Arama

Stefan Zweig

Güncelleme: 2 Ağustos 2016 Gösterim: 11.332 Cevap: 3
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
17 Ekim 2006       Mesaj #1
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

Zweig Stefan

Ad:  Stefan ZWEİG3.jpg
Gösterim: 565
Boyut:  32.7 KB

(d. 28 Kasım 1881, Viyana, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu - ö. 22 Şubat 1942, Petröpolis, Rio de Janeiro yakınları, Brezilya),
Sponsorlu Bağlantılar
şiir, deneme, öykü, oyun gibi çeşitli türlerde yetkin ürünler vermiş yazar.

Özellikle düşsel ve tarihsel karakterler üzerine yazdığı yorumlarıyla tanınır. Avusturya, Fransa ve Almanya’da öğrenim gördükten sonra 1913’te Salzburg’a yerleşti. 1934’te Nazilerin baskısı yüzünden Şalzburg’u terk etmek zorunda kaldı; önce İngiltere’ye, 1940’ta da Brezilya’ya göç etti. Gittiği yerlerde yalnızlık ve düş kırıklığıyla karşılaşınca karısıyla birlikte intihar etti.
Psikolojiye ve Freud’un öğretisine duyduğu ilgi Zvveig’ı derin karakter incelemelerine götürmüştü.

Denemeleri arasında Balzac, Dickens ve Dostoyevski’yi konu aldığı Drei Meister (1920; Üç Büyük Adam, 1940, 1975), Friedrich Hölderlin, Heinrich von Kleist ve Friedrich Nietzsche’yi incelediği Der Kampf mit dem Damon (1925; Nietzsche: Demonla Muharebe, 1940 İfritle Mücadele, 1952/ Usta İşi, 1954) ile Casanova, Stendhal ve Tolstoy’la ilgili Drei Dichter ihres Lebens (1928) vardır. Bu yaşamöykülerini topladığı Baumeister der Welt (1936) adlı kitabı Türkçede Dünya Fikir Mimarları genel başlığı altında üç cilt olarak (.Kendileri ile Savaşanlar, 1989; Uç Büyük Usta, 1989; Kendi Hayatının Şiirini Yazanlar, 1990) yayımlanmıştır.

Zweig’a ün kazandıran bir başka yapıtı da, beş tarihsel kişiliğin kısa portrelerini içeren Sternstunden der Menschheif tır (1928; Yıldızın Parladığı Anlar, 1945, 1990/İnsanlık Tarihinde Yıldızın Parladığı Anlar, 1954), Zweig aynca Joseph Fouche (1929; Fransız İhtilalinde Bir Politikacının Portresi, 1969, 1984), Marie-Antoinette (1932; Marie Antoinette, 1942) ve Mary Stuart’ın (1935; Mary Stuart, 1942) nesnellikten çok sezgiye dayanan yaşamöykülerini yazmıştır. Verwirrung der Gefühle (1925; Perişan Hisler, 1945/ Karışık Duygular, 1969/Yürek Çöküntüsü, 1970, 1990) adlı bir öykü kitabı, Ungeduld des Herzens (1938; Acımak, 1958, 1991/ Merhamet, 1969, 1984) adlı bir psikolojik romanı da bulunan Zweig, Charles Baudelaire, Paul Verlaine ve Emile Verhae- ren’den çeviriler de yapmıştır.

Zweig’ın Türkçeye çevrilen çok sayıda yapıtı arasında Angst (1920; Korku, 1944, 1971), Amok (1922; Amok Malezya Delisi, 1935 Amok, 1954/Amok Koşucusu ve Diğer Öyküleri, 1981 /Amok Koşucusu, 1990), Vierundzwanzig Studen aus den Leben einer Frau (1934; Bir Kadının 24 Saati, 1942, 1986), Schach-novelle (1942; Satranç Oyuncusu, 1944) ve Die Welt von Gestern (1942; Öiiniin Dünyası, 1964, 1985) sayılabilir.

kaynak: Ana Britannica

Son düzenleyen Safi; 2 Ağustos 2016 00:48
Biyografi Konusu: Stefan Zweig nereli hayatı kimdir.
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
10 Nisan 2011       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Ad:  Stefan ZWEİG2.jpg
Gösterim: 381
Boyut:  46.2 KB

Stefan ZWEİG


(1881, Viyana - 1942, Petropolis/Brezilya)
Sponsorlu Bağlantılar
Avusturyalı hikâye ve deneme yazarıdır.

Yılmaksızın savunduğu savaş öncesi Avrupa kültürünün en karakteristik temsilcilerinden Zweig, bir umutsuzluk bunalımı sonucu ülkesinden uzakta karısıyla birlikte intihar etti.
Tarih kişilerini, derin ruhsal çözümlemelerle yeniden yaşama getirerek psikolojik biyografiyi yarattı:
  • "Fransız İhtilâlinde Bir Politikacının Portresi" (Joseph Fouché, 1929)
  • "Marie-Antoinette" (1932)
  • "Mary Stuart" (1935)
Aynı yöntemi büyük yazarlara da uyguladı:
  • "Üç Büyük Adam İfritle Mücadele" (Der Kampf mit dem DŠmon, 1925)
  • "Yıldızın Parladığı Anlar" (Sternstunden der Menschheit, 1928)
  • "Amok" (Angst 1922)
  • "Karışık Duygular" (Verwirrung der Gefühle, 1926)
Hikâyelerinde ve "Acımak" (Ungeduld des Herzens, 1938) romanında, psikolojik çözümlemeyi aynı ustalıkla kullandı.
Türkçeye çevrilen diğer eserleri arasında;
  • "Bir Kadının 24 Saati" (Vierundzwanzig Studen aus den Leben einer frau, 1934),
  • "Satranç Oyuncusu" (Schach-novelle, 1942),
  • "Dünün Dünyası" (Die welt von Gestern, 1942)
sayılabilir.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 2 Ağustos 2016 00:49
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
14 Haziran 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM

ZWEİG (Stefan)

Ad:  s.zweig.JPG
Gösterim: 378
Boyut:  18.1 KB

avusturyalı yazar
(Viyana 1881 - Petröpolis, Brezilya, 1942).

Avrupa kültürünün her yönüne ilgi duyarak, bu alanda sivrilmiş kişilikleri inceledi: Drei Meıster’de (1920) Balzac, Dickens ve Dostoyevskiy, Drei Dichter İhres Lebens’te (1928) Casanova, Stendhal, Tolstoy, Verhaeren'in şiirlerini almancaya çevirdi. Kurt kocayınca’nın (Volpone) J. Romains ile birlikte uyarlamasını yaptı.

Dramları: 7ersites (1907), Das Haus am Meer (1912), Das Lamm desArmen (1930).

Roman ve hikâyelerinde bilincin derinliklerini, gizli korkuları ve arzuları dile getirmeye çalıştı: Amok, 1922; Verwirrung der Gefühle, 1926; Ungeduld des Herzens, 1938. Nasyonal sosyalizme düşmandı; önce İngiltere'ye, sonra Brezilya'ya gitti. Avrupa'nın Hitler’e köle olduğunu görünce umutsuzluğa kapılarak intihar etti.
Ad:  Stefan ZWEİG1.jpg
Gösterim: 449
Boyut:  37.1 KB

Kaynak: Büyük Larousse
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 2 Ağustos 2016 00:49
Jumong - avatarı
Jumong
VIP VIP Üye
1 Ağustos 2016       Mesaj #4
Jumong - avatarı
VIP VIP Üye
Ad:  Zweig2.jpg
Gösterim: 496
Boyut:  24.5 KB

ZWEIG

, Stefan (1881-1942) Avusturyalı yazar. Ünlü kişilerin yaşamöyküleri ve denemeleriyle tanınmıştır. 28 Kasım 1881’de Viyana’da doğdu, 23 Şubat 1942’de Rio de Janeiro yakınlarında, Petropolis’te öldü. Yahudi bir aileden geliyordu. Berlin ve Viyana’ da felsefe, Alman edebiyatı, Roman dilleri ve edebiyatları okudu. Çoğunlukla Viyana’da yaşadı. Birçok yolculuk yaptı, tüm Avrupa’yı, Hindistan, Kuzey Afrika, Kuzey ve Orta Amerika’yı dolaştı. I.Dünya Savaşı sırasında İsviçre’de, 1919-1934 arasında çoğunlukla Salzburg’ta yaşadı. 1928’de SSCB’ye gitti. 1934’te İngiltere’ye, 1940’ta da oradan Brezilya’ya göç etti. Savaş yıllarının acıları ve Avrupa kültür yaşamının dağılması onu içten yıktı, 1942’de Brezilya’dayken karısıyla birlikte yaşamına son verdi. Edebiyat yaşamına şiirle başladı. Önceleri Viyanalı İzlenimciler’in (Empresyonistler) doğrultusunda yazdı. İlk şiirlerini 1901’de Silberne Saiten (“Gümüş Teller”) adlı kitabında yayımladı. Bu şiirlerinde daha çok Fransız Simgecileri’nin (Sembolistler) üslubunu benimsemişti. Fransız edebiyatından yaptığı Baudelaire, Verlaine, Emile Verhaeren (1855-1916) ve R.Rol-land çevirileriyle tanındı. Dostluk kurduğu Verhaeren’in etkisinde duygulu, gücünü imgelerden alan, kendine özgü bir sanat görüşü oluşturdu. Bundan sonra özellikle uzun öykü, biyografi ve deneme alanında etkinlik gösterdi. Titizlikle işlediği, en ince ayrıntılara önem vererek biçimlendirdiği uzun öykülerinde bilinçaltı psikolojisini, kişilerin karışık duygularını dile getirdi. Bu öykülerinde daha çok Freud’un etkisinde kaldı. Kendini bilinmeyen güçlerin büyüsüne kaptırdı.

Zweig asıl ününü Avrupa tarihinin önemli kişilerini anlattığı denemeleri ve yaşamöyküleriyle yapmıştır. Maria Stuart, Macellan, Fouche, Balzac, Marie Antoinette gibi kişilerin yaşamöykülerini Avrupa kültür tarihiyle birlikte anlatmıştır. Özellikle Avusturya’da monarşinin yıkılmasından etkilenmiş, bu kültürün eksikliğini duymuştur. Bu doğrultuda yazdığı “Das Wien von gestern” de (“Dünün Viyanası”) geçmişin özlemini duyar, Viyana kentinin neler yitirdiğini anlatır. Viyana dışında gezmiş olduğu tüm kentler ve ülkelerdeki izlenimlerini canlı bir biçimde anlatır. Gerek yaşam biçiminde, gerek yapıtlarında sonu yaklaşan bir burjuva kültürünün duyarlığını yansıtmış, bu kültürün çöküşünü duyumsamıştır. Sternstunden der Menschheit (insanlık Tarihinde Yıldızın Parladığı Anlar) insanlık tarihi açısından önemli olayları anlattığı denemelerdir. Önce beş bölüm olarak yazdığı, 1943’teki ikinci basımında on iki bölüme çıkardığı yapıtta, tarihteki belirli olayların akışını belirleyen, başarı ya da başarısızlığını etkileyen,onlara yön veren anlar üzerinde durmuştur. Bunlardan birisi de İstanbul’un Türkler tarafından alınışını işlediği bölümdür.

“Bir Avrupalı’nın Anıları” altbaşlığını taşıyan Die Welt von Gestern (Dünün Dünyası) kendi yaşamöyküsüdür. Zweig yapıtta daha çok, yaşadığı dünya olaylarını anlatmış, kendi yaşamından çok, belli bir kuşağın kaderini vermiştir.

Yapıtları



Şiir


  • Silberne Saiten, 1901
  • (“Gümüş Teller”); Die frühen Krdnze, 1906
  • (“İlk Çelenlder”). Oyun: Das Haus am Meer, 1912
  • (“Deniz Kıyısındaki Ev”);Jeremias, 1917

Uzun Öykü


  • (Korku, 1944); Amok, 1922
  • (Amok, 1935); Venvirrung der Gefühle, 1926
  • (Perişan Hisler, 1945); Schachnovelle, 1942
  • (Satranç Oyuncusu, 1944). Roman: Ungeduld des Herzens, 1938
  • (Merhamet, 1960)
  • Angst, 1920

Deneme


  • Drei Meis-ter, 1920
  • (Üç Büyük Adam: Dostoyevski, Balzac, Dic-kens, 1975)
  • Sternstunden der Menschheit, 1927
  • (İnsanlık Tarihinde Yıldızın Parladığı Anlar, 1954)
  • Baumeister der Welt, 1936
  • (“Dünyanın Mimarları”)

Biyografi


  • Verlain, 1905
  • Verhaeren, 1910
  • R.Rolland, 1920
  • Fouche, 1929
  • (Fransız İhtilalinde Bir Politikacının Portresi, Fouche, 1969)
  • Marie Antoinette, 1932
  • (Marie Antoinette, 1942
  • Maria Stuart, 1935, (Mary Stuart, 1942)
  • Magellan, 1938; Die Welt von gestern, 1942
  • (Dünün Dünyası, 1964)
  • Balzac, 1946, (Honore de Balzac, 1945)
Ad:  Zweig.jpg
Gösterim: 431
Boyut:  11.6 KB
Stefan Zweig, 28 Kasım 1881 tarihinde Viyana, Avusturya’da Ida Brettauer, Moritz Zweig çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Babası varlıklı bir sanayici olan Stefan Zweig, küçük yaşlardan itibaren kültür ve edebiyat alanında eğitim görmeye başladı; İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Latince ve Yunanca öğrendi. Viyana Üniversitesi Felsefe ve Edebiyat Bilimleri Fakültesinde felsefe öğrenimi gördü. 1904 yılında “Hipolyte Taine’in Felsefe” başlıklı doktora tezini vererek, yüksek öğrenimini tamamladı. 1940 yılında İngiliz vatandaşı oldu. İlk şiirlerini lisedeyken, Hugo von Hofmannsthal’ın ve Rainer Maria Rilke’nin eserlerinin etkisiyle yazdı. Zweig ilk şiirlerini 1901’de “Gümüş Teller” adıyla yayınladı. Bu epik eser, ona, tarihsel minyatürleri ve biyografi yazıları ile aynı derecede şöhret kazandırdı. 1901 yılından sonra Fransızca yazan Paul Verlaine ve Baudelaire’in şiirlerini Almancaya çevirdi. Aynı yılın yaz mevsiminde yaptığı Belçika seyahatinde Emeli Verhaeren ile tanıştı ve 1904’e gelindiğinde, Verhaeren’in şiirlerini tercüme etti. 1902 yılında “Yeni Özgür Basın Gazetesi”nde, uzun yıllar devam edecek bir işe başladı. İsrail’in kurucusu Theodor Herzl ile buradayken tanıştı ve dost oldu. Gazetelerde muhabirlik yaptı. 1907-1909 yılları arasında Seylan, Gwaliar, Kalküta, Benores, Rangun ve Kuzey Hindistan’ı gezdi, bunu, 1911 yılında New York, Kanada, Panama, Küba ve Porto Riko’yu kapsayan Amerika yolculuğu izledi. 1914 yılında Belçika’ya Émile Verhaeren’in yanına gitti. 1. Dünya savaşı, Stefan Zweig Belçika’dayken patlak verince, Viyana’ya döndü. 1.Dünya Savaşı’nda (1914-1917) gönüllü olarak Viyana’da savaş karargâhında “Savaş Arşivi”nde memur olarak çalıştı. Bu görevi sırasında ” Yabancı Ülkelerdeki Dostlara Açık Mektup’u yazdı ve yayımladı. Savaştan sonra Avusturya’ya dönerek Salzburg’a yerleşti. 1920 yılında, Frederike Von Winternit ile evlendi. Stefan Zweig Salzburg’da yaklaşık 20 yıl yaşadı. Kapuzinerberg’in yamacındaki villasında geçirdiği yıllar, Zweig’ın en verimli yıllarıdır. Kapuziner yokuşu, 5 numaradaki villayı, Friderike ile evli olduğu yıllarda satın aldı. Salzburg’da geçirdiği yıllarda Zweig edebiyatta doruğa tırmandı, en güzel eserlerini, kente ve Salzach’a yukardan bakan iki katlı, ağaçlar arasına gizlenmiş villada yazdı. Kısa sürede ünlü insanlarla dostluk kurdu, onları sık sık Salzburg’da konuk etti. Romain Rolland, Thomas Mann, H.G. Wells, Hugo von Hoffmannstahl, James Joyce, Franz Werfel, Paul Valery, Arthur Schnitzler, Ravel, Toscanini ve Richard Strauss, Zweig’in konuğu oldu. Salzburg’da geçen yıllarında Zweig, Avrupa’nın düşünsel birliği için ağırlığını koydu; makaleleriyle ve konferanslarıyla aşırılıklara karşı uyarılarda bulundu; diplomatik çevrelere, akıl ve sabır çağrısı yaptı. 1927’de Almanya’nın Münih şehrinde “Duygu Karmaşası”, “Yıldızın Parladığı Anlar” ve “Tarihsel Baş Minyatür” adlı kitapları yayımlandı, yine 1927’nin 20 Şubat tarihinde “Rilke’ye Veda” başlıklı konuşmasını yaptı. 1928 yılında Leo Tolstoy’un 100. Doğum Yıldönümü Kutlamaları’na katılmak üzere, Sovyetler Birliği’ne gitti. 1933’de, Nazilerin yakmaya başladıkları kitaplar arasında Yahudi kökenli Zweig’ın eserleri de yer alıyordu. 1934’te Gestapo’nun villasını basıp, silah araması üzerine Zweig ailesini bile yanına almadan ülkesini terk etmek zorunda kaldı ve İngiltere’ye, Londra’ya yerleşti. Ancak, kendini burada da rahat hissetmedi. Zweig, 1937 yılında ilk karısı Frederike’den ayrıldı ve bir yıl sonra Portekiz’e yanında Charlotte Altmann adında bir kadınla gitti. O sıralarda Avusturya, Alman Reich’ına katılmıştı ve Zweig da İngiliz vatandaşlığına geçmek için müracaat etti. 1939’da “Kalbin Sabırsızlığı” adlı romanı yayımlandı ve Zweig da, Portekiz seyahatine birlikte çıktığı Charlotte Altmann ile evlendi. 1940’ta İngiliz tabiiyetine girdi.

II. Dünya Savaşı sırasında New York’a, Arjantin’e, Paraguay’a ve Brezilya’ya gitti. Zweig konferanslar için gittiği Brezilya’ya yerleşmeye karar verdi. Orada ünlü “Bir Satranç Öyküsü”nü kaleme aldı. Stefan Zweig, 1941’de Montaigne üzerine çalışmaya başladı ve “Dünün Dünyası – Avrupa Anıları” adlı otobiyografisini kaleme aldı. “Dünün Dünyası” kitabı, 1900’lerin başında gençliğini yaşamış bir yazarın yaşadığı dünyanın asla eskisi gibi olmayacağını farkettiğinde eski günlere düzdüğü bir övgüdür. Avrupa’nın içine düştüğü durumdan duyduğu üzüntü ve yaşamındaki düş kırıklıkları nedeniyle 22 Şubat 1942’de Rio de Janeiro’da, karısı Lotte ile birlikte zehir içerek intihar etti. Buna Adolf Hitler’in dünya düzenini kalıcı sanmasının verdiği karamsarlığın yanı sıra, kendi dünyasının asla bir daha varolmayacağı düşüncesi neden oldu. Üretken bir yazar olan Zweig, birçok konuda denemeler yaptı. Lirik şiirler yazdı, trajedi ve dram türünde sahne eserleri denedi, özellikle biyografi alanında önemli eserler ortaya koydu. Freud ve psikolojiye olan ilgisi onu bu alana yöneltti. Biyografi alanındaki çalışmaları, dönemin birçok ünlü kişisinin hayatlarını gözler önüne serdi. Üç Büyük Usta: Balzac, Charles Dickens, Dostoyevski; Kendi İçindeki Şeytanla Savaşanlar: Hölderlin, Kleist, Friedrich Nietzsche; Romain Rolland; Marie Antoinette; Ferdinand Macellan, Stendhal, Desiderius Erasmus, Joseph Fouché eserleri bu biyografilerden birkaçıdır.

Derleme...
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
🌘 🚀

Benzer Konular

25 Ağustos 2013 / Jumong Hayali Karakterler
23 Ağustos 2011 / Daisy-BT Edebiyat ww
14 Ekim 2015 / buz perisi Bilim ww
14 Haziran 2015 / Breath Edebiyat ww
15 Ekim 2015 / _Yağmur_ Bilim ww