Karanlık odamdaki karanlık geleceğim
Kim bilir ne vakit öleceğim
Ayrılık, keder ve gam
Dahası var mı ki üzüleceğim
Hasta bir aşk, yorgun hayat
At hepsini çöpe at
Umut kalmadı, kalmadı takat
Yaşamanın tadı yok, her şey bayat
Ne ben çareyim bitmiş hayatıma
Ne de sensin çare yalnızlığıma
O gün gelip de ölümü tattığımda
Bir ağıt yakacağım sona eren yalnızlığıma
. . .
gece midir insanı hüzünlendiren..
TheOne 8 Kasım 2013 03:10 (gönlümün bugulu penceresi)
uzun gecelerimizi sığdırdık kısacık şiirlere
martıları dost bildik kendimize,
kendimizi kendimize dost bildik..
çakıl taşları günlerimiz kadar çok diye düşündük..
bilemedik,kumların saatlerimiz kadar çok olduğunu..
kısacık ömrümüzde,upuzun günlerin bitmesi hayaliyle
yattık uykuya hep,uyandık sonra;
uyandık bir sonraki güne,bir sonraki günü
bir önceki günden hayal ederek;
uzun gecelerimizi sığdırdık kısacık şiirlere,
. . .
martıları dost bildik kendimize,
kendimizi kendimize dost bildik..
çakıl taşları günlerimiz kadar çok diye düşündük..
bilemedik,kumların saatlerimiz kadar çok olduğunu..
kısacık ömrümüzde,upuzun günlerin bitmesi hayaliyle
yattık uykuya hep,uyandık sonra;
uyandık bir sonraki güne,bir sonraki günü
bir önceki günden hayal ederek;
uzun gecelerimizi sığdırdık kısacık şiirlere,
. . .
Bir kente yağmur yağıyor....
TheOne 8 Kasım 2013 03:10 (gönlümün bugulu penceresi)
Yolların sıcaktan kavrulduğu bir kente yağmur yağıyor ve dumanlar yükseliyor şehrin dudaklarından. Toprak susuzluğunu kana kana giderirken, içimde bir yerlerde yeşillikler kuruyor…
Zaman ateş gibi cayır cayır yanarken, uzaklarda şimşeklerle karanlıklar parıldıyor. Bir şehrin kaderi şekilleniyor yağmurun cümleleriyle… Benimse ellerim kaderime yeni cümleler kuruyor ama alınyazım olduğu gibi önümde duruyor. Yıkılmaz, aşınmaz, boyanmaz bir duvar gibi… Tonlarca su sel olsa yıkılmaz bir . . .
Zaman ateş gibi cayır cayır yanarken, uzaklarda şimşeklerle karanlıklar parıldıyor. Bir şehrin kaderi şekilleniyor yağmurun cümleleriyle… Benimse ellerim kaderime yeni cümleler kuruyor ama alınyazım olduğu gibi önümde duruyor. Yıkılmaz, aşınmaz, boyanmaz bir duvar gibi… Tonlarca su sel olsa yıkılmaz bir . . .
suskun bir nehirim bu derinlerde
TheOne 8 Kasım 2013 03:09 (gönlümün bugulu penceresi)
suskun bir nehirim bu derinlerde
bir sınır şehrinde güneşin batımını izleyen ve uykusu gelen
ne zaman yalnız kaldığımı hissetsem dönerim kendime
yüreğimi aşklar çaldı her ay tutulmasından az önce
kendi başıma yürüdüm düştüğüm yollarda
bir gece lambası bile avlayamadı beni
karanlık göğsüme bulaştığında ışık tutmadı gözlerim
görünmezdim gün batımlarından sonra, görünmedim de
her şehirde yalnızlığın gezdiği caddeyi buldum zorluk çekmeden
. . .
bir sınır şehrinde güneşin batımını izleyen ve uykusu gelen
ne zaman yalnız kaldığımı hissetsem dönerim kendime
yüreğimi aşklar çaldı her ay tutulmasından az önce
kendi başıma yürüdüm düştüğüm yollarda
bir gece lambası bile avlayamadı beni
karanlık göğsüme bulaştığında ışık tutmadı gözlerim
görünmezdim gün batımlarından sonra, görünmedim de
her şehirde yalnızlığın gezdiği caddeyi buldum zorluk çekmeden
Yalnızlık...
TheOne 8 Kasım 2013 03:06 (gönlümün bugulu penceresi)
aklımda bir alışmak fırtınası kopuyor şimdi
yalnızlık rengi siyah bir güzel gibi
soğuk dudaklarından sadece gerçekler akıyor
gözleri buz mavisi parlıyor dört yana
üzerinde karalar bağladığı deriden ceketi,
elinde soğuk kalbiyle
suskun bir çocuk gibi bakıyor aynı noktaya saatlerce
her zaman o köşedeki durakta bekliyor gibi beni
bir ışığı var onu görmemi sağlayan,
kimse bilmiyor ama rengi maviye çalıyor
bir yıldız gibi . . .
yalnızlık rengi siyah bir güzel gibi
soğuk dudaklarından sadece gerçekler akıyor
gözleri buz mavisi parlıyor dört yana
üzerinde karalar bağladığı deriden ceketi,
elinde soğuk kalbiyle
suskun bir çocuk gibi bakıyor aynı noktaya saatlerce
her zaman o köşedeki durakta bekliyor gibi beni
bir ışığı var onu görmemi sağlayan,
kimse bilmiyor ama rengi maviye çalıyor
bir yıldız gibi . . .