasıdır.

Uyku sırasında bruksizmi olan çocuklar sabahları; diş ağrısı, başağrısı, yüzlerinde gerginlik hissiyle uyanabilirler. Bu belirtiler ebeveynlerin önemsemesi gereken ve tanı koymada hekime yardımcı olabilecek bilgilerdir. Böyle bir durumda mutlaka bir dişhekimine gidilmelidir. Hekim gerekli görürse çocuğun daimi diş ve iskelet gelişimini engellemeyecek bir gece koruyucusu vermeyi uygun bulabilir. Bu gece koruyucusu; çocuğunuzun dişleri üzerinden alınan bir ölçü üzerinde, tamamen ona özel yapılan bir apareydir. Sizin ebeveyn olarak yapmanız gerekenler ise, çocuğunuzun gün içindeki bedensel aktivitelerini artırmak konusunda teşvik etmektir. Stresin uzaklaştırılmasına ve kasların gerginliğine, egzersiz iyi gelecektir. Yatağa gitmeden 1 saat öncesinde çocuk, tüm fazla hareket içeren oyunlar ve görsellerden uzaklaştırılmalı ve onun sakin bir zaman geçirmesini sağlayacak ortam sağlanmalıdır. Belki beraber bir kitap okunabilir ya da okuması, resimlerine bakması için bir kitap verilebilir. Bu onun kaliteli bir gece uykusu geçirmesini de sağlayacaktır. Yatağa gitmeden önceki zamanda bir şeyler yemesi engellenmelidir. Sadece su ya da süt verilmesi uygun olacaktır. Bu arada gün içinde su ihtiyacı giderilmemiş çocuklarda, bruksizmin oluşabileceği de öne sürülmektedir. Okul performansı ya da zor bir ödev de diş sıkmalarına sebep olabilir. Onunla yatmadan önceki zaman diliminde konuşup, bütün zorlukların geçici olduğunu söyleyip rahatlamasını böylece bu sorunlarını yatağa taşımamasını sağlayabilirsiniz. Sabah yüzde ve çene ekleminde ağrı ya da hassasiyetle uyandıysa, ılık nemli bezle kompres yapabilirsiniz.

Sonuç olarak;
- Çocuklarınızda uyurken ya da gün içinde farkettiğiniz diş sıkma alışkanlığı varsa,
- Hele bir de buna ağrı eşlik ediyorsa,
- Dişlerinin belli yerlerinin aşınıp altındaki sarı dentin tabakasının görülebildiği form bozuklukları oluştuysa,
dişhekimine gitmenizi tavsiye ederim. Böylece çocuğunuzun erişkinliğe taşıyabileceği birçok komplikasyonun önüne geçmiş olursunuz.


Dt. Funda Çar Sülün
mhmmdcngz - avatarı
mhmmdcngz
Ziyaretçi
28 Ağustos 2012       Mesaj #4
mhmmdcngz - avatarı
Ziyaretçi
Bruksizm (Diş Gıcırdatma)
Hasta uykuda dişlerini gıcırdatır ve sorun genelde hasta tarafından değil de aynı odayı paylaşanlar tarafından tes­pit edilir. Gıcırdatma nedeniyle mine tabakaları zamanla aşınır, yer yer tamamen kaybolur. Bu bölgelerde soğuk-sıcak sızlamaları başlar. Dişler kenetlenmiş şekilde gıcırdar­ken eklemler de rahat uykusunda değildir. Sabahları çene­lerde, eklemlerde bir ağrı olur ama şiddeti ve süresi baş­langıçta az olduğu için fazla önemsenmez. Sonuçta bu ge­ce çalışmaları, şiddetine ve süresine bağlı olarak baş, diş ve eklem ağrılarına neden olur. Rahatsızlık, ilk başlarda pek ciddiye alınmaz; çünkü dişler her gece uğradıkları bu zulme yıllarca katlanır. Rahatsızlığa neden olan değişme­ler sonradan ortaya çıkar.

Santral sinir sistemi ve kapanış bozukluklarının diş gı­cırdatmaya neden olduğu düşünülmektedir. Kapanış bo­zukluğu; yüksek bir protez, dolgu, eksik dişler vs. gibi ne­denlerden kaynaklanıyorsa bu rahatsızlık daha ziyade gündüzleri görülür ve hastalık iyi bir hekim tarafından ça­bucak tespit ve tedavi edilebilir. Gece diş gıcırdatmaları­nın asıl sebebi ise sinir sistemi ve psikolojik gerginlikle il­gilidir- Ne yazık ki diş hekimlerinin yapabileceği de bu nedenle kısıtlıdır. Gerçek bir tedavi, sebebi ortadan kaldır­makla başlar. Diş gıcırdatmada ise sebebe müdahale, has­taya durumu bildirmekle sınırlı kalır ve yapabildiğimiz de sonuçları mümkün olduğunca hafifletmektir. Yani gece plağı yapmak. Gece plağı yumuşak bir plastik kalıptır. Hasta gece yatarken bu plağı takar. Gıcırdatma esnasında plak sayesinde dişler birbirine sürtünmez, eklemlere binen yük de azalır. Kulağa hoş gelir ama bu durum hastalarca hoş karşılanmaz. Genellikle plağı 3-5 gün takıp atarlar.
Diş Gıcırdatması Durumunda Dikkat edilmesi gereken bir nokta da gece diş gıcırdatan hastaların, eksik dişleri için yapılan protezlerde bu ko­nuyu göz ardı etmemeleridir. Protezlerin -çiğneyici yüzleri porselenle bitirilirse gıcırdatma nedeniyle oluşan sürtünme porselenin almasına, kırılmasına neden olabilir.
Bu konuda hastalara tek önerim bu sorunu ciddiye al­maları, mutlaka gece plağı yaptırmaları ve kullanmaları­dır. Bu sırada da nöro-psikiyatrik muayenelerini yaptırıp temel nedeni ortadan kaldırmak gerekir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
2 Ekim 2012       Mesaj #5
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Rekabetçi Yöneticilerin Hastalığı: Bruksizm

Rekabetci Yoneticilerin Hastaligi Bruksizm

Sabahları dişlerinizde ağrı ile mi uyanıyorsunuz? Güne yorgun ve halsiz mi başlıyorsunuz? Bütün gece uykunuzda dişlerinizi mi gıcırdatıyorsunuz? Eğer bu sorulara evet yanıtını veriyorsanız ve güne bu şikayetlerle başlayarak gün içinde yoğun stres yaşıyorsanız “Bruksizm” hastası olabilirsiniz.

Ağız Diş ve Çene Hastalıkları Uzmanı Dt. Hacer Esved Alireisoğlu, bruksizm hastalığına yol açan nedenler ve hastalığın tedavi şekli hakkında bilgi verdi.

Stresli Yöneticiler Geceleri Dişlerini Gıcırdatıyor
Diş gıcırdatma ve diş sıkma hastalığı olarak bilinen “bruksizm”, stresli ve agresif kişilerle; rekabetçi ve mükemmeliyetçi yönetici meslek grubunda olanlarda daha çok görülüyor.

Son yıllarda sıkça rastlanan bir şikayet haline gelen “bruksizm”, çene eklem problemlerine yol açan diş gıcırdatma ve diş sıkma alışkanlığıdır.

Hastalığın Hem Psikolojik Hem de Fizyolojik Sebepleri Var
Genellikle uyku sırasında olan bu durum bazı kişilerde gün içerisinde de ortaya çıkabilir. Sık görülen uyku bozukluklarından biri olan bruksizm doğumsal değil, hastaların kişilik yapısıyla tetiklenebilir. Hastalığın psikolojik ve fizyolojik sebepleri vardır. Stres bruksizmin nedenleri arasında önemli bir faktörd ür.

Yoğun Stres Altındaki Kişilerde Daha Sık Görülüyor
Stresli bir hayat tarzı olan yöneticilerin mükemmeliyetçi, rekabetçi oldukları düşünülürse; bu hastalığa yönetici konumundaki kişilerde daha sık rastlanır. “Malokluzyon” denilen dişlerin diziliş ve sıralanışındaki bozukluklar ve kapanış bozuklukları da sebepler arasındadır.

Agresif ve Rekabetçi Kişiler Risk Grubunda
Hastalığın kadın ve erkekte görülme olasılığı çok farklı olmamakla birlikte; agresif, titiz, rekabetçi kişiler bruksizm için risk grubundadır. Stres sonucu kimilerinde ağız ve diş ile ilgili problemler ilk olarak ortaya çıkarken, kimilerindeyse; mide, baş ağrısı, boyun ağrıları gibi durumlar ilk olarak görülebilir.

Sabahları Kulak Ağrısı ve Yutkunma Güçlüğü mü Çekiyorsanız?
Bruksizm tanısı genellikle hastalığın ilerleyen zamanlarına kadar konulamaz; çünkü çoğu insan bu alışkanlığının farkında değildir. Şikayetler ortaya çıkmadan hastanın bunu fark edebilmesi zordur. Diş sıkmaya gıcırdatma da eşlik ediyorsa çıkan ses etraf tarafından fark edilir. Bruksizm hastaları çoğunlukla; sabah kalkıldığında eklemlerde, çiğneme kaslarında ağrı, baş ve boyuna yayılan ağrı, kulak ağrısı, yorgunluk, yutkunma güçlüğü, dişlerde ağrı veya hassasiyet ve çene ekleminde ses şikayetiyle doktora başvururlar.

Diş Gıcırdatma Hastalığı Nasıl Tedavi Edilir?
Bruksızm, diş hekimi ve nöroloji, psikiyatri gibi birçok branşın belli seviyelerde ilgilendiği bir rahatsızlıktır. Durum fizyolojikse öncelikle diş hekimi müdahalesi şarttır. Eğer durumda psikolojik bir tablo söz konusu ise psikiyatri ile birlikte diş hekimleri kombine tedavi uygulayabilir.

Botoksla İstenmeyen Kasılmalar Engellenebilir
Hastalığın tedavisindeki amaç; dişlerde çene ekleminde oluşabilecek kalıcı zararları önlemek ve ağrıyı ortadan kaldırmaktır. Diş gıcırdatmasının tedavisinde kullanılan en önemli araç, uyku sırasında dişlerin birbirleri ile temasını engellemek amacı ile üst çene için yapılan sadece dişler üzerine oturan 2 mm kalınlığında şeffaf bir plaktır. “Gece plağı” denilen bu apareyin tek başına yeterli olmadığı durumlarda bazı ek tedaviler uygulanabilir.

Diş Sıkma Çene Eklenmelerinde Deformasyona Neden Olabiliyor
Stres terapisi uygulanabilir ya da rahat uyumayı sağlayıcı önlemler alınabilir. Kas gevşetici ilaç uygulaması, maloklüzyona bağlı bruksizm varlığında, hatalı yapılmış diş dolgusu ve kaplamaların yenilenmesi gerekir. Eksik olan dişlerin yerine konulabilmesi ya da aşınmış dişlerin onarılması için protez uygulamaları yapılabilir. Diş sıkma ve gıcırdatma sonucu çene eklemindeki deformasyona bağlı olarak çok ileri safhalarda cerrahi tedavilerde yapılmaktadır.

Tüm bu tedavi yöntemlerinin dışında bir de botoks tedavisi uygulanabilir. Hastaların birçoğu yapılan gece plağını 6 ay düzenli kullandığında bu alışkanlık bırakılabilir. Gece plağının yanında botoks ile tedavi olumlu sonuçlar verebilir. Basit olan bu uygulamanın 6-9 ay etki süresi vardır. Yanak alt kısmında bulunan çiğneme kasına belirli noktalardan yapılan botoks enjeksiyonu doğru uygulamayla kastaki stresi kaldırdığından istenmeyen kasılmalar, kontrol dışı sıkmalar ortadan kalkabilir.

Düzenli Diş Muayenesi Erken Tanı İçin Önemli!
Kişinin hayat tarzına dikkat ederek stresten uzak durmaya özen göstermesi “bruksizm” oluşumuna engel olabilir. Bruksizmli vakalarda belirtiler uzun vadede ortaya çıkar ve bunlar çıkana kadar kişi durumunun farkında değildir. Düzenli yapılan diş kontrolleri sırasında durum hekim tarafından fark edilip gerekli önlem ve tedaviler yapılabilir. Bu nedenle yılda iki kere diş muayenesi olmak çok önemlidir.
Sen sadece aynasin...

Benzer Konular

18 Ekim 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
16 Mart 2010 / Misafir Soru-Cevap
9 Ağustos 2011 / feyim Soru-Cevap