MOLOZ a. (yun. molos’tan).
1. inşaat artıkları, toprak ve kumla karışık taş kırıntıları.
2. işe yaramaz, değersiz şey: Bu moloz yığınına nasıl bu kadar istersin?
—Bayınd. Moloz atma, yeraltı kazılarında, kazı malzemesini yüklemek ve taşımak işi.
—inş. Yıkılan bir yapıdan çıkan döküntüler.
♦ sıf. ve a. Hiçbir işe yaramayan, değersiz kimse için kullanılır: O molozdan böyle bir şey beklenmez.
♦ sıf. Molozdan yapılmış, içinde moloz bulunan: Moloz duvar. Moloz dolgu.
—inş. Moloz taş, ocaktan çıkarıldıktan sonra yalnız çıkıntılı ve sivri uçları kırılan ve özel bir yontma işleminden geçirilmeden kullanılan kaba taş. (Moloz taşların biçim ve boyutları farklı olduğundan, bunlarla örülen duvarlar düzgün değildir. Moloz taşlarla harçlı ya da kuru duvarlar örülebilir.)
Kaynak: Büyük Larousse