Arama

Antika Eşya Resimleri

Güncelleme: 6 Mart 2016 Gösterim: 20.165 Cevap: 17
ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
24 Ocak 2010       Mesaj #1
ener - avatarı
Ziyaretçi
Eski hatıralarımız Antikalar - Antika Resimleri

Sponsorlu Bağlantılar
ANTİKA SAAT
Aklı baş ucundaki üzeri sedef kakma işlemeli ufak sandıktaydı. Çocukluk günlerindeki babasının köstekli saatini, yeleğinin cebinden çıkarmaya çalıştığı o minik elleriyle saatin zincirine asıldığı, babasının kendisine; ‘ ver oğlum bakıyım biraz daha büyü söz sana vereceğim’ diyerek elinden aldığı o köstekli saatini hiç mi hiç unutamamıştı.
Dörtlü gümüş zincirle yeleğinin düğme iliğine geçirilmiş zincirin diğer ucu bir kuğunun boynu gibi kavis yaparak yeleğinin cebine kadar iniyordu.
Can etrafındakilerin ne düşündüğüne aldırmadan bir noktaya diktiği gözünü ayırmadan tebessüm etti. Bir şeyler mırıldanıyordu. Kızının elini tuttuğunun farkında bile değildi. Can’ı yeni ziyarete gelenler bu durumu görüp:
“-Yooo Sevil Hanım! Maşallah bugün daha iyi gördük, korkacak bir şey yok” deyip Sevil Hanımı teselli ediyorlardı.
Can’ın bir gözü işlemeli sandıkta, rahmetli büyük annesinin sözleri de hala kulaklarındaydı. Çok şükür daha bunamamıştı:
“-Benim vasiyetim oğlum, ölmeden önce açacaksın sandığı demişti” verirken.
Can’da gençlik yıllarında aldığı sandığı bir köşeye koymuş, ölüm döşeğine gelene kadar aklına bile getirmemişti. ‘Birazdan belki ölebilirim’ diye geçirdi aklından. Kızına seslendiğini zannediyordu. Hafifçe bir dudak kıpırdamasından başka bir şey değildi yaptığı. Sanki sesinin çok yüksek çıktığını zannediyor ve kızının kendisine neden cevap vermediğine için için üzülüyordu. Can duvar saatine kaydırıp gözünü içten bir ‘ah’ çekti. Babasının kendisine verdiği köstekli saati düşündü sonra.

Can’ın öğretmen olarak tayini çıktığında, büyük annesi de beraber gelmişti torunuyla köye. Torununu çok seviyor onu hiç yalnız bırakmıyordu.
Can babasından kendisine hatıra kalan saatin kıymetini bilmemiş, ‘saat çalışmıyor’ diye kahveci Talip’in kol saatiyle takas etmişti. Şimdi hasta yatağında nereden geldiyse aklına saat, seneler öncesi ‘o anı’ düşünüyordu. Babası ‘bu sana bırakabileceğim tek mirasım’ demişti ve genç yaşta vefat etmişti. Şimdi Can’ın hasta yatağında ‘o anı’ düşündüğünü kim nereden bilecekti.
Büyük annesinin kendisine verdiği ve ölene kadar hiç açmamasını söylediği ‘o ufak oymalı, antik, sedef işlemeli sandığa’ ne demeli. Kendiside çocuklarına o sandığı vermeliydi, onlarda çocuklarına.
Can artık günlerinin sayılı olduğunu biliyordu. Peki, kendisi çocuklarına ne bırakacaktı hayatta. Onları yüksek okullarda okutmak ve saygın birer insan olmaktan öte. Oysa kendiside ufak bir zarf bırakmış kutunun üzerinde yıllarıdır öylesine durup duruyordu.
Can kısık bir sesle ellerini tutan biricik kızına gözleriyle işaret edip, kulağına eğilmesini istemiş, gene kısık bir sesle:
“-Biliyor musun kızım, geçmişim beni ayakta tutuyor” diyebilmişti. Can son saatlerini yaşadığını bildiği için, ellerini bırakmayan kızı Sevil’e tekrar bir şeyler söylemeye çalıştı. Sevil zorda olsa anlamıştı babasının ne dediğini. Komedinin üzerinde duran ‘sedef işlemeli saati’ babasına getirdi. Can:
“-Bu mini çeyizsandığı bana büyük annemden yadigar. Siz bilmezsiniz kızım büyükannemi. O bizim ailenin en çilekeş insanıydı. Babam ölünce, kim bize kol kanat gerdi sanırsınız. Büyükannem. Elbette ki annemin de bizde hakkı ödenmeyecek emekleri var. Ama şimdi sizlere büyükannemden yadigar olan bu sandığı açmanızı istiyorum” dedi. Sevil zor anladığı babasının konuşmaları üzerine; sandığın üzerindeki babasına ait zarfı bir kenara bırakıp, sandığın üzerinde bir kolye gibi sallanan anahtarla kilidi açtı. İçinde ağzı büzülerek fiyonk şeklinde bağlanmış kadife bir keseyi andıran ve içersinde belki de kıymetli bir şey olan torba duruyordu. Can irileşmiş bakışlarıyla kızını izlemekteydi. Şimdiye kadar hiç merak etmemişti. Ama büyük annesinin vasiyeti vardı. Ölmesine yakın açacaktı. Sevil büyük bir itina ile kadife kesenin ipini çözerken heyecanlanmıştı. Kağıt hışırtıları işitti önce. Sonra keseyi avucunun içersine ters çevirdiğinde kağıda sarılmış gümüş renkli köstekli bir saat çıktı. Can büyük bir heyecanla:
”-Tamam bu işte! Benim sahip çıkamadığım babadan kalma yadigar köstekli saatim bu işte, bu işte kızım” diyebilmişti. Bir poşet şeklinde düzgünce bükülmüş bir kağıda sarılı cep saatiydi şimdi Sevil’in avucundaki. Kağıtta da bir şeyler yazılıydı. Sevil dikkatle yazıyı okumaya başladı.
“-Sevgili Hocam, sen bizim çocuklarımızı okutan değerli öğretmenimizsin. Senden bu saati aldıktan sonra vicdanen hiç huzurlu olmadım. Birkaç kez benden istedin baba yadigarı bu saati. Ama benim kol saatimle takas ettiğin için önceleri kabul etmedim. Sonra sen yokken beni affetme dileğinle birlikte anneannene bıraktım”. Altında birde tarih vardı.
Can gençlik yıllarında hiç affetmeyeceğim dediği Talip’i şimdi affetmişti. Gülümseyerek kızı Sevil’e:
“-Sizde hayatınızın sonuna kadar saklayın bu saati” diyebilmişti son söz olarak.



Antika Cep Saatleri
  • 19. yy Tavennes Watch.Co imzalı Taşlı
  • 19. yy Lonjin Constantinople 17 jawels
  • 19. yy Anahtarlı Gylindre Duatrebrubis
  • Mondia Kurmalı altın kaplama kronometreli takvimli
  • Mehtaplı gümüş saat 18. yy Huantiemj Hatigue imzalı

Bu konuda Antika Resimleri yer almaktadır.

Son düzenleyen Safi; 6 Mart 2016 02:32 Sebep: resim yenilendi
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
30 Ocak 2010       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Antikalar - Antika Resimleri
Alıntı

Antikalar ve antikacılık uzmanlık gerektiren bir konudur. Bu sebeple eklenen resimlerin alt bilgileri verilmelidir.

Topkapı Sarayı'nın Saatler Bölümü'nde yer alan yaklaşık 380 eserin çok önemli bir grubunu, yüzyıllar boyunca Sarayın Hazine, Harem, Köşkler gibi bölümlerinde ve diğer saraylarda kullanılmış, çoğu padişah hazinesine ait saatler oluşturmaktadır. Topkapı Sarayı, 3 Nisan 1934'te müzeye dönüştürüldükten sonra satın alma ve bağışlarla zenginleşen koleksiyonunun önemli bir grubu ise, Avrupa’dan satın alınarak imparatorluğa girmiş olan diplomatik armağanlardan oluşur.
Sponsorlu Bağlantılar
16. yy'dan itibaren Avrupalı hükümdarların, Osmanlı padişahlarına gönderdikleri diplomatik armağanlar içinde birçok saat de yer almaktadır. Ayrıca Saray tarafından da çok sayıda saat satın alınmıştır. Bu eserlerin önemli bir kısmı günümüze ulaşamamıştır. Elliyi bulan Türk saatlerinin dışındaki eserler ise Alman, Avusturya, İngiliz, Fransız ve İsviçre'ye ait olmak üzere toplam beş Avrupa ülkesine ait olup 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar uzanır. Bugünkü Saray Koleksiyonu ise 16. yüzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar uzanan zaman dilimi içindeki Avrupa ve Osmanlı-Türk saatlerinden oluşur.
İngiliz Oturtma Saati
1583 yılında I. Elizabeth tarafından Osmanlı Sultanına gönderilen 500 pound değerindeki saat, armağan İngiliz saatlerindendir.
Ad:  konu070401xbc2.jpg
Gösterim: 1049
Boyut:  54.7 KB

Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ener - avatarı
ener
Ziyaretçi
19 Şubat 2010       Mesaj #3
ener - avatarı
Ziyaretçi
Antika Resimleri


masak01

53/82 Breguet et fils marka saat altlığının içinde takvim tertibatı olan masa saatinin üstünde 'Breguet' marka arka kapağı mavi - kırmızı mineli cep saati bulunur.
jaws - avatarı
jaws
Ziyaretçi
6 Mayıs 2010       Mesaj #4
jaws - avatarı
Ziyaretçi
persian shiraz antique 270x174
kyle - avatarı
kyle
VIP katekolamin
29 Temmuz 2010       Mesaj #5
kyle - avatarı
VIP katekolamin
Antika Eşyalar
wwwharikasozlernet   antika gramafon

Gramafon
My one regret in life is that I am not someone else.
RivaN - avatarı
RivaN
Ziyaretçi
29 Temmuz 2010       Mesaj #6
RivaN - avatarı
Ziyaretçi
Antika Eşyalar

TMresimlercom 2


Antika Dikiş Makinası
YaqmurTanesi - avatarı
YaqmurTanesi
Ziyaretçi
29 Eylül 2010       Mesaj #7
YaqmurTanesi - avatarı
Ziyaretçi
cep02
HandSome - avatarı
HandSome
Ziyaretçi
3 Ekim 2010       Mesaj #8
HandSome - avatarı
Ziyaretçi
2913460717 f9019bb39c
HandSome - avatarı
HandSome
Ziyaretçi
3 Ekim 2010       Mesaj #9
HandSome - avatarı
Ziyaretçi
2380990355 4d262e9e59 z?zz1
HandSome - avatarı
HandSome
Ziyaretçi
3 Ekim 2010       Mesaj #10
HandSome - avatarı
Ziyaretçi
Antika Eşya Resimleri

Benzer Konular

16 Ağustos 2014 / ispermecet Genel Galeri
4 Aralık 2009 / _KleopatrA_ X-Sözlük
23 Mart 2016 / nünü X-Sözlük
17 Nisan 2009 / asla_asla_deme Taslak Konular