Arama

Tiroit Bezi Nedir? Tiroit Bezinin Yapısı ve Görevleri

Güncelleme: 7 Aralık 2012 Gösterim: 23.199 Cevap: 3
reyan - avatarı
reyan
Ziyaretçi
26 Ağustos 2009       Mesaj #1
reyan - avatarı
Ziyaretçi
Tiroit bezi

tiroit
Tiroit bezi, tiroit ya da kalkan bezi, yutağın altında, boynun ön ve yanlarını saran çok damarlı iç salgı bezi.
Yapısı
Sponsorlu Bağlantılar

Soluk borusunun yanlarında bulunan iki lobunu, soluk borusu önünden geçen bir bölüm birleştirir. İçinde koloid bir madde bulunan keseciklerden oluşur. Her iki lobun içinde paratiroid bezi bulunur. Normal ağırlığıinsanda 20-40 gr'dır. Tiroid bezi, iyot ve tirozindentiroksin (T4) ve triiyodotironin (T3) yaparak, kanatiroid hormonunu salgılar. Tiroid bezi, öteki iç salgı bezleriyle ilişkili olarak etkinlik gösterir. Çalışması özellikle hipofizin salgıladığı uyarıcı tireotrop hormonunun (TSH)etkisine bağlıdır.

Görevi

Görevi, metabolizmayı (yaşamak için gerekli kimyasal ve fiziksel olayları) düzenlemektedir. Kemiklerin gelişmesini, büyümeyi, cinsel organların gelişmesini, deri ve kıl oluşumunu büyük ölçüde etkiler.

Az Hormon Salgılaması

Tiroit bezinin az hormon salgılamasından dolayı metabolizma yavaşlar,yorgunluk olur,deride kuruluk görülür.Eğer bu hormon erken yaşta az salgılanırsa cücelik ve zihinsel özürlülük görülür, büyüme ve gelişme tam oluşmaz.bunun sonucunda tiroit hormonun az salgılanması meydana gelir.


Tiroit bezi az çalışan binlerce insan bu hastalığının farkında olmadan yaşamaktadır. Bu kişilerde yorgunluk, saçlarda dökülme, kilo alma ve depresyon vardır. Özellikle yorgunluk ve halsizlik günlük hayatımızda çoğu zaman çok çalışmaya ve uykusuzluğa bağlandığı için tiroit bezi yetmezliği pek akla gelmez ve atlanır. Özellikle kadınlarda 55 yaşından sonra bu hastalığın sıklığı daha da artar ve her 8-10 kadından birisinde tiroit yetmezliği gelişir. Bazı kadınlar bu belirtilerin menopoza bağlı olduğunu sanarak yorgunluk, halsizlik ve unutkanlık içinde yaşar giderler. Bazı kişiler ise önceden tiroit ameliyatı geçirmiştir ve günün birinde tiroit hormon yetmezliği gelişebileceğini bilmeden bu şikayetlerle birlikte yaşarlar. Oysa ameliyat geçiren tiroit hastaları veya radyoaktif iyot tedavisi gören kişiler belirli aralıklarla tiroit hormon tetkiklerini yaptırmak zorundadır. Belki bu kişilere hastaneden ayrılırken bu konu söylenmemiş olabilir. Çok uyuyan, üşüyen, eli yüzü şişen bir kişide de tiroit bezi yetmezliği olabilir. Kilo alımının bir nedeni de tiroit bezinin az çalışmasıdır. Özellikle kilo vermek istediği halde bir türlü zayıflayamayan kadınlarda tiroit bezi az çalışıyor olabilir. Bu kadınlar bir çok diyet yöntemleri uygulamalarına rağmen bir türlü kilo veremezler, ta ki tiroit hormon tetkikleri yapılıncaya kadar. Depresyondaki kişilerde de hipotiroidi sık olarak bulunabilir. Depresyonda iseniz mutlaka tiroit hormonunuza baktırınız. Diğer hormon yetersizlikleri ve kan şekerindeki düşüklükler de bazı kişilerde depresyona neden olabilir. Bu nedenle depresyonunuz varsa bir Endokrinoloji uzmanına başvurarak hormon kontrolü ve şeker yükleme testi yaptırmanız sağlığınız için çok önemlidir. Çocuğunuzda dişler geç çıkıyorsa, geç yürüyorsa, geç konuşmuşsa, sık sık enfeksiyona yakalanıyorsa veya okulda başarısız, konsantrasyonu bozuk ve hiperaktif ise tiroit yetmezliği yönünden mutlaka araştırılmalıdır. Şeker hastalığınız varsa sizde tiroit yetmezliği gelişme riski fazladır. Bu nedenle yılda bir defa TSH hormonu ölçtürerek kontrollerinizi yaptırmayı unutmayınız. Ailenizden birisinde tiroit yetmezliği varsa sizde veya çocuklarda da ortaya çıkabilir. Bu nedenle anti-TPO antikor ve TSH ölçümlerini siz de yaptırınız. Tiroit bezi yetmezliği olan bazı kadınlar adet bozukluğu nedeniyle Kadın-Doğum uzmanlarına giderler. Eğer tiroit hormonlarının ölçümü unutulursa ve altta tiroit bezi yetmezliği varsa tedaviden sonuç alamazlar. İstediği halde çocuğu olmayan (kısır) veya sık düşük yapan kadınların bazılarında tiroit yetmezliği veya kanlarında tiroit bezine ait anti-TPO antikor yüksekliği olabilir. Bu kadınların mutlaka tiroit hormon tetkikleri yaptırması gerekir, aksi takdirde uygulanacak tedavilerden fayda görmeleri çok zordur. Göz altları şiş, çok uyuyan, üşüyen ve kansızlığı olan ve seks isteği azalmış kişilerde de tiroit yetmezliği olabilir. Kan kolesterol düzeyi yüksek olan ve bu amaçla kolesterol düşürücü ilaçlar kullanan ve diyet yapan bazı kişilerde kolesterol bir türlü düşmez. Bu kişilerin bazılarında tiroit hormon yetmezliği olabileceği ve bu nedenle kolesterolün yüksek olabileceği akla gelmezse tedavilerden sonuç alınamaz. Kansızlığı olan kadınların bir kısmında tiroit yetmezliğine bağlı demir ve B12 vitamin eksikliği olabilir. Tiroit yetmezliği fark edilmez ise yapılacak kansızlık tedavileri başarılı olamaz ve kansızlık bir türlü geçmez. Tiroit bezi yetmezliği TSH, serbest T3 ve serbest T4 hormonlarının ölçülmesiyle kolayca tanınır ve tedavisine başlanır. Tedavi için yapay T4 hormon ilacı kullanılır. Bu ilaçlar aç iken iyi emildiğinden aç karna alınır. İlacı önerilen dozda aldığınız halde şikayetleriniz geçmiyorsa, ya ilaç az geliyordur ya da emilişi bozuktur. Böyle bir durumda doktorunuzla konuşunuz. TSH düzeyinin 1.5-2.5 civarında olması sizin için ideal değildir



Çalışması
  • Az çalışması: Tiroid bezinin gereğinden az çalışması (hipotiroidizm), iltihaplanmalar, kireçlenmeler, kolloid şişkinliği (guatr) gibi bozukluklar sonucu ortaya çıkar ve miksödem ve kreten hastalığına neden olabilir.
  • Aşırı çalışması: Tiroid bezinin aşırı çalışması (hipertiroidizm), parankimanın (özek doku) şişmesi sonucu olur ve Basedow, Plummer hastalıklarını yapar.
Salgının işlevinde değişiklik olmaksızın da iyotsuzluk ya da iyot azlığı sonucu ortaya çıkan basit şişlikler; adenomlar (bez urları), kistler, kanser ortaya çıkabilir. Paratiroit bezi,tiroidin arkasında mercimek şeklinde 4 tane küçük bezdir.Her bir bez ince kapsüle sarılmıştır.Paratiroid bezlerden salgılaann hormona parat hormon denir.Parathormon protein yapısındadır.Bu hormonun görevi,kemiklerden kana kalsiyum geçişini ayarlayarak kanın kalsiyum iyonu düzeyini sabit tutmaktır.

Hipertiroidizm, tiroit bezinden aşırı tiroit hormonu (T4 ve T3) salgılanmasıyla oluşan bir hastalıktır. Bu hastalığa tirotoksikoz ismi de verilir. Hipertiroidiye neden olan hastalıklar şunlardır: 1. Graves hastalığı, 2. Toksik nodüler guatr (Tiroid bezindeki sıcak bir nodülden aşırı hormon salgılanması) 3. Tiroid bezinin iltihapları (tiroiditler), 4. Aşırı iyod alınması (nodülü olan hastaların iyodlu tuz veya iyodlu öksürük şurubu içmeleri ile) 5. Aşırı tiroid hormonu almakla (Tiroit hormon ilaçlarının aşırı alınması)

Graves hastalığı tiroid bezinin nedeni bilinmeyen otoimmün bir hastalığıdır. Bu hastalıkta vücut tiroit bezine karşı TSH reseptör antikoru üretir ve bu antikorlar tiroit bezini uyararak aşırı hormon üretmesine neden olurlar. Bu antikorların nasıl oluştuğu henüz bilinmemektedir. Bu hastalarda guatr ve gözlerde öne doğru çıkma-fırlama (oftalmopati) oluşur. Hipertiroidili hastaların çoğunda (%70-80) Graves hastalığı vardır.

Sıcak nodüller de hipertiroidi yaparlar. Hipertiroidili hastaların % 5’inde sıcak nodül vardır. Tiroit bezinin iltihapları (tiroiditleri) sırasında da hastalığın ilk aşamasında hipertiroidi gelişebilir. Tiroit bezi iltihaplarında boyunda ağrı oluşur. Bazı hastalarda ateş vardır.

Hipertiroidisi olan bir hastada aşağıdaki şikayetler ve bulgular gelişir : 1. Kilo kaybı 2. Kaslarda zayıflık 3. Ellerde titreme 4. Uyumada zorluk 5. Çarpıntı 6. Saçlarda incelme ve dökülme 7. Ciltte incelme ve nemlilik ve aşırı terleme 8. Bağırsak hareketlerinde artma ve bazen ishal 9. Sinirlilik 10. Gözlerde ileri doğru fırlama 11. Adetlerde bozulma 12. Tiroit bezinde büyüme (guatr) oluşması 13. Sıcağa tahammül edememe 14. Erkeklerde memelerde büyüme 15. Kemik erimesi (Osteoporoz)

TANI Hipertiroidi tanısı için kanda tiroid hormonlarına (T4 ve T3) ve TSH düzeyine bakılır. Kanda T4 ve T3 düzeyleri yüksek, TSH düşük bulunursa hipertiroidi teşhisi konur.

HİPERTİROİDİ HİÇ TEDAVİ EDİLMEZSE NE OLUR?

Hipertiroidi tedavi edilmezse hastada kilo kaybı devam eder; kalpte ritm bozukluğu, kalp yetmezliği ve bir iltihap veya enfeksiyon sırasında tiroit krizi, şok ve ölüm oluşur. Bu nedenle hipertiroidi mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.

TEDAVİ Hipertiroidi tedavisinde 3 yöntem vardır : 1. İlaç tedavisi 2. Radyoaktif iyod tedavisi 3. Cerrahi (ameliyat)

İLAÇ TEDAVİSİ: Hipertiroidisi olan bütün hastalara kanda yüksek olan tiroit hormonlarını normal düzeye getirmek için önce ilaç tedavisine başlanır. İlaç olarak kimyasal ismi propiltiourasil olan ilaç (Propycil tablet ) veya kimyasal ismi metimazol olan ilaç (Thyromazol tablet) ve beraberinde nabız sayısını azaltacak ilaçlar başlanır. İlacın dozunu doktorunuz hastalığın şiddetine göre ayarlar. İlaç tedavisine başladıktan 6-8 hafta sonra tekrar kontrole çağrılırsınız ve hormonlarınızın durumuna göre ilaç dozunun ayarlanması yapılır. Bu şekilde 1,5-2 ayda bir kontroller yapılarak en az 9 ay – 1 yıl ilaç tedavisine devam edilir ve doktorunuzun kararına göre ilaç kesilebilir. Doktorun haberi olmadan ilaç kesilirse hastalık tekrar alevlenir veya nüks eder. Böylece o zamana kadar yapılan tedavi de boşa gitmiş olur. Bu nedenle ilaç tedavisi doktorunuza danışılmadan kesilmemelidir. İlaç tedavisi sırasında ateşiniz çıkar ve boğazda ağrı olursa hemen doktorunuza başvurmanız gerekir. Bu durum kanda beyaz hücrelerin (Lökosit) çok azalmasından dolayı olmuş olabilir. Çok nadir olan bu durum oluşursa ilaçlar kesilerek radyoaktif iyod tedavisi yapılır. Tedavi sırasında karaciğer enzimlerinde hafif yükselmeler olabilir. Ancak bu durum hipertiroidinin etkisiyle de olabilir. Bu nedenle SGOT (AST) ve SGPT (ALT) enzim düzeyleri sık aralarla takip edilmeli ve tedaviyle birlikte enzim düzeyleri gittikçe artıyorsa ilaçlar kesilerek radyoaktif iyod tedavisi verilmelidir. İlaçlar doktorunuz tarafından kesildikten sonra hastalık ilk 6 ayda % 30-50 nüks ettiğinden ilaç kesildikten sonra da tekrar kontrole gelmek gerekir. Sıcak nodül varsa ilaçlarla hormonlar normal düzeye getirildikten sonra radyoaktif iyod tedavisi veya ameliyat yapılır. İlaç tedavisiyle hastalığı düzelen hastalarda ilaç kesildikten sonra hastalık tekrar alevlenirse veya nüks ederse kesin tedavi dediğimiz radyoaktif iyod tedavisi veya cerrahi tedavi yapılabilir. Hipertiroidili hastaların dikkat etmeleri gereken bir husus İYOTLU TUZ YEMEMELERİDİR. Piyasada bazı firmalarının ürettikleri, kendiliğinden tuzluklu, İYOTSUZ TUZLAR satılmaktadır. Hipertiroidisi olan hastaların iyotsuz tuz yemeleri gerekir. Ailedeki diğer kişilerin iyot almalarını sağlamak için yemekler tuzsuz yapılmalı hasta iyotsuz tuz kullanmalı, ailedeki diğer kişiler ise iyotlu tuz kullanmalıdırlar. Sigara içenlerde hastalık zor iyileştiğinden ve göz hastalığı ortaya çıktığından SİGARA İÇİLMEMELİDİR.

NÜKS, YANİ HASTALIĞIN ALEVLENMESİ ŞU HASTALARDA DAHA SIK GÖRÜLÜR: 1- Guatrın büyük olması 2- Genç yaştaki hastalarda 3- Hastalığı başlangıçta şiddetli olanlarda 4- Başlangıçta oftalmopati (gözde dışarı fırlama) olanlarda 5- Sigara içenlerde 6- İyotlu tuz kullananlarda veya iyotlu öksürük şurubu içenlerde 7- TPO antikorları yüksek olanlarda 8- Hormonları normale getirebilmek için yüksek doz antitiroid ilaçlara ihtiyaç olan hastalarda 9- TSH düzeylerindeki düşüklüğün düzelmediği hastalarda

Radyoaktif İyod Tedavisi

İlaç tedavisiyle hormonların normal düzeye geldiği hastalarda ilaçlar azaltılarak kesilir. İlaçlar kesildikten sonra hastalık tekrar nüks ederse (alevlenirse) bu defa kesin tedavi denilen radyoaktif iyod tedavisi veya ameliyat yapılır. Radyoaktif iyod tedavisi ayrıca sıcak nodülü olan ve hormonları yüksek olan hastalarda da tercih edilen bir tedavi seçeneğidir. Bu hastalarda önce ilaçlarla hormonlar normale getirilir ve sonra radyoaktif iyod tedavisi yapılır. Radyoaktif iyod Nükleer Tıp uzmanları tarafından endokrinoloji uzmanının kontrolünde verilir. Radyoaktif iyod verilmeden 3 gün önce ilaçlar (Propycil veya Thyromazol gibi) kesilir ve radyoaktif iyod aldıktan 3-4 gün sonra tekrar başlanır. Radyoaktif iyodun kanser yapıcı veya üreme sistemine zararlı bir etkisi yoktur. Ancak kadınların 6 ay sonra gebe kalmalarına izin verilir. Radyoaktif iyod alan hastaların % 80-90’nında ilk yıl içinde kalıcı hipotiroidi (tiroid bezi yetmezliği) gelişir ve ömür boyu tiroid hormon ilacı almaları zorunluluğu vardır. Bunu hastaların baştan bilmeleri ve kabul etmeleri gerekir.


Radyoaktif İyod Tedavisi Alan Hastalara Öğütler:

1- Hastanın kullandığı çatal, kaşık ve bıçak başkası tarafından kullanılmaz. Bulaşıklar bulaşık makinesinde yıkanmalıdır. 2- Yeni doğan çocuklar (8 yaş altı çocuklar) ve gebe kadınlarla yakın temas yasaklanır. Ancak aynı odada oturabilirler. 3- Hastanın bebeği varsa emzirmesi yasaklanır. 4- Tuvalet sonrası tuvalet 2 kez yıkanmalı ve eller iyice yıkanmalıdır. 5- Boğazda veya boyunda ağrı olursa aspirin veya diğer benzer ilaçlar faydalı olabilirse de doktorunuza danışmadan almayınız. 6- Sinirlilik, ellerde titreme veya çarpıntı olursa (radyasyon tiroiditi) doktora başvurmalıdır.




Cerrahi (Ameliyat) Tedavisi:

Hipertiroidisi olan hastalardan guatrı büyük olanlarda tavsiye edilir. Tiroit bezinin bir kısmı veya tamamına yakını ameliyatla alınır. Ameliyat öncesi ilaç tedavisiyle hormonların normal düzeye gelmesi sağlanmalıdır. Ameliyat ayrıca sıcak nodülü olan, ancak nodül çapı büyük olan hastalarda tercih edilen bir tedavi seçeneğidir


snackbloot - avatarı
snackbloot
Ziyaretçi
20 Ocak 2011       Mesaj #2
snackbloot - avatarı
Ziyaretçi
TİROİD BEZİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER

Sponsorlu Bağlantılar
Tiroid hormonları ve yumurtalık işlevleri birbirleriyle o kadar iç içedirler ki, yumurtalık işlevlerinde sorunların varlığı durumunda tiroid bezi işlevleri tanı aşamasının ilk başlarında değerlendirilir. Kronik bir yumurtlama bozukluğu olan Polikistik Overi (PKO) daha iyi anlayabilmek için her kadının tiroid bezi işlevleri hakkında temel bilgilere sahip olması son derece önemlidir.

Vücudun en temel işlevlerini yöneten tiroid bezine ait sorunlar (tiroid hormonlarının az çalışması, fazla çalışması veya bez içinde oluşan kitleler), erkeklerden daha çok kadınlarda görülmektedir. Tiroid bezi sorunları sıklıkla otoimmun tabiyattadır (otoimmun hastalık, vücudun kendi dokularından birine bilinmeyen nedenlerle yabancılaşması ve bu “yabancı” dokuyu bağışıklık sistemiyle vücuttan uzaklaştırmaya yönelik girişimler yapması neticesinde oluşan hastalıktır. Bağışıklık sistemi vücudun aslında kendine ait olan bu dokusunu tahrip ettikçe dokunun işlevleri aksamakta ve buna bağlı sorunlar ortaya çıkmaktadır).

Kadınlarda tiroid bezi sorunlarının sık olması nedeniyle hormonal dengesizlik düşünülen hemen her durumda ve hatta aşağıda anlatılacağı gibi hiçbir şikayeti olmayan bir kadında bile belli aralıklarla tiroid hormon ölçümü yapılması önerilmektedir. Günümüzde henüz belirti ve bulgular ortaya çıkmadan bile tiroid bezi sorunlarını ortaya çıkarabilecek hassas laboratuvar ölçüm yöntemleri geliştirilmiştir.

TİROİD BEZİNİN İŞLEVLERİ

tiroid2tiroid1

Tiroid bezi boyunda hemen gırtlağın altında yerleşmiş ve elle hissedilebilen, iki ayrı lobdan (lob, bölüm anlamındadır) oluşmuş kalkana benzeyen (tiroid Latince kalkan anlamına gelir) bir salgı bezidir.

Tiroid bezi besinlerle aldığımız iyodu kandan çekerek içinde depolar. İyot T3 ve T4

Tiroid bezi hormonları üretirken ve iyodu depolarken emri hipofiz bölgesinde bulunan TSH (Tiroid Stimulan (uyarıcı) Hormon) adı verilen hormondan alır. TSH’ın salgısı ise hipotalamus adlı beyin bölgesinden salgılanan TRH (TSH Releasing (salgılayıcı) Hormone) adı verilen bir hormon tarafından yönetilir.

olmak üzere iki ayrı şekilde bulunan tiroid hormonlarının yapısında yer alan önemli bir maddedir.
hipofiz1

Hipofiz bezi yumurtalıklara emir veren LH ve FSH ve tiroid bezine emir veren TSH dışında yan resimde görülen diğer organlara da emir verir. Doğum sonrası rahim kasılması, vücuttaki kortizon hormonu salgısının denetimi, memelerden süt salgılanması ve diğer birçok işlev hipofiz bezi denetimindedir ve hipofiz bezi sürekli olarak beynin hipotalamus bölgesi tarafından denetim altında tutulur. TRH salgısı tiroid hormonlarının kana ne kadar geçmesini gerektiğini belirleyen hormondur ve ihtiyacı vücudun her bölgesinden hipotalamusa ulaşan sinyaller tarafından yönetilir.

T3 ve T4 hormonları tiroid bezi içinde tiroglobulin adı verilen bir madde içinde depolanırlar ve bu hormonlar TSH hormonu etkisiyle bu maddenin içinden çıkarak kana geçerler.

T4 hormonu T3’ten çok daha fazla salgılanmasına karşın kanda ve dokularda T3 hormonuna dönüşür ve hemen tüm tiroid hormonu işlevleri esasen T3 tarafından gerçekleştirilir.

Tiroid hormonları vücudun hemen her hücresinin işlevi için gereklidir ve ister diğer hormonların yapımı olsun, ister hücre büyümesi ve çoğalması olsun metabolizmanın normal işlemesi açısından vazgeçilmez hormonlardır.

Ateşli hastalıklar, ağır hastalıklar, beslenme bozuklukları, stres gibi durumlarda vücut enerji tasarrufu yapmak zorundadır ve bunu kandaki tiroid hormonu seviyesini azaltarak yapar. Tiroid hormonlarının azalması vücut işlevlerinin, yani metabolizmanın, olay devam ettiği sürece yavaşlamasını sağlar (bir savaş durumunda besin maddelerinin dikkatli tüketilmesi, enerji tasarrufu yapılması gibi).
Tiroid hormonları da diğer hormonlar gibi vücutta çeşitli proteinlere bağlı olarak dolaşırlar ve kandaki T3 ve T4 hormonlarının önemli kısmı başta TBG (tiroksin bağlayıcı globulin) olmak üzere çeşitli protein yapılı maddelere bağlıdırlar. Serbest olan hormonlar ise hücreler içine girerek etkilerini gösterirler.

TRH, TSH hormonu salgısı yanında yine hipofizden Prolaktin hormonu salgısını da yönetir. Bu nedenle TRH hormonunun artmasına neden olan durumlar (hipotiroidi, yani tiroid hormon salgı yetersizlikleri) Prolaktin hormonu artışına da neden olabilmektedirler. Prolaktin hormonu salgı bozukluğundan şüphelenilen her durumda bu nedenle kan prolaktin hormonu seviyesi yanında TSH seviyesi de bakılır (TRH artınca TSH da artacaktır, bu nedenle TRH yerine ölçümü daha kolay olan TSH seviyesi bakılır).

Tiroid Bezi İşlevlerini Değerlendiren Testler
Serbest T4 (sT4)
Total (toplam) T4 (T4)
Total (toplam) T3 (T3)
TSH
Günümüzde kanda oldukça düşük TSH seviyelerini bile gösterebilen laboratuvar yöntemleri geliştirilmiştir.

Bu testler arasında kan hormon seviyelerini en iyi yansıtan sT4’tür ve genellikle TSH ölçümüyle beraber tercih edilir. Kan
TSH ölçümü tek başına bile tiroid bezi işlevlerini yansıtabilen hassas bir yöntemdir ve kanda yüksek bulunması tiroid bezi hormonlarının (T3, T4) düşük olduğunu, düşük bulunması ise tiroid bezi hormonlarının yüksek olduğunu gösterir. Bu tür durumlarda sT4 seviyesi değerlendirmesi yapılarak düşüklük veya yüksekliğin derecesi belirlenir.

Bazı durumlarda TSH seviyeleri normal sınırlar dışında olmasına rağmen, tiroid bezi hormon seviyeleri normal sınırlar içinde bulunabilir. Bu durum hipofiz bezinin çok çalışarak (TSH’ı daha fazla üreterek) veya daha az çalışarak (TSH’ı daha az üreterek) olayı kompanse etme çabasını gösterir ve hastalığın henüz belirti vermeye başlamadan saptanmasını mümkün kılar
.
Son düzenleyen _Yağmur_; 18 Ocak 2012 12:57 Sebep: Sayfa düzeni
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
18 Ocak 2012       Mesaj #3
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Organlar - Tiroit Bezi

Tiroid bezi boynun ön yüzünde bulunan bir bezdir. Bezin görevi vücut metabolizmasını düzenleyen tiroid hormonu üretmektir. Enerji, büyüme, vücut dokusu oluşması, vitamin ve mineralleri kullanmamızı da denetler. Bu tiroid bezi zaman zaman bazı sorunlara sebep olmaktadır.

tiroit bezi nedir

Tiroid bezinin iki türlü sorunu vardır. Hormon üretiminin az ya da normalden fazla olması. Az hormon üretmeye hipotiroidi, gerekenden fazla üretimine ise hipertiroidi denir.
Hipotiroidi oluşma nedenleri doku kaybı, doğumsal anormallik, bazı ilaçlar ve vücudun tiroid üretimini engelleyen antikorlardır.
Hipertiroidinin nedenleri ise graves sendorumu, tiroid bezinin büyümesi, bazı ilaçların kullanımı, hipofiz bezi kanseri sayılabilir.
Hipotiroidi ve hipertiroidi belirtileri birbirinden farklıdır. Belirtiler bebeklerde, çocuklarda ve yetişkinlerde değişiklik gösterebilir. Hipotiroid için yaygın belirtiler büyüme geçliği, yorgunluk, sinirlilik, kilo artışı, terleme ve kabızlık olurken, hipertiroidi için depresyon, göz çevresinde şişkinlik, adet düzensizlikleri, zihinsel yeteneklerde zayıflama olmaktadır. Tiroid hastalıklarının yol açtığı sıkıntıları hafifletmek için bazı doğal önlemler mevcuttur.
  • Yemeklerde hindistan cevizi yağı kullanın.
  • Düzenli aktivite ve özellikle yoga tiroid bezi için etkilidir.
  • Kulaktan dolma beslenme programları uygulamak yerine doktor tavsiyesi ile beslenmenizi düzenleyin.
  • Süt ürünleri ve buğday içeren ürünlerin tüketimini azaltın.Sebze ve meyveleri mümkün olduğunca çiğ ve taze tüketin.
  • Bol miktarda sıcak zencefil çayı içmeyi alışkanlık haline getirin.
  • Aşırı tuzlu gıdalar tüketmeyin
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Sen sadece aynasin...
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
7 Aralık 2012       Mesaj #4
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
TİROİT
MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

Gırtlağın ön ve arkasında yer alan bez.

Kalkanbezi de denen tiroit, çok önemli rolü olan bir iç salgıbezidir. Fizyolojik yönden kemiklerin ve cinsel organların gelişmesi, büyüme, deri ve kıl oluşumu tiroit bezinin düzenli çalışmasına sıkı sıkıya bağlıdır. Tiroitin çalışmasını başka bir iç salgıbezi olan hipofizin salgıladığı tireotrop hormonu düzenler. Buna karşılık tiroit hormonları da hipofizin çalışmasını etkiler.

Tiroit bezinin fazla çalışması (hipertiroidi) vücutta aşırı kıllanma gibi fizyolojik bozukluklara, aşırı sinirliliğe, kilo kaybına vb. yol açar; aynı şekilde tiroitin yetersiz ya da çok yavaş çalışması (hipotiroidi) da fizyolojik bozuklarla kendisini gösterir. Tiroitin iç salgıbezlerinin düzensiz çalışması sonucu şişmesi şeklinde görülen hastalığa guatr denir. Tiroit bezinin hormon salgılaması büyük ölçüde vücuda giren iyot miktarına bağlıdır. İyot eksikliği olduğunda tiroit aşırı çalışarak irileşir ve basit guatra yol açar.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

30 Temmuz 2013 / The Unique Biyoloji
26 Ekim 2011 / ThinkerBeLL Taslak Konular
28 Nisan 2016 / ener Biyoloji
20 Kasım 2008 / Misafir Biyoloji
17 Ağustos 2015 / Safi X-Sözlük