TOMAK a.
1. Ağaçtan yapılmış top.
2. Ağaçtan gürz.
—Esk. giy. Bir tür çizme. (Kısa konçlu, yandan kopçalı ve ökçesiz olurdu. Altı köseleden yapılanına mest, sınırdaki askerlerin giydiği uzun konçlusuna serhatlık’ denirdi. Sûnbûli dervişleri de devran sırasında tomak giyerlerdi. Bu tarikattan olanlara, tören ve tekbirle tomak giydirilirdi.)
—Esk. sey. oy. içi keçe, üstü meşin kaplı, saç örgüsü gibi örülmüş yuvarlak ve uzunca oyun aleti. (Tutulacak kısmı uzunca, vurulan ucu yassı olurdu.) || Tomak adı verilen aletle oynanan bir takım oyunu. (Tomak oyunu da denir) [Bk. ansikl. böl.]
—ANSİKL. Esk. sey. oy. Tomak, altı kişilik iki takım halinde oynanırdı. Her takımın bir tomağı olur, bununla rakip oyuncuları sıkıştırarak sırtına vurma amacı güdülürdü. Karşı takımın oyuncularına pes dedirten takım, oyunu kazanırdı. Çabukluk ve ustalık isteyen bir oyundu.
Tomak sarayda da oynanır, silahtarın başçavuşa verdiği işaretle başlar, çavuşbaşının “çek" sözüyle sona ererdi. Oyundan sonra oyunculara para ya da armağan verilirdi.
Kaynak: Büyük Larousse