Arama

Zeki Velidi Togan

Güncelleme: 18 Ağustos 2015 Gösterim: 8.301 Cevap: 2
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
24 Aralık 2007       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Zeki Velidi Togan (1890-1970)

Sponsorlu Bağlantılar
Biyografi

Zeki Velidi Togan, 10 Aralık 1890 tarihinde Başkurt ilinde İsterlitamak'a bağlı Küzen köyünde doğdu. Daha ilk mederse tahsilini yaparken bir yandan da özel Rusça dersleri alıyordu. Öğretmen olan annesinden Farsça öğrenmeyi de ihmal etmiyordu. 1902 yılında orta tahsil için Ütek'e bulunan dayısı Habib Neccar'ın medresesine gitti. Buradaki öğrenimi sırasında Arapça dersler alarak dil bilgisini geliştirdi.

1908'de köyünden kaçarak Kazan'a gelip burada özel dersler aldı. Bu arada Katanov ve Aşmarin gibi bilginlerle tanıştı. 1909 yılında mezun olduğu Kasımiye medresesine “Türk Tarihi ve Arap Edebiyatı Tarihi Muallimi” oldu. 4 yıl süren bu öğretmenliği sırasında 1911 sonlarında yayınladığı Türk ve Tatar Tarihi adlı kitabı sayesinde meşhur olmaya başladı. Bu eserin iyi yankıları sayesinde Kazan Üniversitesi Arkeoloji ve Tarih Cemiyeti'ne Aza seçildi.

1913'te Fergane'ye, 1914'te Buhara'ya araştırmalar yapmak için gönderildi. Bu seyahat neticelerine ait hazırlamış olduğu raporlar başta Petersburg Arkeoloji Cemiyeti olmak üzere Kazan ve Taşkent Arkeoloji cemiyetleri mecmualarında yayınlandı. Bu arada Prof. Katanov'un şimdi İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü'nün esas nüvesini teşkil edecek olan kitaplarının Türkiye'ye gönderilmesine vesile oldu.

Daha sonra Rus Millet Meclisi Duma'da Ufa Müslümanlarının temsilcisi olarak bulunmak üzere Petersburg'a gitti. Bilimsel çalışmalarına siyasî çalışmalarını da eklemiş oluyordu. Bu sırada Bolşevik ihtilâli patlak verince o da Türklerin durumunun düzelmesi için mücadeleye girişti.

Bolşevik İhtilâli'nden 22 gün sonra 29 Kasım 1917'de Başkurt ilinin muhtariyeti ilan edildi. Örenburg'u 18 Şubat 1918'de işgal eden Sovyetler onu tutukladılarsa da 7 Haziran'da hapisten kaçtı. Başkurt hükümeti kurulduğunda Togan, Harbiye Nazırı oldu. Bundan sonra Lenin, Stalin ve Troçki ile defalarca görüşütü fakat olumlu sonuç alamayınca Türkistan'a çekilip orada mücadeleye karar verdi.

1920-23 yıllarında Türkistan'da amansız bir mücadeleye girişti ise de başarılı olamadı. Basmacı Hareketi'nin içinde bulundu. Türkistan Millî Birliği'nin kurucusu ve ilk başkanıdır.

Paris, Londra ve Berlin'deki bir çok Orta-Asya tarihçisi onunla çalışmak istemesine rağmen, devrin Türkiye Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi, Fuat Köprülü, Rıza Nur, Yusuf Akçura'nın istekleri sayesinde Türkiye'den davet aldı.

20 Mayıs 1925'te geldiği Türkiye'de Maarif Vekâleti Telif ve Tercüme Encümeni'ne tayin edilmiştir. O zamanki Ankara'nın kitap açısından yetersiz olması yüzünden kendi isteği ile İstanbul Darülfünun'u Türk Tarihi Müderris Muavinliği'ne tayin edildi.

Bundan sonra İstanbul ve Anadolu kütüphanelerinde hummalı çalışmalarına başladı. Fakat, 1932'de I. Türk Tarih Kongresi'nde tıp doktoru Reşit Galip'in sunduğu Orta Asya'da iç deniz olduğu ve bunun sonradan kuruduğu konusu hakkındaki tebliğini eleştirince, Togan aleyhine bir kamuoyu oluştu. Kendisine takınılan bu kötü tutum üzerine ülkeyi terk etme kararını verdi. 8 Temmuz 1932'de istifa ederek Viyana'ya gitti.

1935'te doktora çalışmalarını bitirdikten sonra Bonn Üniversitesi'nde, 1938'de Göttingen Üniversitesi'nde ders verdi. 1939'da Millî Eğitim Bakanı'nın daveti üzerine tekrar Türkiye'ye geldi. İstanbul Üniversitesi'nde Umumî Türk Tarihi Kürsüsü'nü kurdu.

İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru Türkiye'de Sovyetler aleyhine faaliyet ve Turancılık suçundan tutuklanıp mahkeme edildi. 10 yıl hapse mahkum edildiyse de Askerî Mahkeme kararı bozdu ve Togan beraat etti.

1948'de yeniden döndüğü üniversitedeki görevine ölümüne kadar devam etti. 1951'de İstanbul'da toplanan XXI. Müsteşrikler Kongresi'ne Başkanlık etti. Bu onun bilimsel alandaki şöhretini çok daha artırdı.
Zeki Velidi Togan 26 Temmuz 1970'te İstanbul'da vefat etti
Zeki Velidi Togan

Son düzenleyen Safi; 18 Ağustos 2015 14:02 Sebep: sayfa düzeni
Biyografi Konusu: Zeki Velidi Togan nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
12 Aralık 2012       Mesaj #2
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye
Zeki Velidi Togan
MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi & Vikipedi
Sponsorlu Bağlantılar

zekiveliditogan

  • Doğum
    • 10 Aralık 1890
    • Başkurdistan
  • Ölüm
    • 26 Temmuz 1970 (79 yaşında)
    • Türkiye
  • Meslek
    • Tarihçi

(1899 Kuzen, Sterlitamak/Başkırdistan-1970 İstanbul), tarihçi. Kazan Üniversitesi'nde okudu; Kazan ve Ufa'da medreselerde Arap edebiyatı ve Türk tarihi dersleri verdi (1912-1915). Türk ve Tatar tarihi üzerindeki çalışmalarıyla ün yaptı. Duma'da Ufa ili temsilcisi olarak politik yaşama atıldı (1915). Rusya Kurucular Meclisi üyesi (1917), Sovyet Başkırdistan Cumhuriyeti savunma bakanı (1919-1920) ve devlet başkanı oldu (1920).

Sovyet yöneticileriyle arası açılınca Güney Türkistan'a giderek Sovyet aleyhtarı Basmacılarla işbirliği yaptı. 1923'te Paris'e, sonra Berlin'e gitti. Türkiye'ye gelince (1925), İstanbul Üniversitesi Türk Tarihi profesörlüğüne getirildi. Viyana Üniversitesi'nde "İbn Fadlan's Reiseberichte" (İbni Fadlan'ın Seyahatnamesi, 1939) adlı teziyle doktorasını verdi. II. Dünya Savaşı'nın başlaması üzerine İstanbul Üniversitesi'ne tarih profesörü olarak döndü.

Başlıca yapıtları:
  • "Türk ve Tatar Tarihi" (1912),
  • "18. Yüzyıl Fergana Tarihi" (Rusça, 1915),
  • "Biruni's Picture of the World" (Biruni'nin Dünya Hakkındaki Tasavvuru, 1940),
  • "Umumi Türk Tarihine Giriş" (1946-1970),
  • "Tarihte Usul" (1950-1970),
  • "Hatıralar" (1969) ve ölümünden sonra 1972'de yayımlanan "Oğuz Destanı".

Zeki Velidi Togan (Başkurtça: Әхмәтзәки Вәлиди, bazen Validi; 10 Aralık 1890 – 26 Temmuz 1970), tarihçi, Türkolog, Başkurt devrimi ve bağımsızlık hareketi önderi. Asıl adı Ahmet Zeki'dir. Rusya'da iken Validov soyadını kullanmış, Türkiye'ye geldikten sonra Togan soyadını almıştır. "Togan", "Doğan" sözünün Kıpçak Türkçesi alanındaki karşılığıdır. Başkurt Türkçesindeki şeklidir.

Rusya yılları


480pxzekiveliditoganmon

St.Petersburg'daki Petersburg Üniversitesi bahçesinde dikili, Zeki Velidi Togan anıtı


10 Aralık 1890 tarihinde Başkurdistan'ın İsterlitamak'a bağlı Küzen köyünde doğdu. Daha ilk medrese tahsilini yaparken bir yandan da özel Rusça dersleri alıyordu. Öğretmen olan annesinden Farsça öğrenmeyi de ihmal etmiyordu. 1902 yılında orta tahsil için Ütek'e bulunan dayısı Habib Neccar'ın medresesine gitti. Buradaki öğrenimi sırasında Arapça dersleri alarak dil bilgisini geliştirdi.

1908'de köyünden kaçarak Kazan'a gelip burada özel dersler aldı. Bu arada Katanov ve Aşmarin gibi bilginlerle tanıştı. 1909 yılında mezun olduğu Kasımiye medresesine “Türk Tarihi ve Arap Edebiyatı Tarihi Muallimi” oldu. 4 yıl süren bu öğretmenliği sırasında 1911 sonlarında yayınladığı Türk ve Tatar Tarihi adlı kitabı sayesinde meşhur olmaya başladı. Bu eserin iyi yankıları sayesinde Kazan Üniversitesi Arkeoloji ve Tarih Cemiyeti'ne aza seçildi.


Akademik çalışmalar

1913 yılında Fergana'ya, 1914 yılında Buhara'ya araştırmalar yapmak için gönderildi. Fergana'da Yusuf Has Hacib'in 11. yüzyıla ait Kutatgu Bilig adlı eserinin bir elyazması nüshasını buldu. Bu seyahat neticelerine ait hazırlamış olduğu raporlar başta Petersburg Arkeoloji Cemiyeti olmak üzere Kazan ve Taşkent Arkeoloji cemiyetleri mecmualarında yayınlandı. Bu arada Prof. Katanov'un şimdi İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü'nün esas nüvesini teşkil edecek olan kitaplarının Türkiye'ye gönderilmesine vesile oldu.
Siyasi yaşamı

Daha sonra Rus Millet Meclisi Duma'da Ufa Müslümanlarının temsilcisi olarak bulunmak üzere Petersburg'a gitti. Bilimsel çalışmalarına siyasî çalışmalarını da eklemiş oluyordu. Bu sırada Bolşevik ihtilâli patlak verince o da Türklerin durumunun düzelmesi için mücadeleye girişti.


Bolşevik İhtilâli'nden 22 gün sonra 29 Kasım 1917 tarihinde Başkurdistan ilinin muhtariyeti ilan edildi. Orenburg'u 18 Şubat 1918 tarihinde işgal eden Bolşevikler onu tutukladılarsa da 7 Haziran 1918 tarihinde hapisten kaçtı. Başkurt hükümeti kurulduğunda Togan, Harbiye Nazırı oldu. Bundan sonra Lenin, Stalin ve Troçki ile defalarca görüşütü fakat olumlu sonuç alamayınca Türkistan'a çekilip orada mücadeleye karar verdi.


Basmacı hareketi

Türkistan Millî Özerk Hükûmeti'nin bastırılmasından sonraki Basmacı Hareketi'nin içinde bulundu. 1920-23 yıllarında Türkistan'da amansız bir mücadeleye girişti ise de başarılı olamadı. Türkistan Millî Birliği'nin kurucusu ve ilk başkanıdır.
Türkiye'ye geliş

Paris, Londra ve Berlin'deki bir çok Orta-Asya tarihçisi onunla çalışmak istemesine rağmen, devrin Türkiye Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi, Fuad Köprülü, Rıza Nur, Yusuf Akçura'nın istekleri sayesinde Türkiye'den davet aldı.


20 Mayıs 1925 tarihinde geldiği Türkiye'de, Maarif Vekâleti Telif ve Tercüme Encümeni'ne tayin edilmiştir. O zamanki Ankara'nın kitap açısından yetersiz olması yüzünden kendi isteği ile İstanbul Darülfünun'u Türk Tarihi Müderris Muavinliği'ne tayin edildi.


Bundan sonra İstanbul ve Anadolu kütüphanelerinde hummalı çalışmalarına başladı. Fakat, 1932 yılında I. Türk Tarih Kongresi'nde tıp doktoru Reşit Galip'in sunduğu Orta Asya'da iç deniz olduğu ve bunun sonradan kuruduğu konusu hakkındaki tebliğini eleştirince, Togan aleyhine bir kamuoyu oluştu. Kendisine takınılan bu kötü tutum üzerine ülkeyi terk etme kararını verdi.


Avrupa yılları

8 Temmuz 1932 tarihinde istifa ederek Viyana'ya gitti. 1935 senesinde Viyana Üniversitesi'nden felsefe doktoru ünvanı aldı.

1935-1937 yılları arasında Bonn Üniversitesi'nde, 1938-1939 yılları arasında Göttingen Üniversitesi'nde profesör olarak ders verdi.


Türkiye'ye dönüş

1939 yılında Millî Eğitim Bakanı'nın daveti üzerine tekrar Türkiye'ye geldi. İstanbul Üniversitesi'nde Umumî Türk Tarihi Kürsüsü'nü kurdu.

İkinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru 1944 yıllarında, Türkiye'de Sovyetler aleyhine faaliyet ve Turancılık suçundan tutuklanıp mahkeme edildi. Bu Irkçılık-Turancılık Davası sonucunda 10 yıl hapse mahkûm edildiyse de Askerî Mahkeme kararı bozdu ve Togan beraat etti.


1948 yılında yeniden döndüğü üniversitedeki görevine ölümüne kadar devam etti. 1951 yılında İstanbul'da toplanan XXI. Müsteşrikler Kongresi'ne Başkanlık etti. Bu onun bilimsel alandaki şöhretini çok daha artırdı.


1953 yılında İstanbul Üniversitesinde İslam Tetkikleri Enstitüsü'nü organize etti. 1967 yılında kendisine Manchester Üniversitesi tarafından bir onur doktorası verildi.


Zeki Velidi Togan 26 Temmuz 1970'te İstanbul'da vefat etti.


Oğlu Subidey Togan, Bilkent Üniversitesi ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi İktisat Bölüm başkanlığı yapmış iktisat profesörü, Kızı İsenbike Togan Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde tarih profesörü, torunu Emre Togan Harvard Üniversitesi'nde akademisyendir. Diger torunu Asli Togan Egrican ise Dunya Bankasi'nda calismaktadir.

"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
18 Ağustos 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  turk-dunyasi-hocasini-yalova-da-anacak-2402100_2554_o.jpg
Gösterim: 390
Boyut:  35.9 KB

TOGAN
(Ahmet Zeki Velidi), türk tarihçi, siyaset adamı (Sterlitamak, Başkırdistan, 1890 - İstanbul 1970). Ötek medresesi, Gayri rus muallim mektebi, Kazan Üniversitesi'nde okudu. Kazan'da Kasımiye, Ufa’da Osmaniye medreselerinde arap edebiyatı, türk tarihi dersleri okuttu. Çuvaş kökenli Prof. Nikolay Aşmarin (1870 -1933), sagay türkü Prof. Nikolay Katanov’dan (1862-1922) yararlandı. Katanov' un bugün Türkiyat enstitüsü'nde bulunan kitaplığının satın alınarak Türkiye’ye getirilmesini sağladı. Kazan Üniversitesi tarih, coğrafya, etnografya derneği adına Taşkent, Fergana, Buhara'da tarih, edebiyat, etnografya araştırmalarında bulundu. Bu sırada Kutadgu biligin yeni bir yazmasını ele geçirdi. Ufa müslümanlarının temsilcisi olarak Çarlık döneminde Duma'ya seçildi (1916). ihtilalden sonra Başkırdistan Devlet başkanı oldu (1920). Sovyet yönetimiyle anlaşmazlığa düşerek savaşımını Türkistan'da sürdürdü; bu hareket başarısızlığa uğrayınca Paris'e, daha sonra Berlin’e gitti. (Yaşamının bu dönemine kadar geçen olayları Hatıralar [1969] yapıtında konu edindi.) İstanbul Üniversitesi edebiyat fakültesi'nde umumi türk tarihi müderrisliğine getirildi (1927). Resmi tarih tezine aykırı görüşü yüzünden görevinden uzaklaştırılınca (1932) Viyana'ya gitti ve ibn Fadlans re/serper/cht (ibni Fadlan’ın seyahatnamesi, basılışı 1939) teziyle doktorasını verdi. Bonn ve Göttingen üniversitelerinde İslam bilimleri dersi okuttu (1935-1939). İstanbul Üniversitesinde yeniden görev aldı. Turancılık ülküsüne bağlı bir devlet kurma amacını taşıdığı ileri sürülen hareket dolayısıyla yargılanıp aklandıktan (1944-1947) sonra üniversitedeki çalışmasını sürdürdü; İslam tetkikleri enstitüsünü kurdu. Türk tarihi, İslam uygarlığı konularında yapıtlar verdi: Bugünkü Türkili (Türkistan) ve yakın tarihi (1942), Umumi türk tarihine giriş (1946), Tarihte usul (1950), Horezmce tercümeli Mukad- demet ül-edep (Khorezmien Glossary of the Muqadimat al-Adab", 1951), Türklüğün mukadderatı üzerine (1970), Oğuz destanı("Reşidettin Oğuznamesi'nin tercüme ve tahlili", 1972).

Kaynak: Büyük Larousse




Benzer Konular

31 Ağustos 2009 / ThinkerBeLL Sanat tr
24 Eylül 2015 / Safi Sanat tr
12 Mart 2010 / _KleopatrA_ Siyaset tr
18 Ağustos 2015 / Safi Siyaset tr
8 Haziran 2015 / Safi Bilim tr