Arama

Yıldız Nedir?

Güncelleme: 11 Nisan 2017 Gösterim: 3.908 Cevap: 13
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
30 Mayıs 2011       Mesaj #1
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

YILDIZ

Ad:  yıldız.JPG
Gösterim: 504
Boyut:  17.0 KB

1. Kendi kendine ışık saçan ve aydınlık bir nokta biçiminde görülebilen gökcismi. (Bk. ansikl. böl. Astrol. ve Gökbil.)
Sponsorlu Bağlantılar
2. Bir odak noktasından çıkan kısa çizgilerden, üçgenlerden oluşan şekil: Beş ışınlı bir yıldız.
3. Bir toplulukta, bir meslekte, bir etkinlik alanında vb. üstün başarı gösteren ya da halk tarafından tutulan ve ayrı bir konumu olan kimse: Sınıfın yıldızı. Futbol sahalarının yıldızı. Televizyon programlarının yıldızları.
4. Geniş bir halk kitlesi tarafından tanınan ünlü oyuncu ya da şarkıcı; star: Sinema yıldızı. Müzikhol yıldızı.
5. Bir sinema yıldızı gibi ünlenmeyi sağlayabilecek bir gösteri dalının baş sanatçısı: Bu revünün yıldızı kim?
6. Ed. Bir kimsenin ününün, başarısının göstergesi ya da bahtı, talihi: Yıldızı yavaş yavaş sönüyordu. Yıldızına inanmak, güvenmek.
7. Değişik uzlaşımsal değerleri olabilen yıldız biçimindeki (★ ya da *) basım işareti: Yıldızlar, eksik sözcükleri belirtiyor. (Bk. ansikl. böl. Matbaac.)
8.
  • Yıldız akmak, kaymak, uçmak, gökyüzünde hızla yer değiştirmek, akanyıldız görünmek.
  • Yıldız banşıklığı, birbiriyle iyi anlaşma ve hoş geçinme durumu.
  • Yıldız falcılığı, yıldızların etkilerine bakarak insanların yazgısını ve huylarını belirleme işi; müneccimlik.
  • Yıldızı dişi, herkesçe sevimli, cana yakın bulunan.
  • Yıldızı düşük, talihsiz, kötü bahtlı, gözden düşmüş.
  • Yıldızı parlamak, başarılarıyla herkesin dikkatini çekmek, ünlenmek, talihi açılmak.
  • Yıldızı sönmek, ününü yitirmek, gözden düşmek.
  • Yıldızları barışmak, birbirleriyle her yönden iyi anlaşır ve geçinir olmak.
  • Yıldızları saymak, geceleri hiç uyuyamamak.
—Anat. Artkafa, yankafa ve şakak kemiklerinin birleşme yerinde bulunan nokta.

—Bilş. Birçok programlama dilinde çarpma işareti olarak kullanılan dizgi işareti. (A = 3 ' B 3 ün B ile çarpılıp sonucun A'ya atanmasını ifade eder)

—Denize. Pusulada kuzey yönü.

—Dilbil. Filolojide, yıldız varsayımsal bir biçimin ya da dildeki bir sözcüğün kökeni sayılan yeniden oluşturulmuş bir biçimin önüne konur. Dilbilimde yıldız, dilbilgisi dışı bir cümlenin önüne konur (‘Ali görmek onu).

—Gök. mekan. Yıldız dolanım süresi, bir gezegenin ya da bir uydunun, uzak yıldızlara göre belirlenmiş bir doğrultudaki kendi yörüngesinin bir noktasından art arda iki geçişi arasındaki zaman aralığı.

—Koregr. Yıldız dansı, ilkel halklarda yıldızların (Güneş ya da Ay) devinimini taklit etmeye yönelik (dinsel ya da dindışı) dans. (Bu uygulamalar [Güneş ya da Ay dansları] tanrı gibi kabul edilen yıldızlara duyulan minneti belirtirdi ya da meteorolojik veya fizyolojik bir dileğe bağlı olurdu.)

—Masonl. Alevli yıldız, kökeni hermesçiliğe dayanan beş kollu yıldız; uçları arasındaki boşluklarda ışınlar, ortasındaysa G harfi vardır.

—Mat. Çeşitli gösterilişlerde kullanılan yıldız işaretinin kısa adı.

—Matbaac. Açığa vurulmak istenmeyen bir adın yerine konulan işaret ya da işaretler (genellikle üç) bütünü.

—Müc. Bir mücevher taşınırı, özellikle de bir pırlantanın tablasının sınırlarını belirleyen üçgen biçimindeki sekiz fâçetadan her biri.

—Niş. mad. Yıldız nişanları, simgesi yıldız olan birçok şövalyelik nişanına verilen ad.

—Sine Yıldız sistemi, film sanatçılannı reklam yoluyla ünlendirmeye ve onlara duyulan hayranlığı körüklemeye dayanan film yapım ve dağıtım sistemi.

—Spor. Yaşı, spor dalına göre değişmekle birlikte genellikle 13-16 arasında bulunan genç sporcu.

—Süslem. sant.
  • Yıldız geçme beş, altı köşeli yıldızların, birbirine bağlantılı olarak düzenlenmesinden oluşan motif.
  • Beş kollu yıldız ya da beşli yıldız, türk süsleme sanatında kullanılan bir motif. (Mührü Süleyman gibi bu süsleme de tılsım olarak kullanılıyordu.)
—Tar Sarı yıldız, ikinci Dünya savaşı sırasında Almanlar'ın, Yahudiler’i elbiselerinin üstüne dikmeye zorladıkları ayırtedici işaret. (Bk. ansikl. böl.)

—Tekst. Yıldız boyama makinesi, kumaş parçalarının, yatay eksenli iki koşut çerçeveye kenarlarından sarmal biçimde asıldıkları boyama aygıtı; çerçeveler bu yatay eksen çevresinde dönerek, kumaşı, içinde boyarmadde bulunan yarı silindir biçimindeki tekneye daldırırlar. (Bu boyama makinesi, hassas kumaşları boyamada kullanılır.)

—Yahudi. Davut'un yıldızı, altı kollu bir yıldızdan oluşan yahudilik simgesi

—Zootekn. Bazı atların ve sığırların alınlannda bulunan ve yaldızı andıran beyaz leke.

♦ sıf. Yıldız biçiminde olana denir.

—Al. tak. Başında haç biçiminde bir iz bulunan bir vida İçin kullanılır; yıldız başlı vidaları sökmeye ya da sıkıştırmaya yarayan bir tornavida için kullanılır.

—Elektrotekn. Yıldız bağlama, çokfazlı sistemlerde kullanılan ve her faza denk düşen çeşitli sargıların ya da düzeneklerin birer ucunu ortak bir noktaya ve öbür uçlarını şebekenin farklı tellerine bağlamaya dayanan gruplandırma biçimi. (Ortak noktaya nötr nokta adı verilir. Dengelenmiş üçfazlı sistemler sözkonusu olduğunda, herhangi iki tel arasındaki U gerilimi [bileşik gerilim] W3'e eşittir; burada V herhangi bir tel ile nötr nokta arasındaki gerilimdir [yıldız gerilim].)

—Geom.
  • Yıldız çokgen, YILDIZ'ın eşanlamlısı.
  • Yıldız çokyüzlü, yüzleri yıldız çokgenler olan çokyüzlü. (Örneğin yıldız onikiyüzlü.)
  • Bir noktadaki yıldız parça, bir afin uzayın bir A noktasındaki E parçası, öyle ki E ye ait olan M noktası ne olursa olsun [AM] doğru parçası E içindedir. (Bir dışbükey küme kendi noktalarının her birinde bir yıldız parçadır.)
—Havc. Yıldız motor, tüm silindirleri, karter çevresine yıldız biçiminde yerleştirilmiş motor.

—Koregr. Yıldız dansçı, bazı bale topluluklarındaki hiyerarşide en üstün derece (Paris operası). [Eskiden yalnızca kadın dansçılara verilen yıldız sanı günümüzde erkek dansçılara da verilmektedir.] (Kadın dansçılar için PRİMA BALLERİNA da denir.) ll Uluslararası nitelikteki kadın dansçı.

—Nöroanat. Yıldız gangtiyon, boyun sempatiğinin alt gangliyonu.

—Ted. Yıldız gangtiyon enfiltrasyonu, çeşitli ağrı ı sendromlarda yıldız gangliyona uygulanan enfiltrasyon.

—ANSIKL. Astrol. Sabit yıldızlar gezici gökcisimlerinden farklı oldukları gibi, takımyıldızlar da burç sistemlerinden farklı bir referans sistemi oluştururlar. Astrolojide sabit yıldızlardan zamanı ölçmede ve gök ekvatorunu belirlemede yararlanılır; diğer gökcisimleri ise tutulumu, burçlar kuşağını ve uzayı ölçmede kullanılır.

—Gökbil. Yıldızlar ile Güneş'in farklı türden gökcisimleri oldukları yolunda genel ve yaygın bir kanı vardır, fakat Güneş bütün ayırtedicl özellikleriyle (boyutları, kütlesi, yoğunluğu, yüzey ve iç sıcaklığı, dolanım hızı, etkinliği vb.) "normal" bir yıldızdır. Buna karşılık, Güneş ile Güneş sistemi'nde bulunan diğer gökcisimleri (gezegenler ve uyduları, göktaşları, kuyrukluyıldızlar) arasında temel bir fark daha vardır: bu cisimler yalnızca Güneş' ten aldıkları ışınımı yansıtırlar, kendileri ışınım kaynağı değildirler; bunun yanı sıra bu cisimlerin ayırt edilebilir bir görünür çapları da vardır. Çıplak gözle ya da orta gü#e bir optik aygıtla gözlemlenebilen yıldızlar da Güneş gibi, Gökada denilen sınırlı bir evrene aittir. Yassı bir disk biçimindeki Gökada, içinden bakıldığında milyonlarca yıldızdan oluşmuş bir ışık kuşağı (Samanyolu) gibi görünür. Daha güçlü optik aygıtlar, kimileri bizim Gökada'mıza benzer ayırtedici özellikler gösteren, farklı gökadaları da gözlemlemeyi sağlar.

—Matbaac. Bir metinde bir sözcüğün bitiminde konulan yıldız, o sözcük ya da konuyla ilgili bir nota, bir açıklamaya, bir sözlükteyse başka bir sözcüğe gönderme yapıldığını belirtir

—Tat San yıldız, Fransa'da üstünde az çok İbrani harflerini andıran büyük siyah harflerle “Yahudi” sözcüğü yazılı olan san kumaştan bir Magen Davit (altı köşeli yıldız) yıldızı biçimindeydi. Sol göğüs hizasına, yerinden çıkmayacak biçimde dikilmesi gerekiyordu; yokluğu ya da üstünün örtülmesi cezalara yol açıyordu, işgalin başlangıcından itibaren polis karakotlanna kaydolmak zorunda olan Yahudiler’e dağıtılmış. 6 yaşından itibaren bütün Yahudiler san yıldız takmak zorundaydılar Bunu takanlann belli saatlerde belli yerlere girmeleri yasaktı. San yıldız önce 1939'dan başlayarak, Polonya'da zorunlu duruma geldi, 1941 ekimindeyse Reich ve Çekoslovakya'da yıldız takma emri verildi, 1942 haziranında Belçika, Hollanda VB Fransa'da zorunlu oldu. Bu uygulamanın kökeni, "yuvarlak parça”yt zorunlu kılan Ortaçağ hıristiyan kilise yasalarındaki hükümlerdedir (Laterano konsili, 1215). Aynı önlem, alman düzenlemesini alaya alarak yıldızlar diken transız halkının bir kısmı tarafından Yahudiler lehine büyük ölçüde ve sık sık yapılan sempati gösterilerine yol açtı. Hollanda'da aynı şey oldu. Danimarka'da kral Christian X, Fransa'da yalnızca “işgal edilmiş” denilen bölgede takılması zorunlu olan yıldızın takılmasına karşı çıktı.

Kaynak: Büyük Larousse

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 11 Nisan 2017 03:20
X-Sözlük Konusu: ne demek anlamı tanımı.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YILDIZ
Kökeni: Türkçe
Sponsorlu Bağlantılar
Cinsiyeti: Kız
Anlamı: Geceleri gökte çıplak gözle ışıklı bir nokta olarak görülen gök cismi. Bir noktadan çevreye beş veya daha fazla çıkıntısı olan köşeli. Baht, talih. Mesleğinde çok parlamış kimse ve daha çok parlamış kimse, sinema sanatçısı.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
yıldız ingilizcesi
  • star; asterisk; ace; astral, sidereal, stellar
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YILDIZLI sıt.
1. Yıldızların göründüğü bulutsuz, duru, açık bir gökyüzü, gece için kullanılır.
2. Üzerinde yıldız motifleri olan bir şey için kullanılır: Yıldızlı bayrak. Yıldızlı bir kumaş.

—Zool. Yıldızlı düğüm, kafadanbacaklı yumuşakçaların örteneğinde bulunan iri sinir düğümü. (Tepki sonucu hayvan kaçtığı sırada yan kasların kasılmasını sağlar.)

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
yıldızlı
sıfat

1 . Üzerinde yıldız bulunan:
"Bayrağı, şekli kanunda belirtilen beyaz ay yıldızlı bayraktır."- Anayasa.
2 . Bulutsuz, duru, açık:
"Bir yaz gecesi, bir cumartesi akşamı, bir sayfiye yeri, ılık mı ılık, yıldızlı mı yıldızlı, durgun mu durgun."- S. F. Abasıyanık.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YILDIZSIZ sıt. Açık olmayan, bulutlu gökyüzü, gece için kullanılır: Yıldızsız bir gece.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
yıldızsız
sıfat
  • Bulutlu, kapalı, açık olmayan:
"Gece yıldızsız, deniz hafif çalkantılı idi."- H. Taner.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #8
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YILDIZSI sıt. Astrotiz.
1. Bir fotoğraf klişesi üzerindeki görüntüsü yıldızınki gibi noktasal olan, ancak yapısı yıldıza benzemeyen bir gökcismi için kullanılır.
2. Yıldızsı cisim (OSO), bir optik cisimler örneğinin incelenmesiyle keşfedilmiş kuazar. || Yıldızsı kaynak (OSS). bir radyokaynaklar örneğinin incelenmesiyle keşfedilmiş kuazar.

—ANSİkl. Yıldızsı cisimler ve kaynaklar, tayf çizgilerinin kırmızıya doğru büyük bir kayma göstermesiyle yıldızlardan ayrılır. Bunların yıldızsı yapılan tamamen görelidir, çünkü çözme gücü çok yüksek aygıtlarla optik ve radyo alanında yapılan gözlemler, bu cisimlerden kimilerinin daha karmaşık yapılarda olduğunu ortaya çıkarmıştır: örneğin, bir haleyle çevrili parlak çekirdek, optik alanda bir "fışkırma”yla birlikte görülen tıkız çekirdek; radyo alanında çift ve hatta daha karmaşık kaynaklar.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #9
Safi - avatarı
SMD MiSiM
yıldızsı
sıfat
  • Yıldızı andıran, yıldıza benzeyen.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
24 Mart 2016       Mesaj #10
Safi - avatarı
SMD MiSiM
YILDIZLAMAK gçz. f.
1. Rüzgârdan söz ederken, kuzeyden esmeye başlamak.
2. Bulutlar dağılıp yıldızlar görünür olmak.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

4 Aralık 2018 / ThinkerBeLL Uzay Bilimleri
24 Mart 2016 / ThinkerBeLL Uzay Bilimleri
4 Nisan 2013 / Ziyaretçi Soru-Cevap
23 Ocak 2012 / Misafir Soru-Cevap