Anime Film İncelemeleri

Japonca Adi: Naruto
Ingilizce Adi: Naruto
Türkce Adi: Naruto
Japonya'da Yayinlayan: Tv Tokyo
Bölüm Sayisi: Belirsiz-Devam Ediyor,2 Film
Yazar: Masashi Kishimoto
Tür: Aksiyon-Macera, Dövüs

Yazar Hakkinda

Masashi Kishimoto ayin 08.11.1974 Tarihinde Güney Japonyanin kücük bir Kentinde Okayama da dogdu.Masashi nin Birinci Yas Gününde Ailesi ona Üc eysa almistir.Birincisi ise bir Abakus (Eski bir Hesap Makinesi), Ikinci Olarak ise bir Firca ve Ücüncü Olarakda Para,Ailesi onun Birtanesini secmesini ister.Eski bir Adet derki,gelecekte Aile cocugnun ne olacagini bilmesi lazim.Kücük Masashi Secimini Paraya göre yapar,ama ilerdede bir Anime/Manga Cizimcisi olur.Ilk Önce kendisini hayran birakan 70'li Yillarin Animesi olan "Doraemon" un Figur cizimlerine bayilir ve birde Akira Toriyama nin Dr.Slump cizimlerine.16 Yasindan itibaren Masashi Manga cizmeye baslar.Birinci Mangasi olan "Trick" Masashi ye Jump'in "Hop-Step-Ödülü" nü Kazandirir ve onu ünlü yapar.Naruto Masashi nin Büyük bir Rekoruydu,Simdi ise Anime/manga dergisi olan "Weekly Shonen Jump" 1999 Yilindan beri Magazininde Shueisha Inc in de birliginde Naruto yu yayinlar.
Hikaye
Naruto Adli Anime 12 Yasindaki Naruto Uzumaki nin Öyküsünü anlatiyor.Narutonun Hayatinda büyük hedefler var.En Büyük Rüyasi ise Hokage olmak,kasabada en büyük Ninja olmak.Ama tabiki bu okadar kolay olacak birsey degil.Narutonun icinde Kötü bir Canavar Kurtu gizli,seneler önce Kasabaya birsi saldirip ve cok sayida Oturanlarindan - 4.Hokage kadar kisileri öldürene dek..Bagzi Kasabada oturan insanlar bu yüzden Naruto yu sevmezler.Hokage yeni bir Kural koymustur hicbir cocuk Narutonun karnindaki Canavar Kurtu hakkinda birsey bilmeyecekti.Naruto kendini Hokage olduktan sonra bir Canavar Kurt olarak degil Uzumaki Naruto olarak göstermek istiyordu.Naruto Hokage olmak icin arkadaslari ile birliktelerdir,adlari ise:Uchiha Sasuke (erkek) , (kiz) Haruno Sakura ve Jounin Sensei Hatake Kakashi.Bu Yol tehlikeli oldugu kadar heyecanlidirda.Engelleri asmaya karali olan Naruto ve Arkadaslari Yola koyuyurlar.
Karakterler
Naruto Uzumaki:


Naruto Uzumaki 12 Yasindaki Hüperaktiv bir Oglan dir,sevdigi yemek ise Makarna Corbasidir ve etrafini kendisinin sakalariyla biktiran insanlara saka yapmaktir.Ninja Akademie de hic iyi olmayan ve hatta Sinifin en kötüsü olan Naruto vazgecmiyen ve hala da Ninja olmaya kararlidir,Ama kaderini o Dokuz kuyluku Canavar Kurt beriltmektedir.



Sakura Haruno

Sakura Haruno Ögrncidir ve ayni zamandada Naruto nun Takim Arkadasidir.Sakura Sasuke Uchiha ya fana halde Asikdir ama Sasuke Sakura yi istemez ve durmadan da red eder.Naruto ise Sakura ya Asikdir ama Sakura bunu henüz bilmez.Bazen Sakura Naruto nun yaptigi Ilginc Sakalara yenik düser ve ögrendigindede kizar.
Kakashi Hatake


Kakashi Hatake Grupun hem Baskani hemde Naruto,Sakura ve Sasukenin Stajeri. Kakashi durmadan hep Gec gelir ve hep de anlamsiz Kitaplar okur.Ama Katashi hala cok iyi bir Dövüscü Naruto,Sakura ve Sasuke hep Katashinin Dövüslerini Saskinlikla is´zliyorlar.
Sasuke Uchiha



Sasuke Uchiha Sinifin En Iyi Ögrencisi ve Ayni zamandada Naruto ve Sakuranin Grubunun 3. Üyesi.Sasuke nin Gecmisi Sirlarla dolu ve kendizi bu Konu üzerinde hic Konusmaz.Sanki Sakura ve Naruto Sasuke icin bir Ayak Dolsaigi.Sasuke Kendi halinde ve hep tek basina gitmek ister.Naruto Sasuke yi hic harz etmez.



Master Irukana


Master Iruka Narutolarin Ögretmenidir, o da Naruto gibi Ailesiz Büyüdügü icin Naruto ile sanki bir bag varmis gibi hissetir.Kendisini Naruto üzerine sorumlu hisseden Iruka cogu zaman Naruto yu Makarna Corbasi yemeye davet eder.

Yazar: Animania

Ghost in the Shell - Kokaku Kidotai
Eğer animelerin keşfedilmemiş hazineler olduğunu ispatlamak istiyorsanız karşınızdakine Ghost in the Shell'i izletmelisiniz.
Anime dünyasının Stanley Kubrick'i olarak görebileceğimiz Mamoru Oshii'nin bu başyapıtı, animelere artan ilginin en büyük mimarı ve kanımca yapılmış en başarılı anime. Ancak Ghost in the Shell'in yani orjinal adı ile Kokaku Kidotai'nin başarısını sadece animeler içinde değerlendirmek çok büyük haksızlık olur. Nede olsa bu film hemen tüm otoriteler tarafından bilimkurgu başyapıtları arasında sayılıyor.
Ghost in the Shell'in önemini kavramak için tüm başyapıtların en önemli özelliklerinden birini hatırlamakta fayda var: Kendisinden sonra gelen yapıtları etkileme hatta değiştirme başarısı. Yani Ghost in the Shell, bir süre önce Kutlukhan Kutlu'nun "Sinema" dergisindeki köşesindede tanıttığı gibi "Sinemayı Değiştiren Modern Klasikler"den biri. Bir çizgi film için önyargıları aşıp ciddiye alınmanın ne kadar zor olduğunu tahmin edersiniz. Bu tahminde sizi bir fenomeni ele aldığımız sonucuna ulaştırır.
Sanırım artık anime izleyen izlemeyen her sinema ve bilim kurgu takipçisi Ghost in the Shell-Matrix benzerliğinden az çok haberdar. Zira Matrix'in esin kaynaklarından en önemlisinin yaratıcısı olan Oshii'ye Wachowski Biraderlerin (Matrix'in yazarları ve yönetmenleri) hayranlığı bir sır değil. Zaten Matrix'in çıkış noktası da "gerçek bir anime çekmek". Sadece bir başka başyapıtın ortaya çıkışındaki kilit noktası olması dahi önünde saygıyla eğilinmesi gereken bir eser yapıyor Ghost in the Shell'i.

Elbette Ghost in the Shell'in de dayandığı bazı temeller ve esin kaynakları mevcut. Öncelikle filmimiz animelerin oldukça haşır neşir olduğu cyberpunk öykülerinden. Mekanımız teknoloji ve kokuşmuş metropol yaşantısının içiçe geçtiği bir gelecek... Film bu geleceği yansıtırken bence en önemli yardımı yine bir bilimkurgu klasiği olan ve kendisinden sonrasını devrimsel olarak değiştirmeyi başarmış Ridley Scott'ın Blade Runner'ından alıyor. Öyle ki Ghost in the Shell'in kurulduğu geleceğin HongKong'u bana fazlasıyla Blade Runner'ı anımsatan sahnelerle doluydu. Tabi Blade Runner'da yaratılan gelecek fikrinin esin kaynağınında "kötü bir günde HongKong" olduğunu belirtmeliyiz. Bu da bizi hafif paradoksik bir duruma sürüklüyor. Neyse takılıp kalmamak lazım..
Filmin oldukça karmaşık bir yapıya sahip olduğunu söylemek çok yerinde bir tespit olur. Filmi bir kerede anlamak neredeyse imkansız. İkinci izleyişinizde bile parçaların yeni yeni yerine oturmaya başladığını görüyorsunuz. Sonraki izleyişlerde birde filmin size sunduğu felsefenin içine dalıyor ve adeta kayboluyorsunuz. Öylesine derin bir senaryosu var ki filmin her izleyişininzde yeni bir şey farkediyor, üzerine düşünülecek yeni replik ve sahneler buluyorsunuz. Tıpkı Matrix'te olduğu gibi... Şahsen takip etme imkanım olmadı ancak filmin uyarlandığı aynı adlı manganın çok daha karmaşık ve felsefi olduğunu birçok kişiden duydum. Hatta manga'nın hayranlarının filme oldukça mesafeli yaklaştığı söylenebilir. Ancak bu çoğu uyarlama için geçerlidir zaten. Fanlar nefret eder, seyirci ise çılgına döner. Buna en son örnekte Yüzüklerin Efendisi olsa gerek.
Mangadaki ve animedeki karakterlerin görünüş ve çiziliş teknikleride birbirinden çok farklı. Sonuçta uzun bir eseri sinemaya uyarlamak ve onu iki saat gibi bir zamana sığdırmak için o eserden bazı fedakarlıklar yapmak zorundasınız. Ayrıca birde "yönetmenin seçimi" söz konusu. Bir sinema eseri (bu bir uyarlama olsa bile) yönetmen tarafından yaratılır. Dolayısı ile yönetmen filmi yaratırken hikayeyi yeniden yorumlamak zorundadır. Kendi bakış açısına, görüşlerine, seyircisine, hayallerine ve isteklerine göre... Bu nedenle bence anime ve mangayı birbirinden mümkün olduğunca bağımsız görüp ona göre ele almakta, özetle bu yazıda mangaya fazla bulaşmamakta fayda var.
Öyle yapalım ve filmin içine dalalım
Ghost in the Shell, polis departmanının 9. Bölüğünde (Section 9) görev yapan Binbaşı (Major) Kusunagi ve O'nun birkaç arkadaşı etrafında gelişiyor. Film, boyna bağlanan dört kablo ile zihinlerin internete sokulabildiği ve uçsuz bucaksız ağda yalnızca sanal olarak yer almaktan öte geçilebildiği bir dünyada geçiyor. Hatta bu şekilde bir zihin-vücut ayrılması ile zihinler başka bir vücuda konulabiliyor ki bu da Binbaşı Kusunagi başta olmak üzere 9. Bölükteki pekçok kişiyide kapsayan cyborg bedenleri çok önemli olmaktan çıkarıyor. Önemli olan zihin, ruh. Yani filmin adındaki gibi Hayalet (Ghost in the Shell, Kabuktaki Hayalet demek). Ghost in the Shell ismide buradan geliyor. Vücutlar yalnızca zihnin içinde yer aldığı önemsiz birer kabuk gelecekte. Mühim olan hayaletinizi korumak. Zaten film içinde geçen bir replikte bize bu durumu çok net anlatıyor: "Hayaletine inanmıyor musun?". Bu filmin temellerinin kurulu olduğu düşünce. Öyle bir dünyadayız ki kişilerin hack edilip hafızalarının yalan anılarla doldurulması, onlara istenilenlerin yaptırılması mümkün.
Filmimiz beklendiği üzere karizmatik, aksiyon yüklü, seyirciyi dolduruşa getiren bir açılış sahnesi ile başlıyor. Daha bu ilk sahnede filme damgasını vuracak 9. Bölük-6. Bölük rekabeti ve aradaki entrikalar adına birşeyler işitiyoruz.
Bu kısa açılış sahnesinin hemen ardından bir cyborgun (ki bu cyborg Binbaşı Kusunagi'nin ta kendisi) yapımı eşliğinde ilerleyen jeneriğe adım atıyoruz. Burada ister istemez birkez daha Matrix'i hatırlıyoruz. Üstelik jenerik biter bitmez film bir uyanış sahnesi sunuyor bize. Tıpkı Matrix'te olduğu gibi! Jenerik müziğini oldukça rahatsız edici bulduğumu söylemeden edemeyeceğim. Ancak bu müzik filmin soğuk ve tedirgin edici yanına cuk oturmuş buda bir gerçek.
Ghost in the Shell 9. ve 6. Bölükler arasında tanık olduğumuz bir rekabetin ardından filmimiz, üzerine kurulu olduğu sıradışı hacker Kuklacı (PuppetMaster) ile tanıştırıyor bizi. O'nun tarafından hacklenmiş bir vücut 9. bölükte inceleniyor ve bu hackerın bazı yöntemleri bizimle paylaşılıyor. Bunlardan bazıları oldukça merak uyandırıcı. Örneğin tarihin en önemli hackerının sistemlere sızmak için neden eski tip bir virüs kullanması... Elbette bu küçük merakları filmin gidermesi gerekiyor. O nedenle içine hiç girmeden yönetmenin bizi başrol ekibi ile tanıştırdığı sahneye geçelim.
Uzun bir aksiyon yolculuğuna çıktığımız bu sekans kanımca filmin doruk noktalarından. 9. Bölük polislerinden oluşan iki grup (Binbaşı Kusunagi ve Togusa ile Batou ve Ishikawa çeşitli noktalardan sistemleri kıran çöpçülerin peşine düşerler.
Elbette bunlar gelecekte çöpçülük yapmak için olağanüstü bilgisayar bilgisi ile donatılmış işçiler değil, Kuklacı tarafından yönlendirilen "kabuk"lardır. Aslında tek bir çöpçüden bahsediyoruz çünkü tüm işi karısına ve çocuğuna yeniden kavuşmak adına çöpçülerden biri yapıyor. Diğeri hayatından bezmiş, hiçbirşeyi umursamıyor..
Bir çöp kamyonunun ardında başlayıp bir su birikintisinde sona eren bu sahne bizi hacklenmiş ruhların dünyasına götürüyor. Aksiyon dolu sekansta karşılaştığımız iki adamında hafızaları silinmiş ve yerlerine bazı sahte anılar konmuş. İsimlerini bile bilmiyorlar. Batou bu anı "Hayaleti (Ghost-Ruh manasında kullanılıyor) olmayan bir kukladan daha üzücüsü yok. Özelliklede içinde kırmızı kan akanlardan." yorumuyla vurguluyor.
Sonraki sahnede de yakalananların sorgulanmalarını izleyen Kusunagi'nin düşünceli halini görüyoruz. Bu andan itibaren Binbaşı'nın davranışlarının garipleşmeye başladığını söyleyebiliriz. Zaten hemen akabinde izleyeceğimiz sahnede Kusunagi'nin varlığını sorgulamaya başladığını, vücudunu umursamadığını ve insan olmanın, hatta varolmanın anlamını sorgulamaya başladığını görüyoruz.

Kuklacı'nın bir şekilde bir kez daha karşımıza çıkması kafamızdaki soruları daha da arttırıyor. Kim bu gizemli hacker? Amacı ne? Neden 6. Bölük peşinde? Özetle işler iyice karışıyor. Ancak sonrasını filmin anlatmasına izin verelim. Çünkü şimdiden bir çok şeyi açık etmeye başladık bile.
Ghost in the Shell'in en ilgi çekici yanı bu tür filmlerden beklenebileceğinden çok daha fazla derinliğe sahip olması. Film insan olmak adına cidden düşündürücü diyaloglara yer veriyor, sizide düşünmeye sevk ediyor ve sanırım ciddiye alınmayıda en çok bu sayede hakediyor.Yani filmin bir felsefesi var. Nitekim yönetmende bu felsefeyi vermeyi başarılı bir anlatımla başarıyor. Bunun en bariz örneğide müzik eşliğinde şehirde hava kararıncaya kadar süren bir gezintiye çıktığımız sahne. Bu bölümde Oshii sayısız nesneye anlamlar yüklüyor, bize sorular sorduruyor.
Enformasyonla şekillenmiş bir çağda, teknoloji ile gelişmiş bir şehri ve o şehrin umut kırıcı, kötü yanlarını gösteriyor bize. Ve Kusunagi'nin sorularını destekler tarzda vitrin mankenleri ve yürüyen insanların camlardaki yansımaları arasında geziyoruz. Son karede gördüğümüz mankenler ise diğerleri gibi giyinik değil, hatta bir kısmı kollar ve bacaklardan bile yoksunlar. İşte bu tek kare ile Oshii bize hem filmin "kabuk" kavramını olabilecek en net şekilde anlatıyor, hemde Kusunagi'nin içindeki duyguları paylaşmamızı, O'nunla birlikte sorgulamamızı sağlıyor. Bu bir iki dakikalık sahne bile yönetmen Mamoru Oshii'nin dehasını ispatlıyor.

E bu deha hakkında birkaç söz etmeliyiz elbette
1951 doğumlu olan yönetmen 1976 yılında Tokyo'da bir sanat okulundan mezun oldu ki ilk bağımsız filmlerini çektiği dönemde bu öğrencilik yılları. 80'li yılları oldukça üretken geçiren Oshii, bu yıllarda pekçok film ve diziye imza attı. Ancak en önemli çıkışları sinemasının olgunlaştığı 90'larda yaptı. Bunların arasında 90'ların ilk yarısında çekilen Patlabor 1-2 ve 1995 tarihli Ghost in the Shell en önemli olanları olarak sayılabilir. Özellikle Ghost in the Shell yönetmenin dünya çapında bir ün kazanmasına ve bir dahi olarak öne çıkmasına vesile oldu. Bu film ile 1997 tarihti Dünya Animasyon Kutlamaları Ödüllerinde (World Animation Celebration Awards) En İyi Film ve En İyi Film yönetmeni ödüllerini kazanan yönetmenin sonrasında kendini biraz dinlendirdiğini söyleyebiliriz. Bu sırada senaryosunu yazdığı Jin-Roh: The Wolf Brigade sinemaya uyarlandı. Bir diğer anime klasiği olarak görebileceğimiz Jin-Roh'u neden kendisinin yönetmediği sorusuna iki yanıtı var: birincisi kendi çekeceği bir filme hazırlandığı ve ikincisi ise yapımcı firma Bandai Visual'in filmi Oshii'nin çekmesi durumunda aşırı komplike ve izlenmesi zor bir iş çıkacağı düşüncesi. Mamoru Oshii'nin bundan sonraki işi "gelecekte animeler böyle olacak" dedirten Blood: The Last Vampire'da denetleyici yapımcılıktı. 2001 yılında tekrar yönetmenlik koltuğunda gördük O'nu. Ancak bu kez gerçek bir film çekiyordu. Avalon eleştirmenlerdende geçer not alarak birkez daha Oshii'nin yeteneğini kanıtlamış oldu. Şu an anime dünyasının en saygı duyulan isimlerinden bir konumundaki Mamoru Oshii'nin yeni projelerini de dört gözle bekliyoruz tabi..

adı:inu yasha
gösterim:2000-2004
yayamlayan:nippon tv
bölümler:167
yazar:rumiko takahashi-留美子　高橋

hikaye:
kagome 17 sine henüz basmış olan bir kızdır.doğum gününde okula gitmeden önce dedesi çağırır ve ona yuvarlak parlak bir taş verir.taşın adı shikon no tama'dır.türkçesiyle 3 ruh mücevheri.kagome bunu önemsemez ve yola koyulur.okuldan dönünce evlernin yanındaki eski yasaklı kulubeye girer ve kuyunun kenarına oturur.ama bu sefer yanlız değildir bir iblis kuyudan çıkar ve kagomeyi içeri çeker.çekerkende shikon no tama yı istemektedir.öbür tarafa ulaştıklarında kagome 500 yıl önce krallıklar zamanında kurulmuş olan eski tokyo ya gelmiştir.bir köydedir.köydekiler onu tutuklarlar kraldan saklanmaktadırlar ve onu kralın gönderdiğini düşünmektedirler.ama çok geçmeden iblis köye saldırır.kagome kaçarken bir ağaçta bağlı olan birini görmüştür ve ondan yardım estemek için yanına gittiğinde yaratık uyanır. bu bir insana benzemektedir ama kulakları vardır.ayrıca 450 yıllık bir intikamla doludur.intikam hırsını doldurduğu kişi ise kagome ye çok benzeyen kikyo dur.

kişiler:
摂氏ょ旨る-sesshoumaru


sesshoumaru:inu yasha'nın abisi.annesini ve babasını öldürdü.vücüdundan şekilli karakterler çıkartabiliyor.


inu yasha ve kagome higurashi-篭め　干ぐらし　然して　犬　やしゃ


inu yasha:yarı insan yarı köpek her yıl 1 ay kadar insana dönüşebiliyor. esshoumaru'nun erkek kardeşi.
kagome:insan inu yasha'ya sesshoumaru7yu durdurmakta yardım etmeye çalışıyor.

songo ve miroku-珊瑚　然して　弥勒:
sango: miroku'nun hayali ve gelecekti karısı. inu yasha'nın yanındaki tek eğitimli kadın savaşçı.kocaman bir bumerangı ve şekil değiştirebilen bir kedisi var.kedisinin adı kirara[北ら] dır.
miroku: sango7ya aşık.elindeki karadelik sayesinde kötüleri karadeliğe çekebiliyor.karadeliğin açık kalmaması gerektiğinden elini bir bez barçasıyla kapatıyor. bir rahip.sango'ya ne zaman dokunsa yanağında kırmızı bir el izi çıkıyor.



kikyo-起居:
shikon no tama nın eski koruyucusu. inu yasha 400 yıl önce köye saldırıp shikon no tama'yı almak isteyince önce inu yasha'yı sihirli birokla 50 yıl kadar uyuttu ve sonra kendisinide shikon no tama ile birlikte yaktı.ölmek üzereydi ve ağır yaralıydı. şimdi ise sesshoumaru'nun one verdiği ruhlarla yeniden hayata döndü ama hala bir yarı ruh.ayrıca kagome shikon no tama ile ilk defa eski tokyo'ya gelince shikon no tama'yı bir okla parçaladı.


shippou-七宝:
şekil değiştirebilen tilki kulakları,tilki dişleri ve tilki kuyruğu olan bir çocuk.şekil değiştirerek inu yasha'yı korkutmaya çalışır ama her seferinde inu yasha'nın tırnağı onu patlatır.

Anime'nin Adi (alternatif): Rozen Maiden
Orjinal Adi: Rozen Meiden
Stüdyo: Nomad
Kategori: Tv
Tür: Macera, Drama, Dogaüstü Gücler, Komedi,
Toplam bölümler: 12
Yayim Tarihi: 08.10.2004 - 24.12.2004


Yönetmen: Kou Matsuo

Senaryo: Jukki Hanada, Mari Okada, Tsuyoshi Tamai

Animasyon: Kumi Ishii
Tasarim: Kumi Ishii

Orjinal Eser: Peach-Pit

Canli Bebeklerin gizemli dünyasi...


Uzun yillar önce zengin bir Kiz cocuguna hediye olarak bir Bebek verilir. Bebek daha sonra canlanip, hareket etmeye baslayinca zengin Kiz korkar ve bebegin gitmesini ister. Bebek bir kasaya kapatilir ve bir daha acilmaz, ta ki Jun isimli birine gönderilene dek...

Sekizinci sinifa giden Jun Sakurada kisa süre önce Hikikomori olmustur (açılımı; günlük yaşam ile alakası kesilmiş, ihtiyacını sanal dünyadan karşılayarak ve bütün gününü odasında geçiren kişilere denir). Zamaninin cogunu odasinda kapali olarak gecirir ve kiz kardesi Nori'yi bazi zamanlar kilitler. Iki kardesin Anne ve Babasi ise Yurtdisinda calismaktadir, bu Jun icin iyi bir firsattir. Jun bu sayede Internet dedigimiz sanal ortamdan ele alinmayacak seyleri siparis verir ve geri iade süresinin bitmesine kisa bir zaman kala aldigi seyi geri gönderir.


Günlerden birgün Jun'a gizemli bir yazi gelir. Yazi canli bebekler hakkindadir. Yazili kâgitta onaylayip onaylamadigi hakkinda iki kutucuk vardir. Jun onaylar ve masasinin cekmecesinin icine kâgidi koyar. Ertesi gün cekmeceyi acip baktiginda ise kâgit gizemli bir sekilde yok olmustur. Ayni gün zile basilir ve büyük bir Kasa Jun'a gelmistir.

Jun merakli gözlerle Kasaya bakar ve ne oldugunu anlamak icin odasina götürür. Kapiyida kapatan Jun kasanin icinde bir bebegin yatili oldugunu görür. Bebegi inceleyen ve arkasinda bir Anahtar deligi oldugunu fark eden Jun, kasanin icinde bulunan Anahtari bebege takar.Shinku, yani bebek gözlerini acar ve canlanir. Shinku bir Rozen-Maiden-Bebegidir ve "Rosa Mystica" ismi altindadir. Neye ugradigini sasiran Jun saskin bakislarini Shinku'nun üzerinden gizleyemez. Bebegi canlandiran kisi bebegin Gül yüzügünee yemin etmelidir, yani Jun Shinku'nun hizmetkari olmaya ant icmelidir. Shinku bu yüzük sayesinde sahibinin gücünü kullanabilir. Jun bunu istemesede Shinku'nun anlattigi seyler bazi olaylarin yakinda yasanacagini göstermektedir. Tüm bebekler Normal, yani cansiz olacaktir...Shinku disinda.


Bu sayede Jun "Alice-Oyununun" yani tüm Rozen-Maiden Bebeklerinin savastigi bir oyunun parcasi olur. Oyunun mantigi ise "Alice" icin harika bir Bebek olmalaridir ve Bebegin yaraticisi "Rozen"e (Bebekler tarafindan Baba olarak adlandirilir) geri dönmeleridir. Rozen'in en büyük arzusu ise "Alice"i bulmaktir.

Anlattiklarim sadece serinin ana hikayesidir, neyin nasil gelistigi, nasil basladiginin göstergesidir. Alice Oyunlari, karakterlerin bilinmeyen sirlari, yaratanin amaci ve istegi... hepsinin cevabi Rozen Maiden isimli Anime'de sakli. Ben bu zamana kadar oldukca fazla seri izledim ama hicbiri Rozen Maiden kadar etkili olmadi. Bu Anime'yi neden bu kadar cok seviyorum? inanin bunu bazen bende kendime soruyorum, beni kendisine baglayan sey ne diye. Bebekleri kücük yastan beri severim hatta Japonyada oldukca popüler olan Ball-Jointed-Dolls'lara karsida ilgim büyük... belki bu yüzden kendime yakin hissediyorumdur. Rozen Maiden ile bir Manga dergisinde tanistim, hani olurya Japonyada ve Amerikada Weekly Jump yada Shounen Jump, iste bende o tarz bir Manga dergisinde Rozen Maiden'in Mangasinin ciktigina dair bir haber okudum. Resim garipti bebek oldugu her haliyle anlasiliyordu ama dikkatimi ceken görünüm degildi, reklamdaki slogandi. Slogan: "Jun Bebekler ile oynamiyor, bebekler onunla oynuyor!" dedim kendi kendime bu ne bicim birseydir? ilk kez böyle bir Manga ile karsilasiyorum... hemen girdim nete ve arastirmaya basladim. Hikayesinden tutun herbiseyine kadar inceledim. Iste o gün dedim bu Mangayi okumaliyim, iyide okudummu? hayir okuyamadim cünkü bulamadim, siparis verdim gelmedi.. birde baktim Animesi cikacak. Animesinin daha kolay bulabilecegimi düsündüm ve indirdim, sonuc ortada, etkisi büyük, kendisini bana hayran birakti.

Neyse gecelim bu tanisma olayini, gelelim Anime hakkinda yorumuma. Kisa ve öz bir söz söylemek istiyorum... Dakika 1 Gol 1. Simdi diyeceksiniz ne alaka, bence mantikli cünkü ilk bölümünü indirdigimde izlemeye basladim. Ilk dakikalarinda haliyle bazen Anime'nin gecmisi hakkinda sahneler yer alir yada Acilisi gelir gözümüzün önüne. Rozen Maiden seyircisini Acilis ile karsiliyor, aman tanrim o ne Acilis, o ne sahane Müzik dedim kendi kendime. Gülleri severim, hatta en sevdigim cicek bile denilebilir. Güller yukarlardan atiliyor, henüz ismini bilmedigim o bebek uyur uykusundan uyaniyor, ana karakter Jun ise agliyormu yoksa acimi cekiyor belli degil. Acilis 1. dakikanin sonuna geldiginde ise karsimiza yeni biri cikiyor, bunda bir Bebek oldugunu hatta kötü biri oldugunu ilk bakista anladim. Spoiler olabilir diye ismini vermek istemiyorum Smile Acilis bitti bitecek yeni 3 bebek daha gözümüzün önüne geliyor, zaten onlarida izlediginizde göreceksiniz.

Herkes yerini alsin Birinci bölüm basliyor!!!
Hani yukardada yazmistimya bazi Animeler gecmisi anlatan sahnelerede önceden yer verir, iste o sahnelerden biri Acilistan sonra karsimiza cikiyor. Zengin varlikli bir Aile karsiliyor bizi, sofrada yemekler, icecekler var. Hizmetkarlar is basinda. Hemen ardindan biri Pencerenin önünde dikeliyor, kiravatini aliyor ve o anda bir kiz cocugu adamin bacaklarina sariliyor. Babasi olsa gerek Smile daha sonra misafirler tarafindan alkislaniyor, dogum günü var sanirsam --''. Hersey mutlu mesut derken, Anime arkaplanini güzel parlak renklerden soluk karanlik renklere birakiyor. Müzik Klasikten gizemli bir parcaya yer veriyor. Bir masa var üzerindede resimler ve bazi aksesuar var. Saatin yanda ise oyuncak beyaz renkte bir ayi. Zaman geciyor, geciyor ve geciyor... raflarda bebekleri görüyoruz , hemen hemen hepsi ayni renkte zaten. Ama aralarinda biri var, onun rengi digerlerinden farkli. Kücük varlikli kiz odasindan pencereye bakar ve... o da nesi o farkli renkteki bebek birden ayaklanir. Kiz korkar ve bebegi tekrar kasaya kilitlerler... bebek yalnizliga yeniden mahkumdur. Gerisini zaten ilk yazimda sizlere aktarmistim. Iste sevgili Anime severler birinci bölüm böyle basliyor, gerisini merak ettiyseniz izleyin derim. Inanin 12 bölümün nasil gectigini anlamiyorsunuz, son derece süprizler ile dolu bir yapim.

12. bölümün sonunda bittigine oldukca üzülmüstüm hatta böyle bu yapima yakin baska yapimlarin arayisina bile girmistim. Hani derlerya Allahtan baska sey isteseymisim kabul olacakmis, iste istedim ve kabul oldu. 2. Sezon duyruldu, mutluluktan havaya ucuyordum resmen. Ben Spoiler okumayi cok seven biri oldugum icin bazi forumlarda tahmin yürütülmeye baslamisti, yok ikinci sezonda sunlar bizi bekliyor, bakin burada yeni sezon hakkinda bilgiler var gibisinden iletiler ile karsilastim. Bunlari es gecerek güvenilir bir siteden hikayesini okudum ve yine ayni seylerin beni bekledigine inandim. Zaman cabuk gecti ve 2. sezon Japonyada yayinlanmaya basladi, ben haliyle altyazi bekliyorum ha gelecek ha gelecek ve sonunda geldi. Iyiki geldi... cünkü Träumend sezonu ilkini fazlasiyla asan bir yapim oldugunu gördüm.

(Träumend sezonunu ..)




Rozen Maiden


Anime'nin Adi (alternatif): Rozen Maiden: Träumend
Orjinal Adi: Rozen Meiden: Toroimento
Stüdyo: Nomad
Kategori: Tv
Tür: Macera, Drama, Dogaüstü Gücler, Komedi,
Toplam bölümler: 12
Yayim Tarihi: 21.10.2005 - 21.01.2006


Yönetmen: Kou Matsuo
Tasarim: Kumi Ishii
Orjinal Eser: Peach-Pit

Canli bebeklerin gizemli dünyasi... Hikaye Devam Ediyor...

Yaz tatili baslar. Okullar kapanir, ögrenciler evlerine giderler. Jun ise geride kaldigi icin derslerine calismalidir. Zamaninin cogunu Kütüphanede Matematik calismak ile geciren Jun, kaybettigi seyleri geri kazanmaya iddalidir. Tomoe ise onun en büyük yardimcisidir, Kütüphaneye Jun'un yanina gelen Tomoe yaz tatili ödevlerini ve Matematik sorularini verir. Shinku ise kabuslar görür, kabuslarinda "Suigintou" pesini birakmaz. Günlerden birgün Meimei ortaya cikar, Shinku ve Junu'u Suigintou'un N-Field'ine kadar takip eder. Gittikleri yerde ise onlari sürpriz bir kisi beklemektedir, daha önce ortaya hic cikmayan ve görülmeyen biri. Bara-Suishou, yani Rozen Maiden'lerin 7. Bebegi. Yeni bebek ortaya cikar cikmaz 2. Bebek olan Kanaria ortaya cikar. Bara-Suishou takimin tamamlandigini, bebeklerin uynadigini ve Alice Oyununun yakinda baslayacagini duyurur. Shinku ve digerleri ise Alice Oyununu oynamak istemezler, ancak Rozen Maiden'in en korkunc ve en güclü bebegi Bara-Suishou buna onlari zorlar. Shinku'nun baska secenegi yoktur, Bara-Suishou'a karsi savasmalidir.

Alice Oyunu baslar. Shinku ve Bara-Suishou savasirlar ancak konsatresini koruyamayan Shinku "Bara-Suishou"a her baktiginda karsisinda Suigintou'u görür. Buna ragmen savasmaya devam eder ve Bara-Suishou'un Kristallerine yenik düser. Jun Shinku'yu kurtarmak pahasina canini riske atar ve Bara-Suishou bunu bir firsat olarak degerlendirerek ikisininde caninda son vermek ister. Bu sirada Jun ile Shinku bir deligin icine düserler, kara delik onlari aynali odaya geri götürür. Jun ne olup bittigini anlamazken, Shinku ona yakinda neler olacagini anlatir. Bir gercegi ise söylemeden edemez... Bebeklerin hepsi kardestir, hepsi uyandi bu Alice Oyununa davetiye demektir.

Rozen Maiden ~Träumend~ enfes yapimin ikinci serisi. Emin olun anlattiklarim izlediginizin yaninda hic kalir, sizi daha cok süprizler bekliyor. Her bir dakikasi heyecan, her bir dakikasi düsündürücü. Träumend sezonunda karsimiza 5 yeni karakter cikiyor. Bunlarin ücü Rozen Maiden bebeklerinin 2. ve 7. numaralaridir (7. Bebek ilerde sirrini inanilmaz bir sekilde gözler önüne sunacak, ben dogrusu cok sasirdim). Bir diger iki yeni karakter ise Bebek dükkanindaki Satici ile Suigintou'n N-Field'inde karsimiza cikan gizemli Tavsan. Ama neyse Karakterlerin tanitimlarini en sona sakladim. Aslinda Träumend hakkinda söylenecek fazla bir söz bulamiyorum. Müzikler herzamanki gibi harika, birkez daha Ali Project yetenegini göstermis. En cok begendigim Parca ise Kapanis parcasi, sanki biryerlerden taniyorum gibi ama nereden hatirlamiyorum. Ayni seyi ilk serinin Acilis parcasindada yasadim, arkaplan Melodileri bana Türkce bir sarkiyi animsatiyor ama hangisi... yada yaniliyorum kim bilir.

Träumend ilk seri gibi toplam 12 bölümden olusuyor. Izledim hepsi bitti dedim, ümidi kestim... ki günlerden birgün 2 bölümlük Özel Bölümlerin gelecegini duyana dek. Hic olmazsa 2 yeni bölüm, bu ne demek? 2 yeni bölüm, 2 yeni macera, 2 yeni heyecan dolu bölüm.

Ouvertüre serisi



Rozen Maiden: Ouvertüre

Anime'nin Adi (alternatif): Rozen Maiden – Ouvertüre
Orjinal Adi: Rozen Meiden - ōberutyūre
Stüdyo: Nomad
Kategori: OAV
Tür: Fantazi, Drama, Dogaüstü Gücler, Komedi, Macera
Toplam bölümler: 2
Yayim Tarihi: 23.12.2006 - 24.12.2006


Yönetmen: Kou Matsuo
Animasyon: Kumi Ishii
Tasarim: Kumi Ishii
Orjinal Eser: Peach-Pit

Canli bir bebegin dram yüklü öyküsü...

Rozen, Rozen Maiden'i yaparken, yarim kalmis bir Bebek tarafindan gözetlenir. Rozenin Shinku'ya verdigi Brosuda fark eden yarim kalmis Bebek, Babasina elini uzatmaya calisir ancak basarisiz kalir. Cikardigi sesler bile duyulmaz. Rozen odayi terk eder ve yarim kalmis Bebek, yani yarim Suigintou yere düser. Gözyaslari icinde büyük zorluklarla Bebek elbiseleri edinir.

Jun, Shinku'nun gülünü dikmek icin Kirmizi kurdeleye ihtiyac duyar. Tomoe ile Kirmizi kurdele icin bir dükkana giderler. Dükkan sahibi Bara-suishou ile konusur. Bara-suishou kimin daha güzel oldugunu ögrenmek ister ancak Dükkan sahibi Bara-suishou'ya en güclünün kendisinin oldugunu ve tüm Rozen Maiden'leri yenebilecegini söyler. Bu sirada bazi sesler duyarlar. Jun ve Tomoe dükkana girerler. Jun Shinku'nun elbisesine uygun Kirmizi kurdele ararken Tomoe vitrinde gördügü Brosu cok begenir. Brosun ise önemli bir hikayesi vardir. Jun aradigi kurdeleyi bulur ve eve giderler. Shinku'ya kurdele bulduklarini ve yaninda süpriz bir hediye aldiklarini söyler. Brosu cikarir ve üstündeki Bebekler icin özel yapilmis dizayni gösterir, Shinku ise cok düsünmeden Brosu istemedigini söyler. Ne oldugunu ve neden istemedigini anlamayan Jun, Shinku'ya yani sira Hinaichigo ve Suiseiseki'ye de güc verir. Souseiseki ise neden kabul etmedigini anlatir. Seneler önce Rozen Maiden yapan kisinin Shinku'ya Bros verdigini ve Suigintou'un bu yüzden onu sevmedigini, nefret ettigini söyler. Ayrica Suigintou hakkinda bilinmeyen seyleri ve gecmiste yasadigi aci olaylarida anlatir.


Harika 2 yeni bölüm izlemeye hazir olun. Bu iki bölüm aslinda bize Suigintou karakterini anlatiyor. Neler yasadigini, gecmiste nelerin oldugunu, onu bu hale getiren seylerin nedenini, duydugu nefretin bedeli gibi bir cok noktalarin cevabini Ouvertüre serisinde ögrenebilirsiniz. Herzamanki gibi Müzikler yeniden Ali Project tarafindan seslendiriliyor, iyide yorumluyor. Zaten tam kendi tarzina göre bir eser. Animasyonlar ise daha ilerde, ilk seri ile bu seriyi karsilastirdiginizda eminim bir cok farki fark edeceksiniz. Örnegin cizimler, Alice oyunundaki bazi aksiyon sahneleri vesaire. Seriler bitti, ümidim yok ama belki uzun bir aradan sonra yeni Rozen Maiden bölümleri görebiliriz. Hikaye ve yorumlar bu kadar, peki ya karakterler. Burada büyük payi olan oyuncularida yakindan tanimak hakkimiz degilmi?

Rozen Maiden - Karakterler



Canli bebekler ve insanlar... Karakter Analizi

Shinku - 5. Rozen Maiden bebegi
Shinku serinin besinci Rozen Maiden bebegidir. Junu'u hizmetkari olarak secen Shinku, kendisine laf kondurmaz, istedigini yapar, istedigini sormadan alir. Siyah Cayi cok sever ve Jun, Nori veya Hinaichigo'dan hazirlamasini ister. Shinku televizyonda yayinlanan Dedektif Kunkun'un büyük hayranidir. Ilk baslarda Jun'a biraz sert cikissada ilerde onu dinleyip cok sever. Almanca kitap okumayi cok seven Shinku gücü sayesinde kirilan nesneleri tekrar eski haline getirebilir. Saldirisini ise parlayan Gül yapraklari ile yapar.

Hinaichigo - 6. Rozen Maiden bebegi
Hinaichigo Rozen Maiden serisinin en genc karakteridir. Suiseiseki ise onu Chibi-Ichigo (kücük cilekler) olarak seslenir ve kizdirmayi cok sever. Hinaichigo oyun oynamayi ve yerleri veya Jun'un okul cantasini boyamayi cok sever, Jun ise bundan pek hoslanmaz. Alingan olan Hinaichigo ufak bir olayda aglamaya baslar. Hizmetkari ise Tomoe'dir. Shinku'ya karsi savastigi Alice Oyununda, Tomoe'nin gücünü kullanir ve Tomoe'nin hayatini riske atar. Tomoe'nin hayatta kalabilmesi icin Shinku'nun hizmetkari olur. En sevdigi yemek ise Ichigo-Daifuku'dur, kücük bir Cilek Pastasi olan Ichigo-Daifuku'ya "Unyuu" ismini verir. Cilek fidaninin büyümesini saglayabilen Hinaichigo bu sayede karsisindaki düsmana saldirabilir, bu onun saldirisidir. N-Field'i ise büyük bir Oyun odasina benzemektedir.

Suiseiseki - 3. Rozen Maiden bebegi
Suiseiseki Souseiseki'nin büyük ikiz kardesidir. Insanlara karsi cekingendir, cünkü insanlari sevmez. Sevmemesine ragmen Hinaichigo ve Jun ile saka yapmayi cok sever. Hinaichogo'ya "Chibi-Ichigo" ve Jun'a "Chibi-Ningen" demeyi cok sever. Ikiz kardesi icin herseyi yapmaya hazir olan Suiseiseki yillar önce yasli bir adamin yaninda kalmistir. Yasli adam Souseiseki'yi ölen oglu sandigi icin delirmis oldugunu söyler. Özelligi ise Insanlarin Rüyalarini kontrol edebilmesidir. Elindeki Sulama kovasi ile bahcedeki Agaclari sular ve o agaclari insanlarin ruhunda kullanabilir.

Souseiseki - 4. Rozen Maiden bebegi
Souseiseki Suiseiseki'nin kücük ikiz kardesidir. Suiseiseki gibi o da Insanlarin rüyasina girebiliyor. Elindeki Makas ile insanlarin hayat baglarini kesip bakim yapabilme yetenegine sahiptir. Suiseiseki gibi atik olmayan, sessiz sakin olan Souseiseki hizmetkarina büyük önem gösterir.

Suigintou - 1. Rozen Maiden bebegi
Suigintou Babasini cok sever. En büyük istegi ise Alice olmaktir, bunu basarabilmek icin herseyi yapmaya razidir. Onun icin hersey önemsizdir, diger bebeklere ne olup bittigi onu ilgilendirmez, o kendi hedefinin pesindedir. Suigintou yendigi her bebege "Hurda" olarak adlandirir, cünkü yendigi kisi kendisinin karsisinda bir hic olarak görür. Suigintou'un en büyük rakibi Shinku'dur, aralarinda gecen soluksuz Alice Oyununu hicbir zaman unutamaz.

Kanaria - 2. Rozen Maiden bebegi
Kanaria ikinci seride karsimiza cikiyor. Konusmayi cok seven Kanaria serinin en komik karakteridir. Kanaria yaninda Günes semsiyesi tasir, bu sayede onunla havalanip ucabilir, birde dürbün, bu sayede Shinku ve digerlerini gözetleyebilir. Yeni Strateji üretmekle mesgul olan Kanaria, Jun ve Nori'nin evine gelebilmek icin her yolu dener, ancak her denemesi basarisiz olur. Kendisini en akilli ve zeki Rozen Maiden bebegi olarak görür. Hizmetkari ise Rozen Maiden bebeklerini cok seven, hepsine sahip olmak isteyen gen bir bayandir. Kanaria'nin silahi ise Keman'dir, cikardigi ses etraftaki camlari kirmaya yeterli kilar. Ilerki bölümlerde ise Hinaichigo ile iyi anlasirlar.

Barasuishou - 7. Rozen Maiden bebegi
Barasuishou sonuncu Rozen Maiden bebegidir. Suigintou'un kaybolmasindan önce kendisini kimselere göstermemistir. Suigintou gibi Alice olmayi hedefler ve en az onun kadar kötüdür. Hizmetkari ise iki Bebek yapicisindan biridir. Lilane Kristallerini yerden cikartabilen Barasuishou cok acimasiz ve güclüdür. Diger bebeklerin Rosa Mystica'sini calabilmek icin Suigintou ile bir Takim kurar. Insanlarin yasadigi yerde ilk N-Field kurabilen bebek ünvaninada sahiptir.

Kirakishou - gercek 7. Rozen Maiden bebegi
Kirakishou gercek 7. Rozen Maiden bebegidir. Karsimiza ilk kez Manga'nin 6.Ciltinde cikiyor ve en az Barasuishou kadar gizemlidir. Anime'de ise ikinci serinin sonuncu bölümünde karsimiza cikiyor ve cok kisa bir sekilde görünüyor. Anime'deki hizmetkari ise bilinmiyor ancak Mangadki hizmetkarinin ismi Odille olarak gecmektedir.

Jun Sakurada - Hizmetkar
Jun Sakurada Shinku'nun hizmetkaridir. Evden disariya adimini atmayan ve tüm gününü evin icinde geciren Jun, Hikikomori hastadiri. En cok yaptigi sey Sanal ortamdan ele alinmayacak seyleri ismarlamak ve süresinin bitmesine az zaman kala iade etmek. Günlerden birgün Shinku ona bu sayede gelir. Neler hissettigini, duygularini disa vurmak istemez bu yüzdende görünüsü soguk bir tipi andirir. Shinku ilk zamanlar Jun'un odasinda kalir ardindan Hinaichigo'da gelince isler degisir. Jun ise bebeklerden slklmasina ragmen onlari birakamaz.

Nori Sakurada - /
Nori Jun'un ablasidir. Anne ve Babalari yurtdisinda oldugu icin Jun'a o bakar. Nori evdeki Rozen Maiden'lerden sikayetci degildir, onlari büyük bir sevgiyle bakar. Iyi bir kalbi olan ve herkese dostca yaklasan Nori bazi zamanlarda "acimasiz" düsünür. Rüyasinda ise cogu zaman Jun'u görür.

Tomoe Kashiwaba - eski Hizmetkar
Tomoe Jun'un okulunda okuyan bir kizdir. Sessiz ve iyi biri olan Tomoe ayni Jun gibi duygularini icinde saklar. Hinaichigo'nun bir zamanlar hizmetkari olan Tomoe, bebeginin yaptigi Alice Oyununda gücünü kontrol edemez ve neredeyse ölüme yenik düser. Tomoe Jun'a Rozen Maiden'ler üzerine destek verir. Babasi tarafindan Kendo kurslari alan Tomoe okuldaki Kendo- klübününde üyesidir.

Yamamoto-kun
Kendisi hakkinda fazla bilgi yok. Bildigimiz tek seyi Yamamoto-kun'un Nori ile ayni sinifta olmasi ve ona duydugu büyük asktir. Nori ise bu asktan habersiztir.

Shibasaki Motoharu
Motoharu Souseiseki'nin hizmetkaridir. Meslegi ise Saat yapmaktir. Bundan yillar önce tek oglunu Araba kazasinda kaybeder ve karisi bu olaydan sonra Komaya düser. Motoharu bu olaylardan sonra akli dengesini kaybeder ve Souseiseki'yi ölen oglu olarak bilir. Ikinci sezonda ise akli dengesi düzelir ve herseyi hatirlar.

Shibasaki Matsu
Matsu Shibasaki Motoharu'nun karisidir. Kocasi ile birlikte ciktiklari yolculukta tek ogullari Kadzuki'yi gecirdikleri Trafik kazasinda kaybederler. Kazadan sonra Komaya düsen Matsu, kocasini tek basina birakir. Ruhunun ölen oglunun yaninda oldugunu söyleyen Matsu, kapali bir rüyalar diyarinda oldugunu söyler. Jun Suiseiseki ve Souseiseki'ye bu durumu anlatir ve Matsu'nun rüyasina girmesini ister. Rüyasinda ruhuna bedenine geri dönmesini ve kocasinin yaninda olmasini söyler. O günden itibaren tekrar mutlu olarak Kocasi ile birlikte yasar.

Shibasaki Kadzuki
Kadzuki Bay ve Bayan Shibasaki'nin oguludur. Gecirdikleri Trafik kazasinda hayatini kaybeder, arkasinda ise gözü yasli, kalpleri kirik Anne ve baba birakir. Annesi Komaya girdiginde Madzuki onunla Rüyasinda konusur. Birlikte olabilmek icin Annesinin ruhunu kapali bir rüyalar diyarinda sakli tutmak ister. Komadan uyanmasini istemeyen Madzuki, dünyanin tehlikelerle dolu oldugunu ve burada daha güven altinda yasayabilecegini söyler. Jun sayesinde ise devreye Bebekler girer ve Annesi komadan kurtulur.

Kakizaki Megu
Megu Suigintou'un hizmetkaridir. Kalbinden rahatsiz olan Megu, doktorlarin yasamayacaksin demesine ragmen kendisine ümit baglar. Biraz daha gelistiginde ise tedavi olumlu sonuclar verir. Megu ise bunu istemez, huzurlu bir sekilde ölmek ister. Bu yüzden Suigintou'dan son birkez bir istekte bulunur, ondan Alice Oyununda tüm enerjisini kullanmasini ister. Megu bu sayede hayata gözlerini yumacaktir. Suigintou ise Megu'nun ölmesini istemez. Megu Manga'da babasina karsi kaba ve kötü davranmaktadir.

Kusabue Mitsu (Mi-chan)
Mi-chan Kanaria'nin hizmetkaridir. Kendisi cocuklu ruhlu oldugu kadar sessiz ve sakin bir kisilige sahiptir. Gündüz is kadinidir, geceleri ise bebek kolleksiyonu yapan birisidir. En sevdigi sey Kanaria'yi giydirmektir. Kanariasiz bir dünyada ise yasamayi düsünemez ve onsuz canina kiyacagini söyler.

Sarah
Shinku'nun Jun'dan önceki hizmetkaridir. Karsimiza ilk kez Rozen Maiden Ouvertüre 'de cikiyor. London'un 19th Century'de yasayan Sarah "Alice Oyunundan" haberdardir.

Rozen
Rozen Rozen Maiden bebeklerinin yaraticisidir. Bebekler onu Babasi olarak bilirler ve öyle seslenirler. Insan gibi gözüken Rozen aslinda Insan degildir. Yaniltmayi cok sever ve Alice'i bekler.

Shirosaki
Shirosaki bir Bebek dükkaninda satici olarak calisir. Bebeklere karsi büyük bir sevgi duyar. Jun ile Tomoe'ye Bebeklerin duygularini ve ne istediklerini anlatmak ister. Anime'de ise sadece ikinci Sezonda, yani Träumend serisinde karsimiza cikiyor.

Laplace no Ma
Laplace beyaz bir Tavsandir. Ne iyi nede kötü olan Leplace, söyledigi sözlerde bazi ipuclari verir. Herzaman gizemli ve bulmaca dilinde konusur, karsisindakilerin aklini karistirir. Karsimiza ilk kez birinci sezonda cikiyor ve Alice Oyunundaki N-Field'de bazi seyler söyleyip aradan ayriliyor.

KunKun
KunKun Köpektir, daha dogrusu oyuncaktir. Kendisini taniyanlar onu Cocuk dizisi olan "Dedektif KunKun"dan bilecektir. Ismindende anlasildigi gibi KunKun bir Dedektiftir. Arkadaslari (kediler) ile suclularin pesinde kosarlar. Shinku ve diger Rozen Maiden bebekleri Dedektif KunKun'un hicbir bölümünü kacirmazlar. Bazi zamanlarda buna Jun ve Nori'de mecburen katilmak zorunda kalir. Shinku KunKun'un en büyük hayranidir. Bu yüzden bazen Jun KunKun oyuncagi ile Shinku'yu ve diger Rozen Maiden bebeklerini kandirmak ister. Kücük Köpegi bebeklerin kahramani diyebiliriz.

Bebeklerin gücleri



Suigintou
Suigintou'un gücü siyah tüylerinde saklidir. Arkasindaki siyah kanatlar büyür ve ejderha formunu alir. Bu sayede onu yönetebilir, kullanabilir ve düsmanlarini tuzaga düsürebilir. Kanatlari saldiri disinda defansta da iyidir. Bebeklerin saldirilarina karsi koruyan kanatlari onun en güclü silahidir. Kanatlarindaki tüyler sayesinde karsi taraftaki bebeklere saldirabilir, tüyler fazlasiyla keskindir bu yüzden Suigintou onlari bazen birer bicak gibi görür. Bir diger esrarengiz gücü Kanatlarindaki kilictir. Anime'de de bunu rahatlikla görebiliyoruz. Kanatlarindaki güc devam etmektedir. Siyah tüylerini atese dönüstürebilen Suigintou bu özelligini sik kullanmaz. Son bölümde Shinku'ya yenik düsmemek icin mecbur olarak kullanir.

Kanaria
Kanaria'nin gücü Kemaninda saklidir. Keman'dan cikan sesler bir kasirga yaratmaya yeterlidir. Ayrica duvarlari kirar ve camlari parcalar. Kanaria dürüstce ve becerikli bir sekilde savasir. Elindeki kemani ise son derece hassaztir, kirildigi an gücünü yitirir.

Suiseiseki
Suiseiseki'nin gücü insanlarin rüyalarina girip kontrol edebilmektir. Elindeki sulama kovasi sayesinde bahcedeki agaclari sular ve onlari insan ruhlarinda kullanir.

Souseiseki
Souseiseki'nin gücü elindeki büyük makasta saklidir. Makasin büyü gücü yoktur, bu yüzden onu sadece el - ele savaslarda kullanabilir. Souseiseki tüm gücü ile saldirabilmesine ragmen onun icin bir dezavantajdir, cünkü o sadece düsmanina yakin oldugu zaman saldiriya gecebilir. Manga'da ise Souseiseki makasi bir kilic gibi kullanmayi ögrenir. Suiseiseki'nin ikiz kardesi olan Souseiseki kardesinin sayesinde güclerini birlestirebilir ve sulama kovasindan su alip ruhlarda tohumlari agaclandirabilir. Suiseiseki ise ruhlara yönelmesi icin onun makasini kullanir.

Shinku
Gül yapragi Saldirisi cogu kisi tarafindan zayif bir saldiri gücü olarak görülür. Ancak bu saldiri sanildigindan daha etkilidir. Shinku Gül yapraklarini saldiri amacli kullanir. Bir diger gücü ise parcalanmis nesneleri eski haline getirebilmesidir. Ayrica uyuyan Rozen Maiden olmayan bebekleri uyandirabilir ve Alice Oyununda ona yardim etmeleri icin yönlendirebilir.

Hinaichigo
Hinaichigo cilek tohumlarini agaclandirabilir ve karsi tarafindaki düsmani agaclar sayesinde sarabilir. Bu saldiri fazla etkili degildir cünkü agacin dallari cabuk kesilir. Bir diger gücü ise herhangi bir nesneleyi yönlendirebilmesidir. Yönlendirdigi nesneler ile saldirabilen Hinaichigo, bunun cok büyük enerji gerektirdigini bilir. Fazla enerji hizmetkarinin ölmesine sebep olabilir.

Barasuishou
Barasuishou'nun gücü, kristallerde saklidir. Tiras bicagi keskinliginde olan Kristalleri kolaylikla yaratabilir ve karsisindakine istedigi zaman kristaller ile saldirabilir. El - ele savasta ise Barasuishou'nun silahi elindeki kristal kilic olur. Barasuishou gercek Rozen Maiden bebegi olmasada, cok büyük bir güce sahiptir. Ölümcül saldirisinda ise büyük bir güc sarf etmesi gerektir, bunu yapabilmesi icin zamana ihtiyaci vardir. Barasuishou saldiriyi yapana kadar bebekler kacmayi basarir.

Kirakishou
Kirakishou asmalari manipülasyon yapabilir. Kirakishou'un saldırılarından biri, Hinaichigo'yu öldürmek için yeteri kadar güçlüdür. Kira'yi da isin icine karistirir ve kurbanin vücutuna tohumu yerlestirir. Tohum kisa sürede büyümeye baslar. Yükselmis olan tomurcuklar ve asmalar kurban vücudunda filizlenmeye baslar. Yavasca ve aci verici sekilde kurban ölüme terk edilir.


Alıntı

VAMPİRE PRİNCESS MİYU

Great Teacher Onizuka

Anime'nin Adı:Great Teacher Onizuka
Diğer Adları: グレート・ティーチャー・オニヅカ,
GTO Kategori: TV Serisi
Tür: Komedi, Okul, Ecchi, Drama
Resmi Sitesi: [www]
Bölüm Sayısı: 43Yayım Tarihi: 30/6/1999 ile 24/9/2000 arası
Firma/Stüdyo: Studio PierrotTürkiye'de: Yayımlanmadı
Linkler: [ANIDB] [ANN] [NFO]
Genel Puan: 8.86

Yapımcılar/Sanatçılar:

Yönetmen:Naoyasu HANYU, Noriyuki ABE Senaryo:Masashi SOGOAnimasyon:Masaki HOSOYAMA, Keiichiro KAWAGUCHI, Masaya ONISHIMüzik:Yusuke HONMAOrjinal Eser:Tohru FUJISAWA



ailemle aramda aşılmaz bir duvar var öğretmenim
yaaa öyle miiii
deyip gecenin bir saatinde elinde balyozla evinize gelip odanızı salondan ayıran duvarı yıkan bir öğretmen düşünün

Ders verdiği öğrencilerden daha yetişkin sayılmaz zaten ismiyle birlikte 22 yaşında olduğunu ısrarla vurgular ,fazla zeki değil ama tuhaf bir bilgeliği var....öğretmenden çok kız peşinde bir yeniyetme gibi ..serseri gibi görünüyor ama kendine özgü bazı ahlaki kuralları var..tüm o başıbozukluğuna karşın iyi kalpli ve sevimli..

...spoilerlık yapmayayım ...indirin izleyin pişman olmazsınız

Tanıtım:

Eski bir motosiklet çetesi üyesi, Eikichi Onizuka’nın hayatında tek bir amacı vardır. “En iyi öğretmen” olmak. Zar zor girmeyi başardığı okuldan, aynı şekilde zar zor mezun olup eline diplomasını alır. İş için başvurduğu ilk okulda kötü bir tecrübe geçirir ve kendini yollara vurur. Ama bilmediği şey okulun müdürünün Onizuka’dan etkilenmiş ve onu işe almak istediğidir. Bunu haber alan Onizuka tam gaz okula geri gider ve işi alır. Ama ne yazık ki Onizuka’nın hayalini kurduğu cici öğrencilerin yerinde okulun en problemli ve öğretmenlerden nefret eden sınıfı vardır. Onizuka’nın işi bu sınıfı adam etmektir. Ne de olsa Onizuka “En iyi öğretmen” olmak için çabalamaktadır bu da bunun için iyi bir fırsattır.
Resimler:





Bölüm Listesi:

01. The Legend Begins
02. Enter Uchiyamada
03. Late Night Roof Diving
04. The Secret Life of Onizuka
05. An Eye For an eye, a Butt For a Butt
06. Conspiracies All Around
07. The Mother of All Crushes
08. Bungee Jumping Made Easy
09. Onizuka and the Art of War
10. Outside Looking in
11. To be Idolized by a Nation
12. The Formula for Treachery
13. Only the Best Will Do
14. Between the a Rock and a Hard Place
15. The Great Sacrifice
16. Beauty + Brains = A Dangerous Mix
17. Falling for the Great Onizuka
18. How to Dine and Dash
19. Private Investigations
20. Love Letters
21. Revolution Everywhere
22. The Art of Demolition
23. Superstition
24. Compromising Positions
25. Playing Doctor - GTO Style
26. Onizuka Meets His Match
27. GTO - Agent To The Stars
28. Whatever Can Go Wrong, Will Go Wrong
29. Studies in High Finance
30. Money Talks, GTO Walks
31. Destination: Okinawa
32. The Law of Probability
33. Search and Rescue
34. Good Cop / Bad Cop
35. Wedding Bell Blues
36. Self Improvement: Fuyutsuki's Transformation
37. Living Together
38. Great Treasure Onizuka
39. Alone in the Dark
40. Matters of the Heart
41. Confessions
42. Old Wounds Revisited
43. Onizuka's Final Battle