Arama

Sürgün Nedir?

Güncelleme: 17 Kasım 2015 Gösterim: 7.260 Cevap: 1
SiyahLALE - avatarı
SiyahLALE
Ziyaretçi
25 Ekim 2008       Mesaj #1
SiyahLALE - avatarı
Ziyaretçi
sürgün
isim
Sponsorlu Bağlantılar



1 . Ceza olarak belli bir yerin dışında veya belli bir yerde oturtulan kimse:
"Sürgünü yalnız memleket hasreti yıkmaz."- R. H. Karay.

2 . Sürülme işi, nefiy:
"Sürgün benim için ölüm gibi bir şey olmuştu."- R. N. Güntekin

3 . Bir kimsenin sürüldüğü yer:
"Sürgünlerde çile dolduruyordu en güzel yaşında."- Y. Z. Ortaç.

4 . Filiz.

5. İshal



Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

Sürgüne göndermek, sürgün vermek, sürgün gitmek (veya olmak)

Birleşik Sözler


Sürgün avı





X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Kasım 2015       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
SÜRGÜN a.
1. Ülkesinden sürülmüş ya da ülkesinden uzak yaşamak zorunda bırakılmış kimsenin durumu; bu kimsenin yurtdışında yaşadığı yer: Sürgünde yaşamak, ölmek. Sürgünden dönmek. Sürgün cezası. Sürgünde düşlediği tek şey yurduna dönmekti.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Alıştığı, sevdiği yerden uzakta yaşamak zorunda bırakılan bir kimsenin durumu, onun yabancılık çektiği, kendini unutulmuş gibi gördüğü yer: Bu ücra kasabadan, bu sürgünden ne zaman kurtulacaktı.
3. Sürgüne gönderilmiş ya da sürgünde yaşayan kimse: Yeni bir sürgün daha geldi.
4. Bir bitkide, yeni sürmüş körpe, küçük dal ya da yaprak; filiz
5. İSHAL’in eşanlamlısı.
6. Sürgün avı - SÜREK- AVI. || Sürgün gitmek, sürgün cezasıyla cezalandırılarak sürgüne gönderilmek. || Sürgün olmak, ishal olmak.

—Ağ. yet. Sürgün alma, ağaçların ölü ya da gereksiz dallarını ve tepelerinin çevresindeki dalların uçlarını kesme işlemi. (Bk. ansikl. böl.) || Sürgün dalı, çelik yapmaya yarayan genç dal.

—Astrol. Kendi evinin karşıtı olan burçta bulunan bir gezegenin durumu.

—Bağc. Sürgün ayıklama, asma dallarında boğum aralarından çıkan yaramaz sürgünleri koparıp atma işlemi.

—Böcbil. Yaprak bitlerinde, ikieşeyli bir türün eşeysiz, kanatsız, göçmen bir dişisi tarafından kurulan koloninin üyesi. (Bu koloni yalnız eşeysiz ve kanatsız dişilerden oluşur. Bazen ikincil konak bitkinin değişik doğası nedeniyle, bu konaktaki kanatsız sürgünler, ilk konak bitkide kalan ve gene kanatsız olan dişilerden değişik olurlar.)

—Cez. huk. Hükümlünün belirli bir kent ya da kasabada oturmaya mecbur edilmesi biçiminde yerine getirilen ceza. (Türk cez. k.'nun 18. maddesinde düzenlenmiş olan bu ceza, 13 temmuz 1965 tarih ve 647 sayılı yasayla kaldırıldı.)

—Din. tar. Sürgün sonrası dönem, İ.Ö. 587'de Kudüs'ün düşüşünden sonra Ya- hudiler'ın Babylonia'ya sürüldükleri ve ya- hudilik için yeni bir başlangıç noktası olan dönem. || Sürgün öncesi dönem, İsrail tarihinde, Kudüs'ün alınışının öncesini ve Birinci Tapınak döneminin sonunu belirten dönem (İ.Û. 587).

—Ormanc. Sürgün demeti, kesilmiş bir ağacın kütüğünden çıkan sürgünlerin ya da yeni dalların oluşturduğu demet. (Sürgün demetleri, ileride baltalık olarak kullanılacak ağaçlık ya da ormanın temelini oluşturur.) || Kütük sürgünü, dalları topluca budanan ağacın kütüğünden ya da gövdesinden çıkan yeni sürgün. || Tepe sürgünü, ağaçların tepesinden eksen doğrultusunda çıkan ince filiz. (Tepe sürgününün kesilmesi ağacın gelişmesini büyük çapta engeller.)

—Psikan. Bastırılmışın ya da bilirıçdışının sürgünü, bastırılan şeyin belirtiler ya da bir bilinçdışı oluşumu biçiminde yeniden ortaya çıkması. (S. Freud’a göre, bastırılan geri dönmedikçe bastırılmıştan söz edilemez. Bilinçdışı süreç, dinamiktir ve her zaman bilinçdışı isteği karşılamaya yarar.)

—Tarım. Sürgün demeti, buğdaygillerde yaprağının koltuğunda gelişen ve biı bitkilerin (enginar, muz, palmiye) çoğaltılmasına yarayan tomurcuk.

sıf. Avc. Sürgün boynuz, geyikgillerin alın kemiğinin üzerinde çıkan ve düşmeyerek sürekli kalan iki küçük çıkıntının her biri.

—ANSİKL. Ağ. yet. Sürgün alma işlemi için çit ve sıra ağaçları seçilir: gürgen, meşe, dişbudak, karaağaç, kavak, söğüt. Kavaklıklarda sürgün alma, dalsız bir gövde elde etmek için piçleri kesme işlemidir. Çit ağaçlarının üst kısımlarından yapılan budama dalların yeniden çıkmasına neden olur. Bunlar belli aralıklarla yeniden kesilir ve yakacak olarak değerlendirilir.

—Tarım. Buğdaygillerde, üç yaprak evresinden sonra, ilk yaprakların koltuğundaki tomurcuklar ana saptan bağımsız olarak gelişmeye başlar Sürgün tablasından birbiri arkasına koltuk tomurcuklarından gelen filizler görünür: bunlara kardeşlenme filizi denir.
Tablanın altından, tohumdan çıkan köklerle birleşerek bitkinin saçak kökünü oluşturacak ek kökler çıkar.
Sürgün demeti buğdaygillerde, ister tahıllarda olduğu gibi biryıllık olsun, ister çayır otları gibi çokyıllık olsun çok önemli bitkisel bir olaydır.
Bitkinin ilerideki gelişme evresinde bu sürgünlerin yalnız birkaç tanesi tohum verme evresine ulaşır: tomurcuk sap sürer, düğüm araları uzar (boylanma), sapın ucunda başak oluşur ve başaklar çiçek açar.



Kaynak: Büyük Larousse


Benzer Konular

30 Eylül 2005 / Tigin Taslak Konular
30 Temmuz 2013 / Misafir Soru-Cevap
25 Mart 2010 / Misafir Sanat