Dün gece aldı beni koynuna,sardı sarmaladı;götürdü güven veren kuytusuna... Hasret kalmış sevdalı gibi sokuldum koynuna,kapadım gözlerimi,bıraktım boşluğuna... Niye öteledin beni ?diye sordum yumuşadığını görünce.Niye eziyet ettin? Kıskandım !dedi. Sen ki beni onca severken,gözün görmedi.Uğrumda işi gücü bile boşverirken;oralı olmadın.Koynuma girmedin,kandırdın beni bir kaç saatlik kaçamaklarla...Alışkın değilim biliyorsun.Önemliyim,değerliyim . . .
seramiksır 27 Şubat 2010 11:58 (ÖFKEYİ kendinize zevk edinmeyin.....)
Aklın kimyası ile aşkın kimyası başkadır. Akıl temkinlidir. Korka korka atar adımlarını. Aman sakın kendini diye tembihler. Halbuki aşk öyle mi? Onun tek dediği:
Bırak kendini, ko gitsin; akıl kolay kolay yıkılmaz. Aşk ise kendini yıpratır, harap düşer. Halbuki hazineler ve defineler yıkıntılar arasında olur. Ne varsa harap bir kalpte var!
Pısstt Uyudun mu Hafize? Yok ben yatmadım,dinlemedim kandırıkçı uykuyu. Bir şeyler de atıştırmadım,acıkmamışım anlaşılan. Orda burda dolaştım biraz,eskilere gittim öylesine. Şiirler okudum ,bana yazılmış Şiirler okudum ,kalemimden dökülmüş. Hiç sana şiir yazdılarmı Hafize? He valla bana yazdılar. Kimi gülümseten,kimi ağlatan şiirler.. Ben de yazdım... Kimini tebessümler eşliğinde Kimini hıçkırıklar içinde.. Uyku yaptı . . .