bizimle oynamakdan zevk alır zaman ona karşı çıkmazsın hiçbi zaman
güneş sensiz battığı zaman değerin yanından gittiği zaman
hazır elindekini aldığı zaman kötü bir musibet verdiği zaman
yada hayattan kopduğun zaman ummadığın kadar üzülürsün ozaman
sakınmak lazım ortam kötü bir zaman peki beklentilere cevap ne zaman
sabırle beklemeyi bildiğin zaman bulursun umduğunu zaman zaman
güzellikler sana geldiği zaman güneşe yeniden erdiğin zaman
mutluluk . . .

Al götür aşklarımı.
Bırakma geriye hiçbirşey.
Sadece yalnızlık istiyorum.
Eğer yapabiliyorsan acı çektir bana.
Heme kimsenin yaşayamadığı acıları çektir.
Canım acısın.

Bırak izin ver kendime zarar vereyim.
Kanlar aksın yavaşça damarlarımdan.
Sıcak bir şekilde süzülere damlasın yerlere.
Kimseler ellemesin.bi önemi olsun gözyaşlarımın.
Olmayan gözyaşlarımın yitip giden anlamını geri ver bana.
Yok olan duygularımı . . .

. . .

Kızgınım evet ! Suçlusu sensin.Beni kızdırmayacakdın !
Şımarığım! doğru ! Suçlusu sensin.Beni bu kadar şımarmıyacakdın !
Kaprisliym ne olmuş ! Suçlusun işte.Her kaprisime boyun eğmeyecekdin !
Seni çok seviyorum !Buda senin yüzünden !Beni bu kadar çok sevmeyecekdin

16.10.2011


. . .

Zam; aslında bir şeyin ederinin arttırılması...
Dünkü rekor; hıyardı...
Değerli oldu...
Daha doğrusu siz değer verdiğiniz için hıyar yükseldi...
Diyelim ki dönüp bakmasaydınız, önem vermeseydiniz, hıyar diye tutturmasaydınız, peşine düşmeseydiniz...
Öyle değerli olmayacaktı hıyar...
Ekonomistler buna “arz - talep etkisi” diyorlar...
Hıyarın değerini siz arttırdınız yani...
O zaman ne yaptı?..
Zam...
*
Ben size bu zamları anlatayım: . . .