NARA a. (ar. na’ra, nacre).
1. Yüksek sesle bağırma, haykırma,
2. Sarhoş ya da külhanbeyi bağırması.
3. Nara atmak, basmak, çok yüksek sesle, kabadayıca, uzun uzun bağırmak: Sarhoşlar gibi nara atmak sana yakışır mı?
—Esk. Nara-endaz, nara-zen, nara atan.|| Nara-i hayyak Allah, "Allah canını bağışlasın” biçimindeki bağırış. || Nara-i mes- tane, sarhoş gibi nara atıp bağırma, haykırma.
—Ask. tar. Savaş narası, askerlerin savaşta cesaretlenmek ve düşmanı ürkütmek için duyurdukları haykırışlar. (Bk. ansikl. böl.)
—Folk. Tulumbacı narası, tulumbacıların yangına giderken attıkları nara. (Bk. ansikl. böl.)
—ANSİKL. Ask. tar Düşman toprağına giren yeniçeriler her ikindi namazından sonra yarım saat kadar hep bir ağızdan “Allah Allah” diye bağırırlar, ardından padişaha, vezirlere, ağalara ve bütün askere dua ederler ve bir “hû” ile dua sona ererdi. Bu törenin adı sefer duasıydı. Yeniçeriler savaşa başlayacakları zaman “gülbank" çekerler, hücuma kalktıkları zaman da “hû” diyerek ileri atılırlardı. Yeniçeri ocağı'nın kaldırılmasından sonra nizami savaş narası “Allah Allah” oldu.
—Fölk. Tulumbacılar yangına giderken içlerinden naracı adı verilen biri yol boyunca yüksek sesle bağırırdı. Kimi zaman öteki tulumbacılar da ona katılırlardı. Atılan nara, tulumbacı sandıklarına göre farklı olur, genellikle tulumbanın hangi semte ait olduğunu da belirtirdi. İlkin "on iki elif miktarı” denen uzunca bir haykırıştan sonra belediye tulumbacıları "cihana tezkere dağıtan belediyeli”; Kocamustafapaşalılar “yedi kubbe altında hû çeken Hazreti Sümbüllü”; Kazlıçeşmeliler "kelle kesen salhaneliler” diye nara atarlardı.
Kaynak: Büyük Larousse