ZUHUR a. (ar. zuhur). Esk.
1. Belirme, baş gösterme, türeme: "Mirza İsmail'in zuhurunu hiç düşünmemişti" (Ömer Seyfettin).
2. Zuhur etmek, belirmek, ortaya çıkmak: "... zaman geçtiği halde beklenen cevap hâlâ zuhur etmemişdir" (Baha Tevfik).
3. Zuhura gelmek, meydana çıkmak, türemeK: "... daha yüksek bir insan fikrini koyarak zuhura gelmiş ve daha geniş bir surette yayılmağa başlamıştı'' (Ragıp Hulusi).
1. Belirme, baş gösterme, türeme: "Mirza İsmail'in zuhurunu hiç düşünmemişti" (Ömer Seyfettin).
Sponsorlu Bağlantılar
3. Zuhura gelmek, meydana çıkmak, türemeK: "... daha yüksek bir insan fikrini koyarak zuhura gelmiş ve daha geniş bir surette yayılmağa başlamıştı'' (Ragıp Hulusi).
Kaynak: Büyük Larousse
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.

Zuhur Nedir?
