YEM a.
1. Hayvan yiyeceği genellikle de evcil hayvanlara, akvaryum balıklarına verilen otçul ya da taneli yiyecek.
2. Balık, kuş, fare vb. tutmak için oltanın ucuna takılan ya da tuzağa bırakılan yiyecek ya da yiyecek görünümündeki nesne.
3. Bir kimseyi tuzağa düşürmek için hazırlanan düzen, bu amaçla kullanılan kimse ya da şey.
4. Ağız otu.
5. Esk. Bir kerede yenen yiyecek miktarı.
6. Yem borusu, yakında iyi olanaklara kavuşturulacağı, koşulların düzeleceğini bildiren aldatıcı, oyalayıcı söz. || Yem dökmek, yem koymak, bir kişiyi aldatabilmek ya da kendi yanına çekebilmek için ona çıkar sağlamak ya da sağlamış olduğu kanısını vermek; avlanılacak hayvanları bir yere çekmek için oraya yiyecek koymak. || Yem istemez, su istemez, saklanması, elde bulundurulması hiçbir yük gerektirmeyen şeyler için söylenir. || Yem kesmek, söz konusu hayvansa yemini yemek. || Yem kestirmek, yolda mola verip hayvanlara yem yedirmek. || Yem olmak, bir hayvan tara fından yenilmek; bir kimsenin tuzağına düşmek, oyununa gelmek.
—Ask. tar. Yem borusu, osmanlı ordusunda kullanılan hayvanların yem zamanları nı duyurmak için boru çalınarak verilen işaret.
—Avc. ve Balıkç. Av çekmek için kullanılan ve tuzağa yerleştirilen madde. |] Balık avında, balıkları çekmek için suya atılan ya da iğneye takılan balık yemi. (Bak. an- sikl. böl.) || Balıkçıların balık yakalamada kullandıkları larva. || Balıkçının olta iğnesine taktığı, balığı çeken her çeşit yapay ya da gerçek yiyeceğe verilen ad. || Canlı yemle balık avı, yem olarak küçük canlı balık kullanılarak yapılan av. || Canlı yem takmak, olta iğnesini, hayvana hareket edebilme olanağı verecek biçimde yerleştirmek. (İğne balığın omzu hizasına, hafifçe başın arkasına, etle deri arasında takılır.)! Yalancı ya da suni ya da yapay yem. Balıkçıların yem olarak kullandığı kanatlı yalancı böcek (yapay sinek), kalaydan yapılmış balık, yüzer yem, iskandil zoka, kaşık vb. || Yem balığı, etçil balıkları avlamada kullanılan, küçük, canlı balık. || Yeme alışma, etçil balıkların yapay yemi gerçek yemden ayırt etmeye başlamaları. (Tatlı- su balıkçılığında, balıkta yem alışkanlığı yaratmak, balığın yemin tadına bakmasını, akarsuyun doğal ortamında bulunmayan bir yemi beğenmesini sağlamaktır; bu amaçla, balığa yemi beğendirmek için, yemi pişirme yoluna bile başvurulabilir.) || Yemi kapmak, balığın yakalanmadan olta iğnesi ucundaki yemi yemesi. || Yem takmak, olta iğnesine yemi yerleştirmek. || Yumak yem, kaşığın ucundaki iğneye yerleştirilen, genellikle kırmızı renkli yün parçası. || Yünlü yem, yünlü yem oltasının her çift iğnesine birden takılan yaprak yem. frünlü yem daha çok çapariyle balık tutarken kullanılır. Hemen hemen bütün etçil balıklar yünlü yemle yakalanabilir.) || Yünlü yem oltası, her iki ucuna birer çift iğne takılmış olta sistemi. || Yüzer yem, etçil balıkların avlanmasında kullanılan ve batmadan su yüzeyinde kalabilen madde.
—Balıkç. Yeme vurmak, bir balıktan söz edildiğinde, iğneyi kapmak, yemi yutmak ya da yalnızca yeme dokunarak geçmek. || Yaprak yem, fileto halinde kesilip oltaya takılmış balık bedeninden oluşan yem. (Yem olarak kullanılacak balığın bedeni, solungaçların ve başın hemen arkasından basayarak kuyruğa kadar kesilir; omurga atılır, geri kalan iki fileto yem olarak kullanılır.)
—Bine. Yem ölçeği, ata uygun nicelikte yem vermek için kullanılan tahta ya da çinko kaplanmış ölçek.
—Hayvc. Yem bitkisi -* YEMBİTKİSİ. || Yem birimi, 1 kg arpanın net enerji verimi esas alınarak hayvansal besinleri değerlendirmeye yarayan enerjetik ölçü birimi. || (Bir besinin) yem değeri, o besinin sağladığı yem birimi sayısı. (Bk. ansikl. böl.) || Yem dolgusu, selüloz gibi besin değeri az ya da hiç olan maddelerin bir rasyondaki oranı. (Bk. ansikl. böl.) || Yem kabı, hayvanlara yem vermeye yarayan taş, tahta ya da demirden kap. || Yem ölçeği, hayvanlara belirli miktarda yem vermeye yarayan kap, çoğunlukla sepet. || Yem serpme, tüylü av hayvanlarını yerinde tutmak ya da çekmek için özel olarak açılmış yollara taneli yem atma eylemi. || Yem takviyesi, üretimini artırmak amacıyla bir hayvana gereksiniminin üstünde bir rasyon vermek. || Kaba yem, hücre çeperleri özellikle selüloz bakımından zengin olan ve bu nedenle az sindirilebilen bitkisel yem. || Yeşil yem, ilkbaharda hayvanlara verilen yeni biçilmiş körpe ve taze tahıl ve baklagiller. || Yoğun yem, besleyici bileşenlerinden (enerji, proteinler...) birinin ya da birkaçının yüksek oranda bulunmasıyla belirgin yem.
—Tarım mak. Yem dağıtıcısı, hayvan besleme yerlerinde, sonsuz vida, bant vb. aracılığıyla yemliklere yem taşıyıp dağıtan mekanik düzenek.
—Zootekn. Yem oburluğu, besinlerin or- ganoleptik niteliklerinden doğan güçlü iştah.
—ANSİKL. Balıkç. Balık yemleri çok çeşitlidir: balık parçası, denizkurdu, kafadan- bacaklılardan bir parça, kavkılıların eti, kabuklulardan (yengeç vb.) bir parça vb. Yem, ya iğneye batırtarak ya da ipekle bağlanarak sabitleştirilir. Yem olarak kullanılan maddeler birbirine benzerse de hazırlanışları çok farklıdır; balıklar parçalanır ya da ezilir; kabuklular ve kavkılılar genellikle başka maddelerle karıştırılır (örneğin yemi ağırlaştırmak için kumla; bir yağ sızıntısı sağlayabilmek için bir yerfıstığı karışımıyla). Ortasu balıklarının (özellikle sardalya) avlanmasındaysa yem olarak havyar da kullanılabilir. Yem olarak kullanılan tahıllar, hamur halinde kullanılanlarla aynıdır. Ayrıca, bazı yemler, balığı çekmek için çevreye dağıtılıp serpiştirilir.
Balıkçılar, balığı çekmek için, bütünüyle yenebilecek maddelerden oluşan karışımlar yapmalıdır. Kenevir tohumu hamuru, ezilmiş has buğdaydan yapılan hamur, patates, pişmiş taneler, kepek, çeşitli larvalar, kurtlar, kan vb. yemlerin bileşimine girer. Akarsularda yemi ağırlaştırmak için, yemin ortasına kil konabilir. Suyu bulandıran bir yem oluşturmak için bazı balıkçılar talk, kaolin ya da alçı kullanırlar, ama bu uygulama tavsiye edilemez. Yeme katılabilecek cansız yiyecekler arasında mantartozu (besin parçacıklarını yüzeye çıkarır ve yeme lezzet verir) sayılabilir Çevreye dağılan yemle avlanabilmek için, kullanılan maddelerin balığın yediği yiyeceklerle aynı olması ve balıktaki alışkanlıktan yararlanılması gerekir. Av yarışmalarında yemlere küçük çamur kurtlarını eklemek zorunludur. Denizde de çevreye dağılan yemler kullanılabilir: uskumrular ve yandan yassı balıklar için, temeli ezilmiş balık ve undan oluşan yem; sardalya için havyar ve yerfıstığı unu.
—Hayvc.
• Yem değeri. Hayvanın tipine göre (tek mideliler ya da gevişgetirenler; bu sonuncularsa üretim tipine göre: süt ya da et) değişen bu değer, yemin içerdiği sindirilebilir maddelerle bunlardaki kuru madde oranını (Leroy metodu), metabolizmada kullanılabilir enerjiyle besinin toplam enerjisini göz önüne alan ("süt yem değeri" ile "et yem değeri” ayrımı) karmaşık formüllerle hesaplanır.
• Yem dolgusu. Bir besin ya da rasyon
daki yem dolgusu, güç sindirilen bitkisel çeperlerin, yani liflerin miktarı arttıkça artar. Pratikte bir beslenme rejiminde bu miktar en düşük düzeyde tutulmalı, ancak, sindirim sisteminin hareketini sağlayacak miktarda kalmalıdır. Bununla beraber yem dolgusu hayvanın beslenme gereksinimini karşılayacak eşiği aşmamalıdır.
Gevişgetirenlere verilen yemlerin çoğunda yem dolgusu yüksek oranda bulunduğu için, yem dolgusu kavramı özellikle bu hayvanlar bakımından önemlidir. Pratikte, rejimlerin saptanmasında bu kavramdan yararlanmak için besinlerin niteliklerini belirleyen yem dolgusu birimleri ortaya atılmıştır.
• Yoğun yem. Tohumların çoğu ve tarım sanayisinin (değirmencilik, yağcılık, bira sanayisi, şeker sanayisi...) yan ürünleri yoğun yem olarak nitelenir. Otçul olmayan evcil hayvanlar (domuz, kümes hayvanları) genellikle sadece yoğun yemle beslenir. Bu yemler otçul hayvanlarda yalnız kaba yemden (ot, silo yemi, saman...) oluşan temel yem rasyonunu desteklemek için kullanılır. Pratikte, birçok yoğun yem çeşidinin karıştırılması, besleyici elemanlar bakımından iyi dengelenmiş bir rasyon elde edilmesini sağlar.
—Zootekn. Evcil hayvanların beslenmesinde kullanılan yemler beslenme özelliklerine göre büyük gruplara ayrılırlar. En başta yoğun yem ve kaba yem ayrımı yapılır. Kaba yemlerin örneği yembitkileridir. Bunlar ancak midelerinde (gevişgetirenlerin işkembesi) ya da kalınbağırsağı ile körbağırsağında (atgiller) bol miktarda mikroorganizma bulunan hayvanlar tarafından sindirilebilir. Yembitkilerindeki selülozu mayalandırma yoluyla parçalayabilen yalnız bu mikroorganizmalardır.
Yoğun yemler selüloz bakımından fakirdirler, bundan ötürü enerji değerleri yem- bitkilerininkinden daha fazladır. Bazı yoğun yemler az protein içerirler: buğdaygillerin taneleri, yumrular (lezzetli yemler). Yoğun yemlerin birçoğu protein bakımından zengindir (kuru maddenin % 20 -60’ı). Bunlar yağlı tohumlar, posalar ve hayvansal yan ürünlerdir.
Sistemli kimyasal incelemeler her yemin kimyasal bileşimini ve biyolojik değerini gösteren tablolar yapılmasını sağlamıştır. Bunlara bakılarak rasyonlar incelikle hesaplanabileceği gibi gerektiğinde yemler arasında yer değişikliği (ikame) de yapılabilir.
Yem
isim
1 . Hayvan yiyeceği:
4 . (mecaz) Birini aldatabilmek için hazırlanmış düzen, kullanılan kimse veya şey.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
1. Hayvan yiyeceği genellikle de evcil hayvanlara, akvaryum balıklarına verilen otçul ya da taneli yiyecek.
Sponsorlu Bağlantılar
3. Bir kimseyi tuzağa düşürmek için hazırlanan düzen, bu amaçla kullanılan kimse ya da şey.
4. Ağız otu.
5. Esk. Bir kerede yenen yiyecek miktarı.
6. Yem borusu, yakında iyi olanaklara kavuşturulacağı, koşulların düzeleceğini bildiren aldatıcı, oyalayıcı söz. || Yem dökmek, yem koymak, bir kişiyi aldatabilmek ya da kendi yanına çekebilmek için ona çıkar sağlamak ya da sağlamış olduğu kanısını vermek; avlanılacak hayvanları bir yere çekmek için oraya yiyecek koymak. || Yem istemez, su istemez, saklanması, elde bulundurulması hiçbir yük gerektirmeyen şeyler için söylenir. || Yem kesmek, söz konusu hayvansa yemini yemek. || Yem kestirmek, yolda mola verip hayvanlara yem yedirmek. || Yem olmak, bir hayvan tara fından yenilmek; bir kimsenin tuzağına düşmek, oyununa gelmek.
—Ask. tar. Yem borusu, osmanlı ordusunda kullanılan hayvanların yem zamanları nı duyurmak için boru çalınarak verilen işaret.
—Avc. ve Balıkç. Av çekmek için kullanılan ve tuzağa yerleştirilen madde. |] Balık avında, balıkları çekmek için suya atılan ya da iğneye takılan balık yemi. (Bak. an- sikl. böl.) || Balıkçıların balık yakalamada kullandıkları larva. || Balıkçının olta iğnesine taktığı, balığı çeken her çeşit yapay ya da gerçek yiyeceğe verilen ad. || Canlı yemle balık avı, yem olarak küçük canlı balık kullanılarak yapılan av. || Canlı yem takmak, olta iğnesini, hayvana hareket edebilme olanağı verecek biçimde yerleştirmek. (İğne balığın omzu hizasına, hafifçe başın arkasına, etle deri arasında takılır.)! Yalancı ya da suni ya da yapay yem. Balıkçıların yem olarak kullandığı kanatlı yalancı böcek (yapay sinek), kalaydan yapılmış balık, yüzer yem, iskandil zoka, kaşık vb. || Yem balığı, etçil balıkları avlamada kullanılan, küçük, canlı balık. || Yeme alışma, etçil balıkların yapay yemi gerçek yemden ayırt etmeye başlamaları. (Tatlı- su balıkçılığında, balıkta yem alışkanlığı yaratmak, balığın yemin tadına bakmasını, akarsuyun doğal ortamında bulunmayan bir yemi beğenmesini sağlamaktır; bu amaçla, balığa yemi beğendirmek için, yemi pişirme yoluna bile başvurulabilir.) || Yemi kapmak, balığın yakalanmadan olta iğnesi ucundaki yemi yemesi. || Yem takmak, olta iğnesine yemi yerleştirmek. || Yumak yem, kaşığın ucundaki iğneye yerleştirilen, genellikle kırmızı renkli yün parçası. || Yünlü yem, yünlü yem oltasının her çift iğnesine birden takılan yaprak yem. frünlü yem daha çok çapariyle balık tutarken kullanılır. Hemen hemen bütün etçil balıklar yünlü yemle yakalanabilir.) || Yünlü yem oltası, her iki ucuna birer çift iğne takılmış olta sistemi. || Yüzer yem, etçil balıkların avlanmasında kullanılan ve batmadan su yüzeyinde kalabilen madde.
—Balıkç. Yeme vurmak, bir balıktan söz edildiğinde, iğneyi kapmak, yemi yutmak ya da yalnızca yeme dokunarak geçmek. || Yaprak yem, fileto halinde kesilip oltaya takılmış balık bedeninden oluşan yem. (Yem olarak kullanılacak balığın bedeni, solungaçların ve başın hemen arkasından basayarak kuyruğa kadar kesilir; omurga atılır, geri kalan iki fileto yem olarak kullanılır.)
—Bine. Yem ölçeği, ata uygun nicelikte yem vermek için kullanılan tahta ya da çinko kaplanmış ölçek.
—Hayvc. Yem bitkisi -* YEMBİTKİSİ. || Yem birimi, 1 kg arpanın net enerji verimi esas alınarak hayvansal besinleri değerlendirmeye yarayan enerjetik ölçü birimi. || (Bir besinin) yem değeri, o besinin sağladığı yem birimi sayısı. (Bk. ansikl. böl.) || Yem dolgusu, selüloz gibi besin değeri az ya da hiç olan maddelerin bir rasyondaki oranı. (Bk. ansikl. böl.) || Yem kabı, hayvanlara yem vermeye yarayan taş, tahta ya da demirden kap. || Yem ölçeği, hayvanlara belirli miktarda yem vermeye yarayan kap, çoğunlukla sepet. || Yem serpme, tüylü av hayvanlarını yerinde tutmak ya da çekmek için özel olarak açılmış yollara taneli yem atma eylemi. || Yem takviyesi, üretimini artırmak amacıyla bir hayvana gereksiniminin üstünde bir rasyon vermek. || Kaba yem, hücre çeperleri özellikle selüloz bakımından zengin olan ve bu nedenle az sindirilebilen bitkisel yem. || Yeşil yem, ilkbaharda hayvanlara verilen yeni biçilmiş körpe ve taze tahıl ve baklagiller. || Yoğun yem, besleyici bileşenlerinden (enerji, proteinler...) birinin ya da birkaçının yüksek oranda bulunmasıyla belirgin yem.
—Tarım mak. Yem dağıtıcısı, hayvan besleme yerlerinde, sonsuz vida, bant vb. aracılığıyla yemliklere yem taşıyıp dağıtan mekanik düzenek.
—Zootekn. Yem oburluğu, besinlerin or- ganoleptik niteliklerinden doğan güçlü iştah.
—ANSİKL. Balıkç. Balık yemleri çok çeşitlidir: balık parçası, denizkurdu, kafadan- bacaklılardan bir parça, kavkılıların eti, kabuklulardan (yengeç vb.) bir parça vb. Yem, ya iğneye batırtarak ya da ipekle bağlanarak sabitleştirilir. Yem olarak kullanılan maddeler birbirine benzerse de hazırlanışları çok farklıdır; balıklar parçalanır ya da ezilir; kabuklular ve kavkılılar genellikle başka maddelerle karıştırılır (örneğin yemi ağırlaştırmak için kumla; bir yağ sızıntısı sağlayabilmek için bir yerfıstığı karışımıyla). Ortasu balıklarının (özellikle sardalya) avlanmasındaysa yem olarak havyar da kullanılabilir. Yem olarak kullanılan tahıllar, hamur halinde kullanılanlarla aynıdır. Ayrıca, bazı yemler, balığı çekmek için çevreye dağıtılıp serpiştirilir.
Balıkçılar, balığı çekmek için, bütünüyle yenebilecek maddelerden oluşan karışımlar yapmalıdır. Kenevir tohumu hamuru, ezilmiş has buğdaydan yapılan hamur, patates, pişmiş taneler, kepek, çeşitli larvalar, kurtlar, kan vb. yemlerin bileşimine girer. Akarsularda yemi ağırlaştırmak için, yemin ortasına kil konabilir. Suyu bulandıran bir yem oluşturmak için bazı balıkçılar talk, kaolin ya da alçı kullanırlar, ama bu uygulama tavsiye edilemez. Yeme katılabilecek cansız yiyecekler arasında mantartozu (besin parçacıklarını yüzeye çıkarır ve yeme lezzet verir) sayılabilir Çevreye dağılan yemle avlanabilmek için, kullanılan maddelerin balığın yediği yiyeceklerle aynı olması ve balıktaki alışkanlıktan yararlanılması gerekir. Av yarışmalarında yemlere küçük çamur kurtlarını eklemek zorunludur. Denizde de çevreye dağılan yemler kullanılabilir: uskumrular ve yandan yassı balıklar için, temeli ezilmiş balık ve undan oluşan yem; sardalya için havyar ve yerfıstığı unu.
—Hayvc.
• Yem değeri. Hayvanın tipine göre (tek mideliler ya da gevişgetirenler; bu sonuncularsa üretim tipine göre: süt ya da et) değişen bu değer, yemin içerdiği sindirilebilir maddelerle bunlardaki kuru madde oranını (Leroy metodu), metabolizmada kullanılabilir enerjiyle besinin toplam enerjisini göz önüne alan ("süt yem değeri" ile "et yem değeri” ayrımı) karmaşık formüllerle hesaplanır.
• Yem dolgusu. Bir besin ya da rasyon
daki yem dolgusu, güç sindirilen bitkisel çeperlerin, yani liflerin miktarı arttıkça artar. Pratikte bir beslenme rejiminde bu miktar en düşük düzeyde tutulmalı, ancak, sindirim sisteminin hareketini sağlayacak miktarda kalmalıdır. Bununla beraber yem dolgusu hayvanın beslenme gereksinimini karşılayacak eşiği aşmamalıdır.
Gevişgetirenlere verilen yemlerin çoğunda yem dolgusu yüksek oranda bulunduğu için, yem dolgusu kavramı özellikle bu hayvanlar bakımından önemlidir. Pratikte, rejimlerin saptanmasında bu kavramdan yararlanmak için besinlerin niteliklerini belirleyen yem dolgusu birimleri ortaya atılmıştır.
• Yoğun yem. Tohumların çoğu ve tarım sanayisinin (değirmencilik, yağcılık, bira sanayisi, şeker sanayisi...) yan ürünleri yoğun yem olarak nitelenir. Otçul olmayan evcil hayvanlar (domuz, kümes hayvanları) genellikle sadece yoğun yemle beslenir. Bu yemler otçul hayvanlarda yalnız kaba yemden (ot, silo yemi, saman...) oluşan temel yem rasyonunu desteklemek için kullanılır. Pratikte, birçok yoğun yem çeşidinin karıştırılması, besleyici elemanlar bakımından iyi dengelenmiş bir rasyon elde edilmesini sağlar.
—Zootekn. Evcil hayvanların beslenmesinde kullanılan yemler beslenme özelliklerine göre büyük gruplara ayrılırlar. En başta yoğun yem ve kaba yem ayrımı yapılır. Kaba yemlerin örneği yembitkileridir. Bunlar ancak midelerinde (gevişgetirenlerin işkembesi) ya da kalınbağırsağı ile körbağırsağında (atgiller) bol miktarda mikroorganizma bulunan hayvanlar tarafından sindirilebilir. Yembitkilerindeki selülozu mayalandırma yoluyla parçalayabilen yalnız bu mikroorganizmalardır.
Yoğun yemler selüloz bakımından fakirdirler, bundan ötürü enerji değerleri yem- bitkilerininkinden daha fazladır. Bazı yoğun yemler az protein içerirler: buğdaygillerin taneleri, yumrular (lezzetli yemler). Yoğun yemlerin birçoğu protein bakımından zengindir (kuru maddenin % 20 -60’ı). Bunlar yağlı tohumlar, posalar ve hayvansal yan ürünlerdir.
Sistemli kimyasal incelemeler her yemin kimyasal bileşimini ve biyolojik değerini gösteren tablolar yapılmasını sağlamıştır. Bunlara bakılarak rasyonlar incelikle hesaplanabileceği gibi gerektiğinde yemler arasında yer değişikliği (ikame) de yapılabilir.
Kaynak: Büyük Larousse
Yem
isim
1 . Hayvan yiyeceği:
"Balıklara yem attık, suyun içi birbirine karıştı."- F. Otyam.2 . Kuş ve balık tutmak için tuzağa bırakılan, oltaya takılan yiyecek veya yiyecek görüntüsündeki nesne:
"Orfozun görünmesiyle yemin kaybolması bir oldu, çocuğun da kolu koparılırcasına sarsıldı."- Halikarnas Balıkçısı.3 . Ağızotu.
4 . (mecaz) Birini aldatabilmek için hazırlanmış düzen, kullanılan kimse veya şey.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- yem dökmek (veya koymak)
- yem istemez, su istemez
- yem kestirmek
- yem olmak
Birleşik Sözler
- yem borusu
- yem torbası
- yem verimi
- ak yem
- balast yem
- kesif yem
- balık yemi
- bitiriş yemi
- kuşyemi
- kuş yemi
- papağanyemi
- silo yemi
- tahıl yemi
Son düzenleyen Safi; 24 Haziran 2015 02:28
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!