TAHMİS a. (ar. ğams'ten tahmis). Esk.
1. Kahve, leblebi vb. şeyleri kavurma.
2. Kahve kavrulan ve satılan yer.
—Ed. Gazelin her beytinin başına aynı vezinde üçer dize eklenerek oluşturulan muhammes* (Bk. ansikl. böl.) || Tahmisi mutarraf
—ikt. tar. Tahmis usulü. Osmanlı devletinde, toprak ürünlerinden alınan bir tür vergi. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL Ed. Tahmisin birinci bendinde yeni eklenmiş dizelerin uyağı, matla beytinde yinelenen uyaktır. Öteki bentlerde gazelin ikinci ve daha sonraki beyitlerinin ilk dizelerindeki uyaklar kullanılır. Böylece şu uyak düzeni ortaya çıkar: aaa(aa) -bbb(ba) vd Makta beytine eklenen dizelerden birinde tahmisi yazan, kendi adını da anar. Tahmis genellikle başka bir şairin gazeline dayanır, kendi gazelinden tahmis meydana getiren şairler de vardır. Tahmiste ek dizelerin asıl gazelle yoğun anlam ilişkisi içinde olması beklenir Gazelin kullandığı temayı derinleştiren, gazel şairiyle bir tür söyleşiye giren ustalıklı ürünler arasında şunlar anılabilir: Bakı’nin Fuzuli'ye tahmisi, Naili nin Bahai'ye, Yahya Kemal’in Neşati'ye tahmisi.
—ikt tar. Osmanlılar'da, toprak ürünlerinden alınan aşarın toplanması işi açık artırma ile mültezimlere satılırdı Mültezimlerin köylülere yaptıkları haksızlıklar yüzünden şikâyetler çoğalınca, Tanzimat'ın ilanından az sonra, bazı yerlerde ihaleden vazgeçilerek, aşar doğrudan doğruya devlet eliyle halktan alınmaya başlandı. Ancak, istenen sonuç elde edilemediği için yeniden ihale yöntemine dönüldü.
Tahmis, kârı kadim bir karagöz oyunu. Başlıca tiplemeleri Karagöz, Hacivat, Arap ve Beberuhi'nin oluşturduğu oyunda, Çelebi'nin tahmisini kiralayan Arap’ı kandırıp onun yerine geçen Karagöz'ün başından geçenler canlandırılır. Durumu anlayan ArapTn Karagözle kavga etmesi ve kahve dövmek isteyen Beberuhi yle Karagöz’ün atışması, oyunun başlıca güldürü öğelerini oluşturur. Aynı adı taşıyan ve oyunla ilgili olarak perdeye yansıtılan bir de göstermelik var dır.
Kaynak: Büyük Larousse