Arama

Parmenides

Bu Konuya Puan Verin:
Güncelleme: 19 Ekim 2015 Gösterim: 6.253 Cevap: 4
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
10 Nisan 2006       Mesaj #1
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
PARMENİDES:

Değişmeyi ve oluşu yadsıyan görüşü, birtakım aşilamaz güçlüklere yol açmış olan ünlü doğa filozofu.
Sponsorlu Bağlantılar
Parmenides'e göre, evrende değişen hiçbir şey yoktur. Gerçeklik mutlak anlamda birdir, kalıcıdır, süreklidir, yaratılmamıştır, yok edilemez; o ezeli ve ebedidir; onda hareket ve değişme yoktur. Parmenides bu sonucu şöyle bir akılyürütme çizgisiyle elde etmiştir: Var olan herşeyi gerçeklik, Varlık olarak niteleyelim. Varlık varlığa nereden gelmiştir? Burada iki alternatif vardır: Varlık varlığa ya varlıktan (yani, varolan bir şeyden) ya da yokluktan (yani, var olmayan bir şeyden) gelmiş olabilir. İkinci alternatif, tüm Yunanlı filozoflar gibi, Parmenides için de kabul edilemez olan bir alternatiftir, çünkü Yunanlılara göre, hiçten hiçbir şey çikmaz. Birinci alternatif söz konusu olduğunda ise, Varlığın yaratılmamış olduğu sonucu çikar, çünkü O varlığa kendisinden gelmiştir. Yani kendi kendisiyle aynıdır.
Varlığın, Parmenides'e göre, parçaları da yoktur. Öte yandan, Varlığın hareketsiz olduğu da söylenmelidir. Öyleyse, Varlık hakkında, O'nun var olduğu dışında hiçbir şey söylenemez. Varlık hareket edemez, değişmez, çok olamaz, zira hareket eder, değişir ve çok olursa, var olmayan bir şey, yani yokluk haline gelir. Varlığın var olmak dışında hiçbir özelligi yoktur. Nitekim Parmenides, özdeslik ilkesine dayanarak, yalnızca 'Varlık vardır, yokluk ya da var olmayan var değildir' demiştir.
Parmenides Varlıkla ilgili değişmezlik ögretisinin bir sonucu olarak, içinde yaşadığımız dünyanın gerçek olmadığını, gerçekten var olmayıp, yalnızca bir görünüş olduğunu öne sürer. O, Varlığın bir parçası olmadığı için, var değildir ve yalnızca bir görünüş ya da aldatıcı bir dünyadır. Parmenides'in gerçeklik ve görünüşten oluşan ontolojik nitelikli ayrımına, akıl ve duyulardan oluşan epistemolojik nitelikli ayrımı karşilık gelmektedir. Ona göre, duyuların tanıklığına güvenmek, bizi görünüşler dünyasına, değişmenin gerçek olduğu sonucuna götürür. Oysa, aklın sesini dinlemek bizim gerçek Varlığa yönelmemizi, gerçek Varlığı temaşa etmemizi sağlar
Son düzenleyen Safi; 19 Ekim 2015 04:28
Biyografi Konusu: Parmenides nereli hayatı kimdir.
_PaPiLLoN_ - avatarı
_PaPiLLoN_
Ziyaretçi
15 Ağustos 2007       Mesaj #2
_PaPiLLoN_ - avatarı
Ziyaretçi
PARMENİDES

Sponsorlu Bağlantılar




Parmenides (doğumu aşağı yukarı 540 yılında), yalnız çığır kuran bir filozof değil, yurdu Elea’da devlet adamı, kanun koyucu olarak da önemli bir rol oynamış.Öğretisinde, Anaximenes, Xenophanes ve Pythagorasçılardan gelen etkiler var.Ama bunların yanında, büsbütün yeni olan bir çizgi de var onda: Dialektik’e,yani salt kavramlarla çalışmaya bir eğilim. Parmenides, Yunan mantık ve dialektiğininin babasıdır.



“Doğru (aletheia) ve Sanı (doxa) üzerine” bir araştırma olan yapıtının başında, Güneş Kızları, filozofu her şeyi bilen Tanrıçaya götürmektedirler; Tanrıça ona bilgeliği, yaşamanın o biricik doğru yolunu öğretecektir. Filozof, ondan iki şey öğrenip ölümlülere bildirecek: Tam ve son doğru ile içlerinde gerçekten inanılabilecek hiçbir şey bulunmayan insanların sanılarını. Öğretici (didaktik) ve manzum olan yapıt da, buna göre, iki bölüme ayrılır: “ Doğru’ya giden yol” ile “ Sanılara götüren yol”.



Birinci bölümde,biricik doğru olan “ Bir varlık” incelenir ve şu sonuca varılır: Bir Varlık vardır –Parmenides buna, kısaca, Bir, Bir olan da der. Bir birliktir o, kendi içine kapalıdır, doğmamıştır, yok olmayacaktır, değişmez, bölünmez,yoğunlaşmaz, seyrekleşmez. Bunun karşıtı olan her görüş, varolmayanı var diye göstermek zorunda kalır, bu da olamaz. Çünkü Varolan meydana gelmiş bir şey olsaydı, varolmayan bir şeyden doğmuş olması gerekirdi, böylece varolmayan gerçekten varolmuş olacaktır. Yok olsaydı, yerine varolmayan geçecektir.Değişmede, hiç olmazsa belli bir yönüyle, bir meydana gelme ile bir yok olmadır. Bölünebilir olsaydı Varlık, bölümlerin arasına bir varolmayan girerdi. Yoğunlaşma ile seyrekleşmede de böyledir: Yoğunlaşma ile seyrekleşme, bir maddenin az ya da çok bir bölümünün bir araya birikmesi demektir.Bilginin amacı ve ödevi : Varolanı düşünmektir;yanılması da:Varolan içinde varolmayanı düşünmeye, bunu varsaymaya kalkışmasıdır. “Yalnızvarolan vardır ve ancak bu düşünülebilir: Varolmayan yoktur ve düşünülemez de”Bu, Parmenides’in ana- önermesidir.



Parmenides’te ilk olarak, deney bir yana bırakılıyor, salt düşünme ile – Varlık üzerinde yalnız düşünmekle—Varolanın nitelikleri türetilmeye çalışılıyor, Varlık’ın özü gereği,meydana gelmemiş, değişmez,bölünmez olduğu sonucuna bu yolla varılıyor.



Bundan önceki felsefelerin göz önünde bulundurduğu amaç,deney dünyasının inandırıcı bir açıklamasını yapmaktı – deney dünyasındaki nesnelerin çokluğu, çeşitliliği bir kökten türetilmek isteniyordu.Parmenides’in öğretisi bunu gözden kaçırmıştır.



Kaynak: Felsefe Tarihi
Prof. Macit Gökberk
Remzi Kitabevi
estudiantes - avatarı
estudiantes
Ziyaretçi
23 Şubat 2009       Mesaj #3
estudiantes - avatarı
Ziyaretçi
Parmanides
MsXLabs.org

Doğa filozoflarından sayılmakla birlikte, Antik Yunan felsefesinde rasyonalizm geleneğinin ilk filozoflarından biridir. M.Ö.600 ile M.Ö.500'lerde yaşadığı ve yalnızca düşünür olarak değil yasakoyucu ve devlet adamı olarak da rol oynadığı sanılmaktadır.Parmenides'e göre, evrende değişen hiçbir şey yoktur. Gerçeklik, yani Varlık, mutlak anlamda Bir'dir, kalıcıdır, süreklidir, yaratılmamıştır, yok edilemez; o ezeli ve ebedidir; onda hareket ve değişme yoktur.

Felsefesi

Mantık diyalektik'in ilk kullanıcılarındadır.Felsefi görüşlerinde Anaximenes, Xenophanes ve Pythagorasçilar'ın etkileri olduğu görülür, ancak o daha çok kavramsal düşünmeye yönelmiştir.Doğru ile sanı'yı kavramlar üzerinden ayırmaya çalışır.Onun Bir'ci görüşü, bir takım mantıksal çıkarsamalarla evrende değişimin olmadığını kanıtlamaya çalışır.Gerçeklik ebedi ve değişmez olan, yaratılmamış ve yokedilemez olan, sürekli ve kalıcı olan Bir'dir.Varlık varolan gelmiştir, parçalı değil bir bütündür, hareket ve değişim sözkonusu değildir.Varlık hakkında söylenebilecek tek şey
varlığın varolduğudur.Böylece ortaya özdeşlik ilkesi çıkmıştır."Varlık varolandır, hiçlik ya da varolamayan var değildir" der Parmanides.Yalnızca varolan düşünülebilir ve varolmayan düşünülemez.Buna bağlı olarak da yaşadığımız dünyanın bir görünüşler dünyası olduğu, gerçek olmadığı önermesine varılır.Ontolojik düzlemde görünüş ile gerçeklik, epistemolojik düzlemde akılsal ile duyumsal olanın ayrıştırılması böylece ortaya konulmuş olunmaktadır.Onun geliştirdiği anlamda diyalektik, salt kavramlarla düşünme yöntemidir.
Parmenides'den günümüze Doğa Üstüne adında sadece fragmanları bulunan uzun şiiri kalmıştır. Parmenides bu şiirinin kendisine Tanrıça'nın hakikati ilhamı üzerine genç yaşta kaleme almıştır. Şiirinde Parmenides Tanrıça'nın katına yükseltildiğini ve dizelerini ondan aldığını söyler. Parmenides'in dönemindeki diğer yazarlarda da gökyüzüne yükselme veya cehenneme inişi teması sık görülmektedir. Eser iki bölüme ayrılmaktadır; ilk bölümde hakikat ikinci bölümde illüzyon dünyası ele alınır. Duyu dünyası yanılgı üretir. Görünenlerin ardında değişmeyen, sınırlanmayan, bölünmeyen bir şey bulunmaktadır ancak bu fenomenal dünyanın algısından doğrudan çıkarılamaz. Görünen fizik dünyanın gündelik algısı illüzyon üretir (Parmenides buna doxa der) dünyanın gerçekliği ise yukarıda sıfatları sayılan "Bir Varlığa" dayanır.

Parmenides'in Pisagor, Empedokles ve diğerleri gibi peygamber, büyücü ve şifacı olduğu, felsefesini mitoloji ve karışık mistik vizyonlarla edindiği ve dizelerle sunduğu söylenmiştir çünkü kendisi öne sürdüğü felsefeyi yer altı dünyasının Tanrıçası Tartaros'dan aldığını söylemiştir. Eserde Tanrıçanın şu ifadeleri de bunu göstermektedir:
"Hoşgeldin ölümsüz sürücülerin kendisiyle ilgilendiği ve yolculuğunda seni bulunduğumuz yere kısrakların taşıdığı genç adam. Bu yolda seni bekleyen kötü kader yok ve bu yol insanların genelinin hak ve adalet dışında çıktığı bir yol da değil. Burada her şeyi, içinde hiçbir doğru inancın olmadığı ölümlülerin hakikat ve görüşlerinin etrafında dolaştığı sarsılmaz kalbi bulacaksın."
Son düzenleyen Mira; 13 Temmuz 2012 23:13 Sebep: Düzenlendi.
Mira - avatarı
Mira
VIP VIP Üye
13 Temmuz 2012       Mesaj #4
Mira - avatarı
VIP VIP Üye
Parmenides (İ.Ö. 540 Elea-450, ?)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Elea Okulu'na bağlı Yunan filozofu. Ksenofanes'in öğrencisiydi. "Doğa Üstüne" adlı manzum bir yapıtı vardır. Bu yapıtından ancak 160'a yakın dize günümüze kalmıştır. Dış dünyaya başvurmadan tümdengelimsel uslamlamayı ilk kullanan filozoftur. Ona göre "var olan, vardır; var olmayan, yoktur". Buna göre varlık, tek, sürekli ve hareketsizdir. Varlık, duyular dünyasından bütünüyle farklıdır ve küre biçimindedir. Felsefesi, oluş içinde olmayı yücelten Heraklitos'un felsefesinin tam karşıtıdır. Ortaya koyduğu varlık anlayışı, sofistler ve Platon üzerinde etkili olmuştur.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
17 Ekim 2015       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Parmenides


Ad:  Parmenides.jpg
Gösterim: 2204
Boyut:  32.3 KB