Arama

Şiir Nehri -3- - Sayfa 46

Güncelleme: 10 Ağustos 2020 Gösterim: 101.209 Cevap: 537
_Manu_ - avatarı
_Manu_
Ziyaretçi
22 Nisan 2012       Mesaj #451
_Manu_ - avatarı
Ziyaretçi
Şiiristan

Sponsorlu Bağlantılar

Bir yer var orada ikimiz için
Orada, bildiğin gibi şiiristanda
Evler Yunus'un evleri
Yollar Emrah'ın yolları
ve Hayyam'dan birer rubai gemiler limanda

Deniz bildiğin gibi Orhan Veli'den kalma
Mevsimse Yahya Kemal'in sonbaharı
Nedim'dir seyreylediğin bir elde mey, bir elde gül
Çeşmeler Karacaoğlan'ın
Dağlar Küroğlu'nun dağları

Tarancı'nın kuşları havada dönen
Kadınlar Haşim'in kadınları görüyor musun?
Yeter bir nabız gibi vurduğun bende
Bana bir şiir ver güzelliğinden
Bütün şiirler senin olsun

Şiiristan sultanı, devletlü gönlüm emreylesin yeter ki
Güzelliğinden nice ülkeler kurulur
Yoksan gece ve ölüm
Varsan el sürdüğün herşey şiir
Ayak bastığın her yer şiiristan olur.

Ümit Yaşar Oğuzcan

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_Manu_ - avatarı
_Manu_
Ziyaretçi
22 Nisan 2012       Mesaj #452
_Manu_ - avatarı
Ziyaretçi
Tesbih

Sponsorlu Bağlantılar

Sen giderken gözlerim dopdoluydu
Ve yağan yağmurla caddeler ıslak
Yokluğundan bir rüzgar esti hazin
Teselliler döküldü yaprak yaprak

Gökyüzünde bir bir söndü yıldızlar
Bir karanlık geldi gittiğin yerden
Ümitlerim vardı tesbih misali
Sen giderken dağılıverdiler birden.


Ümit Yaşar Oğuzcan

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_Manu_ - avatarı
_Manu_
Ziyaretçi
22 Nisan 2012       Mesaj #453
_Manu_ - avatarı
Ziyaretçi
Toprak Olmaz Bende Tenden Başkası

Toprak olmaz bende tenden başkası
Seni bunca sevmez benden başkası
Ölürsem sen ağlama arkamdan, yeter
Gelmesin kabrime senden başkası.

Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
22 Nisan 2012       Mesaj #454
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Ötesi Yok
Aşk için yeryüzünde uzaktan ötesi yok
En uzun gecelere şafaktan ötesi yok
Yaklaşanlar tanriya o gerçek aşikladir
Nehirlerce denize varmaktan ötesi yok
Taş bir duvardir her gün dikilen karşimiza
En ulu agaçlara yapraktan ötesi yok
Elverir bunca keder, yeter bunca ayrilik
Tutuşmuş bir dal için ocaktan ötesi yok
Ne çikar bu son ateş isterse hiç sönmesin
Yanan için çöllerde sicaktan ötesi yok
Elbette ömür biter, can gider ey sevgili
Aşki sende bulana topraktan ötesi yok


Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_Manu_ - avatarı
_Manu_
Ziyaretçi
22 Nisan 2012       Mesaj #455
_Manu_ - avatarı
Ziyaretçi
Tükeniş


ne bu tükenmişliğimiz daha dün yenilmemişken
bu bezginliğimiz, eski çağlardan arta kalmış
o köhne zaman şimdi yitirdiğimiz mi
nerede o sabırlı ellerle gökyüzüne işlediğimiz nakış

karanlığımız sönmüşlüğümüzden mi nedendir
bizi mıhlayan bu duvarlara hangi söz hangi bakış
yorgun bir el açar şarkısızlığımıza perdeleri
sallanır yalnızlığında rüzgarın bir ince kamış

şimdi o adam var yaşamış çokçasına
saçları, sakalları bütün kılları uzamış
beklediği ne iyilik ne merhamet tanrıdan
perde iniyor artık, bir kıyamet bir alkış.

Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
22 Nisan 2012       Mesaj #456
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Resim
Nedense bütün resimlerde ben
Böyle mahzun ve perişan çıkarım
Hep böyle hayata kapalı durur
Gülmesini unutmuş dudaklarım

Artık canından bezmiş kimselerin
Hazin bakışı parlar gözlerimde
İçinden adamlar arabalar geçer
Çizgiler alnımda bir büyük cadde

Aynada saçlarımı düzeltirim
Bir perde iner yüzüme alçıdan
O, bin mumluk ampullerin altında
korkarım korkarım fotoğrafçıdan

Bakışlarım gümüş camlara sorar
Elbisemin eskiliği belli mi
Sonra karşıda küçük bir noktaya
Dikerim kahverengi gözlerimi

Kabahat objektifte camda değil
Onlara yalı gözlerle bakarım
Nedense bütün resimlerimde ben
Böyle mahzun ve perişan çıkarım


Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
22 Nisan 2012       Mesaj #457
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Resimler
Sen değiştin, resimlerin hiç değişmedi
Nasıl seviyorum bilmezsin şu albümü
Resimler yalancı değil, resimler ölmüyor,
Aslında acı olan şey; sevgilerin ölümü
Sahte renkler yerini gölgelere bırakmış
Resimlerde siyah beyaz gözlerin, dudakların
İşte bak! ellerin ellerimi arıyor
Resimlerde besbelli anlatamadıkların
Şimdi bir çerçeveden gülümsüyorsun bana
Hatırlıyor musun bu resim çekildiği günü
Bakışların ne kadar duygulu, ne kadar sıcak
Anlıyorum neler düşündüğünü.
Bir başka resimde biraz kederlisin
Hüzünlü bir şarkı dökülüyor dudağından
Şimdi senden çok uzak bir şehirde
Seni seyrediyorum bir albüm yaprağında
Bu karanlık yoktu, bir zaman sen vardın
Yaşamak cömertçe sunduğun bir ışıktı
Sen değiştin, onlar hiç değişmedi
Resimlerin senden vefalı çıktı


Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
_Manu_ - avatarı
_Manu_
Ziyaretçi
22 Nisan 2012       Mesaj #458
_Manu_ - avatarı
Ziyaretçi
Umutların Bittiği Yerde

Bir düş gibi başladı her şey, o sonsuz
Ve el değmemiş güzelliğinde aşkın
Uzaklarda arayıp da bulduğumuz
Belki de bizdik, sessiz ve dalgın

Her yer yeşile kesmişti yaprak yaprak
Büyülü sessizliğinde ormanların
Elele, dağlar ve denizler aşarak
Bir yere vardık, mutluluğa en yakın

Öyle yükseldik, göğe değdi başımız
Tüm mesafelerini aştık dünyanın
Öylesine hür ve öyle yapayalnız

Ve sonra bir yere geldik ki ıpıssız
Çaresizlik bir tek hançer gibi yalın
Saplandı bağrına bütün umutların

Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
22 Nisan 2012       Mesaj #459
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Rıhtımda
Bir beyaz gemiydi ayıran onları
Kadın güvertedeydi, adam rıhtımda
Şimdi unuttum yüzünü kadının
Adamın gözleri aklımda

Kana bulanmış bıçaklar gibi
Uzun kirpikleri ıslaktı
Adam dertli, adam darmadağın
Dokunsalar ağlayacaktı

Adam bitkindi, adam seviyordu
Kalan kederdi, giden gemiyse
Taş olduğu içindir dedim
Rıhtım taşları erimediyse

Derken bir düdük öttü ansızın
Bembeyaz gemi gitgide ufaldı
Korkunç yalnızlığıyla başbaşa
Rıhtımda bir adam kaldı


Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
AndThe_BlackSky - avatarı
AndThe_BlackSky
VIP VIP Üye
22 Nisan 2012       Mesaj #460
AndThe_BlackSky - avatarı
VIP VIP Üye
Sana Bir Tanrı Getirdim
Hani o iki kişilik dünyalar bizimdi
Hani sen iyiydin
Halden anlardın
Hani sen git demiyecektin bana
Ve ben herşeye rağmen gelecektim
İçimde bir umut
Ellerimde olgun meyvalar
Dünya nimetleri
Gözlerimde yanıp yanıp sönen bir pırıltı
Ama ne sen gel dedin
Ne de ben gelebildim herşeye rağmen
Aşkımız ayrılıklarla başladı

Deli dolu akan nehirlerden tas tas sular içtik
Öyle ateşlerle doluydu yüreklerimiz öyle tutkundu
Karlı dağların serinliğinde uyurduk geceleri
Deniz fenerinin ışığında yıkanırdık
Köpükten bir çalkantıydı içimizde zaman
Ne yana baksak denizdi, maviydi, ışıktı
Sonra bir çaresizlikti zifir
Akıntıya kapılmış gemiler gibiydik

Bir org çalınır gibi yanıbaşımızda
Öyle kendinden geçmiş, öyle başıboş
Öyle derin duygular içindeydik, anlatılmaz
Sarhoş rüzgarlara bıraktık kendimizi
Aldığını geri vermez dalgalara
Görmediğimiz ülkeler gördük gün doğusunda
Tatmadığımız yemişlerden tattık; günahkar olduk
Alevden bir tasta eridi günler
Bir cehennem ateşiydi aşk içimizde
Hiç sönmeyecekmiş gibi yanıyorduk

Tutsaklığımız nasıl başladı bilinmez
Paslı demir kapılar kapandı üstümüze
Taş duvarlarda kayboldu boğuk seslerimiz
Çaresizliğimizi bize aynalar söyledi, inanmadık
Kuşatıldık ansızın kederle, ayrılıkla
Aman vermez karanlıklar sardı dört yanımızı
Yalnızlık bir ağrı gibi çöktü başımıza
Uyuduk bir daha uyanamadık

Şimdi bir kutup var sana çeker beni
Bir kutup var senden öteye
Ben onun için böyle ortalıklarda kaldım
Dağ yollarında, caddelerde, sokaklarda
Onun için bulup bulup yitirdim seni
Hangi kapıyı çaldıysam sen açtın bana
Hangi gözümü yumduysam seni gördüm
Zamandın, zamandan öte bir şeydin
Yıllarca bir meşale gibi yandın uzaklarda

Bu manyetik alanda boğulmam senin yüzünden
Bu zincirleri sen vurdun ellerime
Sen getirdin bunca karanlıkları
Al şunu mum yak
Korkuyorum
Bir taş aldım attım denize
Günahlarımdan kurtuldum
Alfabenin yirmisekizinci harfindeyim
Öteye gidemem
İtme beni

Benim de bir insan tarafım vardı
Bakma böyle kötü olduğuma
Benim de dileklerim vardı
Benim de bir beklediğim vardı yaşamaktan
Yeter artık vurma yüzüme çirkinliğimi
Her gün bir kadın ağlar benim yüzümde
Büyük dertler için benim ellerim
Anlamıyor musun
Sen sevildiğin için güzelsin bu kadar
Ben sevilmediğimden böyle çirkinim

Bütün kötü yerlerde ben korkarım
Biliyorum
Bir hayvan leşiyim öleli kırk gün olmuş
Fabrika bacalarında bir kara dumanım
Zehirim akrep kuyruklarında
Kötüyüm sevemediğin kadar
Öyle fenayım
Kapanmış bıçak yaralarında
Bu pis çöp tenekelerinde unut beni
Unut artık
Bayat bir ekmek gibi
Çürümüş bir elma gibi

Sarı badanalı evlerde kazanlar kaynar
Sarı badanalı evlerde günahlar işlenir her gece
Sarı badanalı evlerde ölüler yıkanır
Sarı badanalı evleri sev biraz
Bu evlerde zaman benim akşamlarımdır yitirilmiş
Bu kazanlarda benim gözbebeklerimdir kaynayan
Bu sarılarda benim yüreğim bir ölür, bir dirilir
Anladım
Bu dünyada benden başka kimse yok beni anlayan

Tosca'dan bir arya hatırlıyorum şimdi
Sus biraz
Ensemde bir akrep yürüyor
Bırak yürüsün
Sabaha asacaklar beni
Dokunma
Yedi canım vardı, ikisi gitsin
Bunca ölümler az gelir bana

Kalbimi yardım
Bir damla kan aktı
Kutuplara kar yağıyordu
Üşüdüm
Failatun vezniyle seni çağırıyorum
Bana imbiklenmiş yeşilliğini getir
Dur gitme
Beş kuruşum vardı kaybettim
Dur gitme
Isırgan otlarından kurtar beni

Deniz analarının gözlerini çaldım
Sana bakmak için
Güneşi üçe böldüm
Al biri senin olsun
Yüzümde beş bıçak yarası var
Bir de sen vur
Barut kokusunu severim
Bir portakalı dilim dilim soy
Acıktım
Tut ki ben yoğum artık yeryüzünde
Tut ki bir marul yaprağıydım
Öldüm

Al şu serçe parmağım sende kalsın
Ben kötüyüm
Allahsızım
Korkunç çirkinim
Ben seksensekizinci tul dairesiyim
Sağ gözümün üç kirpiğini kestim
Al
Ben lanetlendim

Chopin'in cenaze marşı çalınıyor
Ölüler ayağa kalktı
Görüyor musun
Şu soldan ikinci benim
Senin yüzünden öldüm
Şimdi seni getiriyorlar karanlığıma
Ağlıyorum
Biraz sev beni
Gül biraz
Yaklaş biraz
Seni affediyorum

Kuşkonmaz dallarına astım kendimi
Sedir ağaçlarına gül yapraklarına
Başımı taşlara vurdum
Gözbebeklerimde büyük camlar parçalandı
Tanrısal duygular içindeydim
Bütün tanrısızlığımdan uzakta
Bir kemiklerinin sertliğini aldım
Bir teninin aklığını
Sonra sıcaklığını dudaklarının
Gel bak
Sana bir tanrı getirdim
Gel bak
Bir tanrı yarattım senden


Ümit Yaşar Oğuzcan
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.

Benzer Konular

2 Aralık 2006 / Misafir Genel Mesajlar
18 Ocak 2010 / virtuecat Genel Mesajlar
26 Haziran 2011 / ThinkerBeLL Coğrafya
9 Eylül 2012 / ThinkerBeLL Coğrafya
27 Kasım 2012 / Efulim Coğrafya