Arama

Deri Hastalıkları

Güncelleme: 30 Ocak 2018 Gösterim: 14.350 Cevap: 3
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
15 Haziran 2011       Mesaj #1
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Bu maddedeki yazılar yalnızca bilgi verme amaçlıdır. Yazılanlar, doktor uyarısı ya da uzman önerisi değildir.

Sponsorlu Bağlantılar

Deri Hastalıkları

Deri hastalıkları, ciltte görülen hastalıklardır. Sayılmayacak kadar çok deri hastalığı vardır. Deri hastalıklarına genel olarak dermatoz, ilgili bilim dalına da Dermatoloji ismi verilir. Deri hastalıkları hakkında genel bir fikir edinebilmek için birkaç bölüme ayırmak mümkündür.

Mikroorganizmaların sebep olduğu deri hastalıkları

Bu organizmalar genellikle deri iltihaplanmalarına yol açar. Mikroorganizmalar derideki herhangi bir bozukluğun üzerine kolayca yerleşebilirler. Yaralar, yanıklar, uyuz, böceklerin ısırdıkları yerler, egzemalar ve uçuklar kolayca iltihaplanabilirler. Deri iltihaplarına dermatit de denir. Mikroorganizmaların yol açtığı hastalıklardan olan cüzzam, deri veremi ve frengide ise yukarıdaki bahsedilen iltihaplanmaların dışında bir mekanizma söz konusudur. Bunlar bu yüzden spesifik iltihaplar veya spesifik enfeksiyonlar grubu olarak adlandırılmıştır.

Allerjik deri hastalıkları


En sık rastlanan deri hastalıklarıdır. Allerjik deri hastalıkları arasında serum hastalığı, Quincke ödemi, kurdeşen, egzema, kontakt dermatit sayılabilir. Allerjik deri hastalıklarının sebebini bulmak oldukça güçtür. Bu amaçla hasta ve çevresi çok iyi araştırılır. Çeşitli deri testleri yapılır. Gerekirse hasta bulunduğu çevreden bir müddet uzaklaştırılır. Allerjiye sebeb olan amil bulunmaya çalışılır. Bu amiller; çiçek tozları, çeşitli besin maddeleri, ev tozları, bazı ilaçlar, bağırsak parazitleri olabilir. Allerjik hastalıklarda irsiyetin, vücut yapısının ve asabi durumun yani psikolojik sebeplerin de rolü büyüktür.


Vikipedi


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
15 Haziran 2011       Mesaj #2
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Deri Hastalıkları
Sponsorlu Bağlantılar

İnsan ve hayvanların tüm vücutlarını saran koruyucu tabakanın hastalıkları.

Duyumsal belirtileri arasında yanma, acıma, ağrı gibi duyum değişiklikleri, duyarlılığın artması ya da azalması görülür. Dıştan görülebilen belirtiler ise deri üzerinde ortaya çıkan değişikliklerdir. Başlıcaları renginin farklılığıyla tanınan çiller, sert, küçük kabarcıklar yani siğiller, daha derine yerleşmiş, geniş bir bölgeye yayılmış yumrular yani tümörler, sivrisinek ve benzeri böceklerin sokmasıyla oluşan sivilceler, içi kan ya da serumla dolu kabartılar, yarı katılaşmış maddelerle dolu kistler, mekanik bir sürtünme ya da çarpma sonucu oluşmuş üstderi yırtıkları, altderiyi de kaplamış ülserler, çeşitli derinlikte yaralardır.

Tüm bu belirtilerle ortaya çıkan 300 kadar deri hastalığının nedenleri arasında kalıtım, alınan gıdalar, yerel ya da başka bir organa bağlı iltihaplanmalar, sindirim bozuklukları, ilâca bağlı alerjiler, sinirsel bozukluklar, yaş, ırk ve cinsiyet, hava koşulları, ışık ve ısıya, radyasyona, kimyasal uyarıcılara maruz kalma, giyinme ve temizlik alışkanlıkları, virüs, bakteri, mantar ve parazitler gibi iç ve dış etmenler sayılabilir. Ayrıca birçok deri hastalığının nedeni de bilinememektedir. Bunlardan deri kanseri yaşlılarda görülür ve bir siğille başlayıp lenf düğümlerine kadar inen derin yaralar açar. Deri kistleri ise doğuştan olup en çok kaş bitimi, boyun ve üreme organlarında ortaya çıkar.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

tokiohotel - avatarı
tokiohotel
VIP ''Ölü Gelin''
9 Eylül 2011       Mesaj #3
tokiohotel - avatarı
VIP ''Ölü Gelin''
Deri Hastalıkları

Deride görülen hastalıklar. Sayılmayacak kadar çok deri hastalığı vardır. Deri hastalıklarına genel olarak dermatoz ismi verilir. Deri hastalıkları hakkında genel bir fikir edinebilmek için, kabaca birkaç bölüme ayırmak mümkündür.

1. Fiziki sebeplerle meydana gelen deri hastalıkları: Delici, kesici, ezici cisimlerin meydana getirdiği yaralar, yanıklar, soğuğa bağlı olan çatlaklar, kimyâsal maddelerin tahrişine bağlı olarak ortaya çıkan yaralar bu grupta sayılabilir.

2. Parazitlerin sebeb olduğu deri hastalıkları: Bu grup hastalıkların başında uyuz, bitlenme ve çeşitli mantar hastalıkları gelmektedir. Ayrıca pire, tahtakurusu, kene gibi böceklerin ısırmalarından meydana gelen deri bozuklukları da bunlardan sayılabilir.

3. Mikroorganizmaların sebeb olduğu deri hastalıkları: Bu organizmalar genellikle deri iltihaplanmalarına yol açar.
Mikroorganizmalar derideki herhangi bir bozukluğun üzerine kolayca yerleşebilirler.Yaralar, yanıklar, uyuz, böceklerin ısırdıkları yerler, ekzamalar ve uçuklar kolayca iltihaplanabilirler. Deri iltihaplarına dermatit de denir. Mikroorganizmaların yol açtığı hastalıklardan olan cüzzam, deri veremi ve frengide ise yukarıdaki bahsedilen iltihaplanmaların dışında bir mekanizma söz konusudur. Bunlar bu yüzden spesifik
iltihaplar veya spesifik enfeksiyonlar grubu olarak adlandırılmıştır.

4. Allerjik deri hastalıkları: En sık rastlanan deri hastalıklarıdır. Allerjik deri hastalıkları arasında serum hastalığı, Quincke ödemi, kurdeşen, ekzama, kontakt dermatit sayılabilir.


Allerjik deri hastalıklarının sebebini bulmak oldukça güçtür. Bu amaçla hasta ve çevresi çok iyi araştırılır. Çeşitli deri testleri yapılır. Gerekirse hasta bulunduğu çevreden bir müddet uzaklaştırılır. Allerjiye sebeb olan âmil bulunmaya çalışılır. Bu âmiller; çiçek tozları, çeşitli besin maddeleri, ev tozları, bâzı ilâçlar, barsak parazitleri olabilir. Allerjik hastalıklarda irsiyetin, vücut yapısının ve asâbi durumun yâni psikolojik sebeplerin de rolü büyüktür.

Derinin bu hastalıklarının dışında; çeşitli dâhili hastalıkların derideki tezâhürleri de sözkonusudur. Meselâ şeker hastalığında, deride çeşitli belirtiler görülür (kurdeşen, kan çıbanları, gangren vs.). Ayrıca derinin kötü huylu ve iyi huylu urları da sözkonusudur. Deri kanserleri bütün kanserler içinde en az kötü olanlarıdır. Tam tedâvileri de mümkündür. Deri hastalıklarını inceleyen, teşhis ve tedâvisi ile uğraşan bilim dalına dermatoloji ve bu işi meslek edinmiş hekime ise, dermotolog ismi verilir.

Deri hastalıklarının çeşidine göre, deride değişik türlerde hastalık elemanları görülür. Bunlar arasında; kaşıntı izleri, papül (küçük deri kabartısı), pistül (irinli kabarcık), çıban, ülser, tüberkül (sivri deri çıkıntısı), eritem (kızarıklık), hiperpigmentasyon (derinin renginin artması), hipopigmentasyon (derinin renginin azalması), deskaamasyon (derinin dökülmesi), kabuklanma ve urlanma sayılabilir. Bir deri hastalığında bu elemanlardan biri veya bir kaçı birarada da bulunabilir. Deri hastalıklarının teşhisi kolaydır. Kesin teşhis için gerektiğinde hasta kısımdan parça alınıp, patolojik incelemeye tâbi tutulur. Tedâvileri her zaman kolay olmayıp, hastalığın cinsine göre değişiklik arz eder. Tedâvi çok kere semptomatik (hastanın şikâyetlerini geçiştirmeye yönelik)tir.

Belirtileri:
Ciltte kızarıklık ve kaşıntı
Ağır vakalarda kabarcıklar ve yaradan akıntı
Allerjen madde ile temas eden bölgede sınırlı lezyonlar

Teşhis
Cilde, yapışkan bant altında çeşitli maddeler uygulanıp 48 saat sonra kontrol edilerek cilt testi yapılır. Buna yama testi denir. Kontakt dermatitte sadece alerjik maddeyle temas eden cilt alanları reaksiyon gösterir. Alerji yıllar boyu kullanılan, daha önce hiçbir sorun yaratmayan maddeye karşı da gelişebilir. Sabun, aseton, temizlik maddeleri, metaller, bitkiler, kauçuk, boyalar, kozmetikler, kimyasal maddeler allerjen (alerji yaratan madde) olabilir.

Tedavi
Alerji yapan maddeyi saptayıp ondan uzak durmak temel kuraldır. Belirtilerin giderilmesinde kortizonlu kremlerden yararlanılabilir.

kaynak
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
''Boşver''
Avatarı yok
nötrino
Yasaklı
30 Ocak 2018       Mesaj #4
Avatarı yok
Yasaklı

Cüzzam (lepra) Hastalığı!


Kronik enfeksiyon hastalığı olarak görülen cüzzam, ilgili hastalığa neden olan "mycobacterium leprae" adlı bakterinin 1873 yılında Gerhard Armauer Hansen tarafından tanımlanmasıyla "Hansen hastalığı" olarak da isimlendirildi. Her yaştaki insanı etkileyebilen hastalık özellikle cildi, çevresel sinirleri, üst solunum yolu mukozasını ve gözleri tahrip ederek olumsuz yönde etkiliyor. Hansen'in keşfinden sonra yapılan araştırmalar, hastalığın bulaşıcılığının son derece düşük olduğunu ve çok yavaş ilerlediğini ortaya çıkardı. Erken tedaviyle hastalığın neden olduğu şekil bozuklukları ve sakatlıklar da önlenebiliyor.

Bazı vakalarda hastalığın belirtilerinin ortaya çıkması yıllar aldığı için erken teşhis ve tedavi her zaman mümkün olmayabiliyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 1985'ten bu yana en az 16 milyon cüzzamlı tedavi edildi ancak az gelişmiş ülke ve bölgelerde, açlık, yoksulluk, hayat ve temizlik şartlarının kötülüğü, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamama, iyi beslenememe, aşırı üreme, iç savaşlar, sürekli göçler gibi nedenlerle hastalık halen yaygın durumda.

Dünyadaki cüzzam hastalarının çoğu Güneydoğu Asya, Afrika ve Batı Pasifik bölgesinde bulunuyor. DSÖ'nün raporuna göre, 2016 yılında dünya genelinde 214 binden fazla kişide cüzzam hastalığı görülürken, hastaların yarıdan fazlasının da Hindistan'da olduğu belirlendi.

Cüzzam hastalığının dünyada görüldüğü 143 ülkeyi Afrika'daki 48 ülkeden 31'i, Amerika kıtasındaki 49 ülkeden 25'i, Doğu Akdeniz Bölgesindeki 22 ülkeden 16'sı, Avrupa'daki 53 ülkeden 29'u, Güney Asya'daki 11 ülkeden 9'u, Batı Pasifik bölgesindeki 37 ülkeden 33'ü oluşturuyor. Sosyal dışlanmaya da neden olan bu hastalığın tamamen engellenmesi amacıyla her yıl ocak ayının son haftası "Cüzzam Haftası" ve son pazarı da "Dünya Cüzzam Günü" olarak ilan edildi. Hastalığa dair en erken kanıtlar Hindistan ve Pakistan'daki arkeolojik alanlarda bulunan milattan önce 2000 yıllarına ait insan iskeletlerinde bulundu.

Cüzzamlı İnsanların Yaşadığı Ada ve Köyler!


İnsanın dış görüntüsünde oluşturduğu tahribat nedeniyle tarih boyunca cüzzam ilahi bir ceza olarak da algılandı ve cüzzamlılar toplumdan dışlandı. Özellikle Ortaçağ'da dünyanın her yerinde cüzzamın bulaşıcı olduğu düşünülerek hastalar belirli bölgelerde karantina altına alındı. Özellikle Avrupa ve Hindistan'da yaygın olan cüzzam adaları ya da köylerine, hastalığa yakalananlar götürülüyor ve orada bırakılıyordu. Yunanistan'daki Sakız Adası da bu adalardan biriydi. Avrupa'da son kalan cüzzam kolonisi Romanya'daki Tekeli köyü. Halen 10 kadar sakini bulunan köydeki cüzzamlıların hastalığı ileri seviyede olduğu için tedavi edilemiyor.

Kaynak: AA Bilim Teknoloji / Science (27 Ocak 2018)

Benzer Konular

9 Kasım 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap
15 Eylül 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
10 Ekim 2006 / Mystic@L Tıp Bilimleri