Ziyaretçi
Öz (saf) şiir nedir, öz (saf) şiirin genel özellikleri nelerdir?
Öz (Saf) Şiir Hakkında
MsXLabs.org
Cumhuriyet döneminde 1930'lu yıllara kadar memleketçi edebiyat anlayışı edebiyat ve sanat hayatında etkili olmuştur. 1930'lu yıllara doğru memleketçi edebiyata karşı sanatı ön plana alan kıpırdamalar görünmeye başlar. Bu hareketlerin ilki Öz şiiri benimseyen sanatçılardır.
"Didaktik şiir anlayışının şiirle bir ilgisi yoktur. Bundan dolayıdır ki, ilk yılların heyecanı bitince, şairler de haklı olarak "beylik edebiyatı" diye nitelendirmeye başladıkları ve birçok kötü şairin elinde tekerlemeler halini alan, memleketi anlatan şiirlerden bıkmış, yeni yollar aramaya başlamışlardır. Batıda savaş sonrası yeni akımlar çıkmıştır. Ancak Batı savaştan çıkmış ve her şeye inancını kaybetmiş bir halde iken Dadaizm akımı orada inkarcılığının bütün tesirlerini yaşatmıştı.
Halbuki bu tarihlerde Türkiye' de yepyeni bir yaşayış ve inanç vardı. Yeni bir yaşama mücadelesine başlarken, eski kötümser şairler bile tavır değiştirmişlerdir. Bundan dolayı ne Dadaizm ne de ondan türeyen yeni akımlar bizde yankı uyandırdı. Şairlerimiz bu akımları, akımların hızı geçtikten sonra, İkinci Dünya Savaşı'nın eşiğinde yakaladılar.
Türkiye’de Cumhuriyet döneminde "sanat sanat içindir" deyip öz şiir anlayışını benimseyen ilk grup YEDİ MEŞALECİLERDİR. Şiirlerini Yedi Meşale adlı bir kitapta toplayan Muammer Lutfi, Sabri Esat Siyavuşgil, Yaşar Nabi Nayır, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret, Ziya Osman Saba ve Kenan Hulusi Korayadlı gençlerin oluşturduğu bir harekettir. Bunlar eserlerini Meşale adlı bir dergide yayınlıyor ve bunlara Ahmet Haşim de yazılar gönderiyordu.
Bu grup artık Ayşe, Fatma edebiyatından bıktıklarını ilan ediyor ve ne olduğu çok da açık seçik belirtilmeyen ancak Servet/-i Fünun ve Fecr-i Ati şiir anlayışlarına yakın duran ve bunların devamı olduğunu gösteren şiirler yazıyorlardı. Bunlara göre şiir hiçbir fikir ve ideolojinin hizmetinde kullanılamaz Gerçek şiir, sanat için yazılan, samimi ve yenilik dolu olan şiirdir.
Yedi Meşale'nin Mukaddimesi "Bu eser size her türlü müşkilata rağmen yalnız sanat aşkıyla çalışan birkaç gencin bir senelik edebi mahsülünü takdim ediyor" diye başlar.
Mukaddimede gençler kendilerinin de zamanla önemsiz kalacaklarını, buna rağmen taklitçi edebiyattan kurtulmak için vazifeye atıldıklarını belirtirler. Sanat anlayışlarını kısaca şöyle özetleyebiliriz:
Bu şairler Türk edebiyatından Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati şairleri Avrupa edebiyatından da Parnas akımın etkisinde kalmışlardır. Bu hareket fazla uzun sürmez. Yedi Meşale'yi çıkaran gençlerin çoğunda şiir faaliyeti bir gençlik hevesi olarak kalır.
MsXLabs.org
Sponsorlu Baglantilar
Cumhuriyet döneminde 1930'lu yıllara kadar memleketçi edebiyat anlayışı edebiyat ve sanat hayatında etkili olmuştur. 1930'lu yıllara doğru memleketçi edebiyata karşı sanatı ön plana alan kıpırdamalar görünmeye başlar. Bu hareketlerin ilki Öz şiiri benimseyen sanatçılardır.
"Didaktik şiir anlayışının şiirle bir ilgisi yoktur. Bundan dolayıdır ki, ilk yılların heyecanı bitince, şairler de haklı olarak "beylik edebiyatı" diye nitelendirmeye başladıkları ve birçok kötü şairin elinde tekerlemeler halini alan, memleketi anlatan şiirlerden bıkmış, yeni yollar aramaya başlamışlardır. Batıda savaş sonrası yeni akımlar çıkmıştır. Ancak Batı savaştan çıkmış ve her şeye inancını kaybetmiş bir halde iken Dadaizm akımı orada inkarcılığının bütün tesirlerini yaşatmıştı.
Halbuki bu tarihlerde Türkiye' de yepyeni bir yaşayış ve inanç vardı. Yeni bir yaşama mücadelesine başlarken, eski kötümser şairler bile tavır değiştirmişlerdir. Bundan dolayı ne Dadaizm ne de ondan türeyen yeni akımlar bizde yankı uyandırdı. Şairlerimiz bu akımları, akımların hızı geçtikten sonra, İkinci Dünya Savaşı'nın eşiğinde yakaladılar.
Türkiye’de Cumhuriyet döneminde "sanat sanat içindir" deyip öz şiir anlayışını benimseyen ilk grup YEDİ MEŞALECİLERDİR. Şiirlerini Yedi Meşale adlı bir kitapta toplayan Muammer Lutfi, Sabri Esat Siyavuşgil, Yaşar Nabi Nayır, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret, Ziya Osman Saba ve Kenan Hulusi Korayadlı gençlerin oluşturduğu bir harekettir. Bunlar eserlerini Meşale adlı bir dergide yayınlıyor ve bunlara Ahmet Haşim de yazılar gönderiyordu.
Bu grup artık Ayşe, Fatma edebiyatından bıktıklarını ilan ediyor ve ne olduğu çok da açık seçik belirtilmeyen ancak Servet/-i Fünun ve Fecr-i Ati şiir anlayışlarına yakın duran ve bunların devamı olduğunu gösteren şiirler yazıyorlardı. Bunlara göre şiir hiçbir fikir ve ideolojinin hizmetinde kullanılamaz Gerçek şiir, sanat için yazılan, samimi ve yenilik dolu olan şiirdir.
Yedi Meşale'nin Mukaddimesi "Bu eser size her türlü müşkilata rağmen yalnız sanat aşkıyla çalışan birkaç gencin bir senelik edebi mahsülünü takdim ediyor" diye başlar.
Mukaddimede gençler kendilerinin de zamanla önemsiz kalacaklarını, buna rağmen taklitçi edebiyattan kurtulmak için vazifeye atıldıklarını belirtirler. Sanat anlayışlarını kısaca şöyle özetleyebiliriz:
- Dünün mızmız ve soluk hisleri ve Ayşe Fatma terennümleri terk edilecek.
- Yalnız duygular ifade edilecek.
- Şiirin konu ve temaları genişletilecek.
- Yıllardır değiştire değiştire, verilen fikir ve konulardan vazgeçilecek.
- Şiirde canlılık samimiyet ve yenilik esas olacak.
- Gerçek bir sanat eseri meydana getirmek için şiirlerde sanat ve inceliğe dikkat edilecektir.
Bu şairler Türk edebiyatından Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati şairleri Avrupa edebiyatından da Parnas akımın etkisinde kalmışlardır. Bu hareket fazla uzun sürmez. Yedi Meşale'yi çıkaran gençlerin çoğunda şiir faaliyeti bir gençlik hevesi olarak kalır.
Son düzenleyen Mira; 19 Mayıs 2014 22:43
Sebep: Soru düzenlendi.