MsXLabs & Büyük L.
AĞIZCIL sıf. Psik. Ağızsallığa ilişkin.
Psikan. Ağızcıl döneme ilişkin. || Ağızcıl aşama, libido evriminin ilk dönemi. Ayırt edici özelliği, meme çocuğunun, beslenmeden, ağzın ve dudakların etkinliğinden tat almasıdır. (Bk. ansikl. böl.)
ANSİKL. Psikan. Başlangıçta, fizyolojik bir gereksinime bağlı olan emme zevki, her tür cinsel doyumun ilk şeklini oluşturan özgül bir özerotizm (otoerotizm) etkinliği bölgesi haline gelir. S. Freud, 1915’te, ağızcıl aşamanın yamyamsı yanını vurgulamıştı. Buna göre, isteğin nesnesiyle kurulan bağıntı, "yemek-yenmiş o!mak’’tır ve buna “bedene alma" denir. Bu beli- rimler, daha sonralara, ya ilk şekliyle ya da şekil değiştirerek, ama yatırım bölgesi her zaman ağız olarak yeniden ortaya çıkabilir.
K. Abraham, ağızcıl aşamada, iki evreyi birbirinden ayırt eder: emme evresi ve sonra da, dişlerin çıkışıyla ısırma ve yeme fantazmalarına denk düşen sadik ağızcıl dönem. Abraham’ın öğrencisi M. Klein için ağızcıl aşama, çocuk ile anne memesi arasındaki ilişkiye bağlıdır: doyum ve engelleme, çocuğun memeyle hem iyi hem kötü olabilen ilişkisini belirler. Daha sonraları bunun eşdeğeri, yine aynı ayrımı taşıyan baba penisi olacaktır. Ayrıca ileri sürdüğü Oidipus anlayışının da açıkça gösterdiği gibi, M. Klein’a göre, ağızcıl evrenin özgül isteklerine, ürem- sel istekler de karışır.
Sponsorlu Bağlantılar
Psikan. Ağızcıl döneme ilişkin. || Ağızcıl aşama, libido evriminin ilk dönemi. Ayırt edici özelliği, meme çocuğunun, beslenmeden, ağzın ve dudakların etkinliğinden tat almasıdır. (Bk. ansikl. böl.)
ANSİKL. Psikan. Başlangıçta, fizyolojik bir gereksinime bağlı olan emme zevki, her tür cinsel doyumun ilk şeklini oluşturan özgül bir özerotizm (otoerotizm) etkinliği bölgesi haline gelir. S. Freud, 1915’te, ağızcıl aşamanın yamyamsı yanını vurgulamıştı. Buna göre, isteğin nesnesiyle kurulan bağıntı, "yemek-yenmiş o!mak’’tır ve buna “bedene alma" denir. Bu beli- rimler, daha sonralara, ya ilk şekliyle ya da şekil değiştirerek, ama yatırım bölgesi her zaman ağız olarak yeniden ortaya çıkabilir.
K. Abraham, ağızcıl aşamada, iki evreyi birbirinden ayırt eder: emme evresi ve sonra da, dişlerin çıkışıyla ısırma ve yeme fantazmalarına denk düşen sadik ağızcıl dönem. Abraham’ın öğrencisi M. Klein için ağızcıl aşama, çocuk ile anne memesi arasındaki ilişkiye bağlıdır: doyum ve engelleme, çocuğun memeyle hem iyi hem kötü olabilen ilişkisini belirler. Daha sonraları bunun eşdeğeri, yine aynı ayrımı taşıyan baba penisi olacaktır. Ayrıca ileri sürdüğü Oidipus anlayışının da açıkça gösterdiği gibi, M. Klein’a göre, ağızcıl evrenin özgül isteklerine, ürem- sel istekler de karışır.
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
ѕнσω мυѕт gσ ση ツ

Ağızcıl Nedir?
