Arama
Günlük Kontrol Paneli
Bu Mesaja Puan Verin

Tutuklu Amiral Cem Gürdeniz Gözüyle: Neden Deniz Kuvvetleri Hedefte?

Baragyal 2 Şubat 2013 21:58


Geleceğe ipotek

Gürdeniz mektubunda bu sahte davalarla sadece seçkin denizcilerin tasfiye edilmediğini, aynı zamanda gelecek 40 yılın ipotek altına alındığını vurgulayarak “Türk Deniz Kuvvetleri’nden rahatsız olan dış mihrakların korkuları o kadar büyüktür ki sahte delil ve iftiralarla ucu açık davaları sürdürmekte ve bunlara yeni davalar ekleyerek bu uğurda hiçbir sınır tanımadıklarını da göstermektedirler” diyor.

Hain ellerin cımbızı

Sözde ikinci casusluk ve fuhuş operasyonu ile tutuklanan denizcilerin içinde Türkiye’nin ilk milli gemisi Milgem’in mühendisleri, doktorları, bilim adamlarının yargılandığını hatırlatan Gürdeniz “Bu tasifye ve cezalandırmanın boyutunu gösteriyor. Bu davaların Stalin dönemindeki ‘grotesque’ mahkemelerden hiçbir farkı yoktur” diyerek bu denizcilerin hain eller tarafından cımbızla seçildiğini ileri sürüyor.

Atlantik ittifakı

Gürdeniz en ilgi çekici söylemi ise üstü kapalı olarak NATO anlayışına vurgu yaptığı cümlelerde saklı. Şöyle diyor Gürdeniz; “Yurtsever subaylar sadece tasfiye ile cezalandırılmamış, ağır hapis cezaları da verilerek ‘Akdeniz’de, Ege’de ve Karadeniz’de ulusal çıkarlarınızı Avrupa Atlantik çıkarlarına üstün tutacak ulusal bir donanma varlığına girişmeyin, sonunuz Balyoz gibi olur’ mesajı da bize iletilmiştir.”

Hangi çıkarlar engellendi?

Gürdeniz daha sonra somut olarak Türk Deniz Kuvvetleri’nin bazı dış mihrakların hangi oyunlarını bozduğunu ve bunun üzerine hain bir saldırıyla karşı karşıya kaldıklarını anlatıyor. Gürdeniz’e göre Deniz Kuvvetleri’nin Ege ve Akdeniz’de etkinliğini artırma çabaları bu bölgede petrol arayan dış mihrakları çok rahatsız etti. Türk donanmasının etkinliği kırıldı ve Rumlar bölgede diledikleri gibi petrol aramaya başladılar.

Ege’de tersine dönen durum

Amiral Gürdeniz Kardak olayıyla sağlanan devlet uygulamalarının sulandırıldığını ve Yunanistan’ın cesaretlendirildiğini belirterek şunu söylüyor: “Yunanistan içinde bulunduğu zor ekonomik koşullara rağmen Türk Donanması’na artık meydan okuyabilmektedir. Yunanistan tek Euro bile harcamadan 50 yılda elde edemeyeceği üstünlüğü sağlamıştır. Çünkü Türk Donanması içerden vurulmuştur, tasfiye edilmiştir.”

Boğazlar sorunu

Türkiye’nin Montrö Sözleşmesi ve Deniz Kuvvetleri’nin öncülüğünde hassas dengeleri koruyarak bir barış denizi hâline getirdiği Karadeniz’de, NATO’nun sürekli operatif varlık göstermesine neden olacak füze savunma sistemine katılmak istemediğini vurgulayarak “Silivri ve Hasdal’da iki yıldır yatan amirallerin çoğunun Karadeniz’in bir istikrar denizi olmasını sağlayan uygulayıcılar ve fikir babaları olmaları tesadüf değildir” diyor.

Savaş gemimizi yapıyoruz

Deniz Kuvvetleri’nin kendi savaş gemisini yapabilen 14 ülke arasında yer aldığını kaydeden Gürdeniz “Sahte davalar ile artık mühendislerin hedef alınması, Havelsan Genel Müdürü’nün sahte belgelerle tutuklaması da tesadüfle açıklanamaz. Başlarına neler geleceğini gören genç mühendislerin de birer birer Bahriye’den ayrılmaları birilerini çok sevindiriyordur” diyor. Gürdeniz daha sonra çok çarpıcı bir tarihi gerçeği dile getiriyor.
Anadolu’yu yenmek için...

Tutuklu amiral Cem Gürdeniz, mektubunun sonunda şunu yazıyor; “Sonuç olarak Donanma kan kaybediyor. Türk halkı bunun orta ve uzun vadede neler doğuracağının gerçekleri ile yüzleşmelidir. Unutulmamalıdır ki, Anadolu’yu yenmek için önce donanmayı yok etmek gerekir. Tarih bunu böyle yazıyor


Sacide KIVIRCIK
Bu Kategoride: Varsayılan
Gösterim 1231  Yorum 1  
Önceki     Ana Sayfa     Sonraki
Toplam Yorum 1

Yorumlar

  1. _MMia_ - avatarı
    Çok kötü şeyler oluyor çookk..Deniz kuvvetlerine komutan bulunamıyor..Yazık gerçekten yazıkMsn Sad
     
    _MMia_ 3 Şubat 2013 00:57