Yarışma Nedir?

Yarışma
Vikipedi, özgür ansiklopedi

Sponsorlu Bağlantılar

Yarışma, insanların belirli bir hedefe ulaşmak için sergiledikleri mücadelelerin toplamına verilen addır.
İnsanların doğumu bile bir yarışma ile başlar. Binlerce spermin arasında galip gelen sperm yumurtayı döller ve hayatın başlangıcı vukuu olur.
Yarışma ve yarışmalar insanlar için vazgeçilmez bir olgudur. İnsanın içerisindeki bencillik duygusu ve hırs duygusu insanın kodlarından gelen yarışma duygusunun ortaya çıkmasına neden olur.
Aile içerisinde kardeşler arasında mücadele, okulda öğrenciler arasında mücadele, işte çalışanlar arasında mücadele hep insanın içinde sahip olduğu yarışma duygusundan kaynaklanır.
Sistemin getirdiği bazı kurallar da insanın içerisindeki yarışma duygularını tetikler. Örneğin; ÖSS, OKS, KPSS gibi sınavlar öğrencilik hayatında insanın benliğinde derin izler yaratır ve yarışma psikolojisini üzerinden atamamasına neden olur.
İnsanın benliğinde sahip olduğu kazanma ve başkalarını ekarte etme çabası, günümüzde yarışma sektörünün doğmasına neden olmuştur. Günümüzde özellikle televizyon yarışmalarını yapan organizatörler, insanın içerisinde sahip olduğu çeşitli duyguları kullanarak yarışma üretirler.
Yarışmaları şöyle kategorize edebiliriz:

1. Resmi ve çok katılımlı müsabakalar
   • Spor müsabakaları
   • Seçimler
2. Bireysel müsabakalar
   • Sınavlar
   • Televizyon yarışmaları
   • Güzellik yarışmaları
   • Radyo yarışmaları
   • Şans yarışmaları
   • Seçimler

yarışma,insanların belirli bir hedefe ulaşmak için sergiledikleri mücadelenin toplamına verilen addır

YARIŞMA a.
1. Yarışmak eylemi.
2. Katılanlar arasında en iyi olan ve en çok dikkati çeken, başarılı yarışmacıları, yapıtları vb. belirlemek ve/ya da ödüllendirmek amacıyla düzenlenmiş yarış; müsabaka: En iyi amatör tiyatro topluluğu yarışması. Bir resim yarışması açmak. Bir yarışmada birinci olmak. Güzellik yarışmasından çekilmek. Dans yarışması. Bilgi yarışması. Kolejlere girebilmek için yarışma sınavına katılan öğrenciler. Festivalde yanşma- ya katılma hakkı kazanmış olan filmler.
3. Bir alanda, özellikle de ticarette rakiplerini geçme, geride bırakma çabası; rekabet: Bu alanda şirketler arasında acımasız bir yarışma sürüyor.
4. Birkaç ekibin ya da rakibin karşı karşıya geldiği sportif etkinlik; yarış, müsabaka: Atletizm yarışmaları bugün başlıyor. Ekibimiz binicilik yarışmasında iyi bir derece aldı.

—Spor. Atletizmde, atlama (yüksek, uzun, sırık ve üç adım) ve atma (gülle, disk, mızrak ve çekiç) dallarının tümü.

—Tarım. Tarımsal yarışma, kırsal bölgelerde yaşayanlara göstermek ve karşılaştırma fırsatı sağlamak amacıyla çeşitli ürün, üretim aracı ve tarımsal ya da kırsal kesime özgü ilginç etkinliklerin (yetiştirilmiş hayvanlar, tarım ürünleri, çiftlik malzemesi, donatımı vb.) sergilendiği ve ödüllen- dirildiği her türlü gösteri. (Bk. ansikl. böl.).

—ANSİKL Güz. sant. Klasik dönemde, Yunanlılar kimi yapıtların gerçekleştirilmesi için sanatçılar arasında yarışma düzenlediler. Bunların en ünlüleri arasında, Olym'- pia'da Mendeli Paionios’un kazandığı yarışma ile Efes'te Polykleitos'un Pheidias, Kresilas ve Phradmon karşısında galip geldiği yarışma (bu yarışma sonucu resmi bir Amazon tipi oluşturuldu) sayılabilir. Bu tür yarışmalar Ortaçağ'ın sonuna doğru İtalya'da yeniden düzenlenmeye başlandı. Fransa'da ise bu yarışmaların en ünlüsü Büyük Roma ödülü’dür.

—Tarım. Çeşitli resmi ve/ya da özel kuruluşlar tarafından düzenlenen tanmsal yarışmalar; tanmsal üretim koşullannı, üretim so- nuçlannı ve çevreyi düzeltmek amacıyla bir rekabet havası yaratmak hedefiyle yapılır. Çoğunda kazanana maddi bir ödül verilir, ama bir kısmının ödülü sadece manevidir. Tarımsal yarışmaların bazıları oldukça^öz- gül yarışmalardır. Örneğin konkurhipik'gibileri, evcil hayyan ırklannı ve verimlerini iyileştirmeyi öngörür. Bazıları ise sadece yöresel ya da bölgesel çaptadır.

YARIŞMACI a. Bir ödülü, bir dereceyi elde etmek için yarışanlardan her biri; bir yarışmaya, katılan kimse; müsabık.

yarışma ingilizcesi

• contest, competition

yarışmacı
isim

• Bir yarışmaya katılan kimse, yarışımcı, müsabık.