Arama

Lonca Nedir?

Güncelleme: 7 Şubat 2016 Gösterim: 1.288 Cevap: 2
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
7 Şubat 2016       Mesaj #1
Safi - avatarı
SMD MiSiM
LONCA a. (katalanca llotja, isp. lonja' dan).
1. Eskiden aynı meslekten kimselerin, özellikle esnaf ve zanaatçıların çalışma ve pazar sorunlarını çözmek, mesleğe yeni eleman yetiştirmek amacıyla kurdukları birlik.
Sponsorlu Bağlantılar
2. Bu birliğin üyelerinin toplandığı yer.
3. Lonca ustası, lonca başkanı.

—Güz. sant.' Lonca portreleri, bir kuruluşun, bir hayır derneğinin, bir loncanın vb. üyelerini betimleyen tablolara verilen ad. (Bk. ansikl. böl.)

—Tar. Belli bir mesleğin yürütülmesinde, üyelerini kolektif bir disiplin altına alan yarı resmi hukuka sahip iktisadi topluluk. (Bk. ansikl. böl.)

—ANSİKL. Güz. sant. Geçici bir toplantıyı ölümsüzleştirmek isteğinden doğan lonca portreleri yapma eğilimi, Hollanda resim okuluna birçok başyapıt kazandırdı: Flandre'da Teniers (Arkebüzcülerin andı, Viyana müzesi), Charles Emmanuel Biset, Pieter Meert'in (Balıkçılar loncasının üyeleri, Brüksel müzeleri) yapıtları arasında, özellikle de Hollanda’da "doelenstück"lere rastlanır. Van der Voort’un (Düşkünler- evi yöneticileri) ve J. A. Van Ftavesteyn' ın (Askeri şölenler) ardından Frans Hals, AzizGeorgius muhafız birliği subaylarının şöleni, Aziz Adrianus muhafız birliği subaylarının şöleni. Azize Elisabet hastanesi’nın yöneticileri, Dûşkûnlerevinin erkek ve kadın yöneticileri (Haarlem) adlı yapıtlarıyla bu türde ün yaptı. Rembrandt da çok tanınmış toplu portreler gerçekleştirdi: Dr. Tulp'un anatomi dersi (1632, Lahey), Gece devriyesi. Kumaşçılar loncasının üyeleri (Amsterdam). Lonca portreleri geleneği, daha az tanınan ressamlar eliyle sürdürüldü: Sandrart (Yüzbaşı Bic- ker van Svvieten'in bölüğü, Amsterdam), Jan Maurits ûuinkhard (Hocalar ve yöneticiler, 1732-1744, Amsterdam), Cornelis Troost (Hekimler kurulu denetçileri, Amsterdam). Toplu portreler Fransa’da da rağbet gördü. Bu ülkede, genellikle, belediye yüksek görevlilerini topluca betimleyen resimler yapıldı: Chalette (Toulouse müzesi), Ph. de Champaıgne, Noel Halle, Genç Frans Pourbus, Largilliöre (Carnavalet müzesi) bu tür tablolar gerçekleştirdiler. Aynı yüksek görevlilere, Paris’te St-Etienne-du -Mont kilisesi’nde Largilliöre ve J.F. De Troy’nun yaptıkları büyük boy exvoto resimlerinde de rastlanır. XIX. yy.’da Fantin Latour, ortak bir ilgi çevresinde oluşmuş bu tür topluluklar üzerinde çalıştı: ressam, şair ya da müzikçi toplantılarını betimlediği ''atölyeler". Max Ernst de, gerçeküstücü grubunu aynı biçimde resmetti (Dostların randevusu, 1922, Köln müzesi).

—Tar. XI. yy.'dan Fransız devrimi'ne kadar loncalar, özellikle Fransa ve Hollanda'da iktisadi yaşamın başlıca çerçevesini oluşturdular. Değişik adlarla anılan ve çok çeşitli örgütlenme biçimleri gösteren loncalara Ancien Rögime’in sonlarında genellikle "korporasyon" adı veriliyordu.
Meslek gruplarının kökeni çok eskilere dayanır: Fransa'nın güneyinde ve İtalya’ da galya-roma kolejleri bazen bunların temel öğelerini sağladığı gibi, eski germen "gildleri" ya da kardeşlik tarikatları (confrirıes) da Fransa'nın kuzeyinde ilk loncaların hücrelerini oluşturmuş olabilir. Her ne olursa olsun, loncalar kesin biçimlerini ancak XI. yy.'ın sonunda almaya başladılar.
Loncalar, başlangıçta genellikle dinsel tapınma, karşılıklı koruma ve yardımlaşma amacına dönük topluluklardı. Zanaatkârlar ve tüccarlar, ortak yaşamları ve hakları bakımından bunlarda bir güvence buluyorlardı. Ama, loncalar, her şeyden önce karşılıklı rekabete karşı bir güvence sağlamaktaydı: kaynakları henüz sınırlı olan Batı dünyasında, servetlerin değilse de işin bölüşülmesi kaygısı vardı. Lonca, üyeleri arasında dayanışma sağlayıp tekelciliği önleyerek şans eşitliğini kurmak amacını güdüyordu. Bu yüzden, mesleki etkinlik sıkı kurallara bağlıydı: ustanın ancak bir tek atölyesi, sınırlı sayıda işçileri ve belirli aletleri olabiliyordu. Çok geçmeden fiyatlar saptanmaya, kalite denetimi yapılmaya, vb. de başlandı.
Mesleklere giriş birçok koşula bağlıydı. Genellikle kişinin özgür olması şart koşulmakta, ama girişte kadın ya da erkek farkı hemen hiç gözetilmemekteydi. XVI. yy.’ dan başlayarak birçok meslekte Protestanların ustalığı kabul edilmez oldu.
Topluluk, eşit üyelerden oluşmazdı. Çıraklar, kalfalar ve ustalar vardı. Mesleğe her yeni giren, mutlaka bir ustanın yanında çırak olarak işe başlamak zorundaydı: en az çıraklık süresi ve çırak sayısı kurallarla saptanmıştı. Usta olmak için gerekli sermayesi bulunmayan pek çok çırak, ücretli işçi, yani kalfa olurdu. Kalfalar, genellikle, loncalarda ikinci sınıf üyelerdi. Ortaçağda, bunların birçoğu ustalık aşamasına erişirken, daha XVI. yy. sonunda ast durumunda bırakıldılar Bu yüzden, artık loncalardan bir çıkar ummayan kalfalar, kendi örgütlerini kurma yolunu tuttular. Her şeye karşın usta olmak isteyen çıraklara gelince, birtakım katı koşullara uymak zorundaydılar: XVI. yy.'da yaygınlaştığı gibi, ortaya bir başyapıt çıkarmak, giriş vergisi ödemek, armağanlar vermek, vb. Son olarak, buna bir başka koşul daha eklendi: veraset. Daha XVI. yy. sonunda kral tarafından ustalık beratlarının satılmaya başlaması, ustalığın oligarşik niteliğini büsbütün güçlendirdi. Topluluğun lideri durumunda olan "jurö"ler bunların arasından seçiliyordu. Bunlar, kuralları koymak, bunların uygulanmasını denetlemek, anlaşmazlık durumlarında hakemlik etmek ve mali işlere bakmakla görevliydiler.
XI yy.’dan XIII. yy.’a kadar olan dönem; loncaların kurumsal olarak yerleşmesi dönemidir. XI. yy.'da bir ölçüde barış döneminin gelmesi, ticaretin yeniden doğmasına yol açtı. Halk sınıfları yavaş yavaş özgürleştiler, kentler çoğaldı ve zanaat ve ticaret etkinlikleri yeniden canlandı, loncalar, üyelerine iktisadi serbestlik ve meslek güvencesi sağlamaya başladı. Bu hareket, feodal çerçeve içinde gerçekleşiyordu. Önce tüccarlar, arkadan zanaatkârlar, senyörlerden yasal olarak tanınmalarını sağlamak ve bir özgürlük statüsü elde etmek için çaba göstermeye başladılar. Böylece, rahiplerin ve soyluların yanı sıra meslek sahipleri de yeni bir toplumsal grup oluşturdu. XIII. yy.’da. loncalar, gerek üye sayılarını, gerekse coğrafi kapsamlarını büyüttüler, özellikle, büyük ulaşım yolları boyunca ve Kuzey bölgelerinde ve dışsatım malları sanayisiyle uğraşan Güney kentlerinde iyice güçlendiler, öte yandan, loncalar şekil bakımından giderek daha belirginleştiler: belli bir mesleğin iktisadi işlevlerine ve kentlerin coğrafi çerçevesine daha iyi uyum sağladılar.
Bazı bölgelerde (Flandres) sanayi merkezlerinin ortaya çıkması üzerine, devlet güçleri loncaları bir ölçüde denetimi sağlayacak kolektif kadrolar olarak kullanmaya başladı. Mesleklerarası anlaşmazlıklar çoğaldı, bu da kralın müdahalesine yol açtı.
XIII. yy.'dan XV. yy.’a kadar loncalar büyüyüp çoğaldı; her zaman başaramasalar bile, büyük kentlerde bir araya gelme eğilimine girdiler: kent çerçevesi içinde, hatta ulusal çapta oynadıkları politik rol (özellikle Flandre’da) arttı. Paris’teki "su tüccarları" gibi bazı meslek toplulukları kendi kentlerinin yönetimini ele aldılar.
XVI. yy.’da, loncalar ilk büyük bunalımlarını yaşadı. Rönesans ve Reform ruhu, iktisadi yaşamın temellerini altüst etti. Öte yandan, değerli maden akını, 1525-1590 arasında fiyatları ve emekçiler arasındaki ilişkileri bozdu. Bireycilik, lonca disiplinini zayıflattı. Ticari pazarların genişlemesinden doğan yeni meslekler, geleneksel mesleklerle rekabete girişti ve gerçek kapitalist tüccarlar için servet kaynağı oluşturdu. Ama XIII. Louis dönemindeki din savaşlarıyla iç savaşlar bu atılımı yavaşlattı. Lonca örgütleri, genel toplumsal çalkantı karşısında düzenin bir güvencesi olarak gözüktü. XVII. yy. başında loncaların yeniden canlanışı, bunların denetimini ele geçiren krallık tarafından da desteklendi.
Sonuçlar her yerde aynı olmadı: loncalar istisna olarak kalmayı sürdürdüler. Yasaklara karşın, özgür işçilerin sayısı çoğaldı; hatta bazıları, özellikle yeni kurulan sanayilerde, krallığın korumasından yararlanıyorlardı. Gene de XVII. yy.'da lonca sistemi doruğuna ulaştı. Ancak, bu büyüme, meslekler arasında, güçlü tüccar topluluklarından başlayarak en sıradan etkinliklere kadar uzanan bir aşama sırasının oluşmasına yol açtı. Bundan başka, her mesleğin içinde ustalarla kalfalar arasında sürtüşmeler arttı: grev ve şiddet hareketleri çoğaldı. Bu da loncaların toplumsal çelişkilerin çözülmesindeki güçsüzlüğünü gösteriyordu. Fizyokratların özgürlük adına şiddetle eleştirdikleri loncalar, hızla ortadan kalkmaya başladı.
OsmanlI imparatorluğu’ndaki loncaların kökeni ahilik geleneğine dayanır. Selçuklu Türkiyesi’nde ahilik daha çok fütüv- vet ilkeleri çerçevesinde örgütlenmiş esnaf ve zanaatkârlar topluluğu biçiminde gelişmişti. Osmanlılar'ın Anadolu'nun birliğini sağlamaları ve merkezi yönetimi güçlendirmeleri sonucu ahilik lonca örgütleriyle özdeşleşti. OsmanlIlar, loncaları sıkı devlet denetimine almalarına karşın ahi geleneğinin loncalarda yaşamasına izin verdiler. Genellikle her esnaf grubunun bir loncası olmakla birlikte, bağlı oldukları temel ilkeler hemen hemen hepsinde aynıydı. Kırşehir'de yaşadığına inanılan Ahi Evren'i pir sayan derici esnafı (debbağlar) zamanla öteki loncalar üzerinde nüfuz kazandı. Kırşehir'deki Ahi Evren tekkesinin Ahi Evren'in soyundan geldiğine inanılan şeyhinin (Ahi Baba) padişah fermanı ile de onaylanan otoritesi bütün loncalar tarafından tanınıyordu.
OsmanlI kentlerindeki loncalar iktisadi yaşamın temeli durumundaydı. Sıkı bir disiplinle yönetilen loncaların dışında esnaflık yapmak, ticaret ya da zanaatkârlık yapmak olanaksızdı. Tekelci meslek örgütleri olarak loncalar bir yandan kendi üretimlerini denetleyerek lonca içi rekabeti sınırlandırırken bir yandan da lonca dışı üretimi engellemeye çalışırlardı. Her meslek dalında faaliyet gösteren işyeri, dükkân ve tezgâh sayıları saptanmıştı (gedik). Ayrıca loncaların üretecekleri mallar, bu malların nitelikleri ve nerelerde pazarlanaca- ğı da belirlenmişti. Üretim için gerekli hammaddenin sağlanması ve lonca üyeleri arasında dengeli biçimde dağıtılması loncaları en fazla ilgilendiren sorunlardan biriydi. Zaman zaman baş gösteren hammadde darlıkları nedeniyle loncalar devletten önlem alınmasını isterlerdi. Bu durumlarda belli hammaddelerin ihracı yasaklanır ya da bunların ticaretinin tekeli belirli bir loncaya bırakılırdı. OsmanlI devleti loncaları bir yandan dış rekabete karşı destekler, geleneksel lonca hiyerarşisinin korunmasına önem verirken, bir yandan da sıkı bir denetim altında tutuyordu. Özellikle başkentin iaşesini sağlamakla ilgili loncaların faaliyetlerini büyük bir dikkatle denetlemekteydi. Böylece osmanlı lonca örgütü bir yanıyla devlet ve tüketici yararına iktisadi hayatın daha kolay denetlenmesine hizmet ediyordu. Loncalar devletçe saptanan ihtisap kurallarına uymak zorundaydılar. Bu kuralların uygulanması kadı adına ihtisap ağası tarafından denetlenirdi.

XVI. yy.Tn sonlarında başlayan ekonomik bunalım loncaların üretimini etkiledi.
XVI. yy.Tn ikinci yarısında yün, pamuk, ipek, deri, bakır vb. hammadelerin Batı Avrupa tarafından emilmesi osmanlı loncalarını hammadde sıkıntısı içine soktu. Loncalar devlete başvurarak belirli malların ihracının yasaklanmasını istediler. Ama ihracat yasaklarına karşın hammadde darlığı önlenemedi. Ürettiği malların fiyatlarının maliyet fiyatlarının gerisinde kalması, ihtisap kuralları gereğince fiyat artırmak için merkezi yönetimin onayını almak zorunda olan loncalarla kent yöneticileri arasında sürtüşmelere yol açtı. Ürettikleri malların fiyatlarını artıramayan loncalar üretimin kalitesini düşürmeye başladılar.
XVII. yy.'da merkezi yönetimin zayıflamasıyla özellikle taşrada loncalar üzerindeki devlet desteği ve denetimi azaldı. Bu durumda loncaların iç kurallarının da gevşediği, üretimin lonca denetiminden çıktığı tahmin edilebilir.
Lonca topluluğu eşit üyelerden oluşmuyordu. Lonca hiyerarşisinin en alt basamağında çırak bulunuyordu. Ustanın gözetimi ve katı disiplini altında mesleğin inceliklerini öğrenen çırak, ancak lonca yönetim kurulunun onayıyla kalfalığa yükselebilirdi. Bu yükselmeler şed kuşanma törenleriyle resmiyet kazanırdı. Her loncadaki ustalar aralarından bir kişiyi meslek kurallarını uygulamak ve loncayı devlete karşı temsil etmek üzere "kethüda" olarak seçerlerdi. Lonca hiyerarşisinde ikinci sırayı alan "yiğitbaşı" loncanın içişlerini yürütür, gerektiğinde kethüdanın görevlerini de üstlenirdi. Lonca için gerekli hammaddenin sağlanması da yiğitbaşının göreviydi. Bu işte kendisine ustalar arasından seçilen iki bilirkişi (ehlihibre) yardımcı olurdu. Ayrıca her loncanın dinsel temsilcisi konumunda bir şeyhi vardı.


Kaynak: Büyük Larousse

X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
7 Şubat 2016       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
lonca
isim, eskimiş (lo'nca) İtalyanca loggia
Sponsorlu Bağlantılar
  • Belli bir iş kolunda usta, kalfa ve çırakları içine alan dernek, korporasyon:
"Bu iş için loncada, isim duası yapılır."- S. Ayverdi.

Birleşik Sözler
lonca ustası
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
7 Şubat 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
lonca ingilizcesi
  • guild korporasyon

Benzer Konular

24 Temmuz 2012 / Misafir Taslak Konular