Arama

Sedef Nedir?

Güncelleme: 8 Ekim 2015 Gösterim: 22.153 Cevap: 2
asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
12 Ocak 2008       Mesaj #1
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
sedef

isim Arapça ¹adef
Sponsorlu Bağlantılar
1 . Midye, istiridye vb. deniz hayvanlarının kabuğunda bulunan sedefçilikte kullanılan, pırıltılı, beyaz, sert bir madde.

2 . sıfat Bu maddeden yapılmış veya bu madde ile süslenmiş:
"Sedef saplı avcı bıçağı duvarda, taşın üstünde cızırdıyor sanki."- T. Buğra.

3 . tıp (***) Sedef hastalığı.


Birleşik Sözler

sedef hastalığı sedef kakma sedef otu çayırsedefi
duvar sedefi keçisedefi


X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
8 Eylül 2012       Mesaj #2
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Sedef
MsXLabs.Org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi
Sponsorlu Bağlantılar

Midye ve istiridye gibi deniz hayvanlarının kabuklarının iç yüzeylerinde oluşan beyaz, parlak ve renkser madde. Orta Çağ'da sedef lüks, eşya yapımında kullanıldı. Avrupa'da 16. yüzyıldan başlayarak kullanımı yaygınlaştı. 18. yüzyılda sedeften heykelcikler, kutular, tabakalar yapıldı. İtalya'da sedef kakmacılığı moda hâline geldi. Türkler sedefi 15. yüzyılın ikinci yarısından sonra ya da 16. yüzyılda tanıdılar. 16. yüzyıl sedefli mimarî yapıtları arasında Yavuz Sultan Selim Türbesi'nin kapısı; Süleymaniye Camii'nin kapı ve pencere kanatları; Sultan II. Selim Türbesi'nin kapısı, Üsküdar'daki Mihrimahsultan Camii'nin kapı ve pencere kanatları; Sultan III. Murat'ın yatak odasının kapı kanatları sayılabilir. Sedef ayrıca önemli yapıların içindeki kürsü, Kuran ya da cüz mahfazası, rahle, masa, koltuk ve benzerlerinde; tüfek, tabanca, kılıç saplarında; tabaka, ağızlık vb. cepte taşınan küçük eşyada bir süsleme ögesi olarak kullanılmıştır.
Sen sadece aynasin...
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
8 Ekim 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SEDEF a. (ar. şadef).
1. Birçok yumuşakça türünün kavkısında bulunan ve sedefçilikte kullanılan, beyaz gökkuşağı pırıltılı, sert madde. (Bk. ansikl. böl.)
2. Esk. zool. Midye, istiridye vb. kabuklu deniz hayvanı.

—Müc. Pina sedefi, pinaların kabuğundan elde edilen ve donuk parıltısıyla ayırt edilen sedef.

—Zool. Sedef üretimi, sedef elde etmek için bu maddeyi yapan yumuşakçaların özel deniz alanlarında üretilmesi.

♦ sıf. Bu kabuktan yapılmış ya da onunla süslenmiş şey için kullanılır: Sedef kol düğmesi. Sedef çakmak.

—Güz. sant. Sedef kakma, ceviz, abanoz, maun vb. ahşap yapıtların üzerine çeşitli formlarda açılan yuvalara, aynı biçimlerde kesilmiş sedefleri yapıştırarak gömme yoluyla yapılan süsleme (Yapıştırıcı olarak yumurta akıyla karıştırılıp macun haline getirilen sedef tozu kullanılır. Kimi örneklerde yuvalara yerleştirilen sedefler gümüş bir telle çevrilerek sağlamlaştırılır.) || Sedef kaplama, bir ahşabın üzerine sedefleri çeşitli motifler oluşturacak biçimde doğrudan yapıştırarak elde edilen bezeme. (Genellikle el aynaları, çekmeceler böyle süslenirdi. Bu tür bezemede kimi zaman tüm yüzey sedefle kaplanırdı.)

—ANSİKL. Sedef yumuşakçalardan pek çoğunun kavkısının iç tabakasıdır. Bu hayvanların örteneğinin dış epitelyumunca salgılanarak ince yapracıklar halinde üst üste tabakalanır; ana maddesi konkiyolin denilen azotlu bir madde ile kalsiyum karbonat karışımıdır. Çok sayıdaki bu saydam yapracıkların üst üste birikmesi, sedefe özelliğini veren o parlak gökkuşağı renklerini oluşturur. Sedef birçok ikiçenetli yumuşakçadan, özellikle de inci istiridyelerinden elde edilir; çünkü bu istiridyelerde sedef tabakası kalın olur. Çok değişik renklerde sedefler vardır: beyaz, pembe, gri, mavi. Tatlısularda yaşayan Unio'larla, göl midyelerinden de (Anodonta) sedef elde edilir, ama bunların sedefi pek o kadar parlak olmaz; karındanbacaklı yumuşakçalardan bazılarından (Turboaı, Trochus'lar, Haliotide'ler) çok parlak renkli sedefler elde edilir. Kafadanbacaklı yumuşakçalardan Nautilus'lar da sedef verir. Sedefin bulunduğu başlıca yerler özellikle zarif incilerin toplandığı yerlerdir: Yeni Kaledonya, Avustralya'nın kuzeyi ve doğusu, Tahiti, Gambier adaları, Meksika’ nın Büyük Okyanus kıyıları, Madagaskar. Sedefli karındanbacaklılar, özellikle Burgau'lar Büyük Okyanus’un Fiint okyanusu'nun ve Kızıldeniz'in tropikal bölgelerinde bulunur; kırmızı ve yeşil büyük Haliotide'lerse Japonya’da boldur.
Ortaçağ'da sedef lüks eşya yapımında kullanılırdı. XVI. yy.’dan başlayarak kullanımı yaygınlaştı; Doğu’daki kullanışı taklit edilerek ev eşyasında, kakma işlerinde kullanılmaya başlandı. XVIII. yy.’da sedef kutular, heykelcikler, tütün tabakaları yapıldı; İtalya’da sedef kakmacılığı moda haline geldi; oymalı, altın işlemeli, kâğıt ve mobilya üstüne kakmalı sedef eşyalar yapıldı XIX. yy.’daysa daha çok sedefçilikte ve düğme yapımında kullanıldı.

—Güz. sant. Selçuklular’ın ince işlemeli ahşap oymacılığını yeğlemelerine karşılık, Osmanlılar’ın XV. yy.'dan başlayarak abanoz, ceviz, maun, şimşir, santal ağacı vb. üzerine sedef, fildişi, bağa, kemik gibi malzemeleri kakma ya da kaplama yoluyla kullandığı görülmektedir. Mimaride kapı, pencere kanatları, dolap kapakları gibi ahşap öğelerin yanında Topkapı sarayı müzesi, İstanbul Türk ve İslam eserleri müzesi ve Anadolu’daki birçok etnografya müzesinde bu türden çeşitli yapıtlar (Kuran ve cüz mahfazaları, rahle, iskemle, beşik, sandık, kutu, çekmece, nalın, el aynası, tabaka, ağızlık, masa, sehpa, bıçak sapı, tüfek kabzası vb.) sergilenmektedir.
XV. yy.'ın ikinci yarısında yapıların ahşap bölümlerine sedef, bağa, fildişi, kemik gibi malzemeler kakılarak zengin kompozisyonlar elde edilmiştir (Amasya Bayezit külliyesi camisi, Balıkesir Zağanos- paşa camisi). Sedefkâr denilen sanatçılarca gerçekleştirilen ve sedefkâri diye tanımlanan bu süsleme saraylarda ve konaklarda da uygulanmıştır (Topkapı sarayı kapı ve dolap kapakları, Murat III köşkü). XVI. yy. örnekleri arasında Süleymaniye camisi’nin kapı ve pencere kanatları ve vaaz kürsüsü, Sultanselim türbesi'nin kapısı, Üsküdar Mihrimahsultan camisi' nin kapı ve pencere kanatları belirtilebilir. XVII. yy.’da sedefkâri süslemenin kimi zaman az, kimi zaman da tüm yüzeyi kaplayacak yoğunlukta kullanıldığı görülür (Sultanahmet camisi ve türbesi, Yeni cami ile bu caminin hünkâr kasrı). Topkapı sarayı müzesi hazine dairesi’ndeki Ahmet I tahtı, sedef kakma kıvrıkdallar ve çiçeklerden oluşan zengin ve yoğun bezemesinin yanında, değerli taşlarla süslüdür. Sedefkâri süsleme zaman zaman kayıklarda da kullanılmıştır (İstanbul Deniz müzesi). Bu tür bezemede çeşitli geometrik kompozisyonların yanı sıra, XVIII. yy.’dan sonra lale, karanfil gibi çiçek motiflerine, kıvrıkdallara da yaygın biçimde yer verilmiştir.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

1 Ağustos 2014 / ahmetcan kast Sağlıklı Yaşam
30 Ağustos 2009 / Misafir Soru-Cevap
28 Ocak 2009 / Ziyaretçi Cevaplanmış
21 Temmuz 2009 / A.Arda Üyeler Hakkında
22 Mayıs 2009 / meralita Soru-Cevap