Arama

Türkiye'deki Mağaralar

Güncelleme: 28 Şubat 2010 Gösterim: 39.525 Cevap: 25
kompetankedi - avatarı
kompetankedi
VIP Bir Dünyalı
13 Nisan 2006       Mesaj #1
kompetankedi - avatarı
VIP Bir Dünyalı
Aşıklar Mağarası, Antalya'nın Alanya ilçesinde bir mağara.

Sponsorlu Bağlantılar
Alanya yarımadasının, denize yakın yamacında iki girişli bir mağaradır. Cilvarda burnuna doğru teknenin kayalıklara yanaşmasından sonra kayalara tırmanılarak çıkılır. Birkaç adımda mağaranın alçak girişine gelinir. 75 metre uzunluğundadır. Alçak tavanı nedeniyle mağaranın içinde zaman zaman eğilerek yürünür. Mağaranın, Damlataş tarafındaki ağzı, denizden sekiz metre kadar yüksektedir ve buradan denize atlanır. Kayalıklara tutunarak aşağıya inmek çok daha zordur. Söylenceye göre antik çağın korsanları bu mağarada ganimetlerini ve esir kızları saklamıştır.

BALLICA MAĞARASI

Tokat ilinin Pazar ilçesinde yer alan Ballıca mağarası,1085 metre yükseklikteki Ballıca Mağarası, doğanın bu inanılmaz işçiliğinin dünya üzerindeki en güzel örneklerinden biri. Ballıca Mağarası'nın ilk sakinlerinin, kanun kaçakları, define avcıları ve çobanlar olduğu sanılıyor. Ancak magaranın resmen tespit edilmesi ve öneminin anlaşılması 1990-91 yıllarına rastlıyor. Bu tarihten sonra magaranın gezilmesini kolaylastıracak bir yürüyüş platformu ve dogal yapıya zarar vermeyecek bir ışıklandırma sistemi kuruluyor. Yaz kış ortalama 18 derece sıcaklığın hüküm sürdügü Ballıca Magarası, haşmetini gizleyen küçük bir galeriyle açılıyor. Giriş kısmının hemen arkasındaki Havuzlu Salon'da, sıcaklığın biraz daha yüksek olması (20o C) ve nem oranının düşüklüğü (yüzde 54) yüzünden, damlataşları oluşturan kalsit kristalleri arasındaki bağ zayıflamış ve pul pul soyulmuşlar. Havuzlu Salon'dan sonra, dar bir geçitten geçerek Büyük Damlataşlar Salonu'na ulaşıyoruz. Dev boyutlu sarkıt ve dikitlerin arasında bir an başınız dönüyor. Nesnelerin büyüklüğü ve kendi ebatlarınız konusunda garip bir illüzyon yaşıyorsunuz. Bu bölümdeki oluşumların renk çeşitliliği de insani hayrete düşürüyor. Kırmızı demir minarellerinden, sarı renk ise demirin bir başka türü olan limonitten kaynaklanıyor. Mavi ve yeşil renkler ise, bakırın türevleri olan azurit ve malakit li sulardan oluşmuş 18 metrelik bir inişle ulaşılan Fosil Salon'a, içinde yasayan ve mikroorganizmaları yiyerek beslenen yarasalardan dolayı Yarasalı Salon da deniyor. Magaranın en genç ve en yeni olusumlarının yeraldıgı bu bölümde, halen gelişim halinde bulunan makarna sarkıtları (yavru sarkıtlar), mağara gülleri, mağara iğneleri ile içi su dolu damlataş havuzları bulunuyor.

Buradan, yer yer 20 metreye yaklaşan kuyuların bulunduğu Çöküntü Salonu'na geçiliyor. Daha çok mantar kayaların yer aldığı bu bölümden sonra büyük sütunlar tarafından 3 ayrı salona ayrılan Muhteşem Galeri'ye ulaşıyoruz. Galerinin en kuzeyinde bulunan Mantarlı Salon'un özelliği olağanüstü irilikteki soğan sarkıtlar ve mantar şeklinde gelişmiş dikitler. Galerinin orta bölümünde yeralan Sütunlar Salonu, adını salonu birçok odaya ayıran makro sütunlardan almış. Yüksekliği 15 metreyi bulan salonun kenarlarinda damlatas havuzlari bulunuyor. Sütunlar Salonu'ndan bir basamakla ayrılan Genç Salon, mağaranın en yeni oluşumlarından. Girişten yaklaşık 50 metre aşağıda yeralan bu salonda, hemen her tür damlataş oluşumu birarada bulunuyor. Tabanda yeralan dikit ve havuzlar, yan yüzeylerde bulunan bayrak ve perde damlataşları, tavanda ise büyük sarkıtlar, salonu bir damlatas müzesine çevirmis adeta. Tavanın giderek alçaldığı ve tabanla birleştiği mağaranın son bölümünde, oluşumları halen devam eden çok sayıda soğan sarkıtı bulunmakta. Mağara'nın şu anda gezilebilen salonları bu kadar. Ancak, çok dar bir geçitle inilen alt kısımda, dev bir yeraltı gölünün bulunduğu biliniyor. Önümüzdeki yıllarda yapılacak çalışmalarla bu bölümün de ziyarete açılması için çalısılıyor. Mağaranın daha derinlerinde neler bulunacağı da şimdilik bir bilinmeyen. Yan yolları ile toplam 680 metre uzunluga sahip olan Ballıca Mağarası, dünyanın pekçok yerindeki bilimadamlarinin ilgisini üstüne çekmiş son yıllarda. Mağaranın en önemli özelligi, mağara oluşumlarının her çeşidini birarada bulundurması. Bu anlamda bir çeşit sarkıt-dikit oluşumları müzesi niteliğine sahip. Dönüş yolunda, doganın önümüze serdiği ihtişamdan şaşkın, yine kavak ağaçları boyunca ilerleyen yoldayız. Gözümüzün önünde yüksek dağlar, yemyeşil ova, meyva bahçeleri, bacalarından duman tüten köy evleri ve tüm bunların arasında emeğiyle yeryüzüne biçim veren insanlar var. İnsan ister istemez bu gördüklerini, Ballıca Mağarası'nda, doğanın kendi kendine biçimlendirdiği, bir sanat eseri kusursuzluğunda yarattiğı oluşumlarla karşsılaştırıyor ve insanın yaratma yetisinin, kusursuzluk arayışının, kendi anası olan doğadan türediğini düşünmeden edemiyor


Antalya'nın Kaş ilçesinde bir mağara.
Kaş - Kalkan arasında deniz kıyısında olan Mavi Mağara, Kaş'a 18 km. Kalkan'a ise 6 km. uzaklıkta olup, Kaputaş Plajı yakınlarındadır. Eskiden fokların içinde yaşadığı bilinen Mavi Mağara 1972 yılında Jeolog Dr. Temuçin Aygen tarafından bulunmuştur. Güneş ışıkları mağaranın içine deniz dibinden yansıyarak girmekte ve mavi parlak fosforesson rengi meydana getirmektedir. Mağara 50 m. uzunluğunda, 40 m. genişliğinde ve 15 m. yüksekliğindedir.

Zeytinlitaş Mağarası





Antalya'nın Serik ilçesinde bir mağara.
Zeytinlitaş Tepe'de yapılan ocak çalışması sırasında bulunan mağara 3 salonlu, sarkıt ve dikitlerle bezeli bir doğal oluşum mağarasıdır. Açılan 10 metrelik galeriden sonra 2 metrelik sağ kol galerisi, mağaraya girişi sağlamaktadır. Daha sonra 5x30 metre ebatlı delikten geçilerek salonlara girilir. 3. Salonda 7 x 5 metre ebatlarındaki delik, mağaranın alt katlarına iniyor.
Mağaranın oluşumları doğa harikasıdır. Bu mağaranın turizme kazandırılması için çalışmalar sürdürülmektedir.
Retrieved from "http://tr.wikipedia.org/wiki/Zeytinlita%C5%9F_Ma%C4%9Faras%C4%B1"

Korsanlar Mağarası, Antalya'nın Alanya ilçesinde bir mağara.
Korsanlar Mağarası, Alanya Kalesi’nin bulunduğu tarihi yarımadanın altında bir deniz mağarasıdır. Teknelerle gidilir. Yarımada çevresindeki tekne turlarında ilk mağaradır. 10 metre genişliğinde ve altı metre yüksekliğinde ağzı vardır. Küçük teknelerle mağaranın içine girilebilir. Tekne gezisi sırasında yüzerek de mağaraya girilir. Bir söylenceye göre mağaranın içinden kaleye çıkan gizli bir yol vardır ve antik çağın korsanları ganimetlerini bu yoldan yukarı çıkarır. Deniz dibindeki kayaların görüntüsü, mağaraya ayrı bir gizem katmaktadır.

*
Son düzenleyen kompetankedi; 1 Mart 2007 18:02
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
14 Nisan 2006       Mesaj #2
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Yalan Dünya Mağarası

Sponsorlu Bağlantılar
Yeri:
İçel
Anamur-Silifke yolunda Aydıncıktan sonra Gülnar yol ayrımından itibaren 13 km. mesafede Sele Mahallesinin yaklaşık olarak 1 km. mesafede, kuzeybatısında Yalandünya tepesi mevkiindedir.
Özellikleri: Kısmen yatay, kısmen dikey tipindedir. Mağaranın içinde güzel görünümlü sarkıt, dikit ve kolonlar vardır. Bol miktarda mağara incileri de gözlenmektedir. Giriş kısmındaki büyük salonda dağınık biçimde seramik parçaları bulunmuştur.
Mağara karstik kalkerlerde açılmış olup iki giriş ağzı vardır. Giriş ağızları arasında mesafe yaklaşık 100 m. kadardır. Giriş ağızlarından biri kubbe şeklindeki bir örtünün üzerinde 8x6 m. ebadında büyükçe pencere gibi bir açıklık olup içeriye 17 m.lik iniş ancak özel merdivenle yapılabilmektedir.
İniş doğrudan doğruya, kalınlığı 30 m. kadar olan ebuli üzerine olmaktadır. Ebulinin eğimi yaklaşık olarak 40 derece kadardır. Buradaki büyük salon 92 m. uzunluğunda 67 m. genişliğindedir. 10 m. yükseldikten sonra küçük bir salona girilir. Bu salon 30 m. derinliğindeki kuyunun dibine kadar ulaşılmaktadır.
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
16 Nisan 2006       Mesaj #3
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
ANTALYA'da ki MAĞARALAR

Karain Mağarası

bbAntalya - Burdur karayolunun 13. km.'sinde Karain işaret levhasından sola dönülerek Karain Mağarası yoluna girilir. Antalya'ya uzaklığı 27 km.'dir.1946 yılından beri kazılar yapılmaktadır. Yapılan kazılardan, bölgenin günümüzden 50 000 yıl kadar öncede yerleşim merkezi olarak kullanıldığı sonucuna varılmıştır. Türkiye'nin içinde insan yaşamış en büyük mağarasıdır. Buluntular Karain'deki küçük bir müzede ve Antalya Müzesindeki Tarih Öncesi bölümünde sergilenmektedir.
karain2slupKar karain1s

Beldibi Mağarasıbb
Antalya'nın 26 km. güney-batısında deniz kenarındadır. Tarih öncesi çağlara ait kalıntılar bulunmuştur.


Karataş-Semahöyük Mağarasıbb

Antalya'ya 115, Elmalı'ya 5 km. uzaklıktadır. Karain ve Beldibi Mağaralarından sonra bölgenin en eski yerleşim merkezidir. 1961 yılından beri bilimsel kazılar yapılmaktadır.


Altınbeşik Düdeni
bbDünyanın en ilginç mağaralarından birisidir. Ürünlü Köyü sınırları içerisindedir. Altınbeşik Düdeni'ne ulaşılması için şu yolun izlenmesi gerekir: Antalya-Alanya yolunda Manavgat'tan sonra kuzeye Akseki yönüne dönülür. Bu yolun yaklaşık olarak 70. km.'sinden İbradı'ya yönelinir. 23 km. sonra varılan İbradı'dan Ürünlü Köyü 8 km.'dir. Ürünlü'den sonra yaklaşık 5 km.lik bir patika yolla Düden'e ulaşılır. Buraya ilk kez gelenlerin köyden bir rehber almaları ve mutlaka araziye uygun ayakkabı giymeleri gerekir.
Toros Dağlarının altındaki bu ilginç yeraltı Dünya'sını görmek için özel hazırlık ve gereçler gereklidir. Yer altında çok sayıda mağara ve göl vardır. Bu göllerin su seviyeleri farklı olup aralarında çağlayanlar oluştururlar. Mağaralarda dev boyutlarda sarkıt ve dikitler mevcuttur. Bu mağara ve göllerin milyonlarca yıllık bir sürecin sonucu oluştuğu bilinmektedir. Oluşum teorisi şöyledir: Kalkerli bir yapıya sahip olan bu dağlık yerde sular çatlaklardan içeriye sızmış ve oluşan bazı kimyasal reaksiyonlarla yer yer erimeler ve böylece yer altında küçük boşluklar oluşmuştur. Bu boşluklar suyun aşındırıcı ve sürükleyici etkisi ile zamanla büyüyüp mağara halini almıştır. Mağaralarda toplanan su da yer altı göllerini oluşturmuştur. Bu süreç günümüzde de devam etmektedir. Konu ile ilgilenenler ve cesur tırmanıcılar için eşi bulunmaz bir doğa harikasıdır.
altin1slupAltınbeşik Düdenibbaltin2slupAltınbeşik Düdeni



Damlataş Mağarasıbb

Alanya'dadır. Sarkıt ve dikitler ihtiva eder. Mağara içindeki havanın nemlilik oranı % 90 civarındadır. Tedavi amacıyla da kullanılmaktadır.
damla1slupDamlataş Mağarasıbbdamla2s




arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
16 Nisan 2006       Mesaj #4
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Cennet Obruk Mağarası
Yeri: Mersin
Mersin 'in 63 km. güneybatısında Silifke ilçesine 22 km. uzaklıktadır. Obruka Mersin-Silifke sahil yolu üzerindeki Narlıkuyu koyuna 1800 m.lik asfalt yolla ulaşılır.
Özellikleri: Çeşitli jeolojik hareketler ve yeraltı sularının aşınması sonucu ortaya çıkan obru Mersin'de en ilgi çeken doğal oluşumlardan biridir.
Miyosen devrine ait kalkerler içinde alttan bir yeraltı deresine yaptığı erozyonla tavanın çökmesi sonucu oluşmuştur. Takriben 275x125 m. çapında ve en derin noktası kenarlarından itibaren 135 m. dir. Cennet obruğu güneye doğru meyilli bir kuyu halinde alçalır ve en aşağıda mağara şeklini alarak son bulur. Bu kusumda yeraltı suyu seviyesinin yüksek olduğu sıralarda ortaya çıkan geçici göl yazın kurur.
Cennet ve Cehennem Obrukları aynı yeraltı mağara sisteminin üst kısmının çökmesiyle meydana gelmiş iki bacaya tekabül eder. Obruğa Romalılar döneminden kalma merdivenli bir patika ile inilir. Batı uçta Bizanslılara ait kilise kalıntıları vardır.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
17 Nisan 2006       Mesaj #5
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Zonguldak Mağaraları
Gökgöl Mağarası

Yeri: Zonguldak
Zonguldak-Ankara karayolunun, Zonguldak çıkışında 4. km.de Üzülmez bölgesinde hemen yol üzerinde bulunmaktadır. Mağaradan çıkan su, Üzülmez deresine ********tadır.


Özellikleri:
Mağara girişi geniş ve yüksek olup, büyük bir fosil ağızla kaya blokları arasından girilmektedir. Buradan 250 m. sonra bir sifona ulaşılır. Sifon 10 m. uzunlukta olmasına rağmen, özellikle yaz sonunda çekilen sular sonrası yürünerek geçilebilir. Sifondan geçilerek yeraltı deresine gelinmektedir. Sel sularının getirdiği sarı bir çamurla kaplı olan zeminde yer yer su birikintileri bulunmaktadır. Buradan sonra mağara son derece zengin ve güzel oluşumlar arasından suyun gelişi yönünde 2 kol halinde devam eder. 3200 m. uzunluğundaki mağara kavisler çizerek ilerlemektedir.Nehir ve içerideki göller yürünerek rahatça geçilebilirken büyük yağışlarda ani su baskını olmaktadır. Bu tehlike nedeniyle mağaraya yaz ve sonbahar aylarında girmek uygundur.


Kızılelma Mağarası

Yeri: Zonguldak
Zonguldak ili, Gelik bölgesinde Ayiçi köyünde, Kızılelma semtinde bulunan mağaraya vasıta ile rahatlıkla ulaşılabilmektedir.

Özellikleri:
Aydın deresi ile Büyük Ay Deresinin suları aktif olan düden ağzından batmaktadır. Mağaraya yukarıda bulunan 30x10 m. boyutlu fosil ağızdan girilip, 100 m. sonra suya rastlamaktadır. Mağara, su ile beraber yatay olarak ilerlemektedir. ilk 100 metreden sonra 400 m. sürünülerek ilerlenebilmektedir. 400 m.nin sonunda 10 m,'lik bir sifon vardır. Bu sifon sonbahar aylarında geçilebilmektedir. Mağarada galeri sifondan sonra çok büyük boyutlara ulaşmaktadır.
Temelde tek bir aktif galeri halinde devam eden mağaranın 3200 metresinde, 80 m. yüksekliğinde ve dibinde bulunan gölü aydınlatacak derecede büyük bir baca bulunmaktadır. Buradan göllerle üç kilometre daha ilerleyen mağara, 2 sifonla sonlanmaktadır. Batan suyun iki kilometre sonra Cumayanı Mağarasından çıktığı saptanmıştır.
Yeraltı sisteminin (Kızılelma- Cumayanı) toplam uzunluğu 10 km.yi bulan Mağara, 12 km.lik Pınargözü Mağarasından sonra Türkiye'nin ikinci uzun mağara sistemi unvanını taşımaktadır.

Son düzenleyen GusinapsE; 18 Nisan 2006 02:06
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
18 Nisan 2006       Mesaj #6
arwen - avatarı
Ziyaretçi
İnağzı Mağarası

Yeri:
Zonguldak
Zonguldak ilinde, şehir içinde bir mağaradır ve Kilimli yolunun 15 km.sinde deniz kıyısında bulunmaktadır.
Özellikleri: Toplam uzunluğu 800 m. olan mağaraya denize bakan fosil ağızla girilmektedir. 50 m.den itibaren bir insanın ancak sığabileceği bir delikten sonra yer yer yeraltı deresi ile devam eder. 400 m.de sifon vardır ve suların çekildiği dönemde yürünerek geçilebilmektedir. Buradan itibaren 400 m. daha ilerleyip sifonla sonlanmaktadır.
Cumayanı Mağarası
Yeri: Zonguldak, Çatalağzı İlçesi
Çatalağzı ilçesinin üç kilometre uzaklığındaki Cumayanı mahallesinde bulunur
Özellikleri: Kızılelma-Cumayanı yeraltı su sisteminin boşalım ağzını oluşturur. Dışarı birçok ağızla açılmaktadır. Suyun çıktığı ağızdan 100 m.lik sulu bir galeri ile, ya da yukarıdaki fosil kuru ağızdan 75 m. yürünerek salona gelinmektedir. Salon yeraltı deresi üzerinde bir köprü fonksiyonu gören ve olağan üstü güzelliğe sahip Traverten ile başlamaktadır. Yüksekliği 60 m. ve uzunluğu 70 m. olan salonun tabanı kalın bir kum tabakasıyla kapalıdır. ve sifonla sonlanmaktadır. Travertenden sola suyun gelişi yönünde ilerlendiğinde Kızılelma mağarası yönündeki sifona ulaşılır. Bu galeride bot gereklidir.
Yağışlı dönemlerde ya da ani fazla yağış olduğunda çok kısa süre içinde su baskını olduğundan, yaşam tehlikesi oluşmaktadır.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
20 Nisan 2006       Mesaj #7
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Düdensuyu Mağarası, Antalya'nın İbradi ilçesinde bulunan mağara.
Altınbeşik Düdensuyu mağarası ilk kez 1966 yılında, bölgede Oymapınar barajı ile ilgili yapılan araştırmalar sırasında bulunmuştur. Adını bir üst kısmında yer alan Altınbeşik tepesinden almıştır.
1966 - 1967 yıllarında İngiliz ve Fransız mağaracılar ile ilk denemeler yapılarak kamuoyuna tanıtılmıştır.
Mağara içinden çıkan su, yeraltından Beyşehir Gölü ile irtibatlıdır. Beyşehir Gölü'nün kuzeyindeki Mada Adası'nda bulunan bir düdene kaçan su üzerinde yapılan boya deneyi, Düdensuyu mağarasından çıkan ve Manavgat Çayı'na karışan suyu boyamış ve böylece bu yer altı ilişkisi kanıtlanmıştır.
Altınbeşik Düden suyu mağarası iki kat üzerine yayılmıştır. Mağaraya 200 mt. uzunlukta bir yeraltı gölü üzerinden botla girilmektedir. Bu gölün sonunda traverten oluşumları vardır. Göl sonundan 44 mt.'lik dikey bir traverten oluşumu üzerinden ikinci kata çıkılmakta ve oradan 130 mt. uzunluğunda ince uzun sığ bir göl başlamaktadır. İkinci katın sonuna kadar küçük gölükcükler ve orta kısmındada göçük yapan çok büyük ve yüksek bir salondaki kalker blokları üzerinden, 1,5 km. kadar ilerlenebilmektedir. Mağaranın bu bölümü kısmen fosil durumuna geçmiştir, üst kat sağ ve sol cihetlerde bulunan yan kolların hepsi henüz araştırılmamıştır.
1985 yılında 10 kişilik bir Japon mağara grubu mağarada araştırma yapmış; 1.göl sonundaki 44 m.'lik duvar önünden, memba şeklinde çıkansuya dalış yaparak sifonun arka tarafına geçtikleri ve kumsal bir zemin üzerinden birçok gölleri geçerek dağın içine doğru 3500 mt. ilerledikleri bildirmişlerdir.
1992'da Orta Doğu Teknik Üniversitesi su altı dalış ekibine mensup, mağara sifonlarına dalış yapan dalgıçlar, mağara içindeki yer altı gölüne dalış yapmışlar, fakat arkaya geçit veren sifonun ağzını bulamamışlardır.
Mağaradaki araştırmalar henüz bitmemiştir. Zaten mağara turizme açıldığında da bütün sistemin dolaşılması mevzubahis değildir. Düden suyu halen aktif bir sistem olduğundan, bu durumu gözetilerek turizme açılmıştır. Yağışlı günlerde Düden patlaması olmakta ve mağaradan çok büyük su çıkmaktadır.
Retrieved from "http://tr.wikipedia.org/wiki/D%C3%BCdensuyu_Ma%C4%9Faras%C4%B1"
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
21 Nisan 2006       Mesaj #8
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çimenini mağarası, Antalya'nın Alanya ilçesinde bir mağara.
Mağara, Alanya'nın doğusunda Cebireas güney eteğinde, Şıhlar köyü yakınlarında bulunur. Konya - Gazipaşa yolunun, Demirtaş bucağından ayrılan 15 km. lik stabilize yolla Şeyhler Köyüne, oradan da yürüyerek mağaraya ulaşılır. Mağara yakınında Romalılardan kalma tarihi eserler vardır.
Toplam uzunluğu 10 m. olan mağara bir dik çıkış dışında tamamen yataydır. Mağaranın içinde geliştiği kireçtaşı kalınlığının çok az ve sınırlı bir alanda bulunması nedeniyle, hidrolojik olarak tamamen kurudur. Mağaranın havası açık havaya nazaran serindir. Ortalama sıcaklığı 17ºC -20ºC civarındadır.
Mağara, birbirleriyle bağlantılı çok sayıda odacık ve iki kattan meydana gelmiştir. Başlangıçta Doğu kuzeydoğu - Batı güneybatı yönünde tek bir boşluktan oluşan mağara, zamanla traverten sütunlar tarafından bölünerek odacıklar meydana gelmiştir. İlk bölümde çok sayıda odacık vardır ve tamamen yataydır.
Mağara +57 metrelik dik bir çıkışla ikinci bölüme geçer. Girişe göre +10 m. yukarıda olan bu bölge, iki büyük odadan meydana gelmiştir. Mağara traverten birikimi açısından son derece zengindir. Odaları oluşturan traverten sütunlar geniş yer tutar. Ayrıca yan duvarlar perde travertenler ile süslüdür.
Damlataşlarının olduğu ve güzelliği ile yakınında bulunan tarihi eserler nedeniyle ilginç bir mağaradır. Tarihi devirlerde kullanıldığı anlaşılan Mağarada yapılan araştırmalarda henüz yazılı belge bulunamamıştır.
Mağara henüz turizme açılmamıştır.
Retrieved from "http://tr.wikipedia.org/wiki/%C3%87imeni%C3%A7i_Ma%C4%9Faras%C4%B1"
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
22 Nisan 2006       Mesaj #9
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Antalya'nın Serik ilçesinde bir mağara.
Zeytinlitaş Tepe'de yapılan ocak çalışması sırasında bulunan mağara 3 salonlu, sarkıt ve dikitlerle bezeli bir doğal oluşum mağarasıdır. Açılan 10 metrelik galeriden sonra 2 metrelik sağ kol galerisi, mağaraya girişi sağlamaktadır. Daha sonra 5x30 metre ebatlı delikten geçilerek salonlara girilir. 3. Salonda 7 x 5 metre ebatlarındaki delik, mağaranın alt katlarına iniyor.
Mağaranın oluşumları doğa harikasıdır. Bu mağaranın turizme kazandırılması için çalışmalar sürdürülmektedir.
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
24 Nisan 2006       Mesaj #10
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Yedi Delik Mağarası, Muğla'nın Ula ilçesinde bir mağara.
Ula'nın doğusunda, Alicin Dağı'nın yükseldiği yerdedir. Karyalılar'a ait olduğu bilinen bu mağaralarda 14 tane mezar bulunmaktadır. Eski inanışa göre ölüm kabul edilmeyip, ölümden sonra ruhun dirildiğine inanıldığı için ölülerin dirildiklerinde insanların saldırmaması için yüksek kayalara açtıkları mezarlara ölülerini bırakırlardı. Bu yedi delik o günkü mağaraların tahrip olmuş halidir

Benzer Konular

25 Temmuz 2012 / _Yağmur_ Türkiye Coğrafyası
24 Mayıs 2011 / _Yağmur_ Türkiye Coğrafyası
24 Mayıs 2011 / _Yağmur_ Türkiye Coğrafyası