Ziyaretçi
D-8, kısaca Developing Eight (kalkinmakta olan 8 ülke) anlamına gelen 8 ülkeyi ifade eden bir kuruluş. Bu sekiz ülke Türkiye, İran, Pakistan, Bangladeş, Malezya, Endonezya, Mısır ve Nijerya. Bu sekiz ülkenin bir araya gelerek oluşturmuş olduğu bir organizasyondur. D-8 üyelerinin tamamı aynı zamanda İslam Konferansı Örgütü nın da üyeleridir. D-8 üyeleri, tabii kaynakları, kalabalık nüfusları ve potansiyel pazarlarından ötürü kendi bölgelerinde önemli konum arz etmektedirler.
Kuruluşu
22 Ekim 1996 tarihindeki "Kalkınmada İşbirliği Konferansı"nı izleyen bir dizi hazırlık toplantılarından sonra 15 Haziran 1997 yılında İstanbul’da yapılan Devlet ve Hükümet başkanları zirvesinde D-8’in kuruluşu resmen ilan edilmiştir (İstanbul Deklarasyonu).
D-8'lerin bayrağında yer alan 6 tane yıldız D-8'lerin temel ilkelerini sembolize etmektedir. D-8'lerin bayrağinda 6 temel ilkeyi sembolize eden altı yıldızın anlamaları şunlardır.
ZirveDevlet/hükümet başkanlarının iki yılda bir gerçekleştirdikleri toplantılardır. D-8'in en üst düzey karar alma organıdır. KonseyÜye ülkelerin Dışişleri Bakanlarının katılımı ile gerçekleştirilen toplantılarıdır. KomisyonÜye ülkelerin kıdemli uzmanlarından oluşan ve eşgüdüm çalışmalarını yürüten kurul toplantılarıdır. İcra DirektörlüğüD-8 Grubunun çalışmalarına sekretarya hizmetleri sunan ve üye ülkeler arasındaki iletişimi sağlayan İcra Direktörlüğünü Türkiye tarafından atanan bir büyükelçi (Ayhan Kamel) İstanbul'da bulunan merkezinden yürütmektedir.
D-8'in Amacı
D-8 girişiminin başlatılmasındaki amaç, büyük bir ekonomik potansiyeli, çeşitli kaynakları, geniş bir nüfus ve coğrafi alanı temsil eden 8 ülke arasında ticaret ilişkilerinde yeni fırsatlar yaratmak ve çeşitlendirmek, uluslararası düzeyde karar alma sürecine katılımı artırmak, daha iyi hayat şartları sağlamak, somut ortak projeler etrafında ekonomik işbirliğini geliştirmek ve gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki durumlarını güçlendirmektir.
D-8, kurucu üyelerinin kompozisyonunun da yansıttığı gibi, bölgesel olmaktan çok küresel bir kuruluştur. Üyelik, grubun hedeflerini, ilkelerini benimseyen ve ortak bağları paylaşan diğer gelişmekte olan ülkelere de açıktır.
D-8, üye ülkelerin bölgesel ve uluslararası örgütlere üyeliklerinden kaynaklanan ikili ve çok taraflı taahhütleri üzerinde olumsuz etkisi olmayan bir forumdur.
D-8 ülkelerinin profilleri
Bangladeş: En yoksul D-8 ülkesi olan Bangladeş, en büyük jüt (Hint keneviri) ihracatçısıdır ve dünyanın jüt ihracatının yüzde 80'ini bu ülke gerçekleştirmekte. Ayrıca çay ve pirincin de yetiştiği Bangladeş'in bir başka zenginliği ise Bengal körfezinde işletmeye hazır büyük doğal gaz rezervleridir.
Mısır: Başlıca doğal kaynakları petrol ve gazdır. Petrol rezervlerinin boyutunun dünya standartlarına göre az olmasına rağmen bilinen ve potansiyel doğal gaz rezervleri önemli düzeydedir. Diğer mineral kaynakları arasında fosfat rezervleri önemli yer tutmaktadır. Mısır, ayrıca, yüksek kaliteli pamuk, pirinç, şeker kamışı, turunçgiller ve sebzeler üretmekte ve ihraç etmektedir.
Endonezya: Bu Güneydoğu Asya ülkesi hem tarımsal kaynaklar hem de petrol ve doğal gaz açısından zengindir. Başlıca doğal kaynakları arasında kömür, kalay, boksit, bakır ve nikel gelir. Bütün bunların yanı sıra Endonezya önemli bir palmiye yağı, kahve, kakao, doğal kauçuk ve ağaç ürünleri üreticisidir.
İran: Dünyanın bilinen petrol rezervlerinin yüzde 9'unu elinde bulunduran İran, bölgedeki en eski petrol endüstrilerinden birine sahiptir. Dünyada ikinci en büyük rezervler olan doğal gaz rezervleri de önemli bir gelir kaynağıdır. İran, demir ve boksit gibi mineral kaynaklara da sahiptir.
Malezya: Bu ülke kalay ve kauçuk tedarikçisi olarak dünya piyasalarında önemli bir rol oynamakta, petrol ve doğal gaz üretimi de önem kazanmaktadır. Malezya ayrıca dünyanın önde gelen tropik kereste üreticisi olmaya da devam etmektedir.
Nijerya: Bu Afrika ülkesi kükürt içeriği az, yüksek kaliteli petrol rezervlerine sahiptir. Ayrıca, çok çeşitli mineral kaynaklara ilaveten nispeten büyük doğal gaz rezervlerini de elinde bulundurmakta. Tarım ürünleri arasında ise kakao önemli bir yer tutmakta ve petrolden sonra ihracatta ikinci sırada yer almaktadır.
Pakistan: Yakıt kaynakları nispeten sınırlı olan Pakistan'ın manyezit, kireç taşı, mermer ve dolomit gibi yakıt dışı mineralleri içeren geniş bir ürün yelpazesi bulunmaktadır. Pakistan ayrıca önemli bir pamuk ve pirinç üreticisidir.
D-8, G-7'ye karşı
D-8 ülkelerinin yıllık ihracat hacmi 250 milyar dolar civarında. Buna karşılık yapılan ithalat miktarı ise 230 milyar dolar. İthalatın çoğu ise Avrupa ülkeleri ya da ABD ile yapılıyor. Müslüman ülkelerin ekonomilerinin gelişmesi ve dünya konjonktüründe iyi bir yer edinebilmeleri için D-8 ülkelerinin kendi aralarında da ticarete öncelik vermeleri gerekiyor. Sadece kendi aralarındaki iyi işbirliği, az gelişmiş Müslüman ülkelerin durumunu düzeltmeye ve dünya piyasasında söz sahibi etmeye yardımcı olabilirdi.
D-8 ülkelerinin ticaret yaptığı başlıca ülkeler sanayileşmiş ülkeler oldu. İhracatın büyük çoğunluğu ABD, Japonya, Almanya ve daha küçük oranda da İngiltere, İtalya ve Fransa'ya yapılmakta. Bazı istisnalar dışında ithalatın büyük kısmı da aynı ülkelerden kaynaklanmakta. Yani büyük ölçüde G7 ülkeleriyle. Zaten doğal kaynaklarla servetin farklı ellerde toplanmasının çelişkisinin en net okunabileceği ayrım da D-8 ve G7 ülkeleri arasında yapılacak mukayese ile okunabilir.
Nitekim G-7 liderlerince alınan kararlar; Dünya Bankası, IMF, OECD, DTÖ ve NATO gibi uluslararası kuruluşların politikalarının yönlendirilmesinde son derece önemli rol oynamakta. G-7 ülkeleri aynı zamanda dünya ticaretinde de önemli paya sahipler. G-7 ülkelerinin 2000 yılı itibarıyla gerçekleştirdikleri ihracat dünya toplam ihracatının yüzde 45,7'sini, ithalatları ise dünya toplam ithalatının yüzde 48,9'unu oluşturuyor. Bu yazı dizisi biraz da söz konusu uçurumun arka planını dile getirmek için kaleme alındı'
Sponsorlu Bağlantılar
22 Ekim 1996 tarihindeki "Kalkınmada İşbirliği Konferansı"nı izleyen bir dizi hazırlık toplantılarından sonra 15 Haziran 1997 yılında İstanbul’da yapılan Devlet ve Hükümet başkanları zirvesinde D-8’in kuruluşu resmen ilan edilmiştir (İstanbul Deklarasyonu).
D-8'lerin bayrağında yer alan 6 tane yıldız D-8'lerin temel ilkelerini sembolize etmektedir. D-8'lerin bayrağinda 6 temel ilkeyi sembolize eden altı yıldızın anlamaları şunlardır.
- Savaş değil, barış !
- Çatışma değil, diyalog !
- Çifte standart değil, adalet !
- Sömürü değil, işbirliği !
- Baskı ve tahakküm değil, insan hakları hürriyet ve demokrasi !
ZirveDevlet/hükümet başkanlarının iki yılda bir gerçekleştirdikleri toplantılardır. D-8'in en üst düzey karar alma organıdır. KonseyÜye ülkelerin Dışişleri Bakanlarının katılımı ile gerçekleştirilen toplantılarıdır. KomisyonÜye ülkelerin kıdemli uzmanlarından oluşan ve eşgüdüm çalışmalarını yürüten kurul toplantılarıdır. İcra DirektörlüğüD-8 Grubunun çalışmalarına sekretarya hizmetleri sunan ve üye ülkeler arasındaki iletişimi sağlayan İcra Direktörlüğünü Türkiye tarafından atanan bir büyükelçi (Ayhan Kamel) İstanbul'da bulunan merkezinden yürütmektedir.
D-8'in Amacı
D-8 girişiminin başlatılmasındaki amaç, büyük bir ekonomik potansiyeli, çeşitli kaynakları, geniş bir nüfus ve coğrafi alanı temsil eden 8 ülke arasında ticaret ilişkilerinde yeni fırsatlar yaratmak ve çeşitlendirmek, uluslararası düzeyde karar alma sürecine katılımı artırmak, daha iyi hayat şartları sağlamak, somut ortak projeler etrafında ekonomik işbirliğini geliştirmek ve gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki durumlarını güçlendirmektir.
D-8, kurucu üyelerinin kompozisyonunun da yansıttığı gibi, bölgesel olmaktan çok küresel bir kuruluştur. Üyelik, grubun hedeflerini, ilkelerini benimseyen ve ortak bağları paylaşan diğer gelişmekte olan ülkelere de açıktır.
D-8, üye ülkelerin bölgesel ve uluslararası örgütlere üyeliklerinden kaynaklanan ikili ve çok taraflı taahhütleri üzerinde olumsuz etkisi olmayan bir forumdur.
D-8 ülkelerinin profilleri
Bangladeş: En yoksul D-8 ülkesi olan Bangladeş, en büyük jüt (Hint keneviri) ihracatçısıdır ve dünyanın jüt ihracatının yüzde 80'ini bu ülke gerçekleştirmekte. Ayrıca çay ve pirincin de yetiştiği Bangladeş'in bir başka zenginliği ise Bengal körfezinde işletmeye hazır büyük doğal gaz rezervleridir.
Mısır: Başlıca doğal kaynakları petrol ve gazdır. Petrol rezervlerinin boyutunun dünya standartlarına göre az olmasına rağmen bilinen ve potansiyel doğal gaz rezervleri önemli düzeydedir. Diğer mineral kaynakları arasında fosfat rezervleri önemli yer tutmaktadır. Mısır, ayrıca, yüksek kaliteli pamuk, pirinç, şeker kamışı, turunçgiller ve sebzeler üretmekte ve ihraç etmektedir.
Endonezya: Bu Güneydoğu Asya ülkesi hem tarımsal kaynaklar hem de petrol ve doğal gaz açısından zengindir. Başlıca doğal kaynakları arasında kömür, kalay, boksit, bakır ve nikel gelir. Bütün bunların yanı sıra Endonezya önemli bir palmiye yağı, kahve, kakao, doğal kauçuk ve ağaç ürünleri üreticisidir.
İran: Dünyanın bilinen petrol rezervlerinin yüzde 9'unu elinde bulunduran İran, bölgedeki en eski petrol endüstrilerinden birine sahiptir. Dünyada ikinci en büyük rezervler olan doğal gaz rezervleri de önemli bir gelir kaynağıdır. İran, demir ve boksit gibi mineral kaynaklara da sahiptir.
Malezya: Bu ülke kalay ve kauçuk tedarikçisi olarak dünya piyasalarında önemli bir rol oynamakta, petrol ve doğal gaz üretimi de önem kazanmaktadır. Malezya ayrıca dünyanın önde gelen tropik kereste üreticisi olmaya da devam etmektedir.
Nijerya: Bu Afrika ülkesi kükürt içeriği az, yüksek kaliteli petrol rezervlerine sahiptir. Ayrıca, çok çeşitli mineral kaynaklara ilaveten nispeten büyük doğal gaz rezervlerini de elinde bulundurmakta. Tarım ürünleri arasında ise kakao önemli bir yer tutmakta ve petrolden sonra ihracatta ikinci sırada yer almaktadır.
Pakistan: Yakıt kaynakları nispeten sınırlı olan Pakistan'ın manyezit, kireç taşı, mermer ve dolomit gibi yakıt dışı mineralleri içeren geniş bir ürün yelpazesi bulunmaktadır. Pakistan ayrıca önemli bir pamuk ve pirinç üreticisidir.
D-8, G-7'ye karşı
D-8 ülkelerinin yıllık ihracat hacmi 250 milyar dolar civarında. Buna karşılık yapılan ithalat miktarı ise 230 milyar dolar. İthalatın çoğu ise Avrupa ülkeleri ya da ABD ile yapılıyor. Müslüman ülkelerin ekonomilerinin gelişmesi ve dünya konjonktüründe iyi bir yer edinebilmeleri için D-8 ülkelerinin kendi aralarında da ticarete öncelik vermeleri gerekiyor. Sadece kendi aralarındaki iyi işbirliği, az gelişmiş Müslüman ülkelerin durumunu düzeltmeye ve dünya piyasasında söz sahibi etmeye yardımcı olabilirdi.
D-8 ülkelerinin ticaret yaptığı başlıca ülkeler sanayileşmiş ülkeler oldu. İhracatın büyük çoğunluğu ABD, Japonya, Almanya ve daha küçük oranda da İngiltere, İtalya ve Fransa'ya yapılmakta. Bazı istisnalar dışında ithalatın büyük kısmı da aynı ülkelerden kaynaklanmakta. Yani büyük ölçüde G7 ülkeleriyle. Zaten doğal kaynaklarla servetin farklı ellerde toplanmasının çelişkisinin en net okunabileceği ayrım da D-8 ve G7 ülkeleri arasında yapılacak mukayese ile okunabilir.
Nitekim G-7 liderlerince alınan kararlar; Dünya Bankası, IMF, OECD, DTÖ ve NATO gibi uluslararası kuruluşların politikalarının yönlendirilmesinde son derece önemli rol oynamakta. G-7 ülkeleri aynı zamanda dünya ticaretinde de önemli paya sahipler. G-7 ülkelerinin 2000 yılı itibarıyla gerçekleştirdikleri ihracat dünya toplam ihracatının yüzde 45,7'sini, ithalatları ise dünya toplam ithalatının yüzde 48,9'unu oluşturuyor. Bu yazı dizisi biraz da söz konusu uçurumun arka planını dile getirmek için kaleme alındı'

D-8 - Developing Eight - Kalkınmakta Olan 8 Ülke
