Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Akciğer Embolisi (pulmoner emboli)
Akciğer embolisi, akciğer atardamarı veya onun dallarından bir ya da birkaçının kan pıhtısı ile tıkanması sonucu ortaya çıkan klinik tablodur. Akciğer embolisi derin ven trombozu adı verilen genellikle bacak ve veya baldır toplardamarlarında oluşan pıhtının bir parçasının yerinden kopup dolaşıma katılması ve nihayetinde akciğer atardamarına gelerek burada bir tıkanmaya yol açması ile oluşur. Yani akciğer embolisini başlı başına bir hastalık olmaktan çok derin ven trombozunun komplikasyonu olarak ele almak daha doğru bir yaklaşımdır.
Belirtileri
Emboli, tıkanıklığın yerine göre değişen belirtiler verir. Örneğin, akciğer atardamarının tümüyle tıkanması bayılma ve hemen ardından ölümle sonuçlanır. Buna karşılık küçük atardamar dallarını tıkayan emboliler göğüs ağrısı, hafif nefes darlığı ve zaman zaman ateş gibi daha hafif belirtilere yol açar. Bu belirtiler birkaç gün içinde kendiliğinden kaybolur. Bazı durumlarda çok ufak pıhtı parçalan akciğerlerde birikerek buradaki damar yatağının gittikçe daralmasına, ilerleyen damar daralması da akciğer yüksek tansiyonuna yol açar. Bu daralma akciğer yüksek tansiyonu ortaya çıkana değin belirti vermez.
Tedavi Pulmoner embolide tanı konulur konulmaz pıhtılaşmayı önleyici ilaçlar ile tedaviye başlanmalıdır. Hatta risk faktörlerinin mevcudiyeti halinde birçok olguda kesin tanı konulmadan önce yani tetkikler devam ederken tedavi başlanılır. Tedavi süressi genellikle 3-6 ay arası olup genetik faktörlere bağlı olduğu düşünülen olgularda bu süre daha uzun tutulur. Bu tür olgularda yaşam boyu tedavide önerilebilir.
Akciğer embolisinin tedavisinde amaç, akciğer dokusunun yeterli oksijeni alabilmesini sağlamak, genel ya da büyük dolaşıma pıhtı karışmasını önlemek, kalbi desteklemek ve şok tehlikesine karşı hastayı denetim altında tutmaktır. Bu hastalara ilk olarak burun maskesi yoluyla dakikada 6-8 litre saf oksijen verilir. Böylece akciğerde yetersiz kanlanma sonucu gelişen oksijen açlığı giderilir...