AKHAİA, Roma eyaleti, İ.Ö. II. yy.’daki fetih sonunda kuruldu. Güney ve Örta Yunanistan’ı, Tesalya'yı ve Epeiros’u kapsıyordu. Augustus döneminde senato eyaleti oldu ve Korinthos’ta oturan bir prokonsül tarafından yönetildi.
Akhaia birliği, Peloponisos'un kuzey kıyısında, kökeni İ.Ö. V. yy.'a uzanan on iki kentlik topluluk. Bunların en önemlisi olan Helike İ.Ö. 373'te bir tufanda yok oldu. 281 ’de yeniden kurulan konfederasyon ancak 251 ’de, strategos Aratos Sikyonlu’nun diplomasisi sayesinde büyük bir önem kazandı. Yabancı kentlerle bir- leşerek (Argos, hatta 229'da Atina) egemenliğini genişletti ve Makedonya'nın politikasına karşı çıktı. Polybios’a göre, konfederasyon ortakların tam eşitliğini ve ılımlı demokrasiyi temel alıyordu. 226'dan sonra birliğin gücü düşmeye başladı, ama Philopoimen sayesinde 207’den 183’e dek yine de varlığını sürdürdü; sonra demagogların etkisiyle Roma'ya karşı koymaya yeltendi. Roma, birliği egemenliği altına almakta güçlük çekmedi (146). Birliğin toprakları Roma eyaleti haline geldi; sitelerin anayasaları, eski konfederasyon yargıcı ve Roma yandaşı Polybios’un yönettiği bir kurul tarafından değiştirildi. (-> YUNAN birlikleri.)
AKHAİA prensliği ya da MORA prensliği, Doğu Latin imparatorluğu’n- da senyörlük; 1205 ile 1210 arasında, Champlitte senyörü Guillaume de Cham- pagne tarafından, sonra da tarihsel olaylar yazarı Geoffroi de Villehardouin’in yeğeni Geoffroi I de Villehardouin tarafından BizanslIlar'dan alındı. Guillaume de Champagne, Akhaia’nın ilk prensi oldu (1205’e doğr. - 1208'e doğr.). Geoffroi' I de Villehardouin’in Akhaia üzerindeki egemenliği ise, 1209'dan 1228/1230’a kadar sürdü. Bu prenslik başlangıçta tüm Peloponisos’u kapsıyordu, ama, XIV. yy.'dan başlayarak gitgide küçüldü.
XIII. yy.’ın ilk yarısında, Geoffroi I ve onun soyundan gelenler (Geoffroi II, Guillaume II), yunan-slav toplumunun düzeni üstüne ithal malı bir feodalite düzeni getirdiler. Assisedi Romania ile Mora kroniği adlı iki ilginç edebiyat anıtı, bu düzeni bütün açıklığıyla betimler. Köylü sınıflar (parekler) baskı ve sömürü altındaydı; birçok karma evlilik, frank baronlarla yerel mülk sahipleri ya da memurlar (“arkhonlar”) arasında, ancak Yunanlılar’ la Latinler arasındaki uzlaşmaz din karşıtlığının engellediği bir kaynaşmayı kolaylaştırıyordu.
ilk siyasal güçlükler XIII. yy.’ın ikinci yarısında, İstanbul'un BizanslIlar tarafından yeniden fethedilmesi üzerine ortaya çıktı. 1259’daki Pelagonia savaşı’nda Mik- hael VIII Palaiologos’a yenilen Guillaume II de Villehardouin, Güney Peloponisos’ tâki (aralarında Mistra*'nın da bulunduğu) birçok kaleyi Bizanslılar’a geri vermek ve Bizans saldırısını durdurmak için, müttefiki Sicilya kralı Anjou'lu Carlol'in metbuluğunu kabul etmek zorunda kaldı. Kendisinden sonra Carlo I, 1278’den 1285’e kadar hükümdarlık etti. 1289'da, Anjou'lu Carlo II, Akhaia prensliğini Guillaume H'nin kızı Isabella de Villehardouin ile onun ikinci kocası Florent de Hai- naut’ya verdi. Bunların kısa süren hükümdarlık dönemlerinden (1289-1297) sonra, Akhaia prensleri ile onların anjou’lu met- buları arasında bir çatışma dönemi başladı. 1322’de, Napoli kralı Akıllı Roberto prensliğe el koydu ve onun kardeşleri Tarantolu Filippo ile Durazzo dükü Giovan- ni di Gravina’ya armağan etti. Bunların soyundan gelenler döneminde, anjou egemenliği, Mistra Bizans despotluğu yararına, gitgide dağıldı. Kargaşa içine düşüp Navarra'lı ve Katalonya'lı çapulcuların kurbanı olan Akhaia (XIV. yy.’ın sonu), sonunda 1430’a doğru tümüyle Bizans’ ın egemenliği altında kaldı.
Akhaia birliği, Peloponisos'un kuzey kıyısında, kökeni İ.Ö. V. yy.'a uzanan on iki kentlik topluluk. Bunların en önemlisi olan Helike İ.Ö. 373'te bir tufanda yok oldu. 281 ’de yeniden kurulan konfederasyon ancak 251 ’de, strategos Aratos Sikyonlu’nun diplomasisi sayesinde büyük bir önem kazandı. Yabancı kentlerle bir- leşerek (Argos, hatta 229'da Atina) egemenliğini genişletti ve Makedonya'nın politikasına karşı çıktı. Polybios’a göre, konfederasyon ortakların tam eşitliğini ve ılımlı demokrasiyi temel alıyordu. 226'dan sonra birliğin gücü düşmeye başladı, ama Philopoimen sayesinde 207’den 183’e dek yine de varlığını sürdürdü; sonra demagogların etkisiyle Roma'ya karşı koymaya yeltendi. Roma, birliği egemenliği altına almakta güçlük çekmedi (146). Birliğin toprakları Roma eyaleti haline geldi; sitelerin anayasaları, eski konfederasyon yargıcı ve Roma yandaşı Polybios’un yönettiği bir kurul tarafından değiştirildi. (-> YUNAN birlikleri.)
Sponsorlu Bağlantılar
XIII. yy.’ın ilk yarısında, Geoffroi I ve onun soyundan gelenler (Geoffroi II, Guillaume II), yunan-slav toplumunun düzeni üstüne ithal malı bir feodalite düzeni getirdiler. Assisedi Romania ile Mora kroniği adlı iki ilginç edebiyat anıtı, bu düzeni bütün açıklığıyla betimler. Köylü sınıflar (parekler) baskı ve sömürü altındaydı; birçok karma evlilik, frank baronlarla yerel mülk sahipleri ya da memurlar (“arkhonlar”) arasında, ancak Yunanlılar’ la Latinler arasındaki uzlaşmaz din karşıtlığının engellediği bir kaynaşmayı kolaylaştırıyordu.
ilk siyasal güçlükler XIII. yy.’ın ikinci yarısında, İstanbul'un BizanslIlar tarafından yeniden fethedilmesi üzerine ortaya çıktı. 1259’daki Pelagonia savaşı’nda Mik- hael VIII Palaiologos’a yenilen Guillaume II de Villehardouin, Güney Peloponisos’ tâki (aralarında Mistra*'nın da bulunduğu) birçok kaleyi Bizanslılar’a geri vermek ve Bizans saldırısını durdurmak için, müttefiki Sicilya kralı Anjou'lu Carlol'in metbuluğunu kabul etmek zorunda kaldı. Kendisinden sonra Carlo I, 1278’den 1285’e kadar hükümdarlık etti. 1289'da, Anjou'lu Carlo II, Akhaia prensliğini Guillaume H'nin kızı Isabella de Villehardouin ile onun ikinci kocası Florent de Hai- naut’ya verdi. Bunların kısa süren hükümdarlık dönemlerinden (1289-1297) sonra, Akhaia prensleri ile onların anjou’lu met- buları arasında bir çatışma dönemi başladı. 1322’de, Napoli kralı Akıllı Roberto prensliğe el koydu ve onun kardeşleri Tarantolu Filippo ile Durazzo dükü Giovan- ni di Gravina’ya armağan etti. Bunların soyundan gelenler döneminde, anjou egemenliği, Mistra Bizans despotluğu yararına, gitgide dağıldı. Kargaşa içine düşüp Navarra'lı ve Katalonya'lı çapulcuların kurbanı olan Akhaia (XIV. yy.’ın sonu), sonunda 1430’a doğru tümüyle Bizans’ ın egemenliği altında kaldı.
MsXLabs & Büyük L.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.

Akhaia Nedir?
